
Elli dört farzdan kırk dördüncü farz hayız[1] halinde erkeğin hanımıyla cinsel ilişki kurmamasıdır.
Allahu teâla buyurdu:
“Ve yes'eluneke anil mahid, kul huve ezen, fa'tezilun nisae fil mahidi, ve la takrabuhunne hatta yathurn fe iza tetahherne fe'tuhunne min haysu emerekumullah innallahe yuhıbbut tevvabine ve yuhibbul mutetahhirin. / Sana kadınların ay halleri hakkında soruyorlar. De ki: O bir eziyettir. Adet halinde kadınlardan uzak durunuz ve temizleninceye kadar onlara yaklaşmayınız; temizlendiklerinde ise Allah'ın size emrettiği şekilde onlara yaklaşınız. Doğrusu, Allah tövbe edenleri ve temizlenenleri sever." (Bakara 222)
Nesai'nin Cümay' İbnü Ümayr'dan kaydettiği bir rivayette şöyle denmiştir: "Ben, annem ve teyzemle birlikte Hz. Aişe radıyallahu anha'nın yanına girdim. Onlar Hz. Aişe'ye: Hayızlı iken, sizlerle Aleyhissalatu vesselam ne şekilde mübaşerette (temas etmek / dokunmak) bulunurdu?" diye sordular. Aişe validemiz: Hayız olduğumuz zaman bize, geniş bir izar (peştimal) giymemizi emreder, sonra sine ve göğsümüze iltizamda (temasta) bulunurdu."
Zeyd İbnu Eslem radıyallahu anh anlatıyor: "Bir adam, Resûlullah aleyhissalatu vesselam'a sordu: Ey Allah'ın Resulü! Hanımım hayızlı iken bana helal olan nedir? Resûlullah aleyhissalatu vesselam: Üzerine izarını bağlasın, yukarısına istediğinde serbestsin."
*
İslam inancında kadınlar, hayız ve nifas[2] hallerinde cinsel ilişkide bulunamazlar. Bu halleri devam ettiğinde namaz kılamaz, oruç tutamazlar. Kadınlar hayız ve nifas hallerinde namazı kaza etmezler, fakat oruçlarını kaza ederler.
Kadınların bu hallerinde namaz ve oruçtan muaf tutulmaları onların pis olmalarından değil, psikolojik ve fizyolojik yüklerini hafifletme amacına yöneliktir. İbadetlerini yapamadıkları için dini bir sıkıntı, eksiklik ve sorumluluk duymaları yersiz kabul edilmiştir. (Diyanet İşleri Başkanlığı / Dini Kavramlar Sözlüğü)
[1] Hayız: Ergen kadınların dölyatağından belli aralıklarla gelen kan. Bu duruma âdet hali, âdet görme, aybaşı hali de denilmektedir.
[2] Lohusalık ya da loğusalık bir kadının doğum yaptıktan sonra yaşadığı yaklaşık 6 haftalık süreci kapsayan döneme verilen isimdir. Bu dönem, kadınların gebelikte metabolizma ve genital sisteminde oluşan değişimlerin geriye döndüğü süreçtir.
Allahu teâla buyurdu:
“Ve yes'eluneke anil mahid, kul huve ezen, fa'tezilun nisae fil mahidi, ve la takrabuhunne hatta yathurn fe iza tetahherne fe'tuhunne min haysu emerekumullah innallahe yuhıbbut tevvabine ve yuhibbul mutetahhirin. / Sana kadınların ay halleri hakkında soruyorlar. De ki: O bir eziyettir. Adet halinde kadınlardan uzak durunuz ve temizleninceye kadar onlara yaklaşmayınız; temizlendiklerinde ise Allah'ın size emrettiği şekilde onlara yaklaşınız. Doğrusu, Allah tövbe edenleri ve temizlenenleri sever." (Bakara 222)
Nesai'nin Cümay' İbnü Ümayr'dan kaydettiği bir rivayette şöyle denmiştir: "Ben, annem ve teyzemle birlikte Hz. Aişe radıyallahu anha'nın yanına girdim. Onlar Hz. Aişe'ye: Hayızlı iken, sizlerle Aleyhissalatu vesselam ne şekilde mübaşerette (temas etmek / dokunmak) bulunurdu?" diye sordular. Aişe validemiz: Hayız olduğumuz zaman bize, geniş bir izar (peştimal) giymemizi emreder, sonra sine ve göğsümüze iltizamda (temasta) bulunurdu."
Zeyd İbnu Eslem radıyallahu anh anlatıyor: "Bir adam, Resûlullah aleyhissalatu vesselam'a sordu: Ey Allah'ın Resulü! Hanımım hayızlı iken bana helal olan nedir? Resûlullah aleyhissalatu vesselam: Üzerine izarını bağlasın, yukarısına istediğinde serbestsin."
*
İslam inancında kadınlar, hayız ve nifas[2] hallerinde cinsel ilişkide bulunamazlar. Bu halleri devam ettiğinde namaz kılamaz, oruç tutamazlar. Kadınlar hayız ve nifas hallerinde namazı kaza etmezler, fakat oruçlarını kaza ederler.
Kadınların bu hallerinde namaz ve oruçtan muaf tutulmaları onların pis olmalarından değil, psikolojik ve fizyolojik yüklerini hafifletme amacına yöneliktir. İbadetlerini yapamadıkları için dini bir sıkıntı, eksiklik ve sorumluluk duymaları yersiz kabul edilmiştir. (Diyanet İşleri Başkanlığı / Dini Kavramlar Sözlüğü)
[1] Hayız: Ergen kadınların dölyatağından belli aralıklarla gelen kan. Bu duruma âdet hali, âdet görme, aybaşı hali de denilmektedir.
[2] Lohusalık ya da loğusalık bir kadının doğum yaptıktan sonra yaşadığı yaklaşık 6 haftalık süreci kapsayan döneme verilen isimdir. Bu dönem, kadınların gebelikte metabolizma ve genital sisteminde oluşan değişimlerin geriye döndüğü süreçtir.