CHP, isim olarak Türkiye’nin en eski partisi. Bunun dışında bir anlam yüklemek zorlama olacaktır. CHP üst yönetiminin “Atatürk”, “Kurucu Parti” söylemlerinin söylemden öte bir anlam ifade etmediğini kendileri de bilmektedir. Özellikle ‘değerler’ bağlamında CHP’nin dün ile illiyetini aramak nafiledir.
Kaldı ki CHP, Atatürk dönemi ve İnönü devrinde dahi çok ayrı şeyleri ifade eder. İnönü’nün CHP’si ile Bülent Ecevit’in CHP’si de farklıdır. Deniz Baykal’ın, CHP’nin son milli lideri olarak gören kesim hiçte az değil. Öyleyse Baykal’ın CHP’si ile Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel’in CHP’sinin de çok başka şeyler olduğunu düşünmek yanıltıcı olmayacaktır.
Bugünkü CHP, oldukça çalkantılı süreç yaşamaktadır. Bunun sebeplerini Kemal Kılıçdaroğlu dönemi dahil edilerek irdelemek önemlidir. İktidar olmayı, bir takım ittifaklar üzerinden arama fikrinin geldiği son nokta “KENT UZLAŞMASI” olmuştu. “Kent Uzlaşısı”na rağmen Kemal Kılıçdaroğlu’nun en sağda gibi duran irili ufaklı partilerden en soldakilere kadar seçimlerde kurduğu ittifakın başarılı olduğunu söylemek gerekiyor. Oysa iktidar olmak için millete daha fazla yer ayırmak gerekiyor.
Elbette dış politika ile ilgili fikir üretmek zorunluluktur.
Baş ağrıtacak gelişmeler
Önce Akif Hamzaçebi, ardından Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisi “Şaibeli kurultay” iddiasını gündeme taşıdı. CHP’de yeni gerilim ve çatışma hattı bu iddia üzerinden kurulacak demektir. Kılıçdaroğlu açıkça söylemese de mevcut yönetime ve İmamoğlu’na “Beni şaibeli bir kurultayla devirdiniz” diyor.
O şaibe ne? Para mı, oyların çalınması, tehdit mi?
Omerta kurallarını uygulayan bazı aktörler konuşursa Türk siyasi tarihine geçecek gelişmeler yaşanabilir. Omertayı merak edenler için belirtelim, bir tür suskunluk yemini.
Kaldı ki, Bursa Cumhuriyet Savcılığı tarafından açılan ve yetkisizlik kararıyla Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na devredilen dosyada böyle kanıtlar olduğu öne sürülüyor. Yine CHP Parti Meclisi Üyesi Ferihan Karasu: "CHP Beşiktaş Belediye Meclis Üyesi bir isim, kurultayda delegelere para verdi. Elimde ses kaydı var." gibi bir iddiayla ortaya çıkabiliyor.
Anlaşılan “Şaibeli Kurultay” iddiaları çok su kaldıracak görünüyor.
M. Akif Hamzaçebi @Akif_Hamzacebi, partinin önemli isimlerinden. Sosyal medyada 5 Şubat günü şu paylaşımı yapmıştı:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “şaibeli kurultay” iddiasına cevap veremeyenler Cumhurbaşkanı Adayı belirlemek üzere yola çıkmasınlar. Sayın Erdoğan Sayın Özgür Özel’in Genel Başkan seçildiği CHP Kurultayına ilişkin olarak benim saydığım tam dört kez “şaibeli kurultay” dedi. Bu iddianın muhatabı Genel Başkanımızdır. Erdoğan bu iddiasını son olarak 1.02.2025 tarihinde, Özgür Özel’in seçim çevresi Manisa’da AK Parti İl Kongresinde tekrarladı. Cümle şöyle: "????̧???????????????????????? ???????????? ???????????????????????????????????????? ???????????? ????????????????????'???? ???????????????????????????????? ???????????????????????? ????????????????????????????.“ Erdoğan Özel’e kendi memleketinde ağır bir ithamda bulunuyor ve Genel Başkanımız buna suskun kalıyor. Ben bu iddianın ağırlığı altında eziliyorum, üzüntü duyuyorum. Hiç bir CHP’li bu iddiayı kabul edemez. “Sükut ikrardan gelir” yani susmak kabullenmektir. Bu iddiayı kabul ederek CHP Genel Başkanlığı koltuğunda oturulamaz. Ya meydan okuyarak bu iddiayı reddedin ya da o koltukta oturmayın.”
Bakalım süreç nereye kadar uzanacak.
İstanbul’da “Kent Uzlaşısı” operasyonu:
Dokuz CHP’li belediye meclis üyesi terörden gözaltında. Kartal, Ataşehir, Şişli, Adalar, Beyoğlu, Fatih, Tuzla, Sancaktepe, Üsküdar’dan 9 CHP’li belediye meclis üyesi gözaltına alındı. Gözaltına alınan isimler arasında Kartal ve Ataşehir Belediyeleri’nin iki belediye başkan yardımcısı da bulunuyor. Meclis üyeleri 2024 yerel seçimlerinde CHP-DEM ittifakı olan "Kent Uzlaşısı" ile seçilmişti. (Kaynak:https://serbestiyet.com/haberler/istanbulda-kent-uzlasisi-operasyonu-dokuz-chpli-belediye-meclis-uyesi-terorden-gozaltinda-196589/…)