Gelir İdaresi Başkanlığı, Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Taslağı’nı kamuoyunun görüşüne sundu. Düzenlemenin yürürlüğe girmesi halinde 7.000 lirayı aşan alışverişlerde kredi kartı ya da banka kartı kullanma zorunluluğu getirilecek.
Uygulama kayıtlı ekonomi açısından oldukça önemli ve vergi kaçıranlar noktasında kayda değerdir. Tabi düzenlemede banka gibi finansal kuruluşların yanında PTT ile ödemede öngörülüyor. Ancak özellikle banka ödemelerinde işletmeler kredi kartı ile komisyon almaya devam ediyor. Düşünsenize kartlı alışverişlerden %5 komisyon alınsa 7.000 lirada 350, 70 bin lirada 3.500 TL kesinti yapılacak. Bu farkı tüketicilerin sırtına yüklemenin müşteriye hiç bir fayda sağlamayacağı gibi bankaların gelirlerini artıracaktır. Bu nedenle komisyonla alakalı yasal bir düzenleme yapılmadan uygulama hayata geçirilmemelidir.
Bunun yanında aracı kuruluşlar ile ödeme yapmayan işletmelere ve tüketiciye en az 5.000 lira olacak şekilde ceza kesilecek. Nihai tüketicinin ödemenin elden yapıldığını, ödemeyi takip eden 5 iş günü içerisinde kendiliğinden idareye bildirmesi halinde, nihai tüketici adına özel usulsüzlük cezası kesilmeyecek. Sanayide bir usta sadece el emeği için 10 bin lira ücret talep ediyor. Pos cihazı olmadığı için tamamına yakını ödemeyi elden alıyor. Bu işletmelerin denetlenmesi nasıl olacak? Sadece nihai tüketicinin şikâyeti üzerine mi işletmeye ceza uygulanacak, yoksa denetim ve ceza beyaz eşya, market, mağazalarla mı sınırlı kalacak?
Dediğim gibi düzenleme oldukça önemli ve vergi kaçıran işletmeler ülkenin kanayan yarasıdır. Yukarıda belirttiğim sorunlara çözüm üretildiği sürece geç kalmadan hayata geçirilmesi gerekir.
Gıda Güvenliği Kurumu Neden Olmasın?
Son günlerde gündem farklı konularla meşgul olsa da gıda güvenliği ülkemizin en önemli sorunlarından biri olarak duruyor ve çözüm noktasında atılması gereken pek çok adım var. Geçen hafta tüketicilerin izlemesi gereken yollara değinmiştim. Resmi kurumlar nezdinde ise bizlerin sivil toplum kuruluşu olarak bir çalışması var, konuyu ilgili Bakanlığa en kısa zamanda sunmayı planlıyoruz.
Tüketicilerin sorunları, çözümleri ve düzenlemeler noktasında Rekabet Kurulu, BDDK, BTK, EPDK gibi kurumlar var. Buna benzer bir kurumda gıda güvenliği için kurulması noktasında bir taslak hazırladık. ‘Gıda Güvenliği Kurumu’ kurularak, kurulda gıda mühendisi, ziraat mühendisi, bilim insanları, hatta tüketici örgütlerinden bir temsilci yer alması son günlerde yaşanan sorunların önüne daha çabuk ve kolay geçilebilir. Tarım Bakanlığına bağlı olacak kurum numune toplama, analiz yapma, sonuçları açıklama, ürün toplama, idari para cezası gibi yetkilerle donatılarak gıda güvenliğine faydalı çözümler sağlanabilir.
Son olarak halk sağlığını tehdit eden işletme insan sağlığı ile oynadığından para cezası ile geçiştirmek yerine hapis cezası verilmelidir. Hapis cezası da ertelenmemelidir. Çünkü hapis cezası yerine para cezası verildiğinde o firma işletmeyi kapatıp bir yakının üzerine yenisini açabiliyor. Gıda ile ilgili sorun yaşayan tüketiciler Alo 174 Gıda Hattı’nı arayarak ihbarda bulunmalılar ki o firma aynı hatayı bir daha yapmasın. Eğer bu sorunlar kulak ardı edilirse işletmeler zararlı ve hileli ürünleri satmaya devam ederler. Ve hangi kurul kurulursa kurulsun, şikayet edilmedikçe kesin çözümün bir ayağı daima eksik kalır.
Az Tüketenden Az Çok Tüketenden Çok Alınacak
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, ülke ortalamasından fazla elektrik tüketen mesken aboneleri için indirimin kaldırılmasına dair düzenlemeye gidiyor. Yani elektriği az kullanan aboneler az ödeyecek, çok kullananlar ise indirimden yararlanmayarak çok ödeyecekler.
Bakanlık, 417 kilovatsaati sınır olarak belirlemiş. Aylık TL bazında 1.050 liraya denk gelen tüketimi aşanlara farklı tarife uygulanacak. Örnek olarak yasa yürürlüğe girdikten sonra evde bir etkinlik yaptınız ve 417 kilovatsaat enerji harcadınız. O ayki faturanız 1.050 lira gelmesi gerekirken indirimden faydalanmadığınız için fatura 1.050 liranın üzerinde gelecektir. Uygulama doğru yürütülür ve zam gelmez ise faydalı bir çalışma gibi görünüyor. Çok tüketenden çok az tüketenden az alınacak olması gelir dağılımındaki adaletsizliğe bir nebze olsun olumlu katkı sağlayacaktır.