
İl Müftüsü Hasan Hüsnü Sula, Ramazan ayı öncesinde imamı olmayan 145 mahalle ve mezranın 126’sına geçici atama yaptıklarını söyledi. Sula, “Normalde 145 mahallenin tamamına atama yaptık ancak, bazı mezralar uzak olduğu için arkadaşlarımız gitmek istemedi” dedi.
Mutluhan ÇAMUR/ Nefise Durdağ
Erzurum İl Müftüsü Hasan Hüsnü Sula, Ramazan ayı öncesinde imamı olmayan toplamda 145 mahalle ve mezradan 126’sına imam atadıklarını söyledi. Diyanet İşleri Başkanlığının Çalışma Bakanlığı ile otaklaşa İŞKUR’dan geçici olarak atanan imamlarla birlikte Ramazan ayında camilerin boş kalmayacağına değinen Müftü Sula, “Ataması yapıldığı halde uzak olduğu için arkadaşlar gitmek istemedi ve 19 mahallemiz kaldı. Bu mahallelerimize de İlçe Müftülükleri tarafından hizmet götürülecektir” diye konuştu.
Efendimiz hasretle beklerdi
İl Müftüsü Hasan Hüsnü Sula Ramazan öncesinde Pusula Gazetesi muhabirine değerlendirmede bulundu. Peygamber Efendimiz’in Ramazan ayını hasretle beklediğini dile getiren Sula, ‘Efendimizin Şaban ayının son gününde vatandaşlara şöyle bir hitabı var, “Ey insanlar, büyük ve mübarek bir ay yaklaştı, gölgesi başımıza geldi; bu öyle bir aydır ki içinde bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi vardır. Allah bu mübarek ayın gündüzlerinde orucu farz gecelerinde nafile namazları meşru kıldı. Bu ayda küçük, büyük bir hayır yapan insan, başka aylarda bir farz eda etmiş gibi sevap alır. Bu ayda bir farzı yapmak başka ayda 70 farz yerine geçer. Bu aya yardımlaşma ayıdır. Bu ay müminlerin rızkın arttırılacağı aydır.’ Öyle bir aydayız ki Allah için atılan bir adıma sayısız sevapların verilmesi, Allah ve peygamber tarafından bizlere müjdelenmektedir. Bu ay iyilik, yardımlaşma, kardeşlik ve güven ayıdır” şeklinde konuştu.
Bu yıl ki tema güven
Sula, “Bu seneki tema; iman, eman, emanet, güven, güvenirlik. İnsanların birbirlerine güvene muhtaç olduğu bir zamandayız. Sohbetlerimizi bu temalar çerçevesinde yapacağız. Bir de aynı şekilde hakikaten evsiz barksız, yardıma muhtaç, bize muhacir olarak gelen insanlara yardımda bulunmalıyız” ifadelerini kullandı.
Oruç sadece yemek yememek değil
Oruç, sadece seher vaktinden öncesinden akşam iftar vaktine kadar yemekten, içmekten ve cinsel ilişkiden uzak durmak olmadığına vurgu yapan Sula, “Peygamber efendimiz zaman zaman gıybet yapanların da oruçlarının kabul edilmediğini hadisi şeriflerinde bizlere söyler. Bütün azalarımızla oruç tutmak makbul. Elimiz harama uzanmayacak kimseye zarar vermeyecek, dilimiz yalan söylemeyecek gıybet etmeyecek ve kimsenin gönlünü kırmayacaksınız. Hatta size birisi bir kötülük yapsa bile peygamber efendimiz, ‘Kötülüğe kötülükle mukabele etmeyin, yanından uzaklaşın veya ben oruçluyum deyin’ demiştir. Bu yüzden oruçlu dövmez, oruçlu sövmez, oruçlu kötü söylemez, dilini harama alıştırmaz ki Allah katında orucu makbul olsun. Yoksa yemek bulamayan hayvanlar da aç kalabilir. Oruç tutamayan her insan kendi yaptığından sorumludur elbette; sen kendi orucuna nasıl saygı duyulmasını istiyorsan belki bir mazeretinden dolayı oruç tutamayan kimseyi hor göremeyeceksiniz, İslam’ın tavsiyesi budur. İnsan yolcu ve hasta olabilir, karşındaki oruç tutamayabilir. Oruç tutana, tutmayanı da saygı duyması gerekir” dedi.
Diyanet vebal almak istemez
Sula, fazladan oruç tutuyoruz tartışmaları konusunda, “Diyanet işleri başkanlığı Türkiye’nin çeşitli yerlerinde hilal gözetleme komisyonları oluşturur ki bu komisyonlardan bir tanesinde Erzurum’dur. Bizim burada da heyet tarafından çeşitli yerlerde hilal gözetlemesi yapıldı. Diyanet İşleri Başkanlığı Türkiye’de birlik ve bütünlüğün sağlanması açısından vatandaşlarımızın da Diyanete olan itibarı göz önüne alınınca elbette hiçbir kimsenin vebalini üzerine almak istemez, en ince hesapları yapar ona göre hareket eder. ‘Fazladan oruç tutuyoruz’ tartışmaları her sene çıkar ancak gerek İslam alemindeki yapılan toplantılar gerekse Diyanet İşleri Başkanlığının yaptığı biz zati nokta yerler belirleyerek gözlem yapılır. Dolayısıyla vatandaşlarımız rahat olsun” diye konuştu.
Çocuklara camiyi sevdirmeliyiz
Ramazan ayında müftülük olarak yapacakları faaliyetleri karalaştırdıklarını söyleyen Sula, sözlerini şöyle tamamladı: “Bütün camilerimizde Ramazan öncesi genel bir temizlik yaptırdık. Aldığımız kararlar göre çocukların camiye alıştırılması ve sevdirilmesi için neler yapılması gerektiği noktasında çalışmalar yapacağız. Sadece çocuklarımızın değil gençlerimiz ve engellilerimizi de camilerde en güzel hizmeti nasıl sunacağımız noktasında görüşmeler yapıldı ve tedbirler alındı. Haziran ayının 2’sinde Lalapaşa Camisinde bir Kur’an ziyafeti verilecek. Bu ziyafete dünya hafızlarını misafir edeceğiz, vatandaşlarımızda bu hafızlarımızı dinlemiş olacak. Bunun yanı sıra Ramazan Kur’an-ı Kerim ayıdır. Bu yüzden camilerimizde programlarımızı yaptık. Camilerimizde Kur’an okunacak. Sadece Kur’an okumak değil, vaazlarda Kur’anın hangi cüzü okunduysa o cüzden sohbetler yapılacak. Yani Kur’an ı okutmak, dinlemek ve anlaşılmasını hedefliyoruz. Bunların yanı sıra Ramazan’da hastane ziyaretleri sıkça yapılacak. Vatandaşlarımızın sorunları bizzat kendi ağızlarından dinlenilecek. Yine ceza evleri vaizlerimiz olacak. Müftülük olarak birlik ve beraberlik adına iftar programları da tertipledik.”
Mutluhan ÇAMUR/ Nefise Durdağ
Erzurum İl Müftüsü Hasan Hüsnü Sula, Ramazan ayı öncesinde imamı olmayan toplamda 145 mahalle ve mezradan 126’sına imam atadıklarını söyledi. Diyanet İşleri Başkanlığının Çalışma Bakanlığı ile otaklaşa İŞKUR’dan geçici olarak atanan imamlarla birlikte Ramazan ayında camilerin boş kalmayacağına değinen Müftü Sula, “Ataması yapıldığı halde uzak olduğu için arkadaşlar gitmek istemedi ve 19 mahallemiz kaldı. Bu mahallelerimize de İlçe Müftülükleri tarafından hizmet götürülecektir” diye konuştu.
Efendimiz hasretle beklerdi
İl Müftüsü Hasan Hüsnü Sula Ramazan öncesinde Pusula Gazetesi muhabirine değerlendirmede bulundu. Peygamber Efendimiz’in Ramazan ayını hasretle beklediğini dile getiren Sula, ‘Efendimizin Şaban ayının son gününde vatandaşlara şöyle bir hitabı var, “Ey insanlar, büyük ve mübarek bir ay yaklaştı, gölgesi başımıza geldi; bu öyle bir aydır ki içinde bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi vardır. Allah bu mübarek ayın gündüzlerinde orucu farz gecelerinde nafile namazları meşru kıldı. Bu ayda küçük, büyük bir hayır yapan insan, başka aylarda bir farz eda etmiş gibi sevap alır. Bu ayda bir farzı yapmak başka ayda 70 farz yerine geçer. Bu aya yardımlaşma ayıdır. Bu ay müminlerin rızkın arttırılacağı aydır.’ Öyle bir aydayız ki Allah için atılan bir adıma sayısız sevapların verilmesi, Allah ve peygamber tarafından bizlere müjdelenmektedir. Bu ay iyilik, yardımlaşma, kardeşlik ve güven ayıdır” şeklinde konuştu.
Bu yıl ki tema güven
Sula, “Bu seneki tema; iman, eman, emanet, güven, güvenirlik. İnsanların birbirlerine güvene muhtaç olduğu bir zamandayız. Sohbetlerimizi bu temalar çerçevesinde yapacağız. Bir de aynı şekilde hakikaten evsiz barksız, yardıma muhtaç, bize muhacir olarak gelen insanlara yardımda bulunmalıyız” ifadelerini kullandı.
Oruç sadece yemek yememek değil
Oruç, sadece seher vaktinden öncesinden akşam iftar vaktine kadar yemekten, içmekten ve cinsel ilişkiden uzak durmak olmadığına vurgu yapan Sula, “Peygamber efendimiz zaman zaman gıybet yapanların da oruçlarının kabul edilmediğini hadisi şeriflerinde bizlere söyler. Bütün azalarımızla oruç tutmak makbul. Elimiz harama uzanmayacak kimseye zarar vermeyecek, dilimiz yalan söylemeyecek gıybet etmeyecek ve kimsenin gönlünü kırmayacaksınız. Hatta size birisi bir kötülük yapsa bile peygamber efendimiz, ‘Kötülüğe kötülükle mukabele etmeyin, yanından uzaklaşın veya ben oruçluyum deyin’ demiştir. Bu yüzden oruçlu dövmez, oruçlu sövmez, oruçlu kötü söylemez, dilini harama alıştırmaz ki Allah katında orucu makbul olsun. Yoksa yemek bulamayan hayvanlar da aç kalabilir. Oruç tutamayan her insan kendi yaptığından sorumludur elbette; sen kendi orucuna nasıl saygı duyulmasını istiyorsan belki bir mazeretinden dolayı oruç tutamayan kimseyi hor göremeyeceksiniz, İslam’ın tavsiyesi budur. İnsan yolcu ve hasta olabilir, karşındaki oruç tutamayabilir. Oruç tutana, tutmayanı da saygı duyması gerekir” dedi.
Diyanet vebal almak istemez
Sula, fazladan oruç tutuyoruz tartışmaları konusunda, “Diyanet işleri başkanlığı Türkiye’nin çeşitli yerlerinde hilal gözetleme komisyonları oluşturur ki bu komisyonlardan bir tanesinde Erzurum’dur. Bizim burada da heyet tarafından çeşitli yerlerde hilal gözetlemesi yapıldı. Diyanet İşleri Başkanlığı Türkiye’de birlik ve bütünlüğün sağlanması açısından vatandaşlarımızın da Diyanete olan itibarı göz önüne alınınca elbette hiçbir kimsenin vebalini üzerine almak istemez, en ince hesapları yapar ona göre hareket eder. ‘Fazladan oruç tutuyoruz’ tartışmaları her sene çıkar ancak gerek İslam alemindeki yapılan toplantılar gerekse Diyanet İşleri Başkanlığının yaptığı biz zati nokta yerler belirleyerek gözlem yapılır. Dolayısıyla vatandaşlarımız rahat olsun” diye konuştu.
Çocuklara camiyi sevdirmeliyiz
Ramazan ayında müftülük olarak yapacakları faaliyetleri karalaştırdıklarını söyleyen Sula, sözlerini şöyle tamamladı: “Bütün camilerimizde Ramazan öncesi genel bir temizlik yaptırdık. Aldığımız kararlar göre çocukların camiye alıştırılması ve sevdirilmesi için neler yapılması gerektiği noktasında çalışmalar yapacağız. Sadece çocuklarımızın değil gençlerimiz ve engellilerimizi de camilerde en güzel hizmeti nasıl sunacağımız noktasında görüşmeler yapıldı ve tedbirler alındı. Haziran ayının 2’sinde Lalapaşa Camisinde bir Kur’an ziyafeti verilecek. Bu ziyafete dünya hafızlarını misafir edeceğiz, vatandaşlarımızda bu hafızlarımızı dinlemiş olacak. Bunun yanı sıra Ramazan Kur’an-ı Kerim ayıdır. Bu yüzden camilerimizde programlarımızı yaptık. Camilerimizde Kur’an okunacak. Sadece Kur’an okumak değil, vaazlarda Kur’anın hangi cüzü okunduysa o cüzden sohbetler yapılacak. Yani Kur’an ı okutmak, dinlemek ve anlaşılmasını hedefliyoruz. Bunların yanı sıra Ramazan’da hastane ziyaretleri sıkça yapılacak. Vatandaşlarımızın sorunları bizzat kendi ağızlarından dinlenilecek. Yine ceza evleri vaizlerimiz olacak. Müftülük olarak birlik ve beraberlik adına iftar programları da tertipledik.”