Atatürk Üniversitesi’nde bilimsel teşvik ödülleri ve akademik giysi törenine katılan YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, geleceğe yürüyen Türkiye Cumhuriyeti’nde üniversite ve akademisyenlerin merkezi önem taşıdığını bildirdi. Saraç, “Üniversiter sistemi güçlü olmayan bir ülkenin onu yarınlara taşıyacak bir sanayisi, teknolojisi, tıbbı, eğitimi, sanatı ve adalet sistemi olamaz” dedi.
HABER MERKEZİ
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, geleceğe yürüyen Türkiye Cumhuriyeti’nde üniversiteler ve akademisyenlerin merkezi önem taşıdığını söyledi. Saraç, “Üniversiter sistemi güçlü olmayan bir ülkenin onu yarınlara taşıyacak bir sanayisi, teknolojisi, tıbbı, eğitimi, sanatı ve adalet sistemi olamaz” dedi.
Atatürk Üniversitesi tarafından 2010 yılından beri yürütülen Bilimsel Teşvik Ödülleri ve Akademik Giysi Töreni Kültür Merkezi’ndeki 15 Temmuz Milli İrade Salonu’nda gerçekleştirildi. Vali Seyfettin Azizoğlu, bürokratlar ile Erzurum’da düzenlenen ÜNİDAP toplantısına katılan 15 üniversitenin rektörü, fakülte dekanları ve öğretim üyelerinin katıldığı toplantıda konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihi ve değerleriyle geleceğe yürürken üniversitelerin rolünün bu zorlu yolculukta merkezi önem taşıdığını ifade eden Saraç, üniversitelerde akademisyenlerin, idari kadroların ve öğrencilerin ülke geleceğinin inşasında, fikirleri ve ürettikleri ile yol gösterici olmalarının önemine değindi.
“Ülkenin geleceği için olağanın ötesinde emek vermeyi, milletimiz, ülkemiz ve devletimizin yarınları için gerekli olan bilimsel ve teknolojik alt yapıların üretimi için gayret etmeyi, yeni YÖK’ün ana ilkeleri olarak benimsedik” diyen Yekta Saraç şöyle devam etti:
“185 üniversitemizden her birinin ülkemize katabileceği önemli değerleri olduğuna inanıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız konuşmalarında “gecemizi gündüzümüze katarak ekonomiden alt yapıya, güvenlikten adalete kadar her alanda elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık, çalışıyoruz ve çalışacağız” sözlerini zikrediyor. Bu bağlamdan olmak üzere biz de ülkemizin önüne koyduğu güçlü hedeflerine ulaşması için üniversitelerimizin verimliliğini ve akademik düzeyini yükseltmeyi hedefledik. Bulunduğumuz her ortamda Yeni YÖK olarak gerçekleştirmekte olduğumuz ve hepsi başlamış politikalarımızı anlatıyoruz.
Yeni YÖK’ün bu atılım döneminde zorlukları aşmak, ülkemizin gençliğini dünya standartlarında bir donanımla yetiştirmek, bilim ve teknoloji dünyamıza yapacağımız yatırımın en büyük desteği olacaktır. Üniversiter sistemi güçlü olmayan bir ülkenin onu yarınlara taşıyacak bir sanayisi, teknolojisi, tıbbı, eğitimi, sanatı ve adalet sistemi olamaz. Bütün bu süreçlerde daha da zenginleşmek için sizlerin de desteğinize ve fikirlerinize ihtiyacımız var.”
Saraç konuşmasının ardından hazırlanan slayt eşliğinde YÖK’ün çalışmaları ve projeleri hakkında konuklara bilgi verdi.
Rektör Çomaklı: “İyi olmanın sınırı yoktur”
Üniversiteler için önemli başarı ölçütlerinin başında bilimsel yayınlar, sonuçları somut olarak görülebilecek projelerin geldiğini belirten Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, “Bu anlamda Atatürk Üniversitesi önemli bir konumdadır. Ancak sizin de bildiğiniz gibi iyi olmanın sınırı yoktur. Son bir yıl içinde Üniversitemizde yapılan bilimsel çalışmalar ve gerçekleştirilen projeler önemli ölçüde artmıştır. Yönetim olarak bu artışı pekiştirmek, marifete iltifat etmek ve bilimsel performansları teşvik amacı ile hayata geçirilen ödül sistemini önemsiyoruz” diye konuştu.
Yeni unvan alan akademisyenleri de kutlayan Çomaklı, “Yeni unvanları almaya hak kazanan akademisyenlerimize, akademik giysilerini giydirme fırsatı bulacağımız bu tören vesilesiyle Türkiye’nin önünü açacak, milletimize ufuk ve heyecan kazandıracak yeni projeler, yeni çalışmalar beklediğimiz değerli bilim adamlarımızı kutluyor, yaptıkları değerli çalışmalar için Üniversitemiz adına hepsine teşekkür ediyorum” dedi.
Konuşmaların ardından Atatürk Üniversitesi mensubu bilim insanlarının fen, sağlık, sosyal, eğitim bilimleri ve güzel sanatlar alanlarındaki seçkin araştırma, çalışma ve hizmetlerini değerlendirmek, üstün niteliklerini onayarak kamuoyuna duyurmak ve teşvik unsuru olmak üzere Atatürk Üniversitesi tarafından verilen Bilimsel Teşvik Ödülleri sahiplerini buldu.
Daha sonra ise 2017 yılında Profesör ve Doçentlik unvanına yükselen akademisyenlere akademik giysileri giydirilerek belgeleri takdim edildi.
HABER MERKEZİ
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, geleceğe yürüyen Türkiye Cumhuriyeti’nde üniversiteler ve akademisyenlerin merkezi önem taşıdığını söyledi. Saraç, “Üniversiter sistemi güçlü olmayan bir ülkenin onu yarınlara taşıyacak bir sanayisi, teknolojisi, tıbbı, eğitimi, sanatı ve adalet sistemi olamaz” dedi.
Atatürk Üniversitesi tarafından 2010 yılından beri yürütülen Bilimsel Teşvik Ödülleri ve Akademik Giysi Töreni Kültür Merkezi’ndeki 15 Temmuz Milli İrade Salonu’nda gerçekleştirildi. Vali Seyfettin Azizoğlu, bürokratlar ile Erzurum’da düzenlenen ÜNİDAP toplantısına katılan 15 üniversitenin rektörü, fakülte dekanları ve öğretim üyelerinin katıldığı toplantıda konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihi ve değerleriyle geleceğe yürürken üniversitelerin rolünün bu zorlu yolculukta merkezi önem taşıdığını ifade eden Saraç, üniversitelerde akademisyenlerin, idari kadroların ve öğrencilerin ülke geleceğinin inşasında, fikirleri ve ürettikleri ile yol gösterici olmalarının önemine değindi.
“Ülkenin geleceği için olağanın ötesinde emek vermeyi, milletimiz, ülkemiz ve devletimizin yarınları için gerekli olan bilimsel ve teknolojik alt yapıların üretimi için gayret etmeyi, yeni YÖK’ün ana ilkeleri olarak benimsedik” diyen Yekta Saraç şöyle devam etti:
“185 üniversitemizden her birinin ülkemize katabileceği önemli değerleri olduğuna inanıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız konuşmalarında “gecemizi gündüzümüze katarak ekonomiden alt yapıya, güvenlikten adalete kadar her alanda elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık, çalışıyoruz ve çalışacağız” sözlerini zikrediyor. Bu bağlamdan olmak üzere biz de ülkemizin önüne koyduğu güçlü hedeflerine ulaşması için üniversitelerimizin verimliliğini ve akademik düzeyini yükseltmeyi hedefledik. Bulunduğumuz her ortamda Yeni YÖK olarak gerçekleştirmekte olduğumuz ve hepsi başlamış politikalarımızı anlatıyoruz.
Yeni YÖK’ün bu atılım döneminde zorlukları aşmak, ülkemizin gençliğini dünya standartlarında bir donanımla yetiştirmek, bilim ve teknoloji dünyamıza yapacağımız yatırımın en büyük desteği olacaktır. Üniversiter sistemi güçlü olmayan bir ülkenin onu yarınlara taşıyacak bir sanayisi, teknolojisi, tıbbı, eğitimi, sanatı ve adalet sistemi olamaz. Bütün bu süreçlerde daha da zenginleşmek için sizlerin de desteğinize ve fikirlerinize ihtiyacımız var.”
Saraç konuşmasının ardından hazırlanan slayt eşliğinde YÖK’ün çalışmaları ve projeleri hakkında konuklara bilgi verdi.
Rektör Çomaklı: “İyi olmanın sınırı yoktur”
Üniversiteler için önemli başarı ölçütlerinin başında bilimsel yayınlar, sonuçları somut olarak görülebilecek projelerin geldiğini belirten Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, “Bu anlamda Atatürk Üniversitesi önemli bir konumdadır. Ancak sizin de bildiğiniz gibi iyi olmanın sınırı yoktur. Son bir yıl içinde Üniversitemizde yapılan bilimsel çalışmalar ve gerçekleştirilen projeler önemli ölçüde artmıştır. Yönetim olarak bu artışı pekiştirmek, marifete iltifat etmek ve bilimsel performansları teşvik amacı ile hayata geçirilen ödül sistemini önemsiyoruz” diye konuştu.
Yeni unvan alan akademisyenleri de kutlayan Çomaklı, “Yeni unvanları almaya hak kazanan akademisyenlerimize, akademik giysilerini giydirme fırsatı bulacağımız bu tören vesilesiyle Türkiye’nin önünü açacak, milletimize ufuk ve heyecan kazandıracak yeni projeler, yeni çalışmalar beklediğimiz değerli bilim adamlarımızı kutluyor, yaptıkları değerli çalışmalar için Üniversitemiz adına hepsine teşekkür ediyorum” dedi.
Konuşmaların ardından Atatürk Üniversitesi mensubu bilim insanlarının fen, sağlık, sosyal, eğitim bilimleri ve güzel sanatlar alanlarındaki seçkin araştırma, çalışma ve hizmetlerini değerlendirmek, üstün niteliklerini onayarak kamuoyuna duyurmak ve teşvik unsuru olmak üzere Atatürk Üniversitesi tarafından verilen Bilimsel Teşvik Ödülleri sahiplerini buldu.
Daha sonra ise 2017 yılında Profesör ve Doçentlik unvanına yükselen akademisyenlere akademik giysileri giydirilerek belgeleri takdim edildi.