
2021’de İstiklal Marşımızın kabul edilmesinin 100. Yılı etkinlikleri devam ediyor. Türkiye Büyük Millet Meclis tarafından 2021 yılının da İstiklal Marşı Yılı ilan edilmesi etkinliklerin artmasına neden olmuştur. Birçok kurum ve kuruluşta İstiklal Marşının kabul yıl dönümünde etkinlikler düzenleyerek sürece destek olmuştur. Bu etkinliklerden en önemlisi ise İstiklal şairimizin hayatının anlatıldığı film çalışması olmuştur. Geçen hafta İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif’in hayatının konu edindiği AKİF adlı film sinemaseverlerle buluştu. Henüz filmi izleme imkânım olmadı; fakat filmle alakalı birçok yazıyı okuma fırsatım oldu. İlk izlenimlerim Akif filminin sinema eleştirmeleri ve izleyicilerden tam not aldığıdır. Filmin yönetmenliğini yapan Sadullah Şentürk: “ Böyle önemli bir şahsiyetin hikâyesini anlatmak uzun zamandır düşündüğüm bir şeydi. El birliğiyle güzel bir film ortaya çıkardığımızı düşünüyorum. Özellikle okul çağındaki çocukların izlemesini istiyorum” dedi. Mehmet Akif Ersoy’u oynayan Yavuz Bingöl salgın sürecinde böyle bir önemli filmi çektikleri için ayrıca mutlu olduğunu dile getirdi. Gençlerin bu tarz şahsiyetlerimizi anlatan filmlere gitmelerini ve Akif’i yakında tanımalarını istediği söyledi. Tamda filmin yayımlandığı bu zamanda bizlerde gençlerin gözünden Akif’e bir torun olarak seslenelim dedik. Uzun süren müzakerelerden sonra Mehmet Akif’e mektup yazmaya karar verdik.
Sevgili Mehmet Akif dedem;
Biliyor musun okulda her hafta başı ve sonlarında senin kaleme aldığın İstiklal Marşını okuyor ve mutlu oluyorum. Okurken tüylerimin diken diken olduğu, sesimin her zamankinden daha fazla çıktığı İstiklal şiirinde korkma diyorsun ya ben artık hiçbir şeyden korkmuyorum. Hatta korkmaya başladığımda ise aklıma hep sen geliyorsun ve işte o an benim tüm korkularım ortadan kalkıyor. Akif Dedem duydum sende hiçbir şeyden korkmamışsın. Korkmuş olsaydın zaten bize korkmayın demezdin. Öğretmenimiz söyledi bundan yıllar önce düşman ülkemizi işgal etmeye gelmiş. Camilerimizi ve evlerimizi yakıp yıkmış, okullarımızı kapatmışlar. Bizlerin serbestçe oyunlar oynamamıza izin vermemişler. Onlara karşı koyanları ise ya öldürmüş ya da ellerini kollarını bağlayıp başka yerlere götürmüşler. Dedelerimiz cephede oldukları için onlara karşı koyanda olmamış veyahut olamamış. Sen benden daha iyi bilirsin o günleri Akif Dedem. Vatan toprağın her yerinden işgal haberleri gelmeye başladığında yemeden içmeden kesilmiş, yüzün gülmez olmuş, kimselerle görüşmekte istemezmişsin. Aklın fikrin hep Mehmetçikte hep vatanın başına gelen bu felakette kalmış ve kurtuluş çareleri aramışsın. Asırlardır bağımsız yaşamış, Allah ve peygamber aşkıyla yanmış, adalet ve hoşgörü sahibi bir milletin başına bunların gelmesi seni derinden üzmüş. Üzülmüşsün ama bir köşeye çekilip de olanları izlemeyi seçmemişsin. Yola düşmüş, dert edinip derde düşmüşsün. Senle aynı düşünenleri bulmuş, halkın yanında hakkı üstün tutmak için çalışmışsın. Yorulmamış, yorulmuş olsan da hiç durmamış hep koşmuşun. Akif Dedem bende senin gibi olacağım. Zorluklar karşısında yılmayacağım hep çalışıp ülkeme ve anne-babama hayırlı bir evlat olacağım. Bunları yaparken de hep sen hep aklımda olacaksın ve korkmadan yolumda yürüyeceğim.
Sevgili Mehmet Akif dedem;
Biliyor musun okulda her hafta başı ve sonlarında senin kaleme aldığın İstiklal Marşını okuyor ve mutlu oluyorum. Okurken tüylerimin diken diken olduğu, sesimin her zamankinden daha fazla çıktığı İstiklal şiirinde korkma diyorsun ya ben artık hiçbir şeyden korkmuyorum. Hatta korkmaya başladığımda ise aklıma hep sen geliyorsun ve işte o an benim tüm korkularım ortadan kalkıyor. Akif Dedem duydum sende hiçbir şeyden korkmamışsın. Korkmuş olsaydın zaten bize korkmayın demezdin. Öğretmenimiz söyledi bundan yıllar önce düşman ülkemizi işgal etmeye gelmiş. Camilerimizi ve evlerimizi yakıp yıkmış, okullarımızı kapatmışlar. Bizlerin serbestçe oyunlar oynamamıza izin vermemişler. Onlara karşı koyanları ise ya öldürmüş ya da ellerini kollarını bağlayıp başka yerlere götürmüşler. Dedelerimiz cephede oldukları için onlara karşı koyanda olmamış veyahut olamamış. Sen benden daha iyi bilirsin o günleri Akif Dedem. Vatan toprağın her yerinden işgal haberleri gelmeye başladığında yemeden içmeden kesilmiş, yüzün gülmez olmuş, kimselerle görüşmekte istemezmişsin. Aklın fikrin hep Mehmetçikte hep vatanın başına gelen bu felakette kalmış ve kurtuluş çareleri aramışsın. Asırlardır bağımsız yaşamış, Allah ve peygamber aşkıyla yanmış, adalet ve hoşgörü sahibi bir milletin başına bunların gelmesi seni derinden üzmüş. Üzülmüşsün ama bir köşeye çekilip de olanları izlemeyi seçmemişsin. Yola düşmüş, dert edinip derde düşmüşsün. Senle aynı düşünenleri bulmuş, halkın yanında hakkı üstün tutmak için çalışmışsın. Yorulmamış, yorulmuş olsan da hiç durmamış hep koşmuşun. Akif Dedem bende senin gibi olacağım. Zorluklar karşısında yılmayacağım hep çalışıp ülkeme ve anne-babama hayırlı bir evlat olacağım. Bunları yaparken de hep sen hep aklımda olacaksın ve korkmadan yolumda yürüyeceğim.