Bayburt’ta yaşayan Süheyla Demir, evinin bir odasında kurduğu tezgahında eski kazakları sökerek, yeniden kullanılmaya hazır ürünler üretiyor. Evinin bir diğer odasına kurduğu kuluçka makinesi ile tavuk ve yumurta üreten Demir, bahçesinin bir kısmını seraya çevirerek kendi organik sebzesini de bu bahçede üretiyor.
Bayburtlu Süheyla Demir, giyilmeyen, eskiyen yün kazakları söküp yeniden iplik haline getirdikten sonra kilim, paspas, halı, atkı gibi ürünler dokuyan para kazanıyor. Bunun yanı sıra evinin bir diğer odasına kurduğu kuluçka makinesi ile tavuk ve yumurta üreten Demir, bahçesinin bir kısmını seraya çevirerek kendi organik sebzesini de bu bahçede üretiyor. Çömlek yapımına merak saldığını belirten Demir, eşine ekonomik destekte bulunmak için dağ bayır gezerek, bulduğu topraklarla çömlek üretiyor. Kazandığını parayla çocuklarını okuttuğunu söyleyen Demir, aynı zamanda eşinin sigortasını ödeyerek emekli olmasını sağlamış.
Ev hanımı olmanın çalışmaya engel olmadığını vurgulayan Demir, sadece bu iş koluyla sınırlı kalmadığının altını çizdi.
"Tavuk çiftliği kurmaya 2 tavukla başladım"
Evinin bir odasına kurduğu kuluçka makinesiyle organik tavuk ve yumurta ürettiğini söyleyen Demir, " Baktım ki ürettiğim et yumurta çok lezzetli, tavukları kuluçkaya yatırmaya başladım. Bu iş böyle olmayacak dedim, kuluçka makinesi aldım sonra kuluçka makinesinden çıkan civcivlerle tavuk çiftliği kurmaya karar verdim" dedi.
“Çömlek işine de el attı”
Son dönemlerde çömlek, güveç işine merak saldığını kaydeden Demir, bisikletten çömlek yapma aparatı yaptığını, bu aparatla da toprak kaplar,çömlekler ürettiğini belirtti. Demir, “Benim eşim sobacı, dışarıdan her yıl 30-40 bin liraya çömlek malzemesi getiriyor. Ben bu çömleği niye kendim yapmayayım, dışarıya verdiğimiz o para neden cebimize kalmasın diyerek bu işe giriştim. Şimdilerde ise çömlek, güveç, eşim iş yerinde kullansın diye toprak malzemeler yapıyorum" diye konuştu.
“Bahçeden sofraya organik sebze”
Bahçesinin bir kısmını seraya çevirerek seracılık yaptığını, yazın sebze ve meyvesini kendisinin ürettiğini belirten Demir, elde ettiği mahsulle kışlık konserve, salça ihtiyacını kendi bahçesinden karşıladığını vurguladı. Dalından kopararak tükettiği sebze meyvenin tadının markettekilerden farklı olduğunu ifade eden Demir, "Kış mevsimi için konservelik menemen, salça yaparım. Marketteki domatesle, dalından koparıp yediğim domatesin tadı kesinlikle bir değil, organik olan her şeyin lezzeti bambaşka" şeklinde konuştu.iha
Bayburtlu Süheyla Demir, giyilmeyen, eskiyen yün kazakları söküp yeniden iplik haline getirdikten sonra kilim, paspas, halı, atkı gibi ürünler dokuyan para kazanıyor. Bunun yanı sıra evinin bir diğer odasına kurduğu kuluçka makinesi ile tavuk ve yumurta üreten Demir, bahçesinin bir kısmını seraya çevirerek kendi organik sebzesini de bu bahçede üretiyor. Çömlek yapımına merak saldığını belirten Demir, eşine ekonomik destekte bulunmak için dağ bayır gezerek, bulduğu topraklarla çömlek üretiyor. Kazandığını parayla çocuklarını okuttuğunu söyleyen Demir, aynı zamanda eşinin sigortasını ödeyerek emekli olmasını sağlamış.
Ev hanımı olmanın çalışmaya engel olmadığını vurgulayan Demir, sadece bu iş koluyla sınırlı kalmadığının altını çizdi.
"Tavuk çiftliği kurmaya 2 tavukla başladım"
Evinin bir odasına kurduğu kuluçka makinesiyle organik tavuk ve yumurta ürettiğini söyleyen Demir, " Baktım ki ürettiğim et yumurta çok lezzetli, tavukları kuluçkaya yatırmaya başladım. Bu iş böyle olmayacak dedim, kuluçka makinesi aldım sonra kuluçka makinesinden çıkan civcivlerle tavuk çiftliği kurmaya karar verdim" dedi.
“Çömlek işine de el attı”
Son dönemlerde çömlek, güveç işine merak saldığını kaydeden Demir, bisikletten çömlek yapma aparatı yaptığını, bu aparatla da toprak kaplar,çömlekler ürettiğini belirtti. Demir, “Benim eşim sobacı, dışarıdan her yıl 30-40 bin liraya çömlek malzemesi getiriyor. Ben bu çömleği niye kendim yapmayayım, dışarıya verdiğimiz o para neden cebimize kalmasın diyerek bu işe giriştim. Şimdilerde ise çömlek, güveç, eşim iş yerinde kullansın diye toprak malzemeler yapıyorum" diye konuştu.
“Bahçeden sofraya organik sebze”
Bahçesinin bir kısmını seraya çevirerek seracılık yaptığını, yazın sebze ve meyvesini kendisinin ürettiğini belirten Demir, elde ettiği mahsulle kışlık konserve, salça ihtiyacını kendi bahçesinden karşıladığını vurguladı. Dalından kopararak tükettiği sebze meyvenin tadının markettekilerden farklı olduğunu ifade eden Demir, "Kış mevsimi için konservelik menemen, salça yaparım. Marketteki domatesle, dalından koparıp yediğim domatesin tadı kesinlikle bir değil, organik olan her şeyin lezzeti bambaşka" şeklinde konuştu.iha
