
Medreseye kuş konmasın diye çivi çaktılar!
Beş yıl süren restorasyondan sonra geçtiğimiz haftalarda ziyarete açılan tarihi Çifte Minareli Medreseye kuş konmasın diye çivi çakıldığı ortaya çıktı. Kuş konmaz dikenleri ziyaretçilerin büyük tepkisini çekti.

Onur SAĞSÖZ / ERZURUM
Erzurum’da Anadolu Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubad'ın kızı Hüdâvent Hatun tarafından 1253 yılında yaptırılan Çifte Minareleri Medrese, 5 yıl süren restorasyondan sonra ziyarete açıldı.Kapalı kaldığı 1742 gün boyunca tarihi mekânın zemindeki döşemeleri aslına uygun olarak yontma taş ile yenilendi. Minarelerdeki ve diğer bölümlerde yok olan 26 bin çini İznik'te üretilerek yerine takıldı. Taş yüzeyleri mikro kumlama ve kimyasal yöntemlerle temizlenirken, medresenin bakır kaplama olan çatı örtüsü onarılarak üzeri şeffaf çatı ile örtüldü. Sütunlardaki 'Allah' yazısının ortaya çıktığı sanat şaheserinin taş temizliği de yapılırken, çimentolu derzlerden arındırıldı.

Kuşları uzak tutmak için
Restorasyonu yaklaşık 7 milyon liraya mal olan Çifte Minareli Medrese’de önemli bir ayrıntı dikkat çekti. Medrese içindeki odaların pencere önleri ve kolon aralarındaki tahtaların üzeri tamamen çivilerle donatıldı. Kuşların konmaması için düşünülen yöntem hem ziyaretçilerin hem de hayvan severlerin büyük tepkisini çekti. Bazı hayvan hakları derneklerinin olayı protesto etmek için hazırlıklara başladığı öğrenilirken, daha önce benzer bir olay karşısında tepki koyan tarihçi Prof. Dr. İlberOrtaylı’nın, “Camilere kuş evleri yapan ecdadın, kuş konmasın diye çivi çakan evlatlarıyız”tweetiakıllara geldi.


Kuşlar için saray yapılırdı
Yüzyıllar sonra kuşlar konmasın diye Tarihi Çifte Minareli Medrese çivilerle donatılırken, Anadolu kültüründe durum bugün yaşananların tam tersi olarak görülüyor. Tarihi kaynaklarda birçok evin köşesinde kuşlar için yuvalar yapıldığı, göç yolları üzerinde su havuzları inşa edildiği belirtilirken, bu geleneğin Osmanlı mimarisine de yansıdığı biliniyor. Özellikle cami ve medreselerin köşelerine ‘kuş sarayları’denilen yuvalar yapıldığı ve bu eserlerin sırf kuşların kendilerini güvende hissetmeleri ve sert rüzgârlardankorunmaları amacıyla yapıldığı görülüyor.