Atatürk Üniversitesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Köse’nin Ziyan Balkonu adlı şiir kitabı, Yitik Ülke Yayınları’ndan çıktı.
Manolya BULUT-PUSULA
Bu zamana dek yazın dünyasına kattığı birçok eseri bulunan Atatürk Üniversitesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Köse, 6’ncı şiir kitabı olan Ziyan Balkonu’nu okurla buluşturdu. Hemşin Pastanesi’nde düzenlediği söyleşiye kitapseverlerin ilgisi büyüktü. Söyleşinin ardından Köse, okurlarına kitabını imzaladı.
Kitabın isminin çıkış noktasını anlatan Köse, “Yaşadığımız coğrafyanın sıkıntılı yanları da var. Bir yerlerde kötü şeyler olmaya devam ediyor ve biz buna dâhil olamıyoruz. Ziyan sözcüğünü bu anlamıyla kullanabiliriz. Seyir yerlerinde sadece bakıyoruz. Balkon, ne ev ne dışarısıdır mesela. Orada durur ve sadece bakarsın. Olayın, hayatın neresinde olduğun belirsizdir, dahil olamazsın. Ben de sanırım böyle bir süreç yaşadım. Ben ve benim gibiler de bu metaforda karşılık bulabilir” dedi.
Sanat, toplumu değiştirebilir
Sanatın gücünü göz ardı etmemek gerektiğini söyleyen Köse, “Şiirin illaki yalnızlıkla, ayrılıkla, hüzünle olması gerekmez. Sanatın toplumu değiştiren, kültürel yapıyı büyük ölçüde yerinden edecek sarsan bir gücü de vardır. Bu batıda 80’li yıllarda avangard sanat eğilimi ile gündeme gelmiş. Toplumsal yapıda önemli dönüşümler yaratmıştır. Bizde o çok yoktur. Biz değiştirmeyen, dönüştürmeyen, çok da fazla suyu bulandırmayan edebiyatı benimsiyoruz. Kimlikle, değerle ilgili sorgulamayı dikkate almayan bir anlayışı sahiplenmişiz. Bu önemli bir problem alanı olarak görülüyor” ifadelerini kullandı.
Zamana konuşanlar tarihe kalacak
Toplumumuzda şiirin, git gide popüler kültür malzemesi haline geldiğini aktaran Köse, “Biz şiir okuyunca duygulanıyoruz mesela. Şiir, bizden belli anlar talep ediyor. O anlar da en fazla sükûnet içinde olduğumuz anlar. Bizi huzursuz eden şeylerden korkuyoruz. İllaki her zaman eleştirel bakması da gerekmiyor edebiyatın. Toplum erginleşmiyor ergenleşiyor. Bu 90’lı yıllarda başlayan ve günümüzün popüler kültürüne hizmet ederek büyümeye devam ederek toplumu tarumar eden bir veba. Bu her çağda vardı. Yalnız bizim çağımıza has bir durum değil. Yalnız bu tarz popüler kültür ürünü edebiyat eserleri zamanla elenecektir. Tarihe, geleceğe kalacak olanlar gerçekten zamana konuşanlar olacaktır” diye konuştu.
Manolya BULUT-PUSULA
Bu zamana dek yazın dünyasına kattığı birçok eseri bulunan Atatürk Üniversitesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Köse, 6’ncı şiir kitabı olan Ziyan Balkonu’nu okurla buluşturdu. Hemşin Pastanesi’nde düzenlediği söyleşiye kitapseverlerin ilgisi büyüktü. Söyleşinin ardından Köse, okurlarına kitabını imzaladı.
Kitabın isminin çıkış noktasını anlatan Köse, “Yaşadığımız coğrafyanın sıkıntılı yanları da var. Bir yerlerde kötü şeyler olmaya devam ediyor ve biz buna dâhil olamıyoruz. Ziyan sözcüğünü bu anlamıyla kullanabiliriz. Seyir yerlerinde sadece bakıyoruz. Balkon, ne ev ne dışarısıdır mesela. Orada durur ve sadece bakarsın. Olayın, hayatın neresinde olduğun belirsizdir, dahil olamazsın. Ben de sanırım böyle bir süreç yaşadım. Ben ve benim gibiler de bu metaforda karşılık bulabilir” dedi.
Sanat, toplumu değiştirebilir
Sanatın gücünü göz ardı etmemek gerektiğini söyleyen Köse, “Şiirin illaki yalnızlıkla, ayrılıkla, hüzünle olması gerekmez. Sanatın toplumu değiştiren, kültürel yapıyı büyük ölçüde yerinden edecek sarsan bir gücü de vardır. Bu batıda 80’li yıllarda avangard sanat eğilimi ile gündeme gelmiş. Toplumsal yapıda önemli dönüşümler yaratmıştır. Bizde o çok yoktur. Biz değiştirmeyen, dönüştürmeyen, çok da fazla suyu bulandırmayan edebiyatı benimsiyoruz. Kimlikle, değerle ilgili sorgulamayı dikkate almayan bir anlayışı sahiplenmişiz. Bu önemli bir problem alanı olarak görülüyor” ifadelerini kullandı.
Zamana konuşanlar tarihe kalacak
Toplumumuzda şiirin, git gide popüler kültür malzemesi haline geldiğini aktaran Köse, “Biz şiir okuyunca duygulanıyoruz mesela. Şiir, bizden belli anlar talep ediyor. O anlar da en fazla sükûnet içinde olduğumuz anlar. Bizi huzursuz eden şeylerden korkuyoruz. İllaki her zaman eleştirel bakması da gerekmiyor edebiyatın. Toplum erginleşmiyor ergenleşiyor. Bu 90’lı yıllarda başlayan ve günümüzün popüler kültürüne hizmet ederek büyümeye devam ederek toplumu tarumar eden bir veba. Bu her çağda vardı. Yalnız bizim çağımıza has bir durum değil. Yalnız bu tarz popüler kültür ürünü edebiyat eserleri zamanla elenecektir. Tarihe, geleceğe kalacak olanlar gerçekten zamana konuşanlar olacaktır” diye konuştu.