
Programda, gazeteciliğin tarihsel gelişiminden basın özgürlüğüne, sahada yaşanan zorluklardan gençlerin mesleğe bakışına kadar birçok konu ele alındı. Basının tarihsel rolüne değinen Prof. Dr. Hakan Temiztürk, “Basın, yalnızca haber aktaran bir araç değil, kamuoyunu şekillendiren, toplumsal hafızayı oluşturan bir güçtür. Bugün geldiğimiz noktada özgür basının varlığı, demokrasinin sigortasıdır. Etik değerler, basının topluma karşı olan görevini dürüst, tarafsız ve saygılı bir şekilde yerine getirmesini sağlar. Doğruluğu teyit edilmemiş bilgiyle kamuoyunu yanıltmak, sadece mesleki bir hata değil, aynı zamanda toplumsal bir zarardır” diye konuştu.
"Mesleki dayanışma ve farkındalık günü"
Sahada görev yapan bir gazeteci olarak deneyimlerini paylaşan Pusula Gazetesi muhabiri Şeyma Tahir ise, “Gazetecilik sadece masa başında değil, sokakta, halkın içinde yapılan bir meslek. Tarafsızlık, doğruluk ve cesaret bu işin temelidir. Sahada olmak, kamuoyunu aydınlatmak bizlerin görevi. Bu özel gün, gazetecilerin yaşadığı zorlukların ve gösterdiği çabanın hatırlanması açısından çok önemli. Sahada çalışan tüm meslektaşlarımızın hem fiziki hem de psikolojik olarak birçok zorluğa rağmen haber peşinde koştuğunu biliyoruz. Bu nedenle bugün, sadece kutlama değil aynı zamanda mesleki dayanışma ve farkındalık günüdür” dedi.
"İlham verici"
İletişim Fakültesi öğrencisi Zeynep Yıldırım da genç bir gazeteci adayı olarak duygularını şu sözlerle ifade etti: “Bu mesleği seçmemde en büyük etken, topluma katkı sunma isteğim oldu. Haber üretmek, gerçeği ortaya çıkarmak ve bunu insanlarla paylaşmak beni heyecanlandırıyor. Bu tür programlar biz gençler için ilham verici.”
Yayının sonunda program yapımcısı ve sunucusu Yıldıray Yıldız, basın emekçilerinin 21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü’nü kutlayarak, mesleğe gönül veren tüm gazetecilere teşekkür etti.
Nesrin DEMİR