
Alvarlı Efe Hazretlerinin 1996 yılında hayatını kaybeden torunu Sadi Efendi’nin (Mazlumoğlu) cenaze namazını, Fethullah Gülen’in kıldırmak istediği ancak ailesinin buna izin vermediği ortaya çıktı.Sadi Efendi’nin kardeşi Hasan Mazlumoğlu, “O malum şahıs ağabeyime iftira atmıştı” dedi.
Onur SAĞSÖZ / ERZURUM
Alvarlı Efe Hazretlerinin torunu ve aynı zamanda Efe Hazretleri Vakfı Erzurum Şube Başkanı Hasan Mazlumoğlu, FETÖ/PDY terör örgütünün lideri Fethullah Gülen ile ilgili çarpıcı bir detayı açıkladı.Ağabeyi Sadi Efendi’nin 1996 yılında kalp rahatsızlığı nedeniyle hayatını kaybettiğini anlatan Mazlumoğlu, “O malum şahıs kendi kıymetini artırmak için her fırsatta Alvarlı Efe Hazretlerinin ismini istismar etti. İftira attığı ağabeyim vefat ettiğinde Erzurum’a gelmiş, cenaze namazını kıldırmak istemişti. Ama ailemiz buna müsaade etmedi. Cenaze namazını dönemin Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz kıldırmıştı. O malum şahıs bir süre defin sırasında göründü. Sonrasında taziye bile vermeden gitti” dedi.

“Ona hürmeti varmış gibi davranarak kendisine yer edinmeye çalıştı”
Alvarlı Efe Hazretleri’nin sadece Erzurum’un değeri olmadığını, günümüzde birçok kesimin sitayişle, hasretle ve hürmetle yâd ettiği bir şahsiyet olduğunu kaydeden Mazlumoğlu, Gülen’in her daim fırsatçılık yapmaya çalıştığını söyledi. Mazlumoğlu, şöyle devam etti. “Herkesin hürmet duyduğu kimseyi kendisine referans gösterecek ki kendi kıymetini artırsın. Efe Hazretleri dünya, siyasi görüşü ne olursa olsun her kesim tarafından çok sevilen bir şahsiyet. Dolayısıyla onu seviyormuş gibi, ona hürmeti varmış gibi davranarak kendisine yer edinmeye çalıştı.”
“Talebesi olması mümkün değil”
“Bu malum şahsın Efe Hazretlerine sevgisi de yoktur hürmeti de yoktur. Çünkü Efe Hazretleri 1939 yılından Alvar’dan çıkmış, Erzurum’a yerleşmiş. Bu malum şahsiyet 1941 yılında dünyaya gelmiş. Babası da 1949 yılında Alvar’a imam olmuş. Bunun Efe Hazretlerine talebe olma gibi bir ihtimali söz konusu değil. Ancak Efe Hazretleri Kur’an ilimlerini okuyanı da okutanı da çok sever.Yanına gidip gelen talebeler gibi malum şahsiyette gitmiş gelmiştir.”
“Efe Hazretleri için taziye bile vermedi”
Efe Hazretleri’nin 1956 yılında vefat ettiğini anımsatan torunu Hasan Mazlumoğlu, “Geriye bir tek oğlu Seyfettin Efendi kalmıştı. Zaten başka da evladı yoktur. Bu malum şahsiyet Efe Hazretlerinin taziyesi için bile oğluna uğramamıştır. Efe Hazretlerinin vefatından sonra oğlunun yanında hiç görülmemiştir. Mademki Efe hazretlerini çok seviyor da oğlunun yanında görülseydi” dedi.

‘Alvar imamı’ deyip küçümsüyor
FETÖ/PDY lideri Fethullah Gülen’in kitaplarında Seyfettin Efendi isminin hiç geçmediğini de dile getiren Mazlumoğlu, şunları söyledi. “Bu nasıl sevgi, bu nasıl bağlılık. Efe Hazretlerinden bahsederken bile genelde ‘Alvar İmamı’ diye yazıyor. Bu ifade de bize göre küçümseyici bir tavır vardır. Elbette ki köy imamlarına saygımız da, hürmetimiz de sonsuzdur. Ancak Efe Hazretleri imam olmakla beraber alim ve mürşit bir şahsiyettir. Vaazlarında, kitabında ‘Alvar imamı’ diyerek bize göre küçümsemektedir. Ayrıca ağabeyim Sadi Efendi Kurşunlu Medresesi'nde bu malum şahıs ve eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz gibi isimlerin de bulunduğu birçok isme hocalık yapmıştır. Dolayısıyla malum şahsiyetin Efe Hazretlerine olan sevgisi, saygısı sadece görüntüdedir. Bu istismardan başka bir şey değildir. Çünkü bu adam bir projeyle ortaya çıktı. Dinler arası diyalog projesiyle ortaya çıktı. Efe Hazretleriyle kendisini ilintili gösterecek ki inandırıcılık yakalayabilsin. Efe Hazretleriyle ne bir bağı vardır, ne de dediği gibi Efe Hazretlerine büyük bir muhabbeti yoktur.İnsanların sevdiğini seviyormuş gibi görünmek en büyük istismardır.”
“Babam gerçek yüzünü görmüştü”
Babasının FETÖ/PDY lideri Fethullan Gülen’in gerçek yüzünü 1980 yılında gördüğünü ifade eden Mazlumoğlu, “Rahmetli babam çok mesafeliydi. Konuştuğu gibi olmadığını, suretiyle siretinin farklı olduğunu söylerdi. O yüzden hep uzak, hep mesafeli kaldık.”
“Bize sormadan yurda ismini verdiler”
“Mesela bu malum şahsiyet, hocası Sadi Efendinin ismini bir yurda verdi. Biz Sadi Efendinin kardeşleriyiz bize sormadılar. Sorsalardı ki zaten izin vermezdik.1 Mart 1996’da ağabeyimi defnettiğimizde defin sırasında bir süre bulundu. Taziye bile vermeden çıktı gitti”diye konuştu.

Başbakanlığı döneminde açıklamıştı
Öte yandan FETÖ/PDY lideri FethullahGülen’in hocası Sadi Efendi’ye attığı iftirayı ilk olarak dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan gündeme getirmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlığı döneminde Erzurum Gar Meydanı'nda düzenlediği mitingde şunları söylemişti:
"Bu Pesilvanya’daki zat gençliğinde, Erzurum’da bu çok önemli, bilmeyebilirsiniz, öğrenmekte fayda var, Erzurum'da Alvarlı Efe Hazretlerinin medresesine gidip geliyor, kendi yazdığı kitapta, Alvarlı Efe'nin torunu olan Sadi Hoca'dan ders aldığını, Sadi Hoca'nın tecrübesiz ve bilgisiz olduğunu aralarındaki anlaşmazlık nedeniyle medreseden ayrıldığını söylüyor, bi taraftan Sadi Hoca'dan ders aldığını söylüyor, diğer taraftan da bilgisiz olduğunu söylüyor. Bir gazeteci hanım kardeşimiz, Alvarlı Efe Hazretlerinin torunu, Nagip Efendi'ye ulaşıyor, işin aslını soruyor. Nakip efendi, bu gazeteci kardeşimize meselenin, aslını anlatmış ve bir gün medreseye jandarmalar geliyor. Sadi Efendinin kollarına, kelepçe takıyor. Gürcükapı’daki karakola götürüyorlar. Erzurum ayağa kalkıyor. Halk Gürcükapı'daki karakolun önüne yığılıyor. Erzurum'da adeta kıyamet kopuyor. Kısa süre sonra hadise anlaşılıyor. Sadi Efendi’den şikâyetçi olan genç, Pensilvanya’daki zat, biliyor musunuz? Jandarmaya gitmiş, 'Sadi Efendi Atatürk aleyhinde konuşuyor' diye şikâyette bulunmuş ve bu yalanla da Sadi Efendi'yi tutuklattırmış. Görüyorsunuz değil mi, takiyenin, yalanın, fitnenin ne zaman başladığını. Görüyorsunuz değil mi?"