“Ve (o gün) Rasûl: “Ey Rabbim!” diyecek, “Kavmimden
(bazıları) bu Kur’ân’ı gözden çıkarılacak bir şey olarak gördü!”
Furkân sûresi / 30
“Kur’ân edebiyat değil, hayattır!”
Aliya İzzetbegoviç
O Gün bugün!!
Şikâyet eden Resûl...
Edilen biziz...
Gözden çıkardığımızsa göz bebeğimiz.
Biz Kur’ân’dan sanarak kendimizden vazgeçtik nicedir!
O gün bugündür ne aramızda huzur ne de hayatımızda bereket kaldı.
Şimdi sen kütüphanenin en müstesna yerindeki Kitab-ı Kadim’e bakıp gülümsüyorsun...
İşte biz onu en erişilmez yerine koyduk evimizin diyorsun belki...
Doğru söylüyorsun!
Onu en erişilmez, dokunulmaz, anlaşılmaz yere koyduğun hususunda kimsenin şüphesi yok. Lakin sen bir kitaptan bense Rabb’imizin bize gönderdiği yol rehberinden bahsediyorum...
Sen yoldayken navigasyon evdeyse nasıl ona güvenip karmaşık sokaklardan geniş caddelere çıkacaksın?
Sen onu özenle gizliyorsun, o ise sana açıkça seni anlatması için gönderildi.
Şimdi çıkar Kur’ân’ı nicedir unuttuğun mahfazasından ve anlamaya başla!
Rahmân, Kitabı değil anlamını yükseltmeni bekliyor...
İndir ulaşılmaz yerinden Kur’ân’ı ki, o ruhunu erişilmez menzillere yükseltebilsin.
Sen Kur’ân’ı unutarak bedbaht etme ki, o da sana yaklaşarak seni mutlu edebilsin!
YÜREĞİNE SAĞLIK...