
Deprem felaketi nedeniyle iki hafta uzatılan yarıyıl tatilinin ardından 71 ilde okullar eğitim öğretime başladı. Afet bölgesinden aileleriyle Erzurum’a gelen 403 öğrenci de okula başladı. Depremzede öğrenciler için özel okullar ücretsiz kontenjan açtı.
Manolya BULUT-PUSULA
Yüzyılın felaketinin ardından hayat normale döndürülmeye çalışılıyor. Deprem nedeniyle uzatılan yarıyıl tatili sona erdi. Depremden etkilenen iller hariç, ülke genelinde dün okullar yeniden açıldı. Deprem bölgelerinden diğer illere nakil olan 54 binden fazla öğrenci ders başı yaptı.

Deprem bölgesinden gelerek Erzurum’da KYK yurdu, oteller ve desteklerle evlere yerleştirilen 5 bin 482 depremzede arasında okul çağında olan çocuklar dün okula başladı. Erzurum İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde şube müdürleri ve öğretmenlerden oluşan komisyon, AFAD İl Müdürlüğü’nden aldıkları liste ile çocukların kaldığı adresleri tek tek ziyaret ederek nakil işlemlerini gerçekleştirdi. Öte yandan e-Devlet üzerinden de nakil işlemleri yapıldı.
Erzurum’a gelen 403 depremzede çocuktan 160’ı ücretsiz olarak özel okulların açtığı kontenjanlara yerleştirilirken, 243’ünün ise devlet okullarına nakli yapıldı. Çocukların giyim, kırtasiye, kaynak kitap ve taşıma ihtiyaçları da İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından karşılanıyor.
Kurslar açılacak
İl Milli Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz, “İlimizde konaklayacak olan vatandaşlarımızın, öğrencilerinin eğitim öğretim faaliyetlerini ilimizde sürdürebilmeleri amacıyla okullarımıza kontenjan ayarlama çalışmaları yapıldı. Bu kapsamda resmi ve özel okullarımıza nakil başvurusunda bulunan 403 öğrencinin nakli gerçekleştirildi. Aziziye Hizmet İçi Eğitim Enstitümüzde okul öncesi eğitim sınıfı ve oyun sınıfı açıldı. Ayrıca afet bölgesinden gelerek, Aziziye Hizmet İçi Eğitim Enstitüsü ve ilimizdeki diğer kamu kurum ve kuruluşlarının misafirhanelerine yerleştirilen, vatandaşlarımızın talepleri doğrultusunda Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüklerimizce çeşitli kurslar açılması planlanıyor” dedi.

Deprem farkındalığı oluşturulacak
Çeşitli çalışmalarla deprem bilinci oluşturmak istediklerini belirten Kaygusuz, “Deprem bölgemizdeki vatandaşlarımıza moral motivasyon noktasında destek sağlamak amacıyla 35 gönüllü öğretmenimizden oluşan psikososyal destek ekibi 16 Şubat’ta Malatya’ya gönderildi. Müdürlüğümüz bünyesinde oluşturulan il ve ilçe psikososyal krize müdahale ekibimizce, afet bölgemizden ilimize gelen ve yerleştirilen ailelerimize yönelik destek sağlanmakta, ilimiz ve ilçelerimizdeki depremden etkilenen veya etkilenmeyen tüm öğrenci, öğretmen, idareci ve velilerimize yönelik eğitimler düzenlenerek, depremle ilgili farkındalık oluşturulması için çalışmalar yapılıyor” diye konuştu.
Sorularını cevaplayın
UCİM Erzurum Ofis Sorumlusu Psikolojik Danışman Mehmet Can Bayram ise depremzede çocukların okula uyum sürecinde dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı. Çocukların sorduğu soruların geçiştirilmemesi, doğru ve bilinçli cevaplar verilmesi gerektiğini söyleyen Bayram, “Çocuğun tekrarlayıcı bir biçimde deprem anını göreceği her türlü teknolojik aletten uzak tutulması gerekmektedir. Çocukların sorularına olabildiğince somut ve net cevaplar ile iletişim kurmak gerekecektir. Öğretmenler okulda deprem ile ilgili herhangi bir konuşma yapılacaksa bunu planlamadan önce sınıfında depremzede olmasa bile yakınını kaybetmiş bir çocuk olup olmadığını kontrol etmelidir. Sınıfa depremzede bir çocuk gelecekse çocuk hakkında bilgi edinilmeli, gerekli yerde aile ile görüşülmelidir, çocuğun deprem öncesi ve sonrası durumu hakkında bilgi alınmalıdır. Bu süreçte sınıfa üzücü bir deprem felaketinin yaşandığı, depremin ne olduğundan bahsedilebilir. Çocuklara yönlendirici olmadan duygu ve düşünceleri, hissettikleri sorulabilir, bu konuda bir yazı ya da resim çalışması yaptırılabilir. Bu konuda koordineli olunmalı her öğretmen yapmamalıdır. Depremden etkilenen çocuklar için yapılacak etkinliklerin rehberlik servisi ile koordine gitmesi önemlidir. Çocuklar sadece depremi yaşamadılar, şehir değiştiler, kayıp yaşadılar, eski rutinleri değişti, arkadaşlarıyla ayrı düştüler bunlara da dikkat edilmelidir” ifadelerini kullandı.

Ders konuları gözden geçirilmeli
Ders konularında travmayı tetikleyecek unsurların gözden geçirilmesi gerektiğini belirten Bayram, “Bu süreçte çocuklara yaşadıkları travmayı tekrarlatacak sorular sorulmamalı. Anlatması için zorlanmamalı. Çocuklara kendilerine acınıldığını hissettirme zararlıdır, bunun yerine yalnız olmadıklarını hissettirmek daha faydalı olacaktır. İşledikleri konularda çocukların travmalarını tetikleyecek şeyler olabilir bunun takibini yapmak zor olacaktır fakat ders esnasında bu çocukların yüz ifadelerini, normal dışı tepkilerini gözlemleyip bir farklılık hissettikleri anda okul psikolojik danışmanından destek istemleri gerekmektedir. Bu süreçte çocuklara yardım etme isteği fazla olduğundan bir çaba içine girilebilir, öğretmenlerin çocuklara öğüt ve teskin vermesi sağlıklı olmayabilir, bunların yerine çocuğa kurulacak cümleler sana nasıl yardımcı olabilirim, yalnız değilsin ben senin yanındayım, konuşmak istediğin bir şey olursa konuşabiliriz gibi onu zorlamayan ve rahatlatan cümleler kurulabilir. Depremzede tanımını kullanmamalı çocuğa ismi ile hitap etmelidir” diye konuştu.
Çocuklarla konuşun
Depremzede çocuklarla ilgili diğer çocuklarla konuşulmasının öneminden söz eden Bayram, şunları söyledi;
“Öğretmenler sınıftaki çocuklara, veliler kendi çocuklarına depremzede çocuklara karşı anlayışlı olmaları konusunda bir konuşma yapmalıdır. Bu konuşma depremzede çocukların olduğu ortamdan uzak olmalıdır. Çocuklara arkadaşlarına karşı uzak durmamaları, onları oyunlarına davet etmeleri, depremi anlattırmak için arkadaşlarını zorlamamaları, rahatsız olabilecekleri için arkadaşlarının yanında depremden konuşmamaları, onları dışlamadan sevgi dolu bir şekilde yaklaşmaları konusunda bilgilendirmek, depremzede çocukların arkadaşlık ilişkilerini kurup sosyalleşip, iyileşme süreçlerini hızlandırmasına katkıda bulunacaktır.”
Manolya BULUT-PUSULA
Yüzyılın felaketinin ardından hayat normale döndürülmeye çalışılıyor. Deprem nedeniyle uzatılan yarıyıl tatili sona erdi. Depremden etkilenen iller hariç, ülke genelinde dün okullar yeniden açıldı. Deprem bölgelerinden diğer illere nakil olan 54 binden fazla öğrenci ders başı yaptı.

Deprem bölgesinden gelerek Erzurum’da KYK yurdu, oteller ve desteklerle evlere yerleştirilen 5 bin 482 depremzede arasında okul çağında olan çocuklar dün okula başladı. Erzurum İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde şube müdürleri ve öğretmenlerden oluşan komisyon, AFAD İl Müdürlüğü’nden aldıkları liste ile çocukların kaldığı adresleri tek tek ziyaret ederek nakil işlemlerini gerçekleştirdi. Öte yandan e-Devlet üzerinden de nakil işlemleri yapıldı.
Erzurum’a gelen 403 depremzede çocuktan 160’ı ücretsiz olarak özel okulların açtığı kontenjanlara yerleştirilirken, 243’ünün ise devlet okullarına nakli yapıldı. Çocukların giyim, kırtasiye, kaynak kitap ve taşıma ihtiyaçları da İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından karşılanıyor.
Kurslar açılacak
İl Milli Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz, “İlimizde konaklayacak olan vatandaşlarımızın, öğrencilerinin eğitim öğretim faaliyetlerini ilimizde sürdürebilmeleri amacıyla okullarımıza kontenjan ayarlama çalışmaları yapıldı. Bu kapsamda resmi ve özel okullarımıza nakil başvurusunda bulunan 403 öğrencinin nakli gerçekleştirildi. Aziziye Hizmet İçi Eğitim Enstitümüzde okul öncesi eğitim sınıfı ve oyun sınıfı açıldı. Ayrıca afet bölgesinden gelerek, Aziziye Hizmet İçi Eğitim Enstitüsü ve ilimizdeki diğer kamu kurum ve kuruluşlarının misafirhanelerine yerleştirilen, vatandaşlarımızın talepleri doğrultusunda Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüklerimizce çeşitli kurslar açılması planlanıyor” dedi.

Deprem farkındalığı oluşturulacak
Çeşitli çalışmalarla deprem bilinci oluşturmak istediklerini belirten Kaygusuz, “Deprem bölgemizdeki vatandaşlarımıza moral motivasyon noktasında destek sağlamak amacıyla 35 gönüllü öğretmenimizden oluşan psikososyal destek ekibi 16 Şubat’ta Malatya’ya gönderildi. Müdürlüğümüz bünyesinde oluşturulan il ve ilçe psikososyal krize müdahale ekibimizce, afet bölgemizden ilimize gelen ve yerleştirilen ailelerimize yönelik destek sağlanmakta, ilimiz ve ilçelerimizdeki depremden etkilenen veya etkilenmeyen tüm öğrenci, öğretmen, idareci ve velilerimize yönelik eğitimler düzenlenerek, depremle ilgili farkındalık oluşturulması için çalışmalar yapılıyor” diye konuştu.
Sorularını cevaplayın
UCİM Erzurum Ofis Sorumlusu Psikolojik Danışman Mehmet Can Bayram ise depremzede çocukların okula uyum sürecinde dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı. Çocukların sorduğu soruların geçiştirilmemesi, doğru ve bilinçli cevaplar verilmesi gerektiğini söyleyen Bayram, “Çocuğun tekrarlayıcı bir biçimde deprem anını göreceği her türlü teknolojik aletten uzak tutulması gerekmektedir. Çocukların sorularına olabildiğince somut ve net cevaplar ile iletişim kurmak gerekecektir. Öğretmenler okulda deprem ile ilgili herhangi bir konuşma yapılacaksa bunu planlamadan önce sınıfında depremzede olmasa bile yakınını kaybetmiş bir çocuk olup olmadığını kontrol etmelidir. Sınıfa depremzede bir çocuk gelecekse çocuk hakkında bilgi edinilmeli, gerekli yerde aile ile görüşülmelidir, çocuğun deprem öncesi ve sonrası durumu hakkında bilgi alınmalıdır. Bu süreçte sınıfa üzücü bir deprem felaketinin yaşandığı, depremin ne olduğundan bahsedilebilir. Çocuklara yönlendirici olmadan duygu ve düşünceleri, hissettikleri sorulabilir, bu konuda bir yazı ya da resim çalışması yaptırılabilir. Bu konuda koordineli olunmalı her öğretmen yapmamalıdır. Depremden etkilenen çocuklar için yapılacak etkinliklerin rehberlik servisi ile koordine gitmesi önemlidir. Çocuklar sadece depremi yaşamadılar, şehir değiştiler, kayıp yaşadılar, eski rutinleri değişti, arkadaşlarıyla ayrı düştüler bunlara da dikkat edilmelidir” ifadelerini kullandı.

Ders konuları gözden geçirilmeli
Ders konularında travmayı tetikleyecek unsurların gözden geçirilmesi gerektiğini belirten Bayram, “Bu süreçte çocuklara yaşadıkları travmayı tekrarlatacak sorular sorulmamalı. Anlatması için zorlanmamalı. Çocuklara kendilerine acınıldığını hissettirme zararlıdır, bunun yerine yalnız olmadıklarını hissettirmek daha faydalı olacaktır. İşledikleri konularda çocukların travmalarını tetikleyecek şeyler olabilir bunun takibini yapmak zor olacaktır fakat ders esnasında bu çocukların yüz ifadelerini, normal dışı tepkilerini gözlemleyip bir farklılık hissettikleri anda okul psikolojik danışmanından destek istemleri gerekmektedir. Bu süreçte çocuklara yardım etme isteği fazla olduğundan bir çaba içine girilebilir, öğretmenlerin çocuklara öğüt ve teskin vermesi sağlıklı olmayabilir, bunların yerine çocuğa kurulacak cümleler sana nasıl yardımcı olabilirim, yalnız değilsin ben senin yanındayım, konuşmak istediğin bir şey olursa konuşabiliriz gibi onu zorlamayan ve rahatlatan cümleler kurulabilir. Depremzede tanımını kullanmamalı çocuğa ismi ile hitap etmelidir” diye konuştu.
Çocuklarla konuşun
Depremzede çocuklarla ilgili diğer çocuklarla konuşulmasının öneminden söz eden Bayram, şunları söyledi;
“Öğretmenler sınıftaki çocuklara, veliler kendi çocuklarına depremzede çocuklara karşı anlayışlı olmaları konusunda bir konuşma yapmalıdır. Bu konuşma depremzede çocukların olduğu ortamdan uzak olmalıdır. Çocuklara arkadaşlarına karşı uzak durmamaları, onları oyunlarına davet etmeleri, depremi anlattırmak için arkadaşlarını zorlamamaları, rahatsız olabilecekleri için arkadaşlarının yanında depremden konuşmamaları, onları dışlamadan sevgi dolu bir şekilde yaklaşmaları konusunda bilgilendirmek, depremzede çocukların arkadaşlık ilişkilerini kurup sosyalleşip, iyileşme süreçlerini hızlandırmasına katkıda bulunacaktır.”