Üçkümbetler’de son düzlüğe girildi, yıllardır yıkılamayan ev ve işyerlerine ‘acil boşaltın’ dendi.
Tam da ‘’gören olmuş da bakan olmamış’’ deyimini hatırlatan bir hikaye bu.. Yıllar öncesinden Üçkümbetler’de başlatılan kentsel dönüşüm projesi tam hayat buldu derken özellikle Şair Nefi Ortaokulu’nun karşısındaki binaların yıkımı gerçekleşmiyor, proje de sekteye uğruyordu.. Çoğunluğu mahkemelik olan, tamamı ev ve işyerinden oluşan ve de yapılan yeni müzenin olduğu bölgede tam bir garabet oluşturan bu binalar öylesine duruyordu. Ama artık gören değil, bakan biri olmuş ki, durum değişti şimdi. Ve, ve o binalar için acil eylem planı yürürlüğe konuluyor. Geçtiğimiz günlerde Erzurum’a gelen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un bölgeyi gezerken bu garabeti gördüğü ve yetkililere, ‘’Bu işi bir an önce halledin’’ talimatı verdiği haberini aldım. Bölgeyi gezerken durumu gören bakanın bu talimat üzerine ilgililer buralarda oturan mesken sahipleri ile esnafa, ‘boşaltın’ talimatı göndermek zorunda kalmış ve böylelikle de o binalar niye orada duruyor sorusu da cevabını bulmuş olmuş!
Görünen o ki, daha önce Yakutiye eski Belediye Başkanı Ali Korkut döneminde bölgedeki her konut ve işyerinin yıkımı gerçekleştirilirken hangi sebeple yıkılmadığı anlaşılamayan binalar da birer birer gidecek. Yıkım ile bölge artık kısmen değil, tamamen gün yüzüne çıkmış olacak. Ada tamamen yeni bir mimarinin etkisi altına girecek, gelecek nesillere yeni yüzü yansıtılacak. Bu arada bu binalar yıkılırken mevcut görülen mahkeme davalarının akibeti de merak edilir hale geldi. Alanında 13. yüzyıl ile tarihlendirilen Üç Kümbetler, Kare Kümbet, Emirşeyh Türbesi gibi dikkat çekici yapıların da yer aldığı bölgede bu işlemlerin bakan talimatı sonrasında ne zamana kadar gerçekleşeceği de bir başka merak konusu.. Zira meselenin parasal boyutu var ve bu da ister istemez sürecin akıbetini belirleyecek gibi duruyor.. Ama bir gerçek var ki bir sonraki geldiğinde Bakan Kurum o binaları kesinlikle görmek istemeyecektir!
Ses etmeyin,
beste yapıyor!
Erzurum Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Ergün Engin’in ‘’Reyhani’nin çırağı’’ olarak tanıttığı ama ben gibi çoğu kişinin de adını ilk defa duyduğu gurbetçi halk ozanı Aşık Ömer Emircan’ın bir şiiri TRT Halk Müziği emekli sanatçısı Mehmet Çalmaşur tarafından besteleniyor.. Türkü formatında beste çalışmalarına başlanan şiir, sözleri ile daha şimdiden hafızalara kazınacak gibi görünüyor. ‘’Kara toprak’’ başlıklı şiir için beste çalışmalarına başlayan Mehmet Çalmaşur, ‘’Israrla bu şiirinin üzerinde durmasını isteyince kıramadım. Sözlerini ben de beğendiğim için beste konusunda Aşık Ömer Emircan’a söz verdim. İnşallah kısa sürede Avusturya’da çalışan gurbetçi aşığımızın bu eserini tamamlayıp, TRT repertuarına kazandırırım. diyor. ‘’Emircan’ım inkar etmedim haşa/Sonunda ölüm var gelir her başa/İster elli yaşa ister yüz yaşa/Nihayetin kara toprak unutma’’ diye son kıtası bestelenmek üzere olan eserin sahibi Aşık Ömer Emiircan’ın bir dönem de İstanbul’da önemli gazinolarda çalıp, söylediği ve o döneme damga vurduğu bilgisini edindim. Mehmet Çalmaşur ağabeye başarılar dilerken, bugünlerde sıla-i rahim yapan Erzurumlu Aşık Ömer Emircan’a da buradan tebriklerimi iletiyorum.
Alkışlarımız Horasan’a 5 yıldızlı otel yaptıran işinsanı Kazım Çelik’e gelsin..
‘Yıldız’lı pekiyi!
Artık sayılarında artış gözlenen marka ve yıldızlı otellerin ilgi alanına giren Erzurum, sadece merkezde değil, ilçelerde de konaklama konusunda seviye atlamaya başladı.. Bildiğim kadarıyla bugün Pasinler, Oltu ve Narman’da faaliyet gösteren yıldızlı otellerden biri de Horasan’da yaptırılıyor. İşinsanı Kazım Çelik, transit yol güzergahı olan Horasan merkezde beş yıldızlı bir otel yapımı için kolları sıvadı, start verdi. Jet hızıyla gerçekleşen kaba inşaatı tamamlanabilen, önümüzdeki yıl hizmete girmesi beklenen otel, en fazla yıldızı olan ilçe oteli konumunda olacak. Ankara’da çalıştığı MKE’den emekli olduktan sonra doğduğu yer olan ilçesi Horasan’a böyle bir yatırım planladığını söyleyen Kazım Çelik, bir çok özelliği bulunacak otelde kaplıca suyunun yeralacağını ve termal turizmin de gerçekleşeceğini belirtti. Müteşebbisi bu yatırımından ötürü kutluyor, Aksu Tente adı verilen otelin başta Horasan olmak üzere Erzurum’a, yaz ve kış turizmine hayırlı olmasını diliyorum..
Et konuştu, mangallar sustu!
Özellikle şehrimiz insanının yaz geldiğinde ailecek kendilerini dışarıya, bağlı- bahçeli, suyu olan, çimenli yerlere attığını hepimiz biliyoruz. Genelde de piknik olarak değerlendirilen bu gezilerin çoğunda mangal yakılır, et yenilir. Son zamanlarda bir çok ürüne olduğu gibi temel gıda maddesi olarak bildiğimiz ete de zam gelince, pikniğe gidenimizin sayısında bir hayli azalma da olduğu gözlenmiyor değil. Buradan et fiyatlarının ne denli yüksek olduğu anlamını çıkartabiliyoruz. Ama ben en çok da bunu bir yerde, Kavaflar Çarşısında mangal ve soba üretimi yapan işyerlerini ziyaret ettiğimde gördüm. Eskiden özellikle bu aylarda bu imalathaneler sürekli olarak gelen siparişler üzerine mangal imal ederlerdi. Ama görüyorum ki mangal üretimi inanılmaz bir şekilde azalmış. Zaten imalatçılar da işin farkında ve ‘’Daha ne mangalı, et mi alınır daha? Ne zaman et fiyatları arttı, o zaman satışlarımız müthiş bir biçimde düştü. Gerçi biz bile artık mangalımız olsa dahi pikniğe gidemez olduk ‘’ dediler de durumu daha iyi idrak edebildim!
Bir ay içinde hem profesör hem de Başhekim yardımcısı oldu..
Çifte kavrulmuş gurur!
Atatürk Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç.Dr.Adem Karaman’ın iki hayali de ard arda gerçekleşti. Karaman, önce profesörlük ünvanına kavuştu, ardından da Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi’ne Başhakem yardımcısı oldu. Kendisini ziyarete gidenler hem profesörlüğünü kutladılar hem de başhekim yardımcılığını tebrik ettiler. Gazeteci büyüğüm Selahattin Şener ile ziyaretine gittiğimiz Prof.Dr.Adem Karaman’ı biz de iki mutluluğundan ötürü kutladık. Odası adeta sevenleri tarafından gönderilen çiçekler sebebiyle çiçek bahçesini andıran Adem Karaman, sırasıyla Su altı hekimliği, hiperbarik birimi, acil tıp, radyoloji, taş kırma, nükleer tıp, güvenlik ve danışma hizmetlerinden sorumlu oldu. Karaman, ‘’Her ikisinin de ard arda gelmesi elbette ki beni ve ailemi çok sevindirdi. İnşallah hem yeni ünvanım ve hem de görev yerim ile şehrime ve şehrim insanına en güzel hizmeti sunarım’’ dedi..
O şimdi Kayseri yolcusu..
HSK’nın yaz kararnamesi yürürlüğe girerken, akıbetini merak ettiğim isimlerden biri de hemşehrimiz ve arkadaşımız Murat Ayrancı’ydı. Yaklaşık 4 yıldan beridir Yozgat İdare Mahkemesi başkanlığı görevini yürüten Ayrancı’nın da tayin zamanıydı ve yeni görev yeri nere olacak, bilmiyorduk. HSK, idari yargıç atamalarında Ayrancı’nın yerini Kayseri olarak belirledi. Murat Ayrancı, Yozgat Bölge İdare Mahkemesi’nden Kayseri İdare Mahkemesi başkanlığına atandı. Hakimlik mesleğine başladığı dönem 4 yıl da Ankara’da 8.İdare Mahkemesi üyeliği görevinde bulunan Ayrancı’nın adli tatil sonrası Kayseri’ye giderek yeni görevine başlaması bekleniyor. Uzun yıllar Erzurum’da avukatlık yapan, girdiği hakimlik sınavını kazandıktan sonra bu mesleğe merhaba diyenAyrancı’nın Kayseri gibi daha büyük bir vilayete İdare Mahkemesi Başkanı olarak atanması biz hemşehrileri ve arkadaşları arasında büyük memnuniyet oluşturdu. Genç hakimimizin ben süper ligde temsil edilen Kayseri’ye tayinini ‘süper lige yükseldi’ olarak değerlendiriyorum, kendisine başarılar diliyorum. Bu benim son kararımdır..
TUTTUĞUM BABA SÖZLER : Hiç hata yapmamış adam, yeni bir şey denememiştir! (Albert Einstein)
DUVARIN DİLİ : Fındık kadar aklın vardı onda da kurt çıktı!
Tam da ‘’gören olmuş da bakan olmamış’’ deyimini hatırlatan bir hikaye bu.. Yıllar öncesinden Üçkümbetler’de başlatılan kentsel dönüşüm projesi tam hayat buldu derken özellikle Şair Nefi Ortaokulu’nun karşısındaki binaların yıkımı gerçekleşmiyor, proje de sekteye uğruyordu.. Çoğunluğu mahkemelik olan, tamamı ev ve işyerinden oluşan ve de yapılan yeni müzenin olduğu bölgede tam bir garabet oluşturan bu binalar öylesine duruyordu. Ama artık gören değil, bakan biri olmuş ki, durum değişti şimdi. Ve, ve o binalar için acil eylem planı yürürlüğe konuluyor. Geçtiğimiz günlerde Erzurum’a gelen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un bölgeyi gezerken bu garabeti gördüğü ve yetkililere, ‘’Bu işi bir an önce halledin’’ talimatı verdiği haberini aldım. Bölgeyi gezerken durumu gören bakanın bu talimat üzerine ilgililer buralarda oturan mesken sahipleri ile esnafa, ‘boşaltın’ talimatı göndermek zorunda kalmış ve böylelikle de o binalar niye orada duruyor sorusu da cevabını bulmuş olmuş!
Görünen o ki, daha önce Yakutiye eski Belediye Başkanı Ali Korkut döneminde bölgedeki her konut ve işyerinin yıkımı gerçekleştirilirken hangi sebeple yıkılmadığı anlaşılamayan binalar da birer birer gidecek. Yıkım ile bölge artık kısmen değil, tamamen gün yüzüne çıkmış olacak. Ada tamamen yeni bir mimarinin etkisi altına girecek, gelecek nesillere yeni yüzü yansıtılacak. Bu arada bu binalar yıkılırken mevcut görülen mahkeme davalarının akibeti de merak edilir hale geldi. Alanında 13. yüzyıl ile tarihlendirilen Üç Kümbetler, Kare Kümbet, Emirşeyh Türbesi gibi dikkat çekici yapıların da yer aldığı bölgede bu işlemlerin bakan talimatı sonrasında ne zamana kadar gerçekleşeceği de bir başka merak konusu.. Zira meselenin parasal boyutu var ve bu da ister istemez sürecin akıbetini belirleyecek gibi duruyor.. Ama bir gerçek var ki bir sonraki geldiğinde Bakan Kurum o binaları kesinlikle görmek istemeyecektir!
Ses etmeyin,
beste yapıyor!
Erzurum Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Ergün Engin’in ‘’Reyhani’nin çırağı’’ olarak tanıttığı ama ben gibi çoğu kişinin de adını ilk defa duyduğu gurbetçi halk ozanı Aşık Ömer Emircan’ın bir şiiri TRT Halk Müziği emekli sanatçısı Mehmet Çalmaşur tarafından besteleniyor.. Türkü formatında beste çalışmalarına başlanan şiir, sözleri ile daha şimdiden hafızalara kazınacak gibi görünüyor. ‘’Kara toprak’’ başlıklı şiir için beste çalışmalarına başlayan Mehmet Çalmaşur, ‘’Israrla bu şiirinin üzerinde durmasını isteyince kıramadım. Sözlerini ben de beğendiğim için beste konusunda Aşık Ömer Emircan’a söz verdim. İnşallah kısa sürede Avusturya’da çalışan gurbetçi aşığımızın bu eserini tamamlayıp, TRT repertuarına kazandırırım. diyor. ‘’Emircan’ım inkar etmedim haşa/Sonunda ölüm var gelir her başa/İster elli yaşa ister yüz yaşa/Nihayetin kara toprak unutma’’ diye son kıtası bestelenmek üzere olan eserin sahibi Aşık Ömer Emiircan’ın bir dönem de İstanbul’da önemli gazinolarda çalıp, söylediği ve o döneme damga vurduğu bilgisini edindim. Mehmet Çalmaşur ağabeye başarılar dilerken, bugünlerde sıla-i rahim yapan Erzurumlu Aşık Ömer Emircan’a da buradan tebriklerimi iletiyorum.
Alkışlarımız Horasan’a 5 yıldızlı otel yaptıran işinsanı Kazım Çelik’e gelsin..
‘Yıldız’lı pekiyi!
Artık sayılarında artış gözlenen marka ve yıldızlı otellerin ilgi alanına giren Erzurum, sadece merkezde değil, ilçelerde de konaklama konusunda seviye atlamaya başladı.. Bildiğim kadarıyla bugün Pasinler, Oltu ve Narman’da faaliyet gösteren yıldızlı otellerden biri de Horasan’da yaptırılıyor. İşinsanı Kazım Çelik, transit yol güzergahı olan Horasan merkezde beş yıldızlı bir otel yapımı için kolları sıvadı, start verdi. Jet hızıyla gerçekleşen kaba inşaatı tamamlanabilen, önümüzdeki yıl hizmete girmesi beklenen otel, en fazla yıldızı olan ilçe oteli konumunda olacak. Ankara’da çalıştığı MKE’den emekli olduktan sonra doğduğu yer olan ilçesi Horasan’a böyle bir yatırım planladığını söyleyen Kazım Çelik, bir çok özelliği bulunacak otelde kaplıca suyunun yeralacağını ve termal turizmin de gerçekleşeceğini belirtti. Müteşebbisi bu yatırımından ötürü kutluyor, Aksu Tente adı verilen otelin başta Horasan olmak üzere Erzurum’a, yaz ve kış turizmine hayırlı olmasını diliyorum..
Et konuştu, mangallar sustu!
Özellikle şehrimiz insanının yaz geldiğinde ailecek kendilerini dışarıya, bağlı- bahçeli, suyu olan, çimenli yerlere attığını hepimiz biliyoruz. Genelde de piknik olarak değerlendirilen bu gezilerin çoğunda mangal yakılır, et yenilir. Son zamanlarda bir çok ürüne olduğu gibi temel gıda maddesi olarak bildiğimiz ete de zam gelince, pikniğe gidenimizin sayısında bir hayli azalma da olduğu gözlenmiyor değil. Buradan et fiyatlarının ne denli yüksek olduğu anlamını çıkartabiliyoruz. Ama ben en çok da bunu bir yerde, Kavaflar Çarşısında mangal ve soba üretimi yapan işyerlerini ziyaret ettiğimde gördüm. Eskiden özellikle bu aylarda bu imalathaneler sürekli olarak gelen siparişler üzerine mangal imal ederlerdi. Ama görüyorum ki mangal üretimi inanılmaz bir şekilde azalmış. Zaten imalatçılar da işin farkında ve ‘’Daha ne mangalı, et mi alınır daha? Ne zaman et fiyatları arttı, o zaman satışlarımız müthiş bir biçimde düştü. Gerçi biz bile artık mangalımız olsa dahi pikniğe gidemez olduk ‘’ dediler de durumu daha iyi idrak edebildim!
Bir ay içinde hem profesör hem de Başhekim yardımcısı oldu..
Çifte kavrulmuş gurur!
Atatürk Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç.Dr.Adem Karaman’ın iki hayali de ard arda gerçekleşti. Karaman, önce profesörlük ünvanına kavuştu, ardından da Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi’ne Başhakem yardımcısı oldu. Kendisini ziyarete gidenler hem profesörlüğünü kutladılar hem de başhekim yardımcılığını tebrik ettiler. Gazeteci büyüğüm Selahattin Şener ile ziyaretine gittiğimiz Prof.Dr.Adem Karaman’ı biz de iki mutluluğundan ötürü kutladık. Odası adeta sevenleri tarafından gönderilen çiçekler sebebiyle çiçek bahçesini andıran Adem Karaman, sırasıyla Su altı hekimliği, hiperbarik birimi, acil tıp, radyoloji, taş kırma, nükleer tıp, güvenlik ve danışma hizmetlerinden sorumlu oldu. Karaman, ‘’Her ikisinin de ard arda gelmesi elbette ki beni ve ailemi çok sevindirdi. İnşallah hem yeni ünvanım ve hem de görev yerim ile şehrime ve şehrim insanına en güzel hizmeti sunarım’’ dedi..
O şimdi Kayseri yolcusu..
HSK’nın yaz kararnamesi yürürlüğe girerken, akıbetini merak ettiğim isimlerden biri de hemşehrimiz ve arkadaşımız Murat Ayrancı’ydı. Yaklaşık 4 yıldan beridir Yozgat İdare Mahkemesi başkanlığı görevini yürüten Ayrancı’nın da tayin zamanıydı ve yeni görev yeri nere olacak, bilmiyorduk. HSK, idari yargıç atamalarında Ayrancı’nın yerini Kayseri olarak belirledi. Murat Ayrancı, Yozgat Bölge İdare Mahkemesi’nden Kayseri İdare Mahkemesi başkanlığına atandı. Hakimlik mesleğine başladığı dönem 4 yıl da Ankara’da 8.İdare Mahkemesi üyeliği görevinde bulunan Ayrancı’nın adli tatil sonrası Kayseri’ye giderek yeni görevine başlaması bekleniyor. Uzun yıllar Erzurum’da avukatlık yapan, girdiği hakimlik sınavını kazandıktan sonra bu mesleğe merhaba diyenAyrancı’nın Kayseri gibi daha büyük bir vilayete İdare Mahkemesi Başkanı olarak atanması biz hemşehrileri ve arkadaşları arasında büyük memnuniyet oluşturdu. Genç hakimimizin ben süper ligde temsil edilen Kayseri’ye tayinini ‘süper lige yükseldi’ olarak değerlendiriyorum, kendisine başarılar diliyorum. Bu benim son kararımdır..
TUTTUĞUM BABA SÖZLER : Hiç hata yapmamış adam, yeni bir şey denememiştir! (Albert Einstein)
DUVARIN DİLİ : Fındık kadar aklın vardı onda da kurt çıktı!
