
Erzurum Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde yapılan çalışmalar sonucu yeraltı zenginliğimizin şehir ekonomisine katkı sağlayacak düzeyde potansiyel barındırdığı anlaşıldı. İki ay süren araştırmaların ardından Erzurum’un maden zengini olduğu belirlendi.
Manolya BULUT-PUSULA

Erzurum Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi’nin ortak çalışmalar sayesinde bölgede 30 çeşit mermer traverten türü yapı ve yüzey kaplama taşı, beş metalik yedi ametalik olmak üzere cevherleşme sahalarıyla birlikte toplamda 68 çeşit yeraltı maden zenginliği tespit edildi. Erzurum kırsalında çıkarılan taşlar ve yer altı zenginlikleri Emel Çatal Anadolu Lisesi konferans salonunda sergilendi.
Etkinliğe Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Erzurum Vali Yardımcısı Ünal Coşkun, İl Milli Eğitim Müdür Salih Kaygusuz, Taş Eserler Müzesi Genel Koordinatörü Oğuzhan Türk ve lisede görevli öğretmenler ile öğrencileri katıldı.
Erzurum’un kırsal bölgelerinden çıkarılan yüze yakın maden, süs taşı ve yüzey kaplama malzemesi tanıtıldı. Sergideki taşların Oltu taşı gibi işlenip kullanılabileceği ve şehrin ekonomisine büyük katkı sağlayacağı vurgusu yapıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Sadece bunları değerlendirip, buralara yatırımcı çekebilsek şehrimiz için büyük yararı olacak. Bize düşen bu zenginlikleri refaha dönüştürmek” dedi.
Maden müzesi kuracağız
Erzurum’un doğal kaynaklarından olduğunca istifade edilmesi gerektiğini belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, çıkarılan yeraltı madenlerinin bilim insanlarına ulaşması için bir müzede sergilenmesi gerektiğini ifade etti. Turizm ve hayvancılığın yanı sıra yer altı zenginliklerinin de değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Sekmen, “ Birbirinden kıymetli taşlar var. Sadece bunları değerlendirip buralara yatırımcı çekebilsek şehrimiz çok mutlu, huzurlu olur. Sibirya’da kış daha sert geçmesine, yaz daha kısa olmasına rağmen insanları çok mutlu. Orada hayat varsa burada hayli hayli olur. Gerek yerli gerek yabancı turistlere açmamız, hayvancılığımızı arttırmamız lazım. Türkiye’de et sıkıntısı olduğunda yurtdışından yaklaşık 2 milyar TL’lik hayvan getirmek zorunda kalıyor. Ama Doğu Anadolu’da dağlar bomboş. Organik et üretmemiz mümkün. Neden biz bunları yapıp da o gelirden istifade etmeyelim? Termal sularımızın olduğu yerlerde de bir tane elle tutulur otel yok. Geçmişe bakmayalım. Geleceğe ve yarına odaklanalım. Bu taşları büyütüp daha çok bulup maden müzesi de yapabiliriz. Bilim insanları inceleyebilir” dedi.

Erzurum yöresine ait 30 çeşit mermer traverten türü yapı ve yüzey kaplama taşı, beş metalik, yedi ametalik olmak üzere cevherleşme sahalarıyla birlikte toplamda 68 çeşit yeraltı maden zenginliğimizin envanterini oluşturduklarını ifade eden Sekmen, “ Şehrimizin elinde bulunan bu zenginliklerini değerlendirerek yöre ekonomisine katma değer sağlamak için ne gerekiyorsa yapacağız. Etkinliklerin ilk aşamasını bugünkü bilgilendirme ve tanıtım etkinlikleri kapsamında sunulacak olan sergi ve konferanslar oluşturmaktadır. Buradaki amaç toplumumuzun beyaz sayfası olan liseli gençlerden başlayarak yeraltı zenginliklerimiz hakkında toplumsal bir farkındalık ve bir bilinç oluşturmaktır. Böylece üniversiteli gençlerimizin yöresel imkânlarını bilerek şehrimizin geleceği için buna uygun jeoloji ve Maden Mühendislikleri gibi bölümleri de tercihlerinde düşünmelerini sağlamaktır. Biz bu projede şehrimizdeki atıl iş gücünü harekete geçirerek yeraltı zenginliklerimizin işlenmesine yönelik yatırımlar ile yerli ve milli üretim atölyeleri ve meslek edindirme kurslarını Erzurum’da hayata geçireceğiz. Şuan bu salonda gördüğünüz bu zenginliklerimizi milli ekonomimize katma değer olarak kazandıracağız. Ayrıca buradan da bir müjde vermek istiyorum Erzurum’da bir Maden Müzesi açacağız” diye konuştu.
Bir Colorado bir de Erzurum’da var
Atatürk Üniversitesi Oltu Yüksek Meslek Okulu El Sanatları Bölüm Başkanı Dr. Volkan Çil ise bu madenlerin işlenip en az Oltu Taşı kadar bilinir hale getirilebileceğini belirterek, “Erzurum deyince akla şu ana kadar Oltu Taşı geliyordu. Sergidekiler yüze yakın maden cevherleşme, süs taşı, yüzey kaplama malzemesi, tamamı Erzurum ilinden çıkarılmış taşlardan oluşan takılar. Büyük bir yer altı potansiyeline sahip. Türkiye’de yapılan envanter çalışmasında 36 çeşit yer altı varlığından bahsedilmiş. Toplamda da 56 milyar dolarlık maddi karşılığından bahsedilmekte. Bizim birkaç ayda ulaştığımız sonuç 67 tane yer altı potansiyeli. Erzurum’un ekonomisini düzeltecek yegane potansiyel olarak bekliyor. Gökkuşağı oksidyeninin ilk örneği Colorado’dan bulunmuş ve diğer oksidyenlerin yaklaşık 15 katı ücretle pazarlanmaya başlamışlar. Biz daha önce de bulmuş ve adına gökkuşağı da demiştik. Aynı şekilde bu taşı pazara sokabiliriz” diye konuştu.
Manolya BULUT-PUSULA

Erzurum Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi’nin ortak çalışmalar sayesinde bölgede 30 çeşit mermer traverten türü yapı ve yüzey kaplama taşı, beş metalik yedi ametalik olmak üzere cevherleşme sahalarıyla birlikte toplamda 68 çeşit yeraltı maden zenginliği tespit edildi. Erzurum kırsalında çıkarılan taşlar ve yer altı zenginlikleri Emel Çatal Anadolu Lisesi konferans salonunda sergilendi.
Etkinliğe Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Erzurum Vali Yardımcısı Ünal Coşkun, İl Milli Eğitim Müdür Salih Kaygusuz, Taş Eserler Müzesi Genel Koordinatörü Oğuzhan Türk ve lisede görevli öğretmenler ile öğrencileri katıldı.
Erzurum’un kırsal bölgelerinden çıkarılan yüze yakın maden, süs taşı ve yüzey kaplama malzemesi tanıtıldı. Sergideki taşların Oltu taşı gibi işlenip kullanılabileceği ve şehrin ekonomisine büyük katkı sağlayacağı vurgusu yapıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Sadece bunları değerlendirip, buralara yatırımcı çekebilsek şehrimiz için büyük yararı olacak. Bize düşen bu zenginlikleri refaha dönüştürmek” dedi.
Maden müzesi kuracağız
Erzurum’un doğal kaynaklarından olduğunca istifade edilmesi gerektiğini belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, çıkarılan yeraltı madenlerinin bilim insanlarına ulaşması için bir müzede sergilenmesi gerektiğini ifade etti. Turizm ve hayvancılığın yanı sıra yer altı zenginliklerinin de değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Sekmen, “ Birbirinden kıymetli taşlar var. Sadece bunları değerlendirip buralara yatırımcı çekebilsek şehrimiz çok mutlu, huzurlu olur. Sibirya’da kış daha sert geçmesine, yaz daha kısa olmasına rağmen insanları çok mutlu. Orada hayat varsa burada hayli hayli olur. Gerek yerli gerek yabancı turistlere açmamız, hayvancılığımızı arttırmamız lazım. Türkiye’de et sıkıntısı olduğunda yurtdışından yaklaşık 2 milyar TL’lik hayvan getirmek zorunda kalıyor. Ama Doğu Anadolu’da dağlar bomboş. Organik et üretmemiz mümkün. Neden biz bunları yapıp da o gelirden istifade etmeyelim? Termal sularımızın olduğu yerlerde de bir tane elle tutulur otel yok. Geçmişe bakmayalım. Geleceğe ve yarına odaklanalım. Bu taşları büyütüp daha çok bulup maden müzesi de yapabiliriz. Bilim insanları inceleyebilir” dedi.

Erzurum yöresine ait 30 çeşit mermer traverten türü yapı ve yüzey kaplama taşı, beş metalik, yedi ametalik olmak üzere cevherleşme sahalarıyla birlikte toplamda 68 çeşit yeraltı maden zenginliğimizin envanterini oluşturduklarını ifade eden Sekmen, “ Şehrimizin elinde bulunan bu zenginliklerini değerlendirerek yöre ekonomisine katma değer sağlamak için ne gerekiyorsa yapacağız. Etkinliklerin ilk aşamasını bugünkü bilgilendirme ve tanıtım etkinlikleri kapsamında sunulacak olan sergi ve konferanslar oluşturmaktadır. Buradaki amaç toplumumuzun beyaz sayfası olan liseli gençlerden başlayarak yeraltı zenginliklerimiz hakkında toplumsal bir farkındalık ve bir bilinç oluşturmaktır. Böylece üniversiteli gençlerimizin yöresel imkânlarını bilerek şehrimizin geleceği için buna uygun jeoloji ve Maden Mühendislikleri gibi bölümleri de tercihlerinde düşünmelerini sağlamaktır. Biz bu projede şehrimizdeki atıl iş gücünü harekete geçirerek yeraltı zenginliklerimizin işlenmesine yönelik yatırımlar ile yerli ve milli üretim atölyeleri ve meslek edindirme kurslarını Erzurum’da hayata geçireceğiz. Şuan bu salonda gördüğünüz bu zenginliklerimizi milli ekonomimize katma değer olarak kazandıracağız. Ayrıca buradan da bir müjde vermek istiyorum Erzurum’da bir Maden Müzesi açacağız” diye konuştu.
Bir Colorado bir de Erzurum’da var
Atatürk Üniversitesi Oltu Yüksek Meslek Okulu El Sanatları Bölüm Başkanı Dr. Volkan Çil ise bu madenlerin işlenip en az Oltu Taşı kadar bilinir hale getirilebileceğini belirterek, “Erzurum deyince akla şu ana kadar Oltu Taşı geliyordu. Sergidekiler yüze yakın maden cevherleşme, süs taşı, yüzey kaplama malzemesi, tamamı Erzurum ilinden çıkarılmış taşlardan oluşan takılar. Büyük bir yer altı potansiyeline sahip. Türkiye’de yapılan envanter çalışmasında 36 çeşit yer altı varlığından bahsedilmiş. Toplamda da 56 milyar dolarlık maddi karşılığından bahsedilmekte. Bizim birkaç ayda ulaştığımız sonuç 67 tane yer altı potansiyeli. Erzurum’un ekonomisini düzeltecek yegane potansiyel olarak bekliyor. Gökkuşağı oksidyeninin ilk örneği Colorado’dan bulunmuş ve diğer oksidyenlerin yaklaşık 15 katı ücretle pazarlanmaya başlamışlar. Biz daha önce de bulmuş ve adına gökkuşağı da demiştik. Aynı şekilde bu taşı pazara sokabiliriz” diye konuştu.