
Hayatı boyunca insanlığa rehber olan, yaşam tarzı ile örnek teşkil eden Peygamberimiz (asv), temizliğe çok önem vermiştir. Temiz ve nazik olan Alemlerin Efendisi (asv) mescide gelen sahabelerini de bu yönde teşvik etmiştir.
Mekke fethedilmiştir. Müslüman olmakta inatlarını aşamayıp sona kalanlar şimdi, kendi istekleriyle sıraya girerek Hz. Muhammed (asv)'in önünde bağlılık sözü vermektedir. Bunlardan biri de amcasının katili, Mekke toplumunun yöneticisi Ebu Süfyan (ra)'ın eşi Hind'tir. Tam Müslümanlığını ilan edeceği sırada Hz. Muhammed (asv)'in gözleri Hind'in ellerine ilişir ve sözünü keserek bağlılık sözünü yarım bıraktırır:
"Ellerini temizleyip tırnaklarını kesmedikçe bağlılığını kabul etmem."
Üç Kere Efendim
Birisi üç kez "Ey Allah'ın Elçisi" diye seslenir.
Hz. Muhammed (asv) üçünde de çağırana dönerek cevap verir:
"Efendim!"
Bir Daha Böyle Yapma
Mescide girdiğinde, nezaket kurallarından habersiz yeni Müslüman olmuş bir göçebe Arabın, burnunu sildiği paçavrayı yere attığını görür. Pisliği yerden kendi eliyle alarak temizler, sahibine dönerek yumuşak bir sesle konuşur:
"Bir daha böyle yapma."
Saadet Asrından
Büreyde (r.a.)’tan dedi ki:
Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurdu:
“Kur’an’ı okuyup öğrenen ve gereğince amel eden bir kimsenin anne-babasına kıyamet gününde ışığı güneş ışığı gibi nurdan bir taç giydirilir. Ayrıca dünyadan daha değerli iki elbise giydirilir. Anne-babası: Bu giysiler bize ne diye verildi? diye sorarlar, sizin çocuğunuzun Kur’ân’ı öğrenmiş olması sebebiyle, diye cevap verilir.” [Hakim, Müstedrek, I, 568]
***
Enes b. Mâlik (r.a.)’tan rivayet edilmiştir:
“Peygamber (s.a.) çoğu zaman: ‘Allâhumme âtinâ fi’d-dünyâ haseneten ve fi’l-âhirati hasene ve kınâ azâbe’n-nâr’ (Allahım! Bize dünyada da iyilik ver, âhirette de iyilik ver. Bizi cehennem azâbından koru!) diye dua ederdi.”
[Buhârî, Tefsîr 38, Deavât 55; Müslim, Zikr 26 (2690)]
***
Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor:
Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki:
“Her şeyin bir kalbi vardır. Kur’ân’ın kalbi de Yâ-Sîn’dir. Kim bu sureyi okursa, Cenab-ı Hakk, bu okuması sebebiyle kendisine, Kur’ân-ı Kerim’i -Yâ-Sîn hariç- on kere okumuş sevabı verir.”
[Tirmizî, Sevâbu'l-Kur'ân 7, (2889)]