Röportaj: Onur SAĞSÖZ
12 Ağustos’ta sandık başına gidecek olan Atatürk Üniversitesi’nde Rektör adayı Prof. Dr. Fahri Yavuz ile konuştuk. Hoca çok iddialı: Atatürk Üniversitesi için hedef: Türkiye’de ilk 10’da Dünya’da ilk 500’de yer almak.
Hocam önce sizi tanıyalım.
Erzurum’un İspir ilçesinde 1964 yılında doğdum. Evli ve dört çocuk babasıyım. İlk ve ortaokulu İspir’de, liseyi Rize Öğretmen Lisesinde yatılı olarak okudum. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümünden mezun olduğum yıl aynı bölümde araştırma görevlisi oldum. Yüksek lisans eğitimimi tamamlayıp doktora başladıktan sonra kazandığım YÖK bursu ile Amerika Birleşik Devletlerine doktora eğitimi için gittim. Ohio Devlet Üniversitesinde 1989-1994 yıllarında birisi Ekonomi diğeri Tarım Ekonomisi alanında iki yüksek lisans ve Tarım Politikası alanında bir doktora derecesi alarak Türkiye’ye döndüm. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümünde 1994 yılında Yardımcı Doçent, 1996 yılında Doçent ve 2003 yılında Profesör atanarak bu bölümde 22 senedir öğretim üyesi olarak görev yapmaktayım. Ayrıca, 2001-2002 yıllarında bir yıl, 2011 yılında 3 ay Amerika Birleşik Devletlerinde sırasıyla Fulbright ve YÖK burslarıyla Ziyaretçi Öğretim Üyesi olarak bulundum.
Akademisyenlik dışındaki görevleriniz neler oldu?
Atatürk Üniversitesinde Fen Bilimler Enstitüsü Müdür Yardımcılığı, Bölüm Başkanlığı, Rektör Danışmanlığı ve Dış İlişkiler Ofisi Koordinatörlüğü; Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında Bakan Danışmanlığı ve IPARD II izleme komitesi üyeliği; YÖK’de Bologna Uzmanı ve Meslek Yüksek Okulları Çalışma Grubu üyeliği; Üniversitelerarası Kurulda Doçentlik Üst Komisyonu Üyeliği; TÜBİTAK’ta Danışma Kurulu Üyeliği; ESAM ve İSPA-KALDER sivil toplum örgütlerinde sırasıyla Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkanlığı görevlerinde bulundum. Bu görevlerimin bir kısmı tamamlanmış, bir kısmı hala devam etmektedir.
Akademik çalışmalarınız hakkında çok kısa bilgi verebilir misiniz?
Araştırma makaleleri, bilimsel toplantılarda sunulan bildiriler, kitaplar, kitap bölümleri, ders notları, araştırma ve kalkınma projesi raporları, yayım ve popüler dergi makaleleri ve tezlerden oluşan 124’ü ulusal, 40’ı uluslararası toplam 164 yayınım bulunmaktadır. Uluslararası düzeyde yaklaşık olarak 40’ın üzerinde bilimsel aktiviteye katıldım.
Neden rektör adayı oldunuz?
Rektör adayı olmak aniden alınmış bir karar değildir. Türkiye’de ve dünya üniversitelerindeki gidişat ile ilgili birikimim, Atatürk Üniversitesinin problemlerini yakından bilmem, yönetimsel anlamda yapılanları, doğruları ve yanlışları yakından takip etme şansına sahip olmam gibi faktörler doğal olarak rektör adayı olma kararını vermemde etkili oldu. Bu birikim ve deneyimlere sahip olma şansını yakalamış biri olarak bu kararımın bir sorumluluğun gereği olduğunu düşündüm ve bu zorlu sürece talip oldum.
Yönetim Stratejiniz nasıl olacak?
Önceki yönetimlerde gözlediğim yanlışlardan hareket ederek üç şeyi yapacağım. Birincisi iyi bir delegasyon yani görevlendirmede tam bir yetki ve sorunluluk dağıtımı yapacağım. İkincisi yetki ve sorumluluk sahibi olacak ekibin iş odaklı, vizyon sahibi, liyakat sahibi ve yetkili olduğu birimde karşılığının (ağırlığı) olmasına dikkat edeceğim. Üçüncüsü de takip edeceğim, denetleyeceğim ve hedefe ulaşma doğrultusunda sorgulayacağım. Benzer bir soru İlahiyat Fakültesinde de soruldu. Ben de cevap olarak “Nisa Suresi 58. Ayet” dedim. Ayetin meali şöyle: “Emaneti konu ile ilgili ehline veriniz. İnsanlar hakkında hiçbir fark gözetmeden adaletle hükmediniz.” Sanırım başka söze gerek yok.
Nasıl bir Atatürk Üniversitesi hedefliyorsunuz?
Atatürk Üniversitesi Rektörü olduğumda;
- Üniversitemizde yeni bir heyecan ve umut oluşturacak,
- Üniversitedeki herkesin Atatürk Üniversiteli olma duygusunun asıl unsur olduğunu hissettiren bir üniversite ortamı oluşturma anlayışıyla tüm üniversitenin potansiyelini harekete geçirecek,
- Doğru bir üniversite vizyonuyla Üniversite’de her alanda kaliteyi önceleyecek,
- Şehirle, Hükümetle, Siyasetle, Yükseköğretim Kuruluyla (YÖK), Kurumlarla, Sivil Toplum Örgütleriyle ve Ulusal ve Uluslararası Üniversitelerle sağlıklı ilişkiler kurarak katkı verecek ve katkı alacak,
- Üniversite’yi Türkiye’de ilk 10 üniversite arasında taşıyacak bir yönetim stratejisi takip edilecek ve bu stratejiyle uyumlu projeler hayata geçirilecektir.
Atatürk Üniversitesinde her alanda kaliteyi nasıl önceleyeceksiniz?
Kalite, üniversitemiz öğrencilerinin, akademisyenlerinin ve idari/teknik personelin kalitesini artırmakla mümkün olur. Yani insan odaklı memnuniyete ve kişisel gelişime ağırlık vermemiz gerekmektedir. Kalitenin artırılması, öğrenci memnuniyetini artıracaktır. Öğrencilerimizin 4-6 yılını geçirdiği üniversitemizde iyi bir eğitim, yaşam standardı ve sosyal, kültürel ve sportif imkânlar sunarak memnuniyetlerini sağlayabilirsek 70 bin öğrenci ve onların yaklaşık 500 bin aile mensubu üniversitemizin reklamını yapar ve çok daha nitelikli öğrenciler artan bir şekilde Üniversitemizi tercih etmeye başlar. Erzurum Türkiye’nin her yerine, Isparta, Kastamonu, Çanakkale vs. gibi batı şehirlerinden bugün hava yoluyla daha yakındır ve yakın bir zamanda da hızlı trenle daha yakın olacaktır. Boston civarı Amerika’nın en sert kışlarının geçtiği bir bölge olmasına rağmen dünyanın en iyi üniversiteleri oradadır. O zaman uzaklık ve kışların sert olması nitelikli öğrenci çekememek ve öğretim üyelerini tutamamak için bahane değildir, işin kolayına kaçmaktır. Üstelik Erzurum bir medreseler, yani üniversiteler şehridir. Bu mirasın sorumluluğunda Atatürk Üniversitemizi kaliteyi ve insan odaklı faaliyetleri önceleyerek Türkiye’nin ilk 10, Dünya’nın ilk 500 üniversitesi arasına yerleştirmek hedefimiz olacaktır.
Bir üniversite şehri olan Erzurum ve bölgesine üniversitenin katkılarını nasıl geliştireceksiniz?
Üniversitelerin üç önemli faaliyet alanı vardır: Eğitim, Araştırma ve Topluma Yönelik Hizmetler. Üniversitelerin bilgi üretme ve bilgiyi yayma görevleri yanında toplumu şekillendirme misyonu da oldukça önemlidir. Üniversitemizin 60 yıllık birikimle oluşan potansiyeli aktifleştirilerek, sürekli kan kaybeden şehrin eğitim, koruyucu sağlık hizmetleri ve ekonomik kalkınmasında öncülük edebilecek şekilde kullanılacaktır. Akademisyenleri sahada, yani piyasada, köyde, kurum ve kuruluşlarda ve toplumun içinde çalışmaya teşvik eden kurumsal yapıyı ve mekanizmaları oluşturmak öncelikli hedefim olacaktır. Şehrimize katkı sağlayacağını düşündüğümüz projeler öncelikli olarak desteklenecektir.
Yenilikçi ve atılımcı projeleriniz nelerdir?
-Proje geliştiren ve değerlendiren bir sistemi profesyonelce yürüten ve BAP’ın da dâhil olduğu güçlü bir Proje Ofisi kurulacaktır.
-Şehir ve üniversite olarak güçlü olduğumuz alanlarda mükemmeliyet merkezlerinin kurulması için çalışılacaktır. “Kış Sporları” ve “Hayat Boyu Öğrenme” Mükemmeliyet Merkezleri, örnek olarak düşünülebilir.
-Koruyucu hekimliği öne çıkaran ve sağlıklı yaşam konularında toplumu bilinçlendirmeyi misyon edinen bir Kamu Sağlığı Eğitim Merkezi ve/veya Fakültesi kurulacaktır.
-Atatürk Üniversitesini tercih eden her öğrenciye, istediği ve çaba gösterdiği takdirde mezun olduğunda İngilizceyi kullanabilecek becerileri kazandıran bir Dil Eğitimi Sistemi kurulacaktır. Ayrıca yine isteyen her öğrenci, bir bölge dilini (Arapça, Rusça, Farsça ve Çince) öğrenme imkânına sahip olacaktır.
-Avrasya’da Mühendislik, Kafkaslarda Türk Dili, Afrika’da Ziraat alanında Atatürk Üniversitesinin Butik Kampüsleri kurularak uluslararasılaşma adına önemli bir adım atılacaktır.
-Devam eden Doğu Anadolu İleri teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (DAYTAM), Doğu Anadolu Gözlemevi ve Bilim, Müze, Doğa, Tarih ve Eğitim Parkı gibi projelerin hızla tamamlanması ve etkin kullanımı için gerekli çabalar gösterilecektir.
“Üniversitemizin geleceği için hep birlikte en doğru kararı verelim”
Rektörlük seçim süreci ve atama süreçleri sonucu görev alacak Rektör’ün üniversite vizyonu, birikimi, deneyimleri, iş odaklı olması, üniversitenin tüm potansiyelini harekete geçirebilme anlamında yönetme kabiliyeti, bu özelliklere sahip bir ekip oluşturabilme başarısı, üniversitemizi çok iyi bir konuma taşıyabileceğine olan inancı, üniversiteyi uluslararası arenaya taşıyabilme becerisi, üniversiteyi hem yurt içinde hem de yurtdışında temsil edebilme kabiliyeti ve kendini bu amaçlara vakfedebilmesi üniversitemizin geleceği açısından çok önemlidir. Bu anlamda; “Üniversitemizin geleceği için hep birlikte en doğru kararı verelim” diyorum. Doğru kararlar bilgiye dayalı olarak verilir. Rektör adayı olarak nasıl ki kendi hakkımda tüm öğretim üyelerini bilgilendirme anlamında son altı aydır önceleri az yoğunluklu sonraları çok yoğunluklu olarak çok ciddi bir çaba içerisindeysem, öğretim üyesi arkadaşlarımızın da bilgiye dayalı doğru karar vermek için önemli bir çaba içinde olduklarından eminim. Rektör adaylığım ile ilgili çok daha detaylı bilgi için web sayfam www.fahriyavuz.com ziyaret edilebilir. Sonucun, üniversitemiz, şehrimiz, bölgemiz ve ülkemiz için şimdiden hayırlı olmasını dilerim. HAYDİ, ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ EL VER.
12 Ağustos’ta sandık başına gidecek olan Atatürk Üniversitesi’nde Rektör adayı Prof. Dr. Fahri Yavuz ile konuştuk. Hoca çok iddialı: Atatürk Üniversitesi için hedef: Türkiye’de ilk 10’da Dünya’da ilk 500’de yer almak.
Hocam önce sizi tanıyalım.
Erzurum’un İspir ilçesinde 1964 yılında doğdum. Evli ve dört çocuk babasıyım. İlk ve ortaokulu İspir’de, liseyi Rize Öğretmen Lisesinde yatılı olarak okudum. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümünden mezun olduğum yıl aynı bölümde araştırma görevlisi oldum. Yüksek lisans eğitimimi tamamlayıp doktora başladıktan sonra kazandığım YÖK bursu ile Amerika Birleşik Devletlerine doktora eğitimi için gittim. Ohio Devlet Üniversitesinde 1989-1994 yıllarında birisi Ekonomi diğeri Tarım Ekonomisi alanında iki yüksek lisans ve Tarım Politikası alanında bir doktora derecesi alarak Türkiye’ye döndüm. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümünde 1994 yılında Yardımcı Doçent, 1996 yılında Doçent ve 2003 yılında Profesör atanarak bu bölümde 22 senedir öğretim üyesi olarak görev yapmaktayım. Ayrıca, 2001-2002 yıllarında bir yıl, 2011 yılında 3 ay Amerika Birleşik Devletlerinde sırasıyla Fulbright ve YÖK burslarıyla Ziyaretçi Öğretim Üyesi olarak bulundum.
Akademisyenlik dışındaki görevleriniz neler oldu?
Atatürk Üniversitesinde Fen Bilimler Enstitüsü Müdür Yardımcılığı, Bölüm Başkanlığı, Rektör Danışmanlığı ve Dış İlişkiler Ofisi Koordinatörlüğü; Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında Bakan Danışmanlığı ve IPARD II izleme komitesi üyeliği; YÖK’de Bologna Uzmanı ve Meslek Yüksek Okulları Çalışma Grubu üyeliği; Üniversitelerarası Kurulda Doçentlik Üst Komisyonu Üyeliği; TÜBİTAK’ta Danışma Kurulu Üyeliği; ESAM ve İSPA-KALDER sivil toplum örgütlerinde sırasıyla Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkanlığı görevlerinde bulundum. Bu görevlerimin bir kısmı tamamlanmış, bir kısmı hala devam etmektedir.
Akademik çalışmalarınız hakkında çok kısa bilgi verebilir misiniz?
Araştırma makaleleri, bilimsel toplantılarda sunulan bildiriler, kitaplar, kitap bölümleri, ders notları, araştırma ve kalkınma projesi raporları, yayım ve popüler dergi makaleleri ve tezlerden oluşan 124’ü ulusal, 40’ı uluslararası toplam 164 yayınım bulunmaktadır. Uluslararası düzeyde yaklaşık olarak 40’ın üzerinde bilimsel aktiviteye katıldım.
Neden rektör adayı oldunuz?
Rektör adayı olmak aniden alınmış bir karar değildir. Türkiye’de ve dünya üniversitelerindeki gidişat ile ilgili birikimim, Atatürk Üniversitesinin problemlerini yakından bilmem, yönetimsel anlamda yapılanları, doğruları ve yanlışları yakından takip etme şansına sahip olmam gibi faktörler doğal olarak rektör adayı olma kararını vermemde etkili oldu. Bu birikim ve deneyimlere sahip olma şansını yakalamış biri olarak bu kararımın bir sorumluluğun gereği olduğunu düşündüm ve bu zorlu sürece talip oldum.
Yönetim Stratejiniz nasıl olacak?
Önceki yönetimlerde gözlediğim yanlışlardan hareket ederek üç şeyi yapacağım. Birincisi iyi bir delegasyon yani görevlendirmede tam bir yetki ve sorunluluk dağıtımı yapacağım. İkincisi yetki ve sorumluluk sahibi olacak ekibin iş odaklı, vizyon sahibi, liyakat sahibi ve yetkili olduğu birimde karşılığının (ağırlığı) olmasına dikkat edeceğim. Üçüncüsü de takip edeceğim, denetleyeceğim ve hedefe ulaşma doğrultusunda sorgulayacağım. Benzer bir soru İlahiyat Fakültesinde de soruldu. Ben de cevap olarak “Nisa Suresi 58. Ayet” dedim. Ayetin meali şöyle: “Emaneti konu ile ilgili ehline veriniz. İnsanlar hakkında hiçbir fark gözetmeden adaletle hükmediniz.” Sanırım başka söze gerek yok.
Nasıl bir Atatürk Üniversitesi hedefliyorsunuz?
Atatürk Üniversitesi Rektörü olduğumda;
- Üniversitemizde yeni bir heyecan ve umut oluşturacak,
- Üniversitedeki herkesin Atatürk Üniversiteli olma duygusunun asıl unsur olduğunu hissettiren bir üniversite ortamı oluşturma anlayışıyla tüm üniversitenin potansiyelini harekete geçirecek,
- Doğru bir üniversite vizyonuyla Üniversite’de her alanda kaliteyi önceleyecek,
- Şehirle, Hükümetle, Siyasetle, Yükseköğretim Kuruluyla (YÖK), Kurumlarla, Sivil Toplum Örgütleriyle ve Ulusal ve Uluslararası Üniversitelerle sağlıklı ilişkiler kurarak katkı verecek ve katkı alacak,
- Üniversite’yi Türkiye’de ilk 10 üniversite arasında taşıyacak bir yönetim stratejisi takip edilecek ve bu stratejiyle uyumlu projeler hayata geçirilecektir.
Atatürk Üniversitesinde her alanda kaliteyi nasıl önceleyeceksiniz?
Kalite, üniversitemiz öğrencilerinin, akademisyenlerinin ve idari/teknik personelin kalitesini artırmakla mümkün olur. Yani insan odaklı memnuniyete ve kişisel gelişime ağırlık vermemiz gerekmektedir. Kalitenin artırılması, öğrenci memnuniyetini artıracaktır. Öğrencilerimizin 4-6 yılını geçirdiği üniversitemizde iyi bir eğitim, yaşam standardı ve sosyal, kültürel ve sportif imkânlar sunarak memnuniyetlerini sağlayabilirsek 70 bin öğrenci ve onların yaklaşık 500 bin aile mensubu üniversitemizin reklamını yapar ve çok daha nitelikli öğrenciler artan bir şekilde Üniversitemizi tercih etmeye başlar. Erzurum Türkiye’nin her yerine, Isparta, Kastamonu, Çanakkale vs. gibi batı şehirlerinden bugün hava yoluyla daha yakındır ve yakın bir zamanda da hızlı trenle daha yakın olacaktır. Boston civarı Amerika’nın en sert kışlarının geçtiği bir bölge olmasına rağmen dünyanın en iyi üniversiteleri oradadır. O zaman uzaklık ve kışların sert olması nitelikli öğrenci çekememek ve öğretim üyelerini tutamamak için bahane değildir, işin kolayına kaçmaktır. Üstelik Erzurum bir medreseler, yani üniversiteler şehridir. Bu mirasın sorumluluğunda Atatürk Üniversitemizi kaliteyi ve insan odaklı faaliyetleri önceleyerek Türkiye’nin ilk 10, Dünya’nın ilk 500 üniversitesi arasına yerleştirmek hedefimiz olacaktır.
Bir üniversite şehri olan Erzurum ve bölgesine üniversitenin katkılarını nasıl geliştireceksiniz?
Üniversitelerin üç önemli faaliyet alanı vardır: Eğitim, Araştırma ve Topluma Yönelik Hizmetler. Üniversitelerin bilgi üretme ve bilgiyi yayma görevleri yanında toplumu şekillendirme misyonu da oldukça önemlidir. Üniversitemizin 60 yıllık birikimle oluşan potansiyeli aktifleştirilerek, sürekli kan kaybeden şehrin eğitim, koruyucu sağlık hizmetleri ve ekonomik kalkınmasında öncülük edebilecek şekilde kullanılacaktır. Akademisyenleri sahada, yani piyasada, köyde, kurum ve kuruluşlarda ve toplumun içinde çalışmaya teşvik eden kurumsal yapıyı ve mekanizmaları oluşturmak öncelikli hedefim olacaktır. Şehrimize katkı sağlayacağını düşündüğümüz projeler öncelikli olarak desteklenecektir.
Yenilikçi ve atılımcı projeleriniz nelerdir?
-Proje geliştiren ve değerlendiren bir sistemi profesyonelce yürüten ve BAP’ın da dâhil olduğu güçlü bir Proje Ofisi kurulacaktır.
-Şehir ve üniversite olarak güçlü olduğumuz alanlarda mükemmeliyet merkezlerinin kurulması için çalışılacaktır. “Kış Sporları” ve “Hayat Boyu Öğrenme” Mükemmeliyet Merkezleri, örnek olarak düşünülebilir.
-Koruyucu hekimliği öne çıkaran ve sağlıklı yaşam konularında toplumu bilinçlendirmeyi misyon edinen bir Kamu Sağlığı Eğitim Merkezi ve/veya Fakültesi kurulacaktır.
-Atatürk Üniversitesini tercih eden her öğrenciye, istediği ve çaba gösterdiği takdirde mezun olduğunda İngilizceyi kullanabilecek becerileri kazandıran bir Dil Eğitimi Sistemi kurulacaktır. Ayrıca yine isteyen her öğrenci, bir bölge dilini (Arapça, Rusça, Farsça ve Çince) öğrenme imkânına sahip olacaktır.
-Avrasya’da Mühendislik, Kafkaslarda Türk Dili, Afrika’da Ziraat alanında Atatürk Üniversitesinin Butik Kampüsleri kurularak uluslararasılaşma adına önemli bir adım atılacaktır.
-Devam eden Doğu Anadolu İleri teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (DAYTAM), Doğu Anadolu Gözlemevi ve Bilim, Müze, Doğa, Tarih ve Eğitim Parkı gibi projelerin hızla tamamlanması ve etkin kullanımı için gerekli çabalar gösterilecektir.
“Üniversitemizin geleceği için hep birlikte en doğru kararı verelim”
Rektörlük seçim süreci ve atama süreçleri sonucu görev alacak Rektör’ün üniversite vizyonu, birikimi, deneyimleri, iş odaklı olması, üniversitenin tüm potansiyelini harekete geçirebilme anlamında yönetme kabiliyeti, bu özelliklere sahip bir ekip oluşturabilme başarısı, üniversitemizi çok iyi bir konuma taşıyabileceğine olan inancı, üniversiteyi uluslararası arenaya taşıyabilme becerisi, üniversiteyi hem yurt içinde hem de yurtdışında temsil edebilme kabiliyeti ve kendini bu amaçlara vakfedebilmesi üniversitemizin geleceği açısından çok önemlidir. Bu anlamda; “Üniversitemizin geleceği için hep birlikte en doğru kararı verelim” diyorum. Doğru kararlar bilgiye dayalı olarak verilir. Rektör adayı olarak nasıl ki kendi hakkımda tüm öğretim üyelerini bilgilendirme anlamında son altı aydır önceleri az yoğunluklu sonraları çok yoğunluklu olarak çok ciddi bir çaba içerisindeysem, öğretim üyesi arkadaşlarımızın da bilgiye dayalı doğru karar vermek için önemli bir çaba içinde olduklarından eminim. Rektör adaylığım ile ilgili çok daha detaylı bilgi için web sayfam www.fahriyavuz.com ziyaret edilebilir. Sonucun, üniversitemiz, şehrimiz, bölgemiz ve ülkemiz için şimdiden hayırlı olmasını dilerim. HAYDİ, ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ EL VER.