
Neyin bayramını kutladılar bilmiyorum (? !..) ama dün Tıp Bayramıydı...
Ülkemizdeki Tıp Mensupları bayram etti.
*
Doktorların içinde bulundukları mesleki sorunları dile getirmek onların Odalarının işi...
Doğrusunu isterseniz pek çok mesleki kurum bu işi başarıyla yerine getiriyor.
Türk Tabipler Birliği’nden tutunuz da mesleki anlamda pek çok dernek var.
*
Ben asıl başka bir tehlikeye dikkat çekmek istiyorum.
Bu tehlikelerin başında
Beyin Göçü
geliyor..
*
Düşünsenize; onlarca yıl okutuyor, eğitimden geçiriyorsunuz ve bir gün ülkenin katma değeri olan bilim adamları elinizden uçuyor ve ya direnci kırılıp, uçmak zorunda kalıyor.
Dahası bir Doktorun ülkemize maliyeti düşünüldüğünde, durum daha da vahim bir hal alıyor.
Bu gün büyük kentlerdeki Almanca dil eğitimi veren eğitim kurumları özellikle doktorlar tarafınca doldurulmuş vaziyette.
Dil öğrenen ya da başka dil bilenler, tabiri caizse daha rahat bir yaşam için yurt dışını tercih ediyorlar.
Bu manada yurt dışına giden hekim sayısı az denemeyecek kadar çok.
Sağlanacak sosyal imkânlarla bu göçü durdurmamız gerek.
Kaldı ki yurt dışından – Ortadoğu’dan veya Türk Cumhuriyetlerinden getirtilecek doktorların ‘astarı yüzünden pahalıya mal olacak- doktorlara güven duymak da ayrı bir sorun...
Onun için Atatürk; ‘Beni Türk doktorlara emanet ediniz’ demiştir.
Biz de kendi doktorumuza emanet olalım...
*
İkinci tehlike de,
Bir takım kendini bilmezlerin bu kişilere reva gördükleri şiddet...
Onlar değil midir bizi hastamızı iyi eden...
Onlar değil midir her türlü şartta hastalarına şifa dağıtmağa çalışan...
Onlar değil midir kendi canlarını hiçe sayarak sağlık hizmeti götüren...
Hem de aldıkları ücretin ne kadar olduğuna bakmadan...
Evet, hata da yapabilirler...
Ama unutmayın ki bu hata bilerek asla değildir...
Bu örnekleri çok daha artırmak mümkün...
*
Geçtiğimiz günlerde haftanın dört günü ameliyata giren, kalan günde de kapasitesinin üstünde hasta bakan bir dostumla konuştum.
Halinden asla şikâyetçi değildi ama bu insanlar Bilimsel Gelişmeleri ne ara takip edecek?...
Doktor bulmada zorlanıyoruz ama;
var olanlar da hoşgörü ile cefakârca çalışıyorlar...
*
Doktorlarımızın dün buruk şekilde kutladıkları Tıp Bayramı kutlu olsun.
Ülkemizdeki Tıp Mensupları bayram etti.
*
Doktorların içinde bulundukları mesleki sorunları dile getirmek onların Odalarının işi...
Doğrusunu isterseniz pek çok mesleki kurum bu işi başarıyla yerine getiriyor.
Türk Tabipler Birliği’nden tutunuz da mesleki anlamda pek çok dernek var.
*
Ben asıl başka bir tehlikeye dikkat çekmek istiyorum.
Bu tehlikelerin başında
Beyin Göçü
geliyor..
*
Düşünsenize; onlarca yıl okutuyor, eğitimden geçiriyorsunuz ve bir gün ülkenin katma değeri olan bilim adamları elinizden uçuyor ve ya direnci kırılıp, uçmak zorunda kalıyor.
Dahası bir Doktorun ülkemize maliyeti düşünüldüğünde, durum daha da vahim bir hal alıyor.
Bu gün büyük kentlerdeki Almanca dil eğitimi veren eğitim kurumları özellikle doktorlar tarafınca doldurulmuş vaziyette.
Dil öğrenen ya da başka dil bilenler, tabiri caizse daha rahat bir yaşam için yurt dışını tercih ediyorlar.
Bu manada yurt dışına giden hekim sayısı az denemeyecek kadar çok.
Sağlanacak sosyal imkânlarla bu göçü durdurmamız gerek.
Kaldı ki yurt dışından – Ortadoğu’dan veya Türk Cumhuriyetlerinden getirtilecek doktorların ‘astarı yüzünden pahalıya mal olacak- doktorlara güven duymak da ayrı bir sorun...
Onun için Atatürk; ‘Beni Türk doktorlara emanet ediniz’ demiştir.
Biz de kendi doktorumuza emanet olalım...
*
İkinci tehlike de,
Bir takım kendini bilmezlerin bu kişilere reva gördükleri şiddet...
Onlar değil midir bizi hastamızı iyi eden...
Onlar değil midir her türlü şartta hastalarına şifa dağıtmağa çalışan...
Onlar değil midir kendi canlarını hiçe sayarak sağlık hizmeti götüren...
Hem de aldıkları ücretin ne kadar olduğuna bakmadan...
Evet, hata da yapabilirler...
Ama unutmayın ki bu hata bilerek asla değildir...
Bu örnekleri çok daha artırmak mümkün...
*
Geçtiğimiz günlerde haftanın dört günü ameliyata giren, kalan günde de kapasitesinin üstünde hasta bakan bir dostumla konuştum.
Halinden asla şikâyetçi değildi ama bu insanlar Bilimsel Gelişmeleri ne ara takip edecek?...
Doktor bulmada zorlanıyoruz ama;
var olanlar da hoşgörü ile cefakârca çalışıyorlar...
*
Doktorlarımızın dün buruk şekilde kutladıkları Tıp Bayramı kutlu olsun.