Güneş sezonu….
Yan gelip yatma sezonu…
Tatil sezonu….
Bayram, seyran sezonu…
Köyü, koyu, kasabayı, Bodrum’u, ziyaret etme sezonu kapanıyor!
Kış sezonu…
Çalışma sezonu…
Uffflayıp puuuflama sezonu…
Sabah erkenden nasıl kalkılacak sezonu…
Okul sezonu açılıyor!
Açılan sezonlar içerisinden sizinle okul sezonunu konuşmaya niyetliyim.
Diğerleri konusunda artık bir zahmet başınızın çaresine bakıverin.
Ve sakın işi can sıkıntısı, mide bulantısı diyerek başlatıp, strese girip psikolog kapılarına kadar taşımayın.
Okulların açılması artık an meselesi.
İlk pazartesi birinci sınıflar yepyeni bir hayata başlayacak ve uzun bir okul hayatıyla tanışacaklar.
Sonraki pazartesi okulu özleyenler, tatili özleyecek olanlar, yine mi okul diyerek enseyi karartacaklarla, yaşasın; arkadaşlarıma, kitaplarıma, öğretmenlerime kavuşuyorum diyenler okul yoluna düşecekler.
Çocukları okula gönderen özellikle anneler de yaşasın okul diye ellerini havada birleştirip bir sevinç kahkahası atarak bir bardak daha çay doldurup evdeki sessizliği kutlayacaklar.
Bu şölende babalardan bahsetmiyorum bile zira onların ne yaz, ne de kış bu taraklarda bezi yok.
Çocuklar sanki annelerinin zimmetinde ve onları yetiştirmenin ağır sorumluluğu sadece onlara ait.
Maalesef durum genel olarak budur.
Yeniden elinde bardak okulların açılmasını kutlayan anneye dönersek iyi olacak sanırım.
Çünkü evdeki derin sessizlik ve özgürlük anını sonuna kadar değerlendirilip, okulu çocukların bitmez tükenmez istek ve gürültülerinden kurtulma zamanları olarak görmeyi sürdürürsek yarınlarda işler çok sarpa saracak.
Milli Eğitim Bakanı okullarla ilgili değişikliklerden bahsetti.
Belki icraat makamı olan bir yerden bu serzenişleri değil çözümleri dinlemek istiyoruz diyerek haklı bir çıkış yapabilirsiniz.
Ama bu ne çocuklarınıza ne de maarife fayda sağlar.
Sizde Bakan gibi evinizdeki eğitim sistemi ile ilgili bir özelleştiri yapıp hemen icraata geçmelisiniz.
Vakit çok geç olmadan!
Bu konuda neler yapmak gerektiğiyle ilgili bir kaç önerim olacaktı ama yer kalmadı.
İki ana başlık verip bitireyim.
Televizyonu kapatın…
Ve Allah aşkına artık nicedir kapağı tozlanmış kitapların önce tozunu alın sonra da onları okumaya başlayın.
Zira çocuklar annelerini rol model alırlar.
Onlar lüzumsuz televizyon programlarını heyecanla seyrederken okumazlar!