Yıkılmak üzere olan SGK binasının bir çoklarında olduğu gibi bende de çok izi var!
Sen sus, anıların konuşsun!
Bugün her üçü de merhum olan Nihat Kitapçı, Necati Güllülü ve Mehmet Ali Ünal’ın belediye başkanlığı dönemlerine de tanıklık etmişti SKG binası. Gez Mahallesi’ndeki Kuşkay’lara ait binadan sonraki Erzurum’un en çok katlı binası olarak uzun yıllar hizmet verdi. Kuşkusuz 30-40 yaş üzeri her Erzurumlunun bu bina ile ilgili hatırası, yaşanmışlığı vardır. Bir şekilde girmiştir illa ki her insan o binadan ve acı, tatlı anıları mevcuttur. Benim için de ‘ÇOK ÖZEL’ bir binadır bugün yıkılması an meselesi olan o bina. İşte bende de anlam bulan bina ile ilgili aklımda kalanlar:
-Dönemin siyasi yasaklı lideri merhum eski Başbakan ve Cumhurbaşkanlarımızdan Süleyman Demirel ile miting sonrası burada el sıkışmıştım ve kendisine akabinde düzenlenen toplantıda soru sormuştum.
-Hayatımda ilk defa asansörde bu binada kalmıştım.
-Fikret Alyanak’ın açtığı Erzurum’un ilk klişe atölyesini burada görmüştüm.
Erzurumspor bu sezon ligde kalsın, öpüp başınıza koyun..
Siz şampiyon farzedin!
Erzurumspor’un bu sezon kötü bir performans sergilediğini hepimiz biliyoruz. Öyle bir şey ki, takım küme düşme hattında ve olası düşecek adaylardan da birisi. Önceleri aday adayıydı ama görünen o ki artık son zamanlarda bayağı bir aday! Bana göre Tuzla ve Altınordu mağlubiyetleri Erzurumspor’u bu noktaya getirdi. Her iki takım da rakipti ve hem de kendi sahasında mağlup oldu mavi-beyazlılar. Elbette ki gelinen bu noktada sadece futbolcular sorumlu ve de sorunlu değil. Transfer tahtasının açılmaması, takıma ihtiyaç duyulan takviyelerin yapılmaması takımı bu noktaya getirdi. Tamamen yönetimsel sorunlardan kaynaklanan bir akıbet bu. Teknik adam konusu da bu sorunlar içerisinde yeralır ki, çok fazla ısrar edildi.
***
Şimdi her türlü şartlarda Erzurumspor’un ligde kalmasını istememiz ve de sağlamamız lazım. Eğer bu takım düşerse hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Şekil A’da çok örnekleri mevcut. Bir daha çıkması kolay değildir. Takımın bu yıl ligde kalmasını öpüp başımıza koymamız lazım. Şahsen bu saat itibariyle ben öyle yapacağım. Ne zaman ligde kalır bana göre bu sene şampiyon olmuş kabul edeceğim. Başarı bu defa şampiyon olmak değil, ligde kalmaktır. Günün sonunda kazanan biz olacağız yine. Bu şehir. O açıdan hepimizin de bu yüzden ligde kalmış bir Erzurumspor’a süper lige çıkmış muamelesi yapmamız gerekir. Bu benim son kararımdır!
Süper lige çıkacak takımlar ile ilgili tahminde bulundu..
Ahmet Dal isim verdi!
Ligde kalmak için büyük mücadele veren Erzurumspor FK’nın Başkanı Ahmet Dal ile keşke bu sezon sonunda Erzurumspor ile birlikte süper lige çıkacak iki takımın kimler olacağının sohbetini yapıyor olsaydık. Ama kaderin cilvesine bakın ki kulübü ziyaret ettiğimde Dal ile başka takımları konuşuyorken bulduk kendimizi. Son kongrede aldığı yükün sorumluluğu ile oldukça sıkıntılı günler yaşayan Ahmet Dal ile yine de bu muhabbeti yaptık. Erzurum’un kesinlikle ligde kalacağına olan inancını dile getiren başkana ‘’Sizce süper lig ipini bu sezon sonunda kim göğüsler?’’ sorusunu sordum. Başkana göre güncel puan cetvelinde 51 puan ile lider olan Samsunspor’un yanısıra takipçisi Eyüpspor kesinlikle direkt süper lige çıkan iki takım olacak. ‘’Peki üçüncü takım kim olur?’’ sorusuna ise tereddüet etmeksizin ‘’Çaykur Rizespor’’ cevabını verirken, her üç takımın da güçlü kadrolar kurduğuna ve alternatifli oyuncu gruplarına sahip olduklarına dikkat çekiyordu.
‘Terki diyar’ın bir diğer adı da Naci Elmalı oldu..
Arşivlerin Reyhanisi’ni çok arayacağız!
Bugün adı İl Halk Kütüphanesine verilen İsmail Saip Sencer ne ise benim için Naci Elmalı da odur. Tarihçi, araştırmacı ve de arşivci Naci Elmalı’yı bende özel kılan yönü, Erzurum’da az adamlardan oluşudur. Konuştuğunda insana iyi hissettiren bir kişilik de olan Naci Elmalı’nın şehri terkedenler zincirine dahil olduğunu öğrendiğimde ‘cızz’ etti yine içim! Böylesine değerli bir kültür adamının da şehrimizden ayrılması, tıpkı Reyhani gibi Bursa’ya göç etmesi, büyük harfler ile yazıyorum, KAYIPTIR! Hem de çok büyük kayıp. Böylesine önemli bir insanın artık bu şehirde olmamayışı, nefes almıyor olması, eksikliktir de. Keşke imkan olsa da Naci Elmalı dönse ve kaldığı yerden devam etse. Bu yüzden de ben Naci ağabeye arşivlerin Reyhanisi diyorum. Kıymeti bilinmeyen, ya da az bilinen adamlardan olduğu için. Özellikle son yıllarda yazdığı ve tarihte not düşen önemli kitap, çalışma ve araştırmaları ile kıymet arzeden ağabeyimizin artık bu tercihine saygı duyuyor, bundan sonraki yaşamında sağlıklı, başarılı günler diliyorum..
Bakırcı mahallesi ‘’Ben zaten dolmuşum, gelmeyin üstüm’’ der gibi..
Bu sokaktan geçmek yürek istiyor!
Erzurum’un en eski yerleşim merkezlerinden birisi olan Bakırcı Mahallesi, adeta kentsel dönüşüm için bağırıyor. En yenisi 50 yıllık olan evler, adeta sokaklarından geçenlerin üstüne düşecek gibi görünüyor. Eski olduğu için çoğu oturanları tarafından terkedilen ve adeta ölüm sessizliği yaşayan mahallede yürümek, yürek istiyor. Kentsel dönüşüm için en elzem semtlerden olan Bakırcı Mahallesi’ndeki binaların bazılarının da ya yıkıldığı ya da yıkılmasının an meselesi olduğu görülüyor. Herhangi bir can kaybına sebebiyet vermemek için ne sürette olursa olunsun bir an önce yıkımın gerçekleşmesi ve hafriyatın da alınması gerekiyor. Hem de hemen. Her ne kadar bir çoklarımızın anılarının olduğu bir eski mahalle daha tarihe karışacak ama, olsun. Burada binalar adeta ‘’Ben zaten dolmuşum, üstüme gelmeyin’’ der gibi..
TUTTUĞUM BABA SÖZLER: Herkesin bir gideni vardır, içinden bir türlü uğurlayamadığı! (Turgut Uyar)
DUVARIN DİLİ : Konuşacak çok şey var ama konuşacak kimse kalmadı!
Sen sus, anıların konuşsun!
Bugün her üçü de merhum olan Nihat Kitapçı, Necati Güllülü ve Mehmet Ali Ünal’ın belediye başkanlığı dönemlerine de tanıklık etmişti SKG binası. Gez Mahallesi’ndeki Kuşkay’lara ait binadan sonraki Erzurum’un en çok katlı binası olarak uzun yıllar hizmet verdi. Kuşkusuz 30-40 yaş üzeri her Erzurumlunun bu bina ile ilgili hatırası, yaşanmışlığı vardır. Bir şekilde girmiştir illa ki her insan o binadan ve acı, tatlı anıları mevcuttur. Benim için de ‘ÇOK ÖZEL’ bir binadır bugün yıkılması an meselesi olan o bina. İşte bende de anlam bulan bina ile ilgili aklımda kalanlar:
- Binanın en alt katında yeralan Matbaalar Çarşısı’nda mesleğe ilk adımımı atmıştım, rahmetli Kemal Alyanak’ın sahibi olduğu MİLLETİN SESİ Gazetesi’nde muhabirliğe başlamıştım.
- O günün Valisi Recep Birsin Özen’in şahitliğinde eşim Neşe ile Set Restaurant’ta nikahım kıyılmıştı.
- Henüz çiçeği burnunda bir muhabir iken basın toplantısında ilk sorumu Belediye Başkanı Nihat Kitapçı’ya burada sormuştum.
- İlk ciddi meclis toplantısını burada izlemiştim ve üyelerin masalara çıktığı kavgalı oturumlar ile burada tanışmışlığım olmuştu.
-Dönemin siyasi yasaklı lideri merhum eski Başbakan ve Cumhurbaşkanlarımızdan Süleyman Demirel ile miting sonrası burada el sıkışmıştım ve kendisine akabinde düzenlenen toplantıda soru sormuştum.
-Hayatımda ilk defa asansörde bu binada kalmıştım.
-Fikret Alyanak’ın açtığı Erzurum’un ilk klişe atölyesini burada görmüştüm.
Erzurumspor bu sezon ligde kalsın, öpüp başınıza koyun..
Siz şampiyon farzedin!
Erzurumspor’un bu sezon kötü bir performans sergilediğini hepimiz biliyoruz. Öyle bir şey ki, takım küme düşme hattında ve olası düşecek adaylardan da birisi. Önceleri aday adayıydı ama görünen o ki artık son zamanlarda bayağı bir aday! Bana göre Tuzla ve Altınordu mağlubiyetleri Erzurumspor’u bu noktaya getirdi. Her iki takım da rakipti ve hem de kendi sahasında mağlup oldu mavi-beyazlılar. Elbette ki gelinen bu noktada sadece futbolcular sorumlu ve de sorunlu değil. Transfer tahtasının açılmaması, takıma ihtiyaç duyulan takviyelerin yapılmaması takımı bu noktaya getirdi. Tamamen yönetimsel sorunlardan kaynaklanan bir akıbet bu. Teknik adam konusu da bu sorunlar içerisinde yeralır ki, çok fazla ısrar edildi.
***
Şimdi her türlü şartlarda Erzurumspor’un ligde kalmasını istememiz ve de sağlamamız lazım. Eğer bu takım düşerse hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Şekil A’da çok örnekleri mevcut. Bir daha çıkması kolay değildir. Takımın bu yıl ligde kalmasını öpüp başımıza koymamız lazım. Şahsen bu saat itibariyle ben öyle yapacağım. Ne zaman ligde kalır bana göre bu sene şampiyon olmuş kabul edeceğim. Başarı bu defa şampiyon olmak değil, ligde kalmaktır. Günün sonunda kazanan biz olacağız yine. Bu şehir. O açıdan hepimizin de bu yüzden ligde kalmış bir Erzurumspor’a süper lige çıkmış muamelesi yapmamız gerekir. Bu benim son kararımdır!
Süper lige çıkacak takımlar ile ilgili tahminde bulundu..
Ahmet Dal isim verdi!
Ligde kalmak için büyük mücadele veren Erzurumspor FK’nın Başkanı Ahmet Dal ile keşke bu sezon sonunda Erzurumspor ile birlikte süper lige çıkacak iki takımın kimler olacağının sohbetini yapıyor olsaydık. Ama kaderin cilvesine bakın ki kulübü ziyaret ettiğimde Dal ile başka takımları konuşuyorken bulduk kendimizi. Son kongrede aldığı yükün sorumluluğu ile oldukça sıkıntılı günler yaşayan Ahmet Dal ile yine de bu muhabbeti yaptık. Erzurum’un kesinlikle ligde kalacağına olan inancını dile getiren başkana ‘’Sizce süper lig ipini bu sezon sonunda kim göğüsler?’’ sorusunu sordum. Başkana göre güncel puan cetvelinde 51 puan ile lider olan Samsunspor’un yanısıra takipçisi Eyüpspor kesinlikle direkt süper lige çıkan iki takım olacak. ‘’Peki üçüncü takım kim olur?’’ sorusuna ise tereddüet etmeksizin ‘’Çaykur Rizespor’’ cevabını verirken, her üç takımın da güçlü kadrolar kurduğuna ve alternatifli oyuncu gruplarına sahip olduklarına dikkat çekiyordu.
‘Terki diyar’ın bir diğer adı da Naci Elmalı oldu..
Arşivlerin Reyhanisi’ni çok arayacağız!
Bugün adı İl Halk Kütüphanesine verilen İsmail Saip Sencer ne ise benim için Naci Elmalı da odur. Tarihçi, araştırmacı ve de arşivci Naci Elmalı’yı bende özel kılan yönü, Erzurum’da az adamlardan oluşudur. Konuştuğunda insana iyi hissettiren bir kişilik de olan Naci Elmalı’nın şehri terkedenler zincirine dahil olduğunu öğrendiğimde ‘cızz’ etti yine içim! Böylesine değerli bir kültür adamının da şehrimizden ayrılması, tıpkı Reyhani gibi Bursa’ya göç etmesi, büyük harfler ile yazıyorum, KAYIPTIR! Hem de çok büyük kayıp. Böylesine önemli bir insanın artık bu şehirde olmamayışı, nefes almıyor olması, eksikliktir de. Keşke imkan olsa da Naci Elmalı dönse ve kaldığı yerden devam etse. Bu yüzden de ben Naci ağabeye arşivlerin Reyhanisi diyorum. Kıymeti bilinmeyen, ya da az bilinen adamlardan olduğu için. Özellikle son yıllarda yazdığı ve tarihte not düşen önemli kitap, çalışma ve araştırmaları ile kıymet arzeden ağabeyimizin artık bu tercihine saygı duyuyor, bundan sonraki yaşamında sağlıklı, başarılı günler diliyorum..
Bakırcı mahallesi ‘’Ben zaten dolmuşum, gelmeyin üstüm’’ der gibi..
Bu sokaktan geçmek yürek istiyor!
Erzurum’un en eski yerleşim merkezlerinden birisi olan Bakırcı Mahallesi, adeta kentsel dönüşüm için bağırıyor. En yenisi 50 yıllık olan evler, adeta sokaklarından geçenlerin üstüne düşecek gibi görünüyor. Eski olduğu için çoğu oturanları tarafından terkedilen ve adeta ölüm sessizliği yaşayan mahallede yürümek, yürek istiyor. Kentsel dönüşüm için en elzem semtlerden olan Bakırcı Mahallesi’ndeki binaların bazılarının da ya yıkıldığı ya da yıkılmasının an meselesi olduğu görülüyor. Herhangi bir can kaybına sebebiyet vermemek için ne sürette olursa olunsun bir an önce yıkımın gerçekleşmesi ve hafriyatın da alınması gerekiyor. Hem de hemen. Her ne kadar bir çoklarımızın anılarının olduğu bir eski mahalle daha tarihe karışacak ama, olsun. Burada binalar adeta ‘’Ben zaten dolmuşum, üstüme gelmeyin’’ der gibi..
TUTTUĞUM BABA SÖZLER: Herkesin bir gideni vardır, içinden bir türlü uğurlayamadığı! (Turgut Uyar)
DUVARIN DİLİ : Konuşacak çok şey var ama konuşacak kimse kalmadı!
