
Bu yazının gazetede yayımlandığı günün sadece dört gün öncesinde çocuklarımız 2021-2022 eğitim-öğretim yılını resmen tamamladılar ve karne aldılar.
Ama biliyor musunuz, ‘çocuklarımız’ deyince okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise çağındaki tam 18 milyon 85 bin 943 öğrenciden söz etmiş oluyoruz. Lisans ve yüksek lisans öğrencilerini içermeyen bu sayı, Türkiye’de eğitime ilişkin sürekli güncellenen veri ve istatistikler paylaşan Eğitim Ajansı’nın 16 Mayıs 2022 günü Milli Eğitim Bakanlığı Örgün Eğitim İstatistiği’ne dayandırarak paylaştığı haberin içeriğinde geçiyor:
‘Şu anda Türkiye’de üniversite öncesi öğrenim düzeyinde tam 67 bin 124 okul (bunların 62 bin 460’ı devlet okulu ve 4664’ü özel okul) ve 1 milyon 112 bin 305 öğretmen var. Öğretmenlerin de yaklaşık 1 milyon 40 bini devlet okullarında, 172 bini özel okullarda görev yapmakta.’
Bu sayılar, bütün makro ekonomik hesaplarımızı değiştirebilecek kadar büyük, ciddi ve önemli sayılar…
Fakat okullarımızda lafta değil, gerçekten ‘milyonlarca’ öğrenciye henüz karne verilmişken biz madalyonun diğer tarafına, yetişkinlerin karnesine bir bakalım:
★★
‘Tövbe estağfurullah! Nerden çıktı şimdi bu; nasıl bir karneden söz ediyoruz? Hangi dersler var büyüklerin karnesinde?’ vs vs dediğinizi duyar gibiyim. Olsun, biz yine de bir bakalım:
Okul yolunu çoktan unutmuş kimselerin karnesinde yer alabilecek ilk ders: Müzakere ve Uzlaşı Kültürü
Bizi çevreleyen kaos ortamında demokrasiyi geliştirmekten terörü bitirmeye, anayasa reformundan eğitimi yeniden yapılandırmaya kadar birçok girişimin başarıya ulaşması, uzlaşma becerilerimizi bireylerarası veya uluslararası bazda bugünün ilerisine taşımakla mümkün olur.
Hiç kuşku duymadan söylüyorum, bu ders, büyüklerin karnesindeki ağırlıklı derslerden biri.
Katsayısı da öyle 4’le falan değil, 40’la çarpılıyor!
Yani, başarısızlık durumunda küçültüp 40 parça edebiliyor insanı…
Ya da başardığında 40 kat büyütüyor; insan ediyor…
★★
Bir diğer ders: Olumlu Düşünme Becerisi
Halk arasında iyimserlik, pozitif enerji yayma gibi tanımlar da yapılır bu önemli ders için…
Ama sadece mutluyken değil, daha çok mutsuzluk, kriz, bunalım anlarında olumlu düşünebilmek, bu derste hüner sayılıyor.
★★
Olumlu Düşünme Becerileri dersinin pratiğini ve bütün bir dönem boyunca gerçekleşmiş laboratuvar uygulamalarını içeren üçüncü ders: Sorun ya da Kriz Çözme Becerisi
Evet, bu müfredat da son derece önemlidir biz yetişkinler için. Zira bu alanda sergilediğimiz pratik performanslar sadece kariyerimizi ya da sosyal çevremizi değil, aile huzurumuzu da biçimlendiriyor.
Geride kalan hayatınıza dönüp bakın!
Haksız mıyım?
Sizi bulunduğunuz yere çözebildiğiniz veya çözemediğiniz krizler getirmedi mi?
★★
Büyüklerin karnesindeki dört numaralı ders: Anlayış ve Hoşgörü
Kesinlikle göründüğü kadar kolay olmayan, zor bir ders bu…
Sene başında ‘Kafadan 100’ yazdığımız; ama karne günü, gerçekle yüzleştiğimizde 10’u göremediğimiz, harbîden zor bir ders.
Ecnebilerin ‘Tolerans’ dediği o yardımcı kaynağı hatmetmeden bu dersten geçer not almak öyle her babayiğidin harcı değil!
★★
Ve Aile Bütçesi dersi…
Sayısal derslerin en babası; kolay mı bu dersten geçer not almak?
Zaten Türkiye istatistikleri de her 100 yetişkinden 65’inin bu derste zorlandığını gösteriyor.
Muhtemelen biliyorsunuzdur, Türk-İş’e göre ‘çalışan nüfusunun’ büyük kısmı, konfederasyonun Haziran-2022 için 6 bin 17 lira olarak belirlediği ‘açlık sınırının’ altında bir bütçeyle yaşıyor. Zor zanaat, çok zor!.. Siz ne kadar başarılısınız peki bu bütçeyle geçinmek konusunda? O mucizeyi başarabiliyor musunuz?
Ama biliyor musunuz, ‘çocuklarımız’ deyince okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise çağındaki tam 18 milyon 85 bin 943 öğrenciden söz etmiş oluyoruz. Lisans ve yüksek lisans öğrencilerini içermeyen bu sayı, Türkiye’de eğitime ilişkin sürekli güncellenen veri ve istatistikler paylaşan Eğitim Ajansı’nın 16 Mayıs 2022 günü Milli Eğitim Bakanlığı Örgün Eğitim İstatistiği’ne dayandırarak paylaştığı haberin içeriğinde geçiyor:
‘Şu anda Türkiye’de üniversite öncesi öğrenim düzeyinde tam 67 bin 124 okul (bunların 62 bin 460’ı devlet okulu ve 4664’ü özel okul) ve 1 milyon 112 bin 305 öğretmen var. Öğretmenlerin de yaklaşık 1 milyon 40 bini devlet okullarında, 172 bini özel okullarda görev yapmakta.’
Bu sayılar, bütün makro ekonomik hesaplarımızı değiştirebilecek kadar büyük, ciddi ve önemli sayılar…
Fakat okullarımızda lafta değil, gerçekten ‘milyonlarca’ öğrenciye henüz karne verilmişken biz madalyonun diğer tarafına, yetişkinlerin karnesine bir bakalım:
★★
‘Tövbe estağfurullah! Nerden çıktı şimdi bu; nasıl bir karneden söz ediyoruz? Hangi dersler var büyüklerin karnesinde?’ vs vs dediğinizi duyar gibiyim. Olsun, biz yine de bir bakalım:
Okul yolunu çoktan unutmuş kimselerin karnesinde yer alabilecek ilk ders: Müzakere ve Uzlaşı Kültürü
Bizi çevreleyen kaos ortamında demokrasiyi geliştirmekten terörü bitirmeye, anayasa reformundan eğitimi yeniden yapılandırmaya kadar birçok girişimin başarıya ulaşması, uzlaşma becerilerimizi bireylerarası veya uluslararası bazda bugünün ilerisine taşımakla mümkün olur.
Hiç kuşku duymadan söylüyorum, bu ders, büyüklerin karnesindeki ağırlıklı derslerden biri.
Katsayısı da öyle 4’le falan değil, 40’la çarpılıyor!
Yani, başarısızlık durumunda küçültüp 40 parça edebiliyor insanı…
Ya da başardığında 40 kat büyütüyor; insan ediyor…
★★
Bir diğer ders: Olumlu Düşünme Becerisi
Halk arasında iyimserlik, pozitif enerji yayma gibi tanımlar da yapılır bu önemli ders için…
Ama sadece mutluyken değil, daha çok mutsuzluk, kriz, bunalım anlarında olumlu düşünebilmek, bu derste hüner sayılıyor.
★★
Olumlu Düşünme Becerileri dersinin pratiğini ve bütün bir dönem boyunca gerçekleşmiş laboratuvar uygulamalarını içeren üçüncü ders: Sorun ya da Kriz Çözme Becerisi
Evet, bu müfredat da son derece önemlidir biz yetişkinler için. Zira bu alanda sergilediğimiz pratik performanslar sadece kariyerimizi ya da sosyal çevremizi değil, aile huzurumuzu da biçimlendiriyor.
Geride kalan hayatınıza dönüp bakın!
Haksız mıyım?
Sizi bulunduğunuz yere çözebildiğiniz veya çözemediğiniz krizler getirmedi mi?
★★
Büyüklerin karnesindeki dört numaralı ders: Anlayış ve Hoşgörü
Kesinlikle göründüğü kadar kolay olmayan, zor bir ders bu…
Sene başında ‘Kafadan 100’ yazdığımız; ama karne günü, gerçekle yüzleştiğimizde 10’u göremediğimiz, harbîden zor bir ders.
Ecnebilerin ‘Tolerans’ dediği o yardımcı kaynağı hatmetmeden bu dersten geçer not almak öyle her babayiğidin harcı değil!
★★
Ve Aile Bütçesi dersi…
Sayısal derslerin en babası; kolay mı bu dersten geçer not almak?
Zaten Türkiye istatistikleri de her 100 yetişkinden 65’inin bu derste zorlandığını gösteriyor.
Muhtemelen biliyorsunuzdur, Türk-İş’e göre ‘çalışan nüfusunun’ büyük kısmı, konfederasyonun Haziran-2022 için 6 bin 17 lira olarak belirlediği ‘açlık sınırının’ altında bir bütçeyle yaşıyor. Zor zanaat, çok zor!.. Siz ne kadar başarılısınız peki bu bütçeyle geçinmek konusunda? O mucizeyi başarabiliyor musunuz?