
Köprüköy merkezli depremin üzerinden henüz birkaç gün geçti.
Depremin olduğu gün ve sonrasında bizi arayan, geçmiş olsun dileklerini bizimle paylaşan çok sayıdaki dostlara teşekkür ediyoruz.
Devlet de hemen reaksiyon gösterdi ve başta Kızılay olmak üzere AFAD ve ilgili kurumlar, depremden etkilenenlerin yardımına koştu ve yaraları sarmağa başladılar.
Erzurum Milletvekili Zehra Hanım da Cumhurbaşkanımızın geçmiş olsun dileklerini ileterek , ‘Devletin tüm imkanlarıyla vatandaşın yanında olduğunu’ belirtti.
*
Şimdi size bir anekdot aktarmak istiyorum…
Yıl 1924…
Yani Cumhuriyet ilan edileli henüz bir yıl olmuş…
Türk Milleti harpten yeni çıkmış..
Bu, öyle bir harp ki zaten yoksul olan halk, varını yoğunu Mehmetçik’in galibiyetine harcamış…
Ülkede yol yok, okul yok, sanayi dersen o da ne!
İnsanlar mı, karamsar, umutsuz ve fukara…
Aydınını yaşanan savaşlara kurban etmiş…
Yokluk, yoksulluk binmiş boyunlarına…
*
İşte bu koşullarda Pasinler merkezli ve 6.9 şiddetinde bir deprem meydana gelir.
Deprem, öylesine güçlüdür ki 200’den fazla insan hayatını kaybeder; 5 binin üzerinde konut oturulamaz derecede yıkık ya da hasarlıdır…
İlçe merkezi yerle bir olmuştur…
*
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Karadeniz gezisindedir.
Gazi’ye hemen bilgi verilir ve Cumhurbaşkanı gezisin yarıda keserek, Samsun-Sivas yoluyla Erzurum’a ulaşır…
Gelir gelmez hemen afetzedelere gerekli yardımın yapılması talimatını verir…
Güzergâh birkaç yıl önce Kongre toplamak için geldiği yolla aynıdır…
12 Eylül 1924 günü yanındaki kalabalık heyetle şehre ulaşan Paşa, vakit kaybetmeden Pasinler’e hareket eder…
Gittiği yerde halka moral veren Atatürk, gördüğü yıkımdan hayli etkilenmiş ve üzülmüştür.
Paşa, Hasankale yakınındaki harap olmuş 6 köyü gezer.
Atatürk’ü aralarında görmenin gururunu taşıyan köylülerden biri, Cumhurbaşkanı Atatürk’ün çok üzüldüğünü görünce;
‘Esef etmeyiniz Paşam…
Hükümet-i Cumhuriyetimiz var olsun…
Hiç bir şey istemeyiz…
Onların sayesinde biz bu köyleri altından yaparız…’
Diye haykırarak Cumhurbaşkanını teselli eder…
*
Yoksul ama gönlü zengin yöre halkı, savaştan çıkmış devletimizin yoksulluğunu bildikleri için Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın üzülmesini, kederlenmesini istememiş ve bağrına basmıştır…
*
Bu tarihten 5 yıl önce vatanın kurtuluşu yolunda Kongre toplamak ve Kongre sonunda alınan kararlarla Cumhuriyet Meş’alesinin yakıldığı şehir Erzurum, yine böyle davranmamış mıydı…
Depremin olduğu gün ve sonrasında bizi arayan, geçmiş olsun dileklerini bizimle paylaşan çok sayıdaki dostlara teşekkür ediyoruz.
Devlet de hemen reaksiyon gösterdi ve başta Kızılay olmak üzere AFAD ve ilgili kurumlar, depremden etkilenenlerin yardımına koştu ve yaraları sarmağa başladılar.
Erzurum Milletvekili Zehra Hanım da Cumhurbaşkanımızın geçmiş olsun dileklerini ileterek , ‘Devletin tüm imkanlarıyla vatandaşın yanında olduğunu’ belirtti.
*
Şimdi size bir anekdot aktarmak istiyorum…
Yıl 1924…
Yani Cumhuriyet ilan edileli henüz bir yıl olmuş…
Türk Milleti harpten yeni çıkmış..
Bu, öyle bir harp ki zaten yoksul olan halk, varını yoğunu Mehmetçik’in galibiyetine harcamış…
Ülkede yol yok, okul yok, sanayi dersen o da ne!
İnsanlar mı, karamsar, umutsuz ve fukara…
Aydınını yaşanan savaşlara kurban etmiş…
Yokluk, yoksulluk binmiş boyunlarına…
*
İşte bu koşullarda Pasinler merkezli ve 6.9 şiddetinde bir deprem meydana gelir.
Deprem, öylesine güçlüdür ki 200’den fazla insan hayatını kaybeder; 5 binin üzerinde konut oturulamaz derecede yıkık ya da hasarlıdır…
İlçe merkezi yerle bir olmuştur…
*
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Karadeniz gezisindedir.
Gazi’ye hemen bilgi verilir ve Cumhurbaşkanı gezisin yarıda keserek, Samsun-Sivas yoluyla Erzurum’a ulaşır…
Gelir gelmez hemen afetzedelere gerekli yardımın yapılması talimatını verir…
Güzergâh birkaç yıl önce Kongre toplamak için geldiği yolla aynıdır…
12 Eylül 1924 günü yanındaki kalabalık heyetle şehre ulaşan Paşa, vakit kaybetmeden Pasinler’e hareket eder…
Gittiği yerde halka moral veren Atatürk, gördüğü yıkımdan hayli etkilenmiş ve üzülmüştür.
Paşa, Hasankale yakınındaki harap olmuş 6 köyü gezer.
Atatürk’ü aralarında görmenin gururunu taşıyan köylülerden biri, Cumhurbaşkanı Atatürk’ün çok üzüldüğünü görünce;
‘Esef etmeyiniz Paşam…
Hükümet-i Cumhuriyetimiz var olsun…
Hiç bir şey istemeyiz…
Onların sayesinde biz bu köyleri altından yaparız…’
Diye haykırarak Cumhurbaşkanını teselli eder…
*
Yoksul ama gönlü zengin yöre halkı, savaştan çıkmış devletimizin yoksulluğunu bildikleri için Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın üzülmesini, kederlenmesini istememiş ve bağrına basmıştır…
*
Bu tarihten 5 yıl önce vatanın kurtuluşu yolunda Kongre toplamak ve Kongre sonunda alınan kararlarla Cumhuriyet Meş’alesinin yakıldığı şehir Erzurum, yine böyle davranmamış mıydı…