
Çifte Minareli Medrese'nin ne zaman açılacağı merak konusu oldu.
(2015) YIL SONU AÇILACAK DENİLDİ
2015'in başında bitirilmesi öngörülen restorasyon 10 kez revize projeler nedeniyle uzatıldı
Recai UYGUR / ERZURUM – ÖZEL HABER
Tarihi Çifte Minareli Medrese'nin tadilatı ile ilgili de bilgi veren Dönemin Vakıflar Bölge Müdürü Kenan Ungan, Çifte Minareli Medrese'nin zemininde ve yüzeylerinde güçlendirme çalışmaları yaptıklarını Restorasyon tamamlandıktan sonra Çifte Minareli Medrese Vakıf Eserleri Müzesi olarak bu yıl sonunda hizmete açılacağı söylemişti.
Vakıflar Genel Müdürlüğü, Anadolu’nun en önemli simgelerinden olan Erzurum Çifte Minareli Medrese’nin restorasyon çalışmalarını bitirdi. Şubat 2016’da geçici kabul dilekçesini verilen tarihi yapı, haftalar geçmesine rağmen bir türlü açılamıyor.
Çifte Minareli Medrese sahipsiz kaldı
Anadolu'daki en önemli Selçuklu eserlerinden Çifte Minareli Medresede sona gelindi. 2011 yılında Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından restorasyon çalışmalarına alınan tarihi medrese tepeden tırnağa yenilendi. 5 yılda tamamlanan ve Ocak ayı itibariyle çalışmaları bitirilen ecdat yadigarı tarihi yapı bir türlü açılmıyor.
Şubat ayının ilk haftası geçici kabul dilekçesini kuruma veren firma, yaptığı çalışmayı bitirerek tarihi yapıyı teslim etti. Yaklaşık 2 ay önce geçici kabul dilekçesi kabul edilmesine rağmen halen daha olduğu gibi kalan tarihi Çifte Minareli Medrese, aylar geçtiği halde kimse sahip çıkmıyor. İddiaya göre bir süreden beri vekaletle yönetilen kurumda yöneticiler, tarihi binayı teslim alma sorumluluğunu kabul etmek istemiyor.
Tepkiler büyüyor
5 yıldan beri etrafı çevrilerek yenileme çalışmaları yapılan Çifte Minareli Medrese, kapandığı günden bugüne çeşitli eleştirilere maruz kalmıştı. Sürenin uzun olduğunu ifade eden vatandaşlar, şimdi de neden açılmadığını soruyor.
Kitabesi olmadığı için gerçek adı ve ne zaman yapıldığı konusunda kesin bir bilgi bulunmamasına karşın Anadolu Selçuklukları’ndan Hüdavent Hatun tarafından 13’üncü yüzyılın son çeyreğinde yaptırıldığı tahmin edilen kentin simgelerinden Çifte Minareli Medrese, aylardır açılışı bekliyor. Erzurum’un Tebrizkapı semtinde karanlıklar içerisinde kalan tarihi yapının artık kapılarını turizme açması gerektiğini ifade eden vatandaşlar, “Yılardır etrafı kapalı kalan tarihi yapının geçici kabul dilekçesi kabul edilmesine rağmen karanlıklar içerisinde öylece duruyor. Erzurum kalesi, Ulu Camii, Üç Kümbetler ile birlikte Çifte Minareli Medrese şehrimize ayrıca bir tarihi güzellik sunuyor. Artık medresenin kapıları açılsın, çevre düzenlemesi yapılsın” dedi.
Müze olacaktı
Ramazan dolayısıyla şehrin dört bir yanında minareler de ışıklar yanarken, boynu bükük bir şekilde karanlıklar içerisinde kalan tarihi yapı, 6 ay süre geçmesine rağmen olduğu gibi duruyor.
Geçici kabulden sonra genel müdürlüğe verilen bilgiler doğrultusunda elemanlar gelip incelemelerde bulundu. Restorasyon çalışmaları sırasında belediyeye verileceği ve müze olarak halka açılacağı planlanan ecdat yadigarı için kimselerden ses çıkmaması kafaları iyice karıştırdı. Ne yapılacaksa bir an evvel artık yapılmasını isteyen vatandaşlar, “Ramazan günü bütün camilerin ışıkları yanarken, tarihi Çifte Minareli Medrese kap kara bir taş yapı olarak duruyor. Akşamları yakınına yaklaşmaktan korkuyoruz. Çevre düzenlemesi ve açılışı yapılmış olsaydı, şimdi etrafı cıvıl cıvıl idi. Yetkililer müze yapacaksa müze yapsın, yok yapmayacaklarsa, artık kapılarını açsın” diye konuştu.
Neler yapıldı
Tarihi süreç içerisinde çok sayıda hasar gören ve buna bağlı olarak da onarımlar yapılan Medrese’de 1920, 1970, 1991 yıllarında onarım yapıldı. 1977 - 1978 yıllarında avlu ve çevresinde bulunan kalıntılarda kazı ve sondaj yapıldığını, onarımlar da yapının asli hüviyetine fazla zarar verilmedi. Tarihi Çifte Minareli Medrese’nin restorasyon projelerin hazırlanmasına 4 Temmuz 2008’de sözleşme imzalandı. En kapsamlı yenileme çalışması yapılan tarihi yapıda, rölöverestitüsyon, restorasyon, taşıyıcı sistem güçlendirme, geoteknik araştırma, izleme, çini envanteri, makine ve elektrik tesisatı için hazırlanan projeler Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’ndan onaylanarak yapıldı. 20 metre boyunda 4 sondaj yapılarak zemin durumu, yeraltı suyu incelendi. Eserin temel taban kotunun belirlenmesi için jeoradar ile tarama yapıldı. Monitoring (izleme) ile Medrese’nin taşıyıcı sisteminde ve minarelerindeki deformasyonlardaki olası artışlar ile bunun nedeni olabilecek büyüklükler sürekli ölçüldü. Eğim, çatlak, sıcaklık, yer altı suyu sensörler aracılığı ile ölçüldü, taşıyıcı sistem eleman boyutları belirlenen yapı bilgisayar ortamında modellenerek dinamik - statik analizleri yapıldı. Malzeme analizlerinin yanı sıra tüm çiniler numaralandırılarak çini envanteri çıkarıldı.
(2015) YIL SONU AÇILACAK DENİLDİ
2015'in başında bitirilmesi öngörülen restorasyon 10 kez revize projeler nedeniyle uzatıldı
Recai UYGUR / ERZURUM – ÖZEL HABER
Tarihi Çifte Minareli Medrese'nin tadilatı ile ilgili de bilgi veren Dönemin Vakıflar Bölge Müdürü Kenan Ungan, Çifte Minareli Medrese'nin zemininde ve yüzeylerinde güçlendirme çalışmaları yaptıklarını Restorasyon tamamlandıktan sonra Çifte Minareli Medrese Vakıf Eserleri Müzesi olarak bu yıl sonunda hizmete açılacağı söylemişti.
Vakıflar Genel Müdürlüğü, Anadolu’nun en önemli simgelerinden olan Erzurum Çifte Minareli Medrese’nin restorasyon çalışmalarını bitirdi. Şubat 2016’da geçici kabul dilekçesini verilen tarihi yapı, haftalar geçmesine rağmen bir türlü açılamıyor.
Çifte Minareli Medrese sahipsiz kaldı
Anadolu'daki en önemli Selçuklu eserlerinden Çifte Minareli Medresede sona gelindi. 2011 yılında Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından restorasyon çalışmalarına alınan tarihi medrese tepeden tırnağa yenilendi. 5 yılda tamamlanan ve Ocak ayı itibariyle çalışmaları bitirilen ecdat yadigarı tarihi yapı bir türlü açılmıyor.
Şubat ayının ilk haftası geçici kabul dilekçesini kuruma veren firma, yaptığı çalışmayı bitirerek tarihi yapıyı teslim etti. Yaklaşık 2 ay önce geçici kabul dilekçesi kabul edilmesine rağmen halen daha olduğu gibi kalan tarihi Çifte Minareli Medrese, aylar geçtiği halde kimse sahip çıkmıyor. İddiaya göre bir süreden beri vekaletle yönetilen kurumda yöneticiler, tarihi binayı teslim alma sorumluluğunu kabul etmek istemiyor.
Tepkiler büyüyor
5 yıldan beri etrafı çevrilerek yenileme çalışmaları yapılan Çifte Minareli Medrese, kapandığı günden bugüne çeşitli eleştirilere maruz kalmıştı. Sürenin uzun olduğunu ifade eden vatandaşlar, şimdi de neden açılmadığını soruyor.
Kitabesi olmadığı için gerçek adı ve ne zaman yapıldığı konusunda kesin bir bilgi bulunmamasına karşın Anadolu Selçuklukları’ndan Hüdavent Hatun tarafından 13’üncü yüzyılın son çeyreğinde yaptırıldığı tahmin edilen kentin simgelerinden Çifte Minareli Medrese, aylardır açılışı bekliyor. Erzurum’un Tebrizkapı semtinde karanlıklar içerisinde kalan tarihi yapının artık kapılarını turizme açması gerektiğini ifade eden vatandaşlar, “Yılardır etrafı kapalı kalan tarihi yapının geçici kabul dilekçesi kabul edilmesine rağmen karanlıklar içerisinde öylece duruyor. Erzurum kalesi, Ulu Camii, Üç Kümbetler ile birlikte Çifte Minareli Medrese şehrimize ayrıca bir tarihi güzellik sunuyor. Artık medresenin kapıları açılsın, çevre düzenlemesi yapılsın” dedi.
Müze olacaktı
Ramazan dolayısıyla şehrin dört bir yanında minareler de ışıklar yanarken, boynu bükük bir şekilde karanlıklar içerisinde kalan tarihi yapı, 6 ay süre geçmesine rağmen olduğu gibi duruyor.
Geçici kabulden sonra genel müdürlüğe verilen bilgiler doğrultusunda elemanlar gelip incelemelerde bulundu. Restorasyon çalışmaları sırasında belediyeye verileceği ve müze olarak halka açılacağı planlanan ecdat yadigarı için kimselerden ses çıkmaması kafaları iyice karıştırdı. Ne yapılacaksa bir an evvel artık yapılmasını isteyen vatandaşlar, “Ramazan günü bütün camilerin ışıkları yanarken, tarihi Çifte Minareli Medrese kap kara bir taş yapı olarak duruyor. Akşamları yakınına yaklaşmaktan korkuyoruz. Çevre düzenlemesi ve açılışı yapılmış olsaydı, şimdi etrafı cıvıl cıvıl idi. Yetkililer müze yapacaksa müze yapsın, yok yapmayacaklarsa, artık kapılarını açsın” diye konuştu.
Neler yapıldı
Tarihi süreç içerisinde çok sayıda hasar gören ve buna bağlı olarak da onarımlar yapılan Medrese’de 1920, 1970, 1991 yıllarında onarım yapıldı. 1977 - 1978 yıllarında avlu ve çevresinde bulunan kalıntılarda kazı ve sondaj yapıldığını, onarımlar da yapının asli hüviyetine fazla zarar verilmedi. Tarihi Çifte Minareli Medrese’nin restorasyon projelerin hazırlanmasına 4 Temmuz 2008’de sözleşme imzalandı. En kapsamlı yenileme çalışması yapılan tarihi yapıda, rölöverestitüsyon, restorasyon, taşıyıcı sistem güçlendirme, geoteknik araştırma, izleme, çini envanteri, makine ve elektrik tesisatı için hazırlanan projeler Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’ndan onaylanarak yapıldı. 20 metre boyunda 4 sondaj yapılarak zemin durumu, yeraltı suyu incelendi. Eserin temel taban kotunun belirlenmesi için jeoradar ile tarama yapıldı. Monitoring (izleme) ile Medrese’nin taşıyıcı sisteminde ve minarelerindeki deformasyonlardaki olası artışlar ile bunun nedeni olabilecek büyüklükler sürekli ölçüldü. Eğim, çatlak, sıcaklık, yer altı suyu sensörler aracılığı ile ölçüldü, taşıyıcı sistem eleman boyutları belirlenen yapı bilgisayar ortamında modellenerek dinamik - statik analizleri yapıldı. Malzeme analizlerinin yanı sıra tüm çiniler numaralandırılarak çini envanteri çıkarıldı.