
Dün Pusula Gazetesi’ne günlük yazımı yazmak için bilgisayarımın başına geçtiğimde, bir yandan da günlük gazetelere bakmaktaydım. Pusula Gazetesi’ni açtığımda gazetenin Genel Koordinatörü Sevda Güneş İncesu’nun yazısı dikkatimi çekti. Yazının başlığı; ‘Bu ayıba son verin’ idi…
Yazıda özet olarak Allahuekber Şehitlerini anmanın ulusal boyuta çekilmesinden söz ediliyordu. Sonuna kadar katıldığım bir düşünce dile getirilmişti. Bu açıdan da söylenenlerin desteklenmesi gerektiğine inandım…
*
Harekatın başladığı 22 Aralık tarihinde de dile getirdim.
Sarıkamış Harekatı, 3.Orduya bağlı; Erzurum’da konuşlanan 9.Kolordu, Sivas’ta konuşlanan 10.Kolordu ve Elazığ’da konuşlanan 11.Kolorduya bağlı birliklerin katıldığı, Başkumandan Vekili Enver Paşa tarafından organize edilen, Ruslar’ı Kafkaslar’dan atmayı amaçlayan bir savaş planlaması idi…
Ve öncelikli hedef Rus ordusunun işgâli altında bulunan Sarıkamış’ı kurtarmaktı…
Erzurum’dan yola çıkan 3 Kolordunun ilk hedefi burası idi… Ancak cephane, gıda ve giyecek ikmalinin Karadeniz’den yapılamayışı, harekatın planlanandan geniş tutulması (Hafız Hakkı Paşa’nın Göle ve Ardahan’ı alma sevdası…) ve Allahuekber’de 10.Kolordu birliklerinin büyük bölümünü, kışın dondurucu ayazında bırakması; 11. Kolordu birliklerinin Köprüköy, Horasan, Zivin güzergahında Ruslarla boğaz boğaza çarpışıp bir türlü Sarıkamış önlerine varamaması faciayı beraberinde getirir…
Şenkaya’nın Gaziler köyünde konaklayan ve Sarıkamış önlerinde Ruslarla çarpışan Enver Paşa, galip gelir ama şehre girmek için bir türlü gelemeyen 10,ve 11. Kolorduları gece bekler.
İşte ne olursa o gecenin sabahında olur…
Şehirden çıkan Rus birlikleri karşı taarruza başlar ve yorgunluktan bitkin düşmüş askerimiz bozguna uğrar…
Rus askeri tarafından vadi boyunca adeta sürek avı başlatılır ve esir edilenler Hazar Denizindeki Nargin adasına gönderilir…
*
Harekata katılan asker ve personelin rakamı, resmi kayıtlara göre 125 bindir…
Yine resmi kaynaklara göre kaybımız 60 bin civarındadır ve buna esir düşen ve kaybolanlar dahildir…
Allahuekber ve Sarıkamış önleri, Türk Askerinin komutanın emrine olan çelik iradesinin ölümüne uygulanmasıdır
Allahuekber Şehitleri, tıpkı Çanakkale Arslanları gibi Türk tarihinin devamlı kanayan yarasıdır.
Onların aziz ruhlarını anmak için 22 Aralık tarihinde Şenkaya’nın Gaziler şehitliğinde ve Temmuzda da Allahuekber Dağında tören düzenleniyor.
Her yıl Allahuekber Dağına şehitleri ziyârete çıkılıyor, ruhlarına Fatihalar gönderiliyor ve Mevlitler okunuyor…
Kışın da harekatın başladığı 22 Aralık günü Şenkaya’nın Gaziler köyünde toplanılıyor ve şehitler yâdediliyor…
*
Ancak her iki etkinlik de çok yerel kalıyor.
Oysa toprağı vatan yapanlar, bu milletin fertleri…
Yurdun çeşitli yörelerinden gelerek akıttıkları kan ve verdikleri canla buranın evlâdı oldular…
*
Bence onlar için gelin Allahuekber’de her taraftan görülen, Çanakkale örneği bir ŞEHİTLİK yapalım her yaz Allahukber’e çıkıp , şehitlerimize Fatihalar gönderelim…
Sonra, 22 ARALIK’ta GAZİLER’de 9.KOLORDU ile buluşalım …
Son olarak 21 Aralık günü Erzurum’un Şenkaya ve Köprüköy yönüne 3 Kolorduyu uğurlayalım ve bir ŞEHİTLER ANITI dikelim…
Ve bütün bunları DEVLET TÖRENİ kapsamında gerçekleştirelim…
Ayıbımızı ancak şehitlerimize vefa ile örteriz.
Zannediyorum çok şey istemedim…
Yazıda özet olarak Allahuekber Şehitlerini anmanın ulusal boyuta çekilmesinden söz ediliyordu. Sonuna kadar katıldığım bir düşünce dile getirilmişti. Bu açıdan da söylenenlerin desteklenmesi gerektiğine inandım…
*
Harekatın başladığı 22 Aralık tarihinde de dile getirdim.
Sarıkamış Harekatı, 3.Orduya bağlı; Erzurum’da konuşlanan 9.Kolordu, Sivas’ta konuşlanan 10.Kolordu ve Elazığ’da konuşlanan 11.Kolorduya bağlı birliklerin katıldığı, Başkumandan Vekili Enver Paşa tarafından organize edilen, Ruslar’ı Kafkaslar’dan atmayı amaçlayan bir savaş planlaması idi…
Ve öncelikli hedef Rus ordusunun işgâli altında bulunan Sarıkamış’ı kurtarmaktı…
Erzurum’dan yola çıkan 3 Kolordunun ilk hedefi burası idi… Ancak cephane, gıda ve giyecek ikmalinin Karadeniz’den yapılamayışı, harekatın planlanandan geniş tutulması (Hafız Hakkı Paşa’nın Göle ve Ardahan’ı alma sevdası…) ve Allahuekber’de 10.Kolordu birliklerinin büyük bölümünü, kışın dondurucu ayazında bırakması; 11. Kolordu birliklerinin Köprüköy, Horasan, Zivin güzergahında Ruslarla boğaz boğaza çarpışıp bir türlü Sarıkamış önlerine varamaması faciayı beraberinde getirir…
Şenkaya’nın Gaziler köyünde konaklayan ve Sarıkamış önlerinde Ruslarla çarpışan Enver Paşa, galip gelir ama şehre girmek için bir türlü gelemeyen 10,ve 11. Kolorduları gece bekler.
İşte ne olursa o gecenin sabahında olur…
Şehirden çıkan Rus birlikleri karşı taarruza başlar ve yorgunluktan bitkin düşmüş askerimiz bozguna uğrar…
Rus askeri tarafından vadi boyunca adeta sürek avı başlatılır ve esir edilenler Hazar Denizindeki Nargin adasına gönderilir…
*
Harekata katılan asker ve personelin rakamı, resmi kayıtlara göre 125 bindir…
Yine resmi kaynaklara göre kaybımız 60 bin civarındadır ve buna esir düşen ve kaybolanlar dahildir…
Allahuekber ve Sarıkamış önleri, Türk Askerinin komutanın emrine olan çelik iradesinin ölümüne uygulanmasıdır
Allahuekber Şehitleri, tıpkı Çanakkale Arslanları gibi Türk tarihinin devamlı kanayan yarasıdır.
Onların aziz ruhlarını anmak için 22 Aralık tarihinde Şenkaya’nın Gaziler şehitliğinde ve Temmuzda da Allahuekber Dağında tören düzenleniyor.
Her yıl Allahuekber Dağına şehitleri ziyârete çıkılıyor, ruhlarına Fatihalar gönderiliyor ve Mevlitler okunuyor…
Kışın da harekatın başladığı 22 Aralık günü Şenkaya’nın Gaziler köyünde toplanılıyor ve şehitler yâdediliyor…
*
Ancak her iki etkinlik de çok yerel kalıyor.
Oysa toprağı vatan yapanlar, bu milletin fertleri…
Yurdun çeşitli yörelerinden gelerek akıttıkları kan ve verdikleri canla buranın evlâdı oldular…
*
Bence onlar için gelin Allahuekber’de her taraftan görülen, Çanakkale örneği bir ŞEHİTLİK yapalım her yaz Allahukber’e çıkıp , şehitlerimize Fatihalar gönderelim…
Sonra, 22 ARALIK’ta GAZİLER’de 9.KOLORDU ile buluşalım …
Son olarak 21 Aralık günü Erzurum’un Şenkaya ve Köprüköy yönüne 3 Kolorduyu uğurlayalım ve bir ŞEHİTLER ANITI dikelim…
Ve bütün bunları DEVLET TÖRENİ kapsamında gerçekleştirelim…
Ayıbımızı ancak şehitlerimize vefa ile örteriz.
Zannediyorum çok şey istemedim…