
Erzurum’un tarihi ve kültürel birikimini yansıtacak olan Erzurum Şehir Arşivi (ERŞA), 4 Ocak 2017 tarihli Erzurum Teknik Üniversitesi Senatosu kararıyla kuruldu. Erzurum Şehir Arşivi Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu, böyle bir arşivin şimdiye kadar kurulamamış olmasının Erzurum için büyük bir kayıp olduğunu söyledi. Küçükuğurlu, “Bu durum, ilgili herkesin içini acıtacak kadar ağır sonuçlar doğurmuştur. Bu kaybın ne kadar büyük olduğunu anlayabilmek için, kaybettiğimiz bazı değerleri hatırlamak yeterli olacaktır” dedi.
RÖPORTAJ: Mutluhan ÇAMUR
[caption id="attachment_62098" align="alignright" width="289"]
Envarı Şarkiye Gazetesi'nin ilk sayısı[/caption]
“Erzurum’un ortak hafızası” olmayı amaçlayan, Erzurum Şehir Arşivi( ERŞA) 4 Ocak 2017 tarihli Erzurum Teknik Üniversitesi Senatosu kararıyla kuruldu. ETÜ Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığına bağlı, bir başkan ve dört kişiden oluşan yürütme kurulu eliyle faaliyet gösteren Erzurum Şehir Arşivi, şehrin tarihî ve kültürel birikimini yansıtan arşiv belgeleri, gazete, dergi, yıllık, fotoğraf, film gibi yazılı ve görsel dokümanları bir araya getirip, kalıcı bir “ortak değer” olmayı amaçlıyor. Arşivde, çeşitli resmi ve özel arşivlerden elde edilecek belgeler bir araya getirerek dijital ortama aktarılacak. Gerekli altyapı tamamlandıktan sonra, isteyen herkes, internet ortamından bu arşive ulaşabilecek. Erzurum Şehir Arşivi Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu ile Erzurum Şehir Arşivi’nin şehre ne gibi katkılar sağlayacağını ve kuruluş aşamasını konuştuk.
Erzurum Şehir Arşivi’nin önemi nedir?
Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde, belediyeler ve üniversiteler tarafından kurulmuş olan şehir/kent arşivleri mevcuttur. Erzurum, tarihi ve kültürel birikimiyle, böyle bir arşive sahip olması gereken ilk şehirlerden birisi iken, şimdiye kadar maalesef bu mümkün olmamıştır. Üzülerek belirtmek gerekir ki, Erzurum Şehir Arşivi, çok geç kalmış bir projedir.
Açık konuşmak gerekirse, böyle bir arşivin şimdiye kadar kurulamamış olması, Erzurum için büyük bir kayıptır. Bu durum, ilgili herkesin içini acıtacak kadar ağır sonuçlar doğurmuştur. Bu kaybın ne kadar büyük olduğunu anlayabilmek için, kaybettiğimiz bazı değerleri hatırlamak yeterli olacaktır:
1940’lı yıllarda Erzurum’da bulunmuş olan Cemaleddin Server Revrakoğlu, Erzurum’dan giderken, yaptığı çalışmalar sırasında toplamış olduğu 40 çuval dolusu belgeyi İstanbul’a götürmüştür. Bunlardan sadece üç çuvalı, sonradan Erzurum’a getirilebilmiştir. Geri kalanların bir kısmı İstanbul’daki Süleymaniye Kütüphanesi ve Atatürk Kitaplığı’ndadır. Muhtemelen önemli bir kısmı da yurt dışındadır.
1829-1916 yılları arasındaki Rus işgalleri sırasında, Erzurum kütüphanelerindeki pek çok kitap Rusya’ya götürülmüş; bunlardan bir kısmı daha sonra İngiltere gibi ülkelere satılmıştır. Erzurum’un yaşamış olduğu işgaller, muhacirlik ve yangınlar sırasında belge değeri taşıyan pek çok belge yok olmuştur. Yakın zamanlarda, Erzurum’daki bazı resmi kuruluşlarda bulunan arşiv malzemesi, kâğıt yapılmak üzere SEKA’ya gönderilmiştir. Erzurum’daki belgelerin yok olma/yok edilme serüveni bunlarla sınırlı değildir. İşte Erzurum Şehir Arşivi, kaybedilen bu değerleri, imkânlar çerçevesinde tekrar Erzurum’a kazandırmak ve yaşanan zararları kısmen olsun telafi etmek üzere kurulmuştur. Yeni kurulmuş olan bu arşiv, kalbi Erzurum için çarpan tüm kesimlerin katkılarıyla, büyük bir boşluğu doldurmaya taliptir.
[caption id="attachment_62099" align="alignnone" width="834"]
1930'lu yıllarda Lalapaşa Cami önünde yapılmış olan Karadeniz Havuzu[/caption]
Erzurum Şehir Arşivi’nin kuruluşunda kimlerin emeği geçti?
Erzurum Şehir Arşivi, ciddi bir fikrî ve kültürel altyapının sonucu olarak kurulmuştur. Bu fikrî ve kültürel altyapı, Erzurum’a gönül vermiş, Erzurum’un tarihi ve kültürüne gerek düşünceleriyle gerek eserleriyle katkıda bulunmuş bütün herkesin ortak malıdır. Dolasıyla, arşiv fikrinin oluşmasında emeği geçen, Erzurum kültürüne katıda bulunan herkese teşekkür ederiz. Bununla birlikte, Erzurum Şehir Arşivi’nin kurulması sürecinde, sık sık temasta bulunduğum ve desteklerini gördüğüm kıymetli hocam Selahattin Tozlu’yu hürmetle zikretmek isterim. Hocamla yaptığımız hemen bütün sohbetler Erzurum tarihi ve kültürüne dairdir ve hemen her sohbette Hocamız, böyle bir arşivin Erzurum için elzem olduğunu vurgulamıştır.
Yine, şehrimizde “Erzurum Araştırmaları Merkezi”’nin kurulması için büyük bir gayret sarf eden, fakat bu konuda yetkililerden yeterli desteği göremeyen Naci Elmalı Ağabeyime, Erzurum Şehir Arşivi’nin kurulması konusunda verdiği büyük katkıdan dolayı, ayrıca şükranlarımı sunarım. Diğer pek çok çalışmamızda olduğu gibi, bu işte de Naci Elmalı’nın bereketli ve uğurlu eli üzerimizde olmuştur. Aynı şekilde, Erzurum’da mutlaka arşiv/arşivler/müzeler kurulması gerektiğini ısrarla yazan kıymetli kardeşim Alparslan Kotan’ı özellikle zikretmemiz gerekir. Alparslan Bey’in bu nevi yazıları, bize yol gösterici olmuştur.
Ayrıca, kıymetli tarihçimiz Abdürrahim Şerif Beygu arşivinin Erzurum’a kazandırılması hususunda bizimle aynı duygu ve heyecanı paylaşan Neslihan Arzu Keteci Hanımefendi’ye, desteklerinden dolayı teşekkür ederiz. Erzurum Şehir Arşivi’nin kurulmasını hızlandıran en önemli unsur, yukarıda zikrettiğimiz Abdürrahim Şerif Beygu’nun arşividir. Çünkü kısa fakat dolu dolu geçen bir ömür boyunca, ülkesine ve memleketi olan Erzurum’a büyük hizmetlerde bulunmuş olan Beygu, geriye bırakmış olduğu kütüphanesi ve arşivi ile, ölümünden yıllar sonra, böyle bir arşivin kurulması fikrinin somutlaşmasına büyük bir katkıda bulunmuştur. Dolayısıyla Beygu arşivinin, maddi boyutunun yanı sıra, manevi bir kıymeti vardır. Bu arşivin Erzurum’a kazandırılmasında, ciddi bir emek harcayan ve yönlendirme sağlayan Naci Elmalı ile birlikte Doç. Dr. Ali Kurt, Ahmet Fidan, Neslihan Arzu Keteci, Alparslan Kotan, Selman Can ve Hüseyin Kotan’ın katkıları olmuştur. Bu arşiv, belli bir sürecin sonunda Neslihan Hanım tarafından, Beygu’nun kızı Türkân Hanım’dan devralınmıştır ve halen Neslihan Hanım tarafından İstanbul’da muhafaza edilmektedir. Yukarıda belirttiğimiz gibi Erzurum Şehir Arşivi, büyük bir tarihi ve kültürel birikimin bir sonucu olarak kurulmuştur ve bu birikimde halen hayatta olan veya vefat etmiş pek çok kişinin emeği vardır. Nihayet Erzurum Şehir Arşivi gibi önemli bir kuruluşun hayat geçirilmesinde en büyük katkı ETÜ Rektörü Prof. Dr. Muammer Yaylalı hocamızdan gelmiştir. Sayın rektörümüz bu arşivin kurulmasına yönelik, düşüncelerimizi ve heyecanımızı paylaştığı gibi maddi ve manevi her türlü desteği sağlamıştır. Bu münasebetle kıymetli hocamız ve onun nezdinde tüm ETÜ camiasına şükranlarımı sunuyorum.
[caption id="attachment_62100" align="alignnone" width="836"]
Elektrik santrali olarak kullanılan Taşhan'ın 1940'lardaki hali[/caption]
Erzurum Şehir Arşivi’nde (Şimdilik) hangi belgeler mevcut?
Erzurum Şehir Arşivi daha yeni kurulmuştur. Bununla birlikte, çok kıymetli hocalarımız ve hem şehrilerimiz tarafından bağışlanan binlerce belge, şu anda arşivimizde mevcuttur:
1867’de yayın hayatına başlayan ve Anadolu’nun ilk vilayet gazetesi olan Envâr-ı Şarkiye’den itibaren 1980’e kadar çıkmış olan yerel gazetelerin koleksiyonları; 1928-1990 yılla arasında çıkmış olan pek çok ulusal gazetede yer alan Erzurum’la ilgili haber ve makaleler; Erzurum Amerikan Konsolosluğu’nun raporları, Erzurum İngiliz Konsolosluğu’nun yıllık ticaret raporları; Rus askeri makamlarının hazırlamış oldukları 1889 yılına ait Erzurum Kalesi ve Tabyalarına dair raporlar; Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi, Milli Kütüphane, Hilal-i Ahmer (Kızılay) Arşivi, Cumhurbaşkanlığı Arşivi gibi çeşitli ulusal arşivlerde var olan Erzurum’la ilgili çeşitli defter ve belgeler; Naci Elmalı Arşivi, Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu Arşivi; Osmanlı döneminde ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında çıkmış olan Erzurum’la ilgili salnameler; başta Trabzon, Kars ve Bayburt olmak üzere, Erzurum’a yakın pek çok şehre ait tarihi belgeler, raporlar ve gazeteler arşivimizde mevcuttur.
Yakın zamanda arşive hangi belgeleri kazandırmayı düşünüyorsunuz?
Abdürrahim Şerif Beygu Arşivi, Prof. Dr. Enver Konukçu Arşivi’ndeki bazı belge ve defterler, Kıymetli Hocam Selahattin Tozlu’nun arşivi, Prof. Dr. Haluk Selvi Arşivi’ndeki belgeler, Rus arşivlerinde yer alan Erzurum’la ilgili belgeler, İngiliz arşivlerinde yer alan Erzurum’la ilgili belgeleri kazandıracağız inşallah.
Erzurum Şehir Arşivi, “Erzurum’un Ortak Hafızası” olarak kurulmuştur. Dolayısıyla bu arşiv, bu ortak hafızaya katkıda bulunmak isteyen herkesi ortak eseri olacaktır. Bu anlamda, elindeki belgeleri paylaşmak suretiyle katkıda bulunmak isteyen herkese kapımız açıktır.

RÖPORTAJ: Mutluhan ÇAMUR
[caption id="attachment_62098" align="alignright" width="289"]

“Erzurum’un ortak hafızası” olmayı amaçlayan, Erzurum Şehir Arşivi( ERŞA) 4 Ocak 2017 tarihli Erzurum Teknik Üniversitesi Senatosu kararıyla kuruldu. ETÜ Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığına bağlı, bir başkan ve dört kişiden oluşan yürütme kurulu eliyle faaliyet gösteren Erzurum Şehir Arşivi, şehrin tarihî ve kültürel birikimini yansıtan arşiv belgeleri, gazete, dergi, yıllık, fotoğraf, film gibi yazılı ve görsel dokümanları bir araya getirip, kalıcı bir “ortak değer” olmayı amaçlıyor. Arşivde, çeşitli resmi ve özel arşivlerden elde edilecek belgeler bir araya getirerek dijital ortama aktarılacak. Gerekli altyapı tamamlandıktan sonra, isteyen herkes, internet ortamından bu arşive ulaşabilecek. Erzurum Şehir Arşivi Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu ile Erzurum Şehir Arşivi’nin şehre ne gibi katkılar sağlayacağını ve kuruluş aşamasını konuştuk.
Erzurum Şehir Arşivi’nin önemi nedir?
Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde, belediyeler ve üniversiteler tarafından kurulmuş olan şehir/kent arşivleri mevcuttur. Erzurum, tarihi ve kültürel birikimiyle, böyle bir arşive sahip olması gereken ilk şehirlerden birisi iken, şimdiye kadar maalesef bu mümkün olmamıştır. Üzülerek belirtmek gerekir ki, Erzurum Şehir Arşivi, çok geç kalmış bir projedir.
Açık konuşmak gerekirse, böyle bir arşivin şimdiye kadar kurulamamış olması, Erzurum için büyük bir kayıptır. Bu durum, ilgili herkesin içini acıtacak kadar ağır sonuçlar doğurmuştur. Bu kaybın ne kadar büyük olduğunu anlayabilmek için, kaybettiğimiz bazı değerleri hatırlamak yeterli olacaktır:
1940’lı yıllarda Erzurum’da bulunmuş olan Cemaleddin Server Revrakoğlu, Erzurum’dan giderken, yaptığı çalışmalar sırasında toplamış olduğu 40 çuval dolusu belgeyi İstanbul’a götürmüştür. Bunlardan sadece üç çuvalı, sonradan Erzurum’a getirilebilmiştir. Geri kalanların bir kısmı İstanbul’daki Süleymaniye Kütüphanesi ve Atatürk Kitaplığı’ndadır. Muhtemelen önemli bir kısmı da yurt dışındadır.
1829-1916 yılları arasındaki Rus işgalleri sırasında, Erzurum kütüphanelerindeki pek çok kitap Rusya’ya götürülmüş; bunlardan bir kısmı daha sonra İngiltere gibi ülkelere satılmıştır. Erzurum’un yaşamış olduğu işgaller, muhacirlik ve yangınlar sırasında belge değeri taşıyan pek çok belge yok olmuştur. Yakın zamanlarda, Erzurum’daki bazı resmi kuruluşlarda bulunan arşiv malzemesi, kâğıt yapılmak üzere SEKA’ya gönderilmiştir. Erzurum’daki belgelerin yok olma/yok edilme serüveni bunlarla sınırlı değildir. İşte Erzurum Şehir Arşivi, kaybedilen bu değerleri, imkânlar çerçevesinde tekrar Erzurum’a kazandırmak ve yaşanan zararları kısmen olsun telafi etmek üzere kurulmuştur. Yeni kurulmuş olan bu arşiv, kalbi Erzurum için çarpan tüm kesimlerin katkılarıyla, büyük bir boşluğu doldurmaya taliptir.
[caption id="attachment_62099" align="alignnone" width="834"]

Erzurum Şehir Arşivi’nin kuruluşunda kimlerin emeği geçti?
Erzurum Şehir Arşivi, ciddi bir fikrî ve kültürel altyapının sonucu olarak kurulmuştur. Bu fikrî ve kültürel altyapı, Erzurum’a gönül vermiş, Erzurum’un tarihi ve kültürüne gerek düşünceleriyle gerek eserleriyle katkıda bulunmuş bütün herkesin ortak malıdır. Dolasıyla, arşiv fikrinin oluşmasında emeği geçen, Erzurum kültürüne katıda bulunan herkese teşekkür ederiz. Bununla birlikte, Erzurum Şehir Arşivi’nin kurulması sürecinde, sık sık temasta bulunduğum ve desteklerini gördüğüm kıymetli hocam Selahattin Tozlu’yu hürmetle zikretmek isterim. Hocamla yaptığımız hemen bütün sohbetler Erzurum tarihi ve kültürüne dairdir ve hemen her sohbette Hocamız, böyle bir arşivin Erzurum için elzem olduğunu vurgulamıştır.
Yine, şehrimizde “Erzurum Araştırmaları Merkezi”’nin kurulması için büyük bir gayret sarf eden, fakat bu konuda yetkililerden yeterli desteği göremeyen Naci Elmalı Ağabeyime, Erzurum Şehir Arşivi’nin kurulması konusunda verdiği büyük katkıdan dolayı, ayrıca şükranlarımı sunarım. Diğer pek çok çalışmamızda olduğu gibi, bu işte de Naci Elmalı’nın bereketli ve uğurlu eli üzerimizde olmuştur. Aynı şekilde, Erzurum’da mutlaka arşiv/arşivler/müzeler kurulması gerektiğini ısrarla yazan kıymetli kardeşim Alparslan Kotan’ı özellikle zikretmemiz gerekir. Alparslan Bey’in bu nevi yazıları, bize yol gösterici olmuştur.
Ayrıca, kıymetli tarihçimiz Abdürrahim Şerif Beygu arşivinin Erzurum’a kazandırılması hususunda bizimle aynı duygu ve heyecanı paylaşan Neslihan Arzu Keteci Hanımefendi’ye, desteklerinden dolayı teşekkür ederiz. Erzurum Şehir Arşivi’nin kurulmasını hızlandıran en önemli unsur, yukarıda zikrettiğimiz Abdürrahim Şerif Beygu’nun arşividir. Çünkü kısa fakat dolu dolu geçen bir ömür boyunca, ülkesine ve memleketi olan Erzurum’a büyük hizmetlerde bulunmuş olan Beygu, geriye bırakmış olduğu kütüphanesi ve arşivi ile, ölümünden yıllar sonra, böyle bir arşivin kurulması fikrinin somutlaşmasına büyük bir katkıda bulunmuştur. Dolayısıyla Beygu arşivinin, maddi boyutunun yanı sıra, manevi bir kıymeti vardır. Bu arşivin Erzurum’a kazandırılmasında, ciddi bir emek harcayan ve yönlendirme sağlayan Naci Elmalı ile birlikte Doç. Dr. Ali Kurt, Ahmet Fidan, Neslihan Arzu Keteci, Alparslan Kotan, Selman Can ve Hüseyin Kotan’ın katkıları olmuştur. Bu arşiv, belli bir sürecin sonunda Neslihan Hanım tarafından, Beygu’nun kızı Türkân Hanım’dan devralınmıştır ve halen Neslihan Hanım tarafından İstanbul’da muhafaza edilmektedir. Yukarıda belirttiğimiz gibi Erzurum Şehir Arşivi, büyük bir tarihi ve kültürel birikimin bir sonucu olarak kurulmuştur ve bu birikimde halen hayatta olan veya vefat etmiş pek çok kişinin emeği vardır. Nihayet Erzurum Şehir Arşivi gibi önemli bir kuruluşun hayat geçirilmesinde en büyük katkı ETÜ Rektörü Prof. Dr. Muammer Yaylalı hocamızdan gelmiştir. Sayın rektörümüz bu arşivin kurulmasına yönelik, düşüncelerimizi ve heyecanımızı paylaştığı gibi maddi ve manevi her türlü desteği sağlamıştır. Bu münasebetle kıymetli hocamız ve onun nezdinde tüm ETÜ camiasına şükranlarımı sunuyorum.
[caption id="attachment_62100" align="alignnone" width="836"]

Erzurum Şehir Arşivi’nde (Şimdilik) hangi belgeler mevcut?
Erzurum Şehir Arşivi daha yeni kurulmuştur. Bununla birlikte, çok kıymetli hocalarımız ve hem şehrilerimiz tarafından bağışlanan binlerce belge, şu anda arşivimizde mevcuttur:
1867’de yayın hayatına başlayan ve Anadolu’nun ilk vilayet gazetesi olan Envâr-ı Şarkiye’den itibaren 1980’e kadar çıkmış olan yerel gazetelerin koleksiyonları; 1928-1990 yılla arasında çıkmış olan pek çok ulusal gazetede yer alan Erzurum’la ilgili haber ve makaleler; Erzurum Amerikan Konsolosluğu’nun raporları, Erzurum İngiliz Konsolosluğu’nun yıllık ticaret raporları; Rus askeri makamlarının hazırlamış oldukları 1889 yılına ait Erzurum Kalesi ve Tabyalarına dair raporlar; Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi, Milli Kütüphane, Hilal-i Ahmer (Kızılay) Arşivi, Cumhurbaşkanlığı Arşivi gibi çeşitli ulusal arşivlerde var olan Erzurum’la ilgili çeşitli defter ve belgeler; Naci Elmalı Arşivi, Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu Arşivi; Osmanlı döneminde ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında çıkmış olan Erzurum’la ilgili salnameler; başta Trabzon, Kars ve Bayburt olmak üzere, Erzurum’a yakın pek çok şehre ait tarihi belgeler, raporlar ve gazeteler arşivimizde mevcuttur.
Yakın zamanda arşive hangi belgeleri kazandırmayı düşünüyorsunuz?
Abdürrahim Şerif Beygu Arşivi, Prof. Dr. Enver Konukçu Arşivi’ndeki bazı belge ve defterler, Kıymetli Hocam Selahattin Tozlu’nun arşivi, Prof. Dr. Haluk Selvi Arşivi’ndeki belgeler, Rus arşivlerinde yer alan Erzurum’la ilgili belgeler, İngiliz arşivlerinde yer alan Erzurum’la ilgili belgeleri kazandıracağız inşallah.
Erzurum Şehir Arşivi, “Erzurum’un Ortak Hafızası” olarak kurulmuştur. Dolayısıyla bu arşiv, bu ortak hafızaya katkıda bulunmak isteyen herkesi ortak eseri olacaktır. Bu anlamda, elindeki belgeleri paylaşmak suretiyle katkıda bulunmak isteyen herkese kapımız açıktır.
