
23 Nisan neden önemlidir!
23 Nisan niçin bir mihenk taşı gibi tarihimizin son yüzyılında heybetle dikilmektedir!
23 Nisan nedir?
23 Nisan; Alparslan’ın aslanlarıyla anadolu coğrafyasına ayak basmasının adıdır…
23 Nisan; Ertuğrul Gazi’nin Söğüt’te yaktığı meşalenin en parlak şulesidir.
23 Nisan; Osman Gazi’nin düşünde gördüğü Şeyh Edebalı’nın göğsünden neşvünema bulan çınarın gölgesidir.
23 Nisan; Sultan Murad’ın yiğitleriyle Kosova önlerinde Balkan’ları titrettiği “Allah… Allah…” nidalarının aksisedasıdır.
23 Nisan; Niğbolu’da Yıldırım Bayezit’in doru kısrağının toynaklarından akan ter damlalarının izidir.
23 Nisan; Sultan Fatih’in İstanbul’u fethedip, o güzel kumandan olarak o mübarek serdengeçtilerle birlikte çağından kokuşmuş insanlığına kadar bir devri nihayete erdirişinin altın varak üzerine tarihe kazılmış serlevhasıdır.
23 Nisan; Yahya Kemal’in
“…Geçtik hepimiz dört nala, cennet kapısından;
Gördük ebedî cedleri, bir anda yakından!…” dediği Mohaç’ta Sultan Süleyman’ın arzı titreten heybetinin yeryüzüne mıh gibi çakıldığı günün adıdır.
23 Nisan; Preveze’de Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa’nın Bahriyelilerinin ummanı çıldırtan cesaretinin önünde alemin boyun eğişidir.
23 Nisan; Çanakkale’de kendilerini yenilmez sanan tek dişi kalmış yedi düvele karşı Bedir’deki aslanlar gibi ‘Allah’tan gayrı büyük yok!’ diyerek ölüme koşanların mirasıdır.
23 Nisan; İstiklal Harbi’nde elinde kazmadan, üzerinde yamalı çuldan, ayağında yırtık potinden, midesinde çorba niyetine kaynamış sudan gayrısının olmadığı iman dolu göğüslerin serhat boylarına dağ gibi dikilişinin aksidir.
23 Nisan; Mustafa Kemal’in Amasya’da Erzurum’da, Sivas’ta ettiği istiklal yemininin ardına bu koca milletin takılmasının nişanesidir.
23 Nisan;
“Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal…
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!”
Çağlayışıyla milletin hissiyatını geri dönüşsüz ortaya koyan Akif’tir.
23 Nisan çocukça bir bayram değil yarınların umudu çocuklara emanet edilmiş, uğruna milyon şehit verilmiş egemenliğin hatırlatmasıdır.
Kutlu Olsun…
Mübarek olsun…
Hükmü kıyamete dek sürsün!
23 Nisan niçin bir mihenk taşı gibi tarihimizin son yüzyılında heybetle dikilmektedir!
23 Nisan nedir?
23 Nisan; Alparslan’ın aslanlarıyla anadolu coğrafyasına ayak basmasının adıdır…
23 Nisan; Ertuğrul Gazi’nin Söğüt’te yaktığı meşalenin en parlak şulesidir.
23 Nisan; Osman Gazi’nin düşünde gördüğü Şeyh Edebalı’nın göğsünden neşvünema bulan çınarın gölgesidir.
23 Nisan; Sultan Murad’ın yiğitleriyle Kosova önlerinde Balkan’ları titrettiği “Allah… Allah…” nidalarının aksisedasıdır.
23 Nisan; Niğbolu’da Yıldırım Bayezit’in doru kısrağının toynaklarından akan ter damlalarının izidir.
23 Nisan; Sultan Fatih’in İstanbul’u fethedip, o güzel kumandan olarak o mübarek serdengeçtilerle birlikte çağından kokuşmuş insanlığına kadar bir devri nihayete erdirişinin altın varak üzerine tarihe kazılmış serlevhasıdır.
23 Nisan; Yahya Kemal’in
“…Geçtik hepimiz dört nala, cennet kapısından;
Gördük ebedî cedleri, bir anda yakından!…” dediği Mohaç’ta Sultan Süleyman’ın arzı titreten heybetinin yeryüzüne mıh gibi çakıldığı günün adıdır.
23 Nisan; Preveze’de Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa’nın Bahriyelilerinin ummanı çıldırtan cesaretinin önünde alemin boyun eğişidir.
23 Nisan; Çanakkale’de kendilerini yenilmez sanan tek dişi kalmış yedi düvele karşı Bedir’deki aslanlar gibi ‘Allah’tan gayrı büyük yok!’ diyerek ölüme koşanların mirasıdır.
23 Nisan; İstiklal Harbi’nde elinde kazmadan, üzerinde yamalı çuldan, ayağında yırtık potinden, midesinde çorba niyetine kaynamış sudan gayrısının olmadığı iman dolu göğüslerin serhat boylarına dağ gibi dikilişinin aksidir.
23 Nisan; Mustafa Kemal’in Amasya’da Erzurum’da, Sivas’ta ettiği istiklal yemininin ardına bu koca milletin takılmasının nişanesidir.
23 Nisan;
“Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal…
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!”
Çağlayışıyla milletin hissiyatını geri dönüşsüz ortaya koyan Akif’tir.
23 Nisan çocukça bir bayram değil yarınların umudu çocuklara emanet edilmiş, uğruna milyon şehit verilmiş egemenliğin hatırlatmasıdır.
Kutlu Olsun…
Mübarek olsun…
Hükmü kıyamete dek sürsün!