
Atatürk Üniversitesi Prof. Dr. Kemal Bıyıkoğlu Salonu'ndaki program, saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşı'nın okunması ve Ulusal Depozito Yönetim Sistemi tanıtım videosunun izlenmesiyle başladı.
Vali Mustafa Çiftçi, burada yaptığı konuşmada, çevreyi korumaya yönelik önemli adımlar atıldığını söyledi.
Ulusal Depozito Yönetim Sistemi'nin, Sıfır Atık Projesi'nin en güçlü uygulamalarından biri olarak hayata geçirildiğini belirten Çiftçi, "İnancımız bize Allah'ın verdiği nimetleri korumayı ve gözetlemeyi öğütlemektedir. Çünkü çevre sadece bize hizmet eden bir alan değil bize emanet edilen bir değerdir. Bu sistem de emanete sahip çıkma gayesiyle oluşturulmuştur." dedi.
Sistemin katkılarına değinen Çiftçi, şöyle konuştu:
"Bu sistem döngüsel ekonomi ve sıfır atık yaklaşımı doğrultusunda kaynaklarımızı israf etmeden, çevremizi kirletmeden yaşamanın yollarını bize sunmaktadır. Bu sistem kapsamında artık tüketiciler, satın aldıkları ürünlerin ambalajlarını depozito iade makineleri aracılığıyla teslim ederek, depozito bedelini mobil uygulama üzerinden alabilecek. Bu sistemle, doğayı korumanın yanı sıra toplumumuzun bu konuda bilinçlenmesini sağlamak, yarınlarımızın teminatı olan gençlerimize hem örnek olmak hem de onlarda çevre bilinci oluşturabilmek hedeflenmektedir. Bu sistemin ekonomik ve doğaya katkısının yanında, denizlerimizdeki plastik kirliliğinin azaltılması, enerji tasarrufu sağlanması, yerli üretime ve teknolojik gelişime de katkı sunması diğer faydaları olarak sayılabilir."
"Doğaya olumlu etkilerine paha biçemiyoruz"
Türkiye Çevre Ajansı Başkanı Ferhat Pirinççi de Sakarya'nın ardından programın başladığı ikinci ilin Erzurum olduğunu belirtti.
Bu sistemin kolay olmadığını dile getiren Pirinççi, "Şu anda dünyada 18 ülkede uygulanan bir sistem. Bunlardan bazılarının nüfusu Erzurum kadar değil. Dolayısıyla uygulaması nispeten daha kolay. Bazıları 80'li yıllarda bu sistemi uygulamaya başlamış." ifadelerini kullandı.
Pirinççi, mevzuatta bu konuyla ilgili bazı değişiklikler yaptıklarını anlatarak, şunları kaydetti:
"İlk defa ülkemizde 2025'te şu anki haliyle bu sistemi yaymakla başladık. Hedefimiz 2025 sonuna kadar bu sistemi 81 ilimizde ve bütün ilçelerimizde yaymak, 2026'da ise gerçek anlamda depozitolu sisteme geçmek. Şu anda Türkiye'de 25 milyar şişe üretiliyor ve bunların sadece belki birkaç milyarı toplanıyor, o da sokaklardan. O toplananın da sadece yüzde 15-20'si sağlıklı bir şekilde toplanıyor. Biz bu şişeleri üretmek için yurt dışından pet ithal etmek zorunda kalıyoruz. Soda şişesi üretmek için 200 bin ton cam atığı, alüminyum ithal etmek zorunda kalıyoruz. Başta tekstil, otomotiv, endüstri olmak üzere pet üreticileri ve sanayicilerimiz atık ham maddesi olarak ihtiyaç duyuyor."
Türkiye'de bu sistemi uygulamanın tek başına ciddi zorluklar içerdiğini belirten Pirinççi, bu nedenle sistemin devlet eliyle ve kamu teşvikiyle uygulanmasının istendiğini söyledi.
Sisteme sahip çıkılması durumunda vatandaşın bunu kısa sürede benimseyeceğine inandığını dile getiren Pirinççi, "Sakarya'da reklam yapmadan 2 milyon 300 bin şişeye ulaştık ve eminim ki bundan 3-4 ay sonra Erzurum, Samsun, Mersin, İzmir ve Konya ile beraber 2 milyardan bahsediyor olacağız. Hatta yıl sonunda toparladığımızda şişe toplama olarak 5-6 milyara çıkacağız. Dolayısıyla bunların en büyük karı olarak 520 milyonun yanında doğaya olumlu etkilerine paha biçemiyoruz. En başta doğamız kazanacak." dedi.
Program, konuşmaların ardından sunum yapılması ve soru cevap kısmıyla sona erdi.
Programa, Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Engin Avcı, İl Emniyet Müdürü Kadir Yırtar, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ünal İnci, belediye başkanları ile STK temsilcileri katıldı.
AA




Çevre Allahın emaneti ya o yüzden mi ovayı beton yığınına çevirdiz!