Ebu Hureyre (ra.)’tan şöyle dediği rivayet edilmiştir:
Rasûlullah (sav.) şöyle buyurdu: Namazı kılınıncaya kadar cenazeye katılan bir kimseye bir kırat ecir vardır. Defnedilinceye kadar cenazede bulunan kimseye iki kırat ecir vardır. “İki kırat ne demektir?” diye sorulunca, “iki büyük dağ gibidir”, diye buyurdu.
Hadisi Buhârî ve Müslim rivayet etmiştir. Müslim’in rivayetlerinden birisinde: “Bu iki kıratın en küçükleri Uhud Dağı gibidir” denilmektedir.
Buhârî’deki bir rivayette de şöyle denilmektedir: “Kim (ecrine) inanarak, (mükâfatını Allah’tan) umarak Müslüman bir kimsenin cenazesine katılır, namazı kılıncaya ve defnedilme işi bitinceye kadar onunla birlikte bulunursa her biri Uhud Dağı kadar olan iki kırat ecir almış olarak geri döner. Namazını kıldıktan sonra fakat defnedilmeden önce geri dönen kimse ise bir kırat ecir almış olarak geri döner.” [Buhârî, III, 196; Müslim, II, 652]
***
Ebu Ümame (ra.)’tan:
Rasûlullah (sav.)’i şöyle buyururken dinledim: “Kur’an okuyunuz. Çünkü o kıyamet gününde Kur’an okuyanlara şefaatçi olarak gelecektir. İki çiçeği, (Bakara ve Âl-i İmrân surelerini) de okuyunuz. Çünkü onlar kıyamet gününde sahiplerini (kendilerini okumaya devam edenleri) savunmak ve onlar adına delil getirmek üzere iki bulut (ya da iki gölgelendirici) gibi yahut saf saf dizilmiş iki bölük kuş gibi geleceklerdir. Bakara suresini okuyunuz, onu almak bir bereket, onu terk etmek bir pişmanlıktır. Bâtılcılar onun üstesinden gelemezler.”
Muaviye b. Sellâm dedi ki: Bana ulaştığına göre bâtılcılardan kasıt, büyücülerdir. [Müslim, I, 553]