
Atalay, Türkiye’nin en sert kış iklimlerinden birine sahip olan Erzurum’da uzun süren soğuklar, yoğun kar yağışları ve eksi 20–30 derecelere varan hava sıcaklıklarının binalarda ciddi buzlanma ve kar kütlesi birikimine yol açtığını ifade etti. Özellikle eski yapılaşmanın yaygın olduğu kent merkezinde, çatıdan düşen buz ve kar parçalarının kaldırımda yürüyen vatandaşlar için hayati tehlike oluşturduğunu söyledi.

Sorunun münferit olaylar olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirten Avukat Atalay, “Erzurum’daki birçok bina kış güvenliği standartlarına göre inşa edilmedi. Çatı eğimleri, yalıtım sistemleri ve kar tahliye mekanizmaları yetersiz. Isı kaybı nedeniyle çatılarda erime-donma döngüsü oluşuyor, bu da büyük buz tabakalarının ani şekilde koparak yola düşmesine neden oluyor” dedi.
Çatılarda kar tutucu, rezistanslı ısıtma kabloları ve emniyet bariyerlerinin bulunmamasının, kontrolsüz kar birikimini kaçınılmaz hale getirdiğini vurgulayan Atalay, “Bu durum artık öngörülebilir bir tehlikedir” ifadelerini kullandı.

Geçmiş yıllarda yaşanan acı olaylara dikkat çeken Atalay, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı 3. sınıf öğrencisi Arif Talat Algın’ın, kaldırımda yürürken kafasına buz kütlesi düşmesi sonucu hayatını kaybetmesini hatırlattı. “Bu genç, çatı altında durduğu için değil, şehirde güvenle yürümesi gereken bir kaldırımda hayatını kaybetti. Bu olay, Erzurum’da kış koşullarına uygun şehircilik anlayışının ertelenemez bir zorunluluk olduğunu açıkça göstermiştir” dedi.

“Yeni binalarda modern çatı sistemleri zorunlu olmalı”
Avukat Sadrettin Atalay, Erzurum gibi ağır kış şartlarına sahip şehirlerde modern çatı teknolojilerinin artık bir tercih değil, yasal zorunluluk haline getirilmesi gerektiğini belirtti. Belediyelerin imar yönetmeliklerine şu şartları ekleyebileceğini ifade etti:
Avukat Sadrettin Atalay, rezistanslı çatı ısıtma sistemlerinin özellikle çatı saçakları ve yağmur oluklarına döşenen ısıtıcı kablolar sayesinde buz oluşumunu büyük ölçüde engellediğini belirtti. Atalay, yeni nesil sistemlerin düşük enerji tüketimiyle çalıştığını vurgulayarak, bu uygulamaların uzun vadede hem can güvenliği sağladığını hem de ekonomik açıdan sürdürülebilir bir çözüm sunduğunu ifade etti.

Kar tutucu sistemlere de dikkat çeken Atalay, çatı yüzeyine yerleştirilen metal ya da polikarbon engeller sayesinde karın tek parça halinde kayarak aşağı düşmesinin önlendiğini söyledi. Bu tür sistemlerin Rusya, Kanada ve Norveç gibi sert kış koşullarına sahip ülkelerde yıllardır zorunlu olarak uygulandığını hatırlatan Atalay, Erzurum için de aynı zorunluluğun gecikmeden hayata geçirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Soğuk çatı sistemi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Atalay, iki katmanlı modern çatı yapıları sayesinde eriyen karın çatı altında yeniden donmasının önüne geçildiğini ifade etti. Bu sistemlerin ısı kaybını azalttığını ve buz sarkıtı oluşumunu tamamen ortadan kaldırarak, yaya güvenliği açısından önemli bir koruma sağladığını sözlerine ekledi.

Eski binalar için pratik ve uygulanabilir çözümler
Kentteki yapı stokunun büyük bölümünün eski olduğunu belirten Atalay, “Tüm binaların yıkılıp yeniden yapılması mümkün değil. Ancak etkili ve uygulanabilir çözümler var” dedi. Önerilerini şöyle sıraladı; Çatı saçaklarına ve oluklara sonradan rezistans montajı, Kar tutucu ve kar engel sistemlerinin kısa sürede eklenmesi, Apartman girişlerine buz sınırlandırıcı metal kafesler kurulması, bina yöneticilerine periyodik kar temizliği yükümlülüğü getirilmesi.

“Belediyeler yasal düzenleme yapmalı”
Atalay, Erzurum Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerine de çağrıda bulunarak, kış güvenliğini merkeze alan yerel düzenlemelerin gecikmeden hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Atalay, “Yeni binalarda rezistanslı çatı sisteminin zorunlu tutulması, imar ruhsatlarında kar tutucu ve kar bariyeri şartı, eski binalara belirli süre içinde çatı güvenliği sistemi takma mecburiyeti, çatı altı kaldırımlar için koruyucu saçak teşviki, “kış yapı güvenliği yönetmeliği” hazırlanması, denetim ve yaptırım mekanizmasının güçlendirilmesi yapılabilir” dedi.
“Bu sadece bina değil, insan hayatı meselesi”
Açıklamasının sonunda Avukat Sadrettin Atalay, her yıl yaşanan yaralanmaların ve can kayıplarının önlenebilir olduğunu vurgulayarak, “Bilimsel mühendislik çözümleri ve doğru belediye politikalarıyla Erzurum’da bu tehlike tamamen ortadan kaldırılabilir. Bu mesele sadece yapı güvenliği değil, doğrudan insan hayatıdır” dedi.
Manolya Bulut
Bu konu gündemden düşmemesi Ervak bi işe yara sağda solda kahvalti yapacağına işe yara