
Meslek hayatında 40 yılı geride bırakan Türk Halk Müziği sanatçısı Nurullah Akçayır, 10 yıl aradan sonra hazırladığı yeni albümü ile sevenleriyle buluşmak için gün sayıyor. Albümde yer alan ‘Ben Dadaş Oğluyam’ adlı türküsünü ise 12 Mart Erzurum’un Kurtuluş yıldönümüne ithaf eden ünlü sanatçı, pandemi döneminde kendisini stüdyoya kapattı.
Manolya BULUT-PUSULA
Memleket sevdasını yüreğinde taşıyan Erzurumlu Türk Halk Müziği Sanatçısı Nurullah Akçayır, bir yıldır üzerinde çalıştığı albümünün bir parçasını 12 Mart Erzurum’un Kurtuluşu yıldönümünde sevenleri ile buluşturdu.

Küçük yaşlarda saza merak salan Nurullah Akçayır, aşıklık geleneğini yıllardır yaşatan Temelli Kıraathanesi'nde, babasının bir ozandan satın aldığı bağlama ile Türk Halk Müziği'ni öğrenmeye başladı. Aşığı olduğu bağlamasını 40 yıldır elinden düşürmeyen Akçayır, Erzurum’un yetiştirdiği en önemli ses ve saz sanatçılarından. Pandemi sürecinde kendisini stüdyoya kapayan Akçayır, anlamlı bir günde dinleyenleri ile buluşuyor. Yaklaşık 10 yıl aradan sonra albüm çıkaran sanatçı, seslendirdiği 15 türküden birini 12 Mart Erzurum’un Kurtuluş Yıldönümünde YouTube ve sosyal medya hesaplarından paylaştı.
Stüdyoyu evi belledi
1982 yılında TRT kadrosuna dahil olan ve geçtiğimiz yıl kurumdan emekli olan Nurullah Akçayır, Türk Halk Müziğinde sazı ve sesi ile önemli bir yer edindi. ‘Ben Dadaş Oğluyam’ adlı eserini 12 Mart günü dinleyenleri ile buluşturan Akçayır, “Nisan ayında yeni albümümü paylaşacağım. Son bir yıldır bu albümle uğraşıyorum. Pandemi sürecinde kendime yoğunlaşma fırsatı buldum. Hemşehrilerim de uzun süredir albüm bekleyişindeydi. Anlamlı bir günde tekrar buluştuk. Albümde 4 eserin sözü müziği tamamen bana ait. Diğerleri de Neşet Ertaş, Ali Ekber Çiçek’ten türküler, Azerbaycan, Kerkük türkülerinin aralarında yer aldığı eserler. Albümde yer alan 15 türküden birinin 12 Mart anısına çıkmasını istedim. Dinleyenler de hissedecektir, ağlayarak içimden gelerek yazdım. Erzurum görsellerinden oluşan bir klip de hazırladık. YouTube sayfamda ve sosyal medya hesaplarımdan paylaşacağız. İlerleyen zamanda özel bir klip çekmeyi de planlıyoruz” dedi.

Gönüllerimiz buluşsun
Pandemiden dolayı bir araya gelemeseler de hemşehrilerine seslenen Akçayır, “Eskiden 12 Mart için özel şenlikler düzenlenirdi. Dünyanın her yerinde Erzurumlular kutlama yapardı. Dostlarla, hemşehrilerimizle bir araya gelirdik. Ama bu yıl pandemiden dolayı bu coşkuyu yaşayamayacağız. Ben de istedim ki nerede olursa olsun hemşehrilerimizle bu parça aracılığı ile buluşalım. Evlerinde hasret gidersinler, fiziken yan yana olamasak da gönüllerimiz buluşsun. Benim içimdeki Erzurum sevdası, ateşi doğduğum günden beri yanar durur. Son nefesimi verene kadar da sönmeyecek. Yüreğimden gelen bu parçayla da bir nebze olsun gönüllere dokunmak derdindeyim” diye konuştu.
İşte o eserden bazı dizeler;
Dolar gider hep gözlerim
Yollara yazdım adını
Erzurum bembeyaz şehir
Karlara yazdım adını
***
Ana yurdu baba yurdu
Can dostlarım hayal oldu
Sevdiklerim toprak oldu
Taşlara yazdım adını
***
Ben dadaş oğluyam
Yüreği dağlıyam
Hep başı karlıyam
Dağlara yazdım adını
***
Karlı ayaz bir gecede
Ejdere kazdım adını
Estide bir acı poyraz
Rüzgara yazdım adını
Manolya BULUT-PUSULA
Memleket sevdasını yüreğinde taşıyan Erzurumlu Türk Halk Müziği Sanatçısı Nurullah Akçayır, bir yıldır üzerinde çalıştığı albümünün bir parçasını 12 Mart Erzurum’un Kurtuluşu yıldönümünde sevenleri ile buluşturdu.

Küçük yaşlarda saza merak salan Nurullah Akçayır, aşıklık geleneğini yıllardır yaşatan Temelli Kıraathanesi'nde, babasının bir ozandan satın aldığı bağlama ile Türk Halk Müziği'ni öğrenmeye başladı. Aşığı olduğu bağlamasını 40 yıldır elinden düşürmeyen Akçayır, Erzurum’un yetiştirdiği en önemli ses ve saz sanatçılarından. Pandemi sürecinde kendisini stüdyoya kapayan Akçayır, anlamlı bir günde dinleyenleri ile buluşuyor. Yaklaşık 10 yıl aradan sonra albüm çıkaran sanatçı, seslendirdiği 15 türküden birini 12 Mart Erzurum’un Kurtuluş Yıldönümünde YouTube ve sosyal medya hesaplarından paylaştı.
Stüdyoyu evi belledi
1982 yılında TRT kadrosuna dahil olan ve geçtiğimiz yıl kurumdan emekli olan Nurullah Akçayır, Türk Halk Müziğinde sazı ve sesi ile önemli bir yer edindi. ‘Ben Dadaş Oğluyam’ adlı eserini 12 Mart günü dinleyenleri ile buluşturan Akçayır, “Nisan ayında yeni albümümü paylaşacağım. Son bir yıldır bu albümle uğraşıyorum. Pandemi sürecinde kendime yoğunlaşma fırsatı buldum. Hemşehrilerim de uzun süredir albüm bekleyişindeydi. Anlamlı bir günde tekrar buluştuk. Albümde 4 eserin sözü müziği tamamen bana ait. Diğerleri de Neşet Ertaş, Ali Ekber Çiçek’ten türküler, Azerbaycan, Kerkük türkülerinin aralarında yer aldığı eserler. Albümde yer alan 15 türküden birinin 12 Mart anısına çıkmasını istedim. Dinleyenler de hissedecektir, ağlayarak içimden gelerek yazdım. Erzurum görsellerinden oluşan bir klip de hazırladık. YouTube sayfamda ve sosyal medya hesaplarımdan paylaşacağız. İlerleyen zamanda özel bir klip çekmeyi de planlıyoruz” dedi.

Gönüllerimiz buluşsun
Pandemiden dolayı bir araya gelemeseler de hemşehrilerine seslenen Akçayır, “Eskiden 12 Mart için özel şenlikler düzenlenirdi. Dünyanın her yerinde Erzurumlular kutlama yapardı. Dostlarla, hemşehrilerimizle bir araya gelirdik. Ama bu yıl pandemiden dolayı bu coşkuyu yaşayamayacağız. Ben de istedim ki nerede olursa olsun hemşehrilerimizle bu parça aracılığı ile buluşalım. Evlerinde hasret gidersinler, fiziken yan yana olamasak da gönüllerimiz buluşsun. Benim içimdeki Erzurum sevdası, ateşi doğduğum günden beri yanar durur. Son nefesimi verene kadar da sönmeyecek. Yüreğimden gelen bu parçayla da bir nebze olsun gönüllere dokunmak derdindeyim” diye konuştu.
İşte o eserden bazı dizeler;
Dolar gider hep gözlerim
Yollara yazdım adını
Erzurum bembeyaz şehir
Karlara yazdım adını
***
Ana yurdu baba yurdu
Can dostlarım hayal oldu
Sevdiklerim toprak oldu
Taşlara yazdım adını
***
Ben dadaş oğluyam
Yüreği dağlıyam
Hep başı karlıyam
Dağlara yazdım adını
***
Karlı ayaz bir gecede
Ejdere kazdım adını
Estide bir acı poyraz
Rüzgara yazdım adını