
Erzurumlu eğitimci Yusuf Dumlu, 15 Temmuz hain darbe girişiminde halkı sokağa davet eden ilk isim olduğunu söyledi.
Nurullah PALA/PUSULA
FETÖ Terör örgütü tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde yapılan ancak Türk Milletinin ayakta dik duruşu ile birlikte başarısızlıkla sonuçlanan 15 Temmuz Hain Darbe girişiminde, halkı darbeye karşı sokaklara ilk davet eden Erzurumlu eğitimci Yusuf Dumlu oldu.
Türkiye’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra halkı sokağa davet eden ilk isimlerden biri olan Dumlu, olay gecesini Pusula’ya anlattı.
Dumlu, darbe girişiminden bir gün önce çeşitli projeler hazırlamak için 14 Temmuz 2016’da İstanbul’a gittiğini ifade ederek, “İstanbul’da yaşayan eğitimci Ufuk Dilekçi arkadaşımın yanına çeşitli projeler hazırlamak için gittim. 15 Temmuz akşamı evinde televizyonu kapatmış çalışmalar yaparken, benim telefonuma sosyal medyadan gelen bir mesajı okumam ile başladı. ‘Sanırım darbe oluyor, hocam’ dedim. Sonra hemen TV’yi açtık ve TV’de dönemin başbakanının ‘Hükümet iş başındadır ve ucunda ölüm dahi olsa gereken her şey yapılacaktır.’ açıklamasını son dakika olarak gördük. Kanalları ve sosyal medyayı aynı anda bir süre daha takip ettiğimizde de ‘TSK içinde bir kalkışma olduğunu, bir darbe girişimi ve bir darbe teşebbüsü’ haberlerini görüyorduk. O esnada bizler ne yapmalıyız veya ne yapabiliriz dedim? Hayatında darbe görmeyen bir nesil olarak ne yapacağımızı da bilmiyorduk” dedi.

Hz. Ebubekir Camii’ne koştuk
Arkadaşı ile bir kritikler yaptıktan sonra bir anda akıllarına “Camiden anons yapalım” fikrinin çıktığına işaret eden Dumlu, şunları kaydetti:
“Arkadaşım Ufuk hocada fikrimi mantıklı buldu. Halk, seçtiği hükümetin böylesine ahlaksızca ve etik olmayan bir hareketle yok olmasını istemezdi diye düşündük. Hemen evimize en yakın olan Hz. Ebubekir Cami’ye gittik. Sanırım saat 11’i geçiyordu ve Cami kapalıydı. Caminin sorumlusunun evi camiye yakındı ve anahtarı almak için o kişiyi uyandırdık. Çünkü atletli bir şekilde bize kapıyı açmıştı. Camiyi açmasını istedik, fakat böyle bir şey yaparsa görevinden olabileceğini söyledi. Bende ona, eğer halk buna tepki vermezse, halkı uyarmazsak görevinin dahi olamayacağını söyleyerek onu ikna ettim. Hemen gidip camiyi açtık, fakat kendisinin bir şey yapamayacağını söyleyince, Ufuk hoca ile beraber orada telefonuma bir metin hazırladık ve orada okuduk. Halkın sokaklara çıkması lazımdı, çünkü sonradan Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi halkın üzerinde bir güç olmayacağını biliyordum. Bu toplum bir olursa her şeyi başaracak güçtedir. O camide kaza namazımızı kılıp, oradan Sultanbeyli kent meydanına gittik ve giderken birbirimizin yüzüne bakıp güç alıyorduk” dedi.
Nurullah PALA/PUSULA
FETÖ Terör örgütü tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde yapılan ancak Türk Milletinin ayakta dik duruşu ile birlikte başarısızlıkla sonuçlanan 15 Temmuz Hain Darbe girişiminde, halkı darbeye karşı sokaklara ilk davet eden Erzurumlu eğitimci Yusuf Dumlu oldu.
Türkiye’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra halkı sokağa davet eden ilk isimlerden biri olan Dumlu, olay gecesini Pusula’ya anlattı.
Dumlu, darbe girişiminden bir gün önce çeşitli projeler hazırlamak için 14 Temmuz 2016’da İstanbul’a gittiğini ifade ederek, “İstanbul’da yaşayan eğitimci Ufuk Dilekçi arkadaşımın yanına çeşitli projeler hazırlamak için gittim. 15 Temmuz akşamı evinde televizyonu kapatmış çalışmalar yaparken, benim telefonuma sosyal medyadan gelen bir mesajı okumam ile başladı. ‘Sanırım darbe oluyor, hocam’ dedim. Sonra hemen TV’yi açtık ve TV’de dönemin başbakanının ‘Hükümet iş başındadır ve ucunda ölüm dahi olsa gereken her şey yapılacaktır.’ açıklamasını son dakika olarak gördük. Kanalları ve sosyal medyayı aynı anda bir süre daha takip ettiğimizde de ‘TSK içinde bir kalkışma olduğunu, bir darbe girişimi ve bir darbe teşebbüsü’ haberlerini görüyorduk. O esnada bizler ne yapmalıyız veya ne yapabiliriz dedim? Hayatında darbe görmeyen bir nesil olarak ne yapacağımızı da bilmiyorduk” dedi.

Hz. Ebubekir Camii’ne koştuk
Arkadaşı ile bir kritikler yaptıktan sonra bir anda akıllarına “Camiden anons yapalım” fikrinin çıktığına işaret eden Dumlu, şunları kaydetti:
“Arkadaşım Ufuk hocada fikrimi mantıklı buldu. Halk, seçtiği hükümetin böylesine ahlaksızca ve etik olmayan bir hareketle yok olmasını istemezdi diye düşündük. Hemen evimize en yakın olan Hz. Ebubekir Cami’ye gittik. Sanırım saat 11’i geçiyordu ve Cami kapalıydı. Caminin sorumlusunun evi camiye yakındı ve anahtarı almak için o kişiyi uyandırdık. Çünkü atletli bir şekilde bize kapıyı açmıştı. Camiyi açmasını istedik, fakat böyle bir şey yaparsa görevinden olabileceğini söyledi. Bende ona, eğer halk buna tepki vermezse, halkı uyarmazsak görevinin dahi olamayacağını söyleyerek onu ikna ettim. Hemen gidip camiyi açtık, fakat kendisinin bir şey yapamayacağını söyleyince, Ufuk hoca ile beraber orada telefonuma bir metin hazırladık ve orada okuduk. Halkın sokaklara çıkması lazımdı, çünkü sonradan Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi halkın üzerinde bir güç olmayacağını biliyordum. Bu toplum bir olursa her şeyi başaracak güçtedir. O camide kaza namazımızı kılıp, oradan Sultanbeyli kent meydanına gittik ve giderken birbirimizin yüzüne bakıp güç alıyorduk” dedi.