Bir zamanların usta terzileri şimdi dükkanlarının hem çırağı hem de kalfası olmuş
Geçmiş olsun
Bir çoğunda olduğu gibi hem bir sanat hem de zanaat olarak kabul gören terzilik mesleği de bugünlerde son demlerini yaşıyor. Bir zamanların gözde mesleklerinden olarak da bilinen terziler artık müşteri yokluğundan işyerlerine kilit vurma durumuna gelirken, aktif olarak mevcudiyetlerini koruyanlar da da final hazırlığı var. Bir dönemler kalfa ve çırakların da eksik olmadığı terzi dükkanlarında bugün çırak da kalfa da o terziler olmuş durumda. Meslekte 60 yılını geride bırakan bu terzilerden Bünyamin Kızıltunç ile Ali Yiğit, meslekte o finale hazırlananlardan sadece 2’si. Hergün sadece özel sipariş üzerine açtıkları 2.Vakıf İşhanında ki terzi dükkanlarında el emeği göznuru döken Kızıltunç ve Yiğit, dükkanın hem çırakları hem de kalfaları olmuş durumda. ‘’Daha ne çırak ne de kalfa bulabiliyoruz. Kaldı ki biz bile çocuklarımızı oldum olası bu işten hep uzak tuttuk’’ diyen tecrübeli terziler, can çekişmekte olan, bir zamanlar aile geçimlerini temin ettikleri mesleklerinin tarihe karıştığına tanıklık etmekten dolayı üzüntü duyuyor, acı çekiyor.

--
Narman yazılır, o apartman da okunur!
Erzurum’un şirin ilçelerinden birisi olan Narman, bir çok özelliği ile bilinir. Aşıklık geleneğinin
simge isimlerinden, Türk Halk Edebiyatına sayısız eser kazandıran Aşık Sümmani’nin anavatanı olarak bilinen ilçe son yıllarda bayan buz hokeyi takımı ve coğrafi güzelliği hükmündeki kanyon ve peri bacalarıyla da bir hayli meşhur olmuştur. Merhum sanatçımız İbrahim Erkal’in de doğduğu ilçe olan Narman, İstanbul’da ki adını taşıyan han ve apartman ile de popüleritesini koruyor. Çok sayıda yazar ve ünlü müzisyenin de oturduğu, yazar Ayşe Kulin’in doğduğu, ikamet ettiği tarihi Han ve apartman, televizyonların hikayesi olan mekanlar olarak belgesellere de konu oldu. Nişantaşı’na yerleşen ve yapımı 1932 yılında gerçekleşen Erzurumlu Avni ve Sıtkı Narmanlı kardeşlerin aile fertlerine ait ikametgahları olarak bilinen Narmanlı apartmanı ve aynı ismi taşıyan, Bedri Rahmi, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi tanınmış kalemlerin oturduğu han, hikayelere ve romanlara da konu edilmiş. Namı İstanbul gibi büyük metropolda yıllardır yaşayan Narmanlılar, bu vesile ile ayrı bir mutluluk ve gurur yaşıyorlar ki, bu da onların en büyük hakkı.
--
Onun altında 3 ayrı ağırlıkta takılar şimdi revaçta
Daha çeyrek takan utanmıyor!
Son zamanlarda önemli ölçüde artış görülen ürünlerden biri de altın piyasasında yaşanıyor. Gün geçmiyor ki döviz gibi altın da yerinde saysın. Bir günü diğer gününe benzemeyen sektörde en çok da etkilenen müşteriler. 7 bin lirayı da aşan çeyrek altın, düne kadar özellikle düğünlerde utana sıkıla takılan bir hediyeydi. Bugün artık çeyrek altın da büyük ganimet haline geldi, rahatlıkla düğünde damada, geline, sünnet çocuğuna takılır oldu. Zira çeyreğin de çeyreği hediye takılar çıktı. İşte Taşmağazalar’da yılların esnafı Behiç Aslan’ın elinde gördükleriniz, çeyrek altının kıymetini, önemini ortaya koyuyor. 0.25, 0.50 ve 1 gram altınların yanında çeyrek altın adeta dünün tam altını gibi. Aslan, ‘’Artık eskidendi insanlar çeyrek takarken utanmaları. Şimdi çeyreğin de çeyreği çıktı ve bu aralar bunlar rağbet görüyor’’ diyor.
--

Palandöken Belediyesi’nin Kent Ormanı mesire alanı dolup taşıyor, gelenler kadar geri dönenenler oluyor
Bu proje artı yazar!
İlk başlarda normal bir mesire alanı olarak görülüyordu, burasının bir cazibe alanı olacağı kimsenin aklına gelmezdi. Palandöken Belediye Başkanı Muhammet Sunar’ın prestij projelerinden biri olan Kent Ormanı Vadi Palandöken Mesire alanı, bu yıl gözde yaşam ve dinlenme alanlarından biri haline geldi, haneye artı yazdı. Kışın kızak yarışları ile yazın da dinlenme ve eğlenme alanı olarak adını duyuran Kent Ormanı Vadi Palandöken Mesire alanında görülüyor ki, taşlar yerine oturdu, maya tuttu. Ancak. Ancak, sırtını dayadığı Palandöken dağının görsel güzelliğinin yanında ayrı bir cazibe ile hizmet veren alan, kabına sığmıyor artık, bu aralar gelenlerinden çok, bir anda geri dönenleri ile de anılır oldu. Vatandaşların yoğun ilgisi karşısında havuzu da olan 90 kamelyalı mesire alanı, daha sabahın saat 10.00’u olmadan dolunca, gelen vatandaşlar da geri dönmek zorunda kalıyor. Hevesler kursaklarda kalınca artık sitemlerin de bini bir para oluyor.

***
Ziyaretçi sayısı geçen yıla oranla yüzde 100 artan mesire alanı, artık talebi karşılayamaz duruma gelmiş ki, sanırım Belediye Başkanı Muhammet Sunar da, ‘’Keşke alanımız biraz geniş olsaydı da biraz daha büyüğünü yapsaydık’’ diye iç çekiyordur şimdilerde. Burası, piknikçilerin yanısıra doğaseverler, yürüyüş yapmak isteyenler, fotoğraf tutkunlarının da bir numarası haline gelen alan, teras ve hızzek kafesi gibi sosyal tesisleri ile de gelenlerin geç saatlere kadar vakit geçirdikleri yaşam alanı oldu. Sosyal hayata ayrı bir renk ve dahi değer kattı. Geleni kadar geri dönenleri ile de meşhur yer haline gelen alan için önümüzdeki sezona ciddi hazırlık yapılsın diyorum, titizlikle hazırlanan bu projede imzası olan herkese bin teşekkür etmeyi vazife olarak görüyorum, bu benim son kararımdır.
---
Efsane başkanın efsane kızı da öldü
1940-1945 yılları arasında Mehmet Mesut Çankaya ne kadar efsane belediye başkanlarından biridiyse, kızı Ayten Çankaya Taftalı da Kız Lisesi Müdür olarak efsaneydi. Erzurum’un eski Milletvekili ve belediye başkanlarından Mehmet Mesut Çankaya’nın Kız Enstitüsü’nün işte o efsane müdürlerinden olan kızı da vefat etti. 1963 yılında evlendikten sonra İstanbul’a yerleşen ve o gün bugündür İstanbul’da yaşamını sürdüren Ayten Çankaya Taftalı, 92 yaşında hayatını kaybetti. Bir süredir rahatsızlığı olan Ayten Çankaya Taftalı, Zincirlikuyu mezarlığında toprağa verilirken, aile fertlerinin yanısıra İstanbul Erzurumlular Kültür ve Dayanışma Vakfı üyeleri de merhum muallimi bu son yolculuğunda yalnız bırakmadılar. Özellikle babasının vekillik ve belediye başkanlığı, kendisinin de Kız Enstitüsü Müdürlüğü yaptığı dönemi ile ilgili anılarını yazar Neslihan Arzu Keteci’ye anlattığı ‘Şehri Kadim Aziziye’ dergisindeki söyleşisinde, doğduğu Erzurum’u hiç unutmadığını söyleyen Ayten Çankaya Taftalı, disiplini ön planda tutan anlayışıyla iz bırakan bir isim olmuştu.
--
Kervan ‘yol’a çıktı
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin bir durağı da Erzurum. Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da Erzurum festival ile yatacak, festival ile kalkacak. Sanatçıların konserlerine de yer verilecek olan Erzurum’da ki festival kutlamalarının tarihi 16-24 Ağustos tarihi olarak belirlendi. Büyükşehir Belediyesi’nin de farklı etkinlikleri ile renk katacağı festival çerçevesinde sanatla vatandaş da biraraya getirilecek, buluşma gerçekleşecek. Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesi ile Kültür Varlıkları Dairesi başkanlıkları, kale önünde ki sanat atölyelerini de yeninden harekete geçirecek. Kaligrafi dalında Orhan Durmuş, Ebru’da Kadir Tuzci, Tezhipte Hasan Tahsin Yavilioğlu ve seramikte Beyza Tunç, Ahşap oymada Yavuz Kırküzer, Karikatür dalında bendeniz Vedat Refayeli atölyelerimizde eserlerimizi teşhir edecek, sanatseverlerle sanat sohbetleri yapacağız.
--
TUTTUĞUM BABA SÖZLER: Eğilirsen basamak, dik durursan sığınak olursun!( Paula Hawkins)
DUVARIN DİLİ: İki çift laf edecektim, tekini bulamadım!
Merhabalar uygulama alanı çok güzel ama misafir ağırlama sayınız yetersiz birde içeri giriş için sabit bir uygulama olması gerekiyor. Geçen hafta bizzat ben gittin 07:05'te görevli arkadaş içeri almadı doluluk yüzünden mi? yada kim nasıl geliyor veya daha kibar bir dille yazayım birileri rezervemi yapıyor, ondada sanırım torpil gerekli, maalesef bizde. Görevli tarafından söyleyen söz; sabah 5:00 veya en geç 05:30 ta gelip fiş alıp çardağa geçip içeriye değerli olmayan bir ürün bırakmamızı veya beklememizi tavsiye ediyor ve uyarıyor eğer çardağa bırakılan ürün kayıp olursa sorumluluk kabül etmiyorlar. Size nacizane tavsiyem özeleştiri yapıp ilgililere sorunları anlatmanız en azından bir nebze olsun belki işe yarayabilir.