
Bir zamanlar kapısında sıra beklenen meslek dallarından biri olan dikiş makinası tamirciliği, teknoloji ve hazır giyimle birlikte popülerliğini kaybetti. Son 3 dikiş makineci tamircisi kaldığı Erzurum’da, ne çırak ne de müşteri var.
Hazır giyim onları da yok etti
Dikiş makineleri dikiş tutmuyor
Recai UYGUR / ERZURUM – ÖZEL HABER
Erzurumlu dikiş makinesi ustası Mahmut Demiryumruk, unutulmaya yüz tutmuş babadan kalma mesleğini sürdürmeye devam ediyor. Bir zamanlar genç kızların çeyizlerinde olmazsa olmazların arasında yer alan dikiş makinaları, teknolojiyle birlikte eski popülerliğini kaybetti. Bununla birlikte bir meslek dalı daha zamana ve teknolojiye kurban oldu. Son 3 dikiş makineci tamircisi kaldığı Erzurum’da, birçok meslek gibi yetiştirecek ne bir çırak, ne de satış yapabilecek bir müşteri bulunabiliyor.

Eski günleri arıyoruz
Erzurum’da bu iş üzerine yıllardan beri esnaflık yapan Demir Dikiş ve Tamirat sahibi Mahmut Demiryumruk, eski günlerini mumla aradığını söyledi.
Çocuk yaşta bu mesleğe atıldığını ve 22 yılı aşkın bir süredir babadan kalma işle meşgul olduğunu söyleyen 36 yaşındaki Mahmut usta, yıllar önce dükkânda oturacak yer bulamazken, bugün bu mesleğin artık bitme noktasına geldiğini ifade etti. El emeği mesleklerinin giderek kaybolduğuna dikkat çeken Demiryumruk, 15 yıl öncesine kadar Erzurum’da giyim mağazalarının az olduğunu ama bu tür el emeği mesleklerin yaygın olduğuna söyledi. Şimdilerde birçok meslek gibi kendi mesleklerinin de defterden silindiğini dile getiren Demiryumruk, “Şimdiki genç kızların birçoğu nasıl çalıştığını ve neler yapıldığını tam manasıyla bilmiyorlar. Teknoloji geliştikçe insanlar artık bu işlerle uğraşmıyor. Hazır olanları alıp kullanıyor. Ama gelinlerimiz, annelerimiz evlenirken evlerinde olmazsa olmazların arasındaydı. Önceden genç kızlar makinalarını alır evlenecek arkadaşlarının evine gider gelinlik kızın çeyizini bu makinalarla yapardı. Şimdi bırakın yapmayı bir tarafı sökük elbiseyi bile dikmek yerine gidip yenisini alıyorlar” dedi.
Makinalar antika oldu
Artık mesleğin de makine gibi antika olduğuna dikkat çeken Demiryumruk, dikiş makinalarının şark köşelerini süslediğini söyledi.
Yarım asırdan beri babası Metin Demiryumruk’un bu işi yaptığını ve babadan kalma bir mesleği yine babasıyla devam ettirdiğini dile getiren Demiryumruk, “Bu makinelerde işte antika diye insanlar kullanıyor. Şark köşelerinde sergileniyor. Bir dönem insanlar bu makineler sayesinde elbise giydi. Dikimler bu sayede yapıldı. Şimdi ne haldeler. Kim derdi ki bu makineler antika yerine sayılacak. Mesela elimde 100 yıllık makine var. Çok eski kursan çalışır ama kim uğraşır. Şimdi baba mesleğini baba oğul, usta çırak gibi sürdürüyoruz. 14 yaşından beri bu dükkândayım. Tabi bunun öncesi var. Babam yarım asırdan fazla oldu bu mesleği icra ediyor. Erzurum’da şimdilerde 3 dükkân kaldı. İlerleyen zamanda belki de bir ben kalacağım. Bazen insanlar çalıştığım tezgâhta beni dakikalarca izlediğini görüyorum. Merak ediyorlar ama sadece tamiratı merak ediyorlar” şeklinde konuştu.
Hazır giyim onları da yok etti
Dikiş makineleri dikiş tutmuyor
Recai UYGUR / ERZURUM – ÖZEL HABER
Erzurumlu dikiş makinesi ustası Mahmut Demiryumruk, unutulmaya yüz tutmuş babadan kalma mesleğini sürdürmeye devam ediyor. Bir zamanlar genç kızların çeyizlerinde olmazsa olmazların arasında yer alan dikiş makinaları, teknolojiyle birlikte eski popülerliğini kaybetti. Bununla birlikte bir meslek dalı daha zamana ve teknolojiye kurban oldu. Son 3 dikiş makineci tamircisi kaldığı Erzurum’da, birçok meslek gibi yetiştirecek ne bir çırak, ne de satış yapabilecek bir müşteri bulunabiliyor.

Eski günleri arıyoruz
Erzurum’da bu iş üzerine yıllardan beri esnaflık yapan Demir Dikiş ve Tamirat sahibi Mahmut Demiryumruk, eski günlerini mumla aradığını söyledi.
Çocuk yaşta bu mesleğe atıldığını ve 22 yılı aşkın bir süredir babadan kalma işle meşgul olduğunu söyleyen 36 yaşındaki Mahmut usta, yıllar önce dükkânda oturacak yer bulamazken, bugün bu mesleğin artık bitme noktasına geldiğini ifade etti. El emeği mesleklerinin giderek kaybolduğuna dikkat çeken Demiryumruk, 15 yıl öncesine kadar Erzurum’da giyim mağazalarının az olduğunu ama bu tür el emeği mesleklerin yaygın olduğuna söyledi. Şimdilerde birçok meslek gibi kendi mesleklerinin de defterden silindiğini dile getiren Demiryumruk, “Şimdiki genç kızların birçoğu nasıl çalıştığını ve neler yapıldığını tam manasıyla bilmiyorlar. Teknoloji geliştikçe insanlar artık bu işlerle uğraşmıyor. Hazır olanları alıp kullanıyor. Ama gelinlerimiz, annelerimiz evlenirken evlerinde olmazsa olmazların arasındaydı. Önceden genç kızlar makinalarını alır evlenecek arkadaşlarının evine gider gelinlik kızın çeyizini bu makinalarla yapardı. Şimdi bırakın yapmayı bir tarafı sökük elbiseyi bile dikmek yerine gidip yenisini alıyorlar” dedi.
Makinalar antika oldu
Artık mesleğin de makine gibi antika olduğuna dikkat çeken Demiryumruk, dikiş makinalarının şark köşelerini süslediğini söyledi.
Yarım asırdan beri babası Metin Demiryumruk’un bu işi yaptığını ve babadan kalma bir mesleği yine babasıyla devam ettirdiğini dile getiren Demiryumruk, “Bu makinelerde işte antika diye insanlar kullanıyor. Şark köşelerinde sergileniyor. Bir dönem insanlar bu makineler sayesinde elbise giydi. Dikimler bu sayede yapıldı. Şimdi ne haldeler. Kim derdi ki bu makineler antika yerine sayılacak. Mesela elimde 100 yıllık makine var. Çok eski kursan çalışır ama kim uğraşır. Şimdi baba mesleğini baba oğul, usta çırak gibi sürdürüyoruz. 14 yaşından beri bu dükkândayım. Tabi bunun öncesi var. Babam yarım asırdan fazla oldu bu mesleği icra ediyor. Erzurum’da şimdilerde 3 dükkân kaldı. İlerleyen zamanda belki de bir ben kalacağım. Bazen insanlar çalıştığım tezgâhta beni dakikalarca izlediğini görüyorum. Merak ediyorlar ama sadece tamiratı merak ediyorlar” şeklinde konuştu.