
Ya Şâkir, Ya Allah…
Sana şükretmek biz kulların için nimetlerin en yücesidir.
Zira şükrettikçe artıran Ganî sensin.
Acizlerinin her ihtiyacını daha onlar hissetmeden karşılayan Âlim sensin.
Ne yapsak şükrü neticeye vardırmamız kabil değil…
Her şükrettiğimizin karşılığını artırarak yeniden bize ulaştıran Şâkir’sin.
Ya Rahman, Ya Şâkir…
Kulların yolunu şaşırdığında onlara Sabur sensin…
Yeniden şükrettiklerinde işledikleri cürme Gaffar sensin.
Merhametlisin, kullarına Rahim olan sensin.
Ya şükrettiğimiz kadar lutfetmeyi tercih etseydin…
Ya verdiklerinin sorumluluğunu yerine getirmeden yenilerini lutfetmeseydin…
Bizim hakikatle donattığın vicdanımıza güvenmeseydin nice olurdu halimiz?
Ey Rabb’imiz, bize şükretmeyi öğrettiğin için sonsuz şükür borçlandık sana.
Bilmeseydik teşekkür etmeyi, öğretmeseydin bize minneti…
Kendi aramızda bile huzur bulamazdık.
Her iyilik sahipsiz kalır…
Her ikram bir yenisine tövbekar ederdi bizi.
Sen sorumluluk sahibi olmamızı istemeseydin muhtaçların yüzü yere bakar, yetimlerin kadri hiç bilinmezdi.
İhtiyacın olmadığı halde şükrü berekete anahtar kıldın.
İhsanlarının kıymetini kimse bilmese senin yüceliğine bir zarar gelmeyeceği halde şükrü kulların arasında bir dayanışma olsun diye önemsedin.
Zenginliğe şükretmenin adını infak…
Kudretle donanmanın gereğini adalet sayarak, kullarına iyiliği emrettin.
Sen Şâkir olmasaydın ya Allah, elimizde olanın değerini biz kulların idrak edemezdik.
Bilemezdik kıymet verilmenin nasıl bir güzellik olduğunu…
Anlayamazdık örtmek yerine teşekkür etmenin nasıl hakikatli bir şey olduğunu.
Bizi şükretmek yerine küfretmeyi tercih eden cahillerin arasına katma ya Şâkir!
Bize verdiğin nimetlerin kadrini bilecek ferasette gönüller inşa et.
Bize lutf et…
Bizim, senin her saniye yağan inayetlerinden muhtaç kalacak tek nefeslik kudretimiz yoktur…
İtiraf ediyoruz ya Rahman, sen bizim kıymetsiz teslimiyetimizi şükre tebdil et.
Kullarına şükretmeyi nasip et…
Biz şükrettikçe Şâkir esmanla bize yeniden ve yeniden karşılıklar ihsan et!
Sana şükretmek biz kulların için nimetlerin en yücesidir.
Zira şükrettikçe artıran Ganî sensin.
Acizlerinin her ihtiyacını daha onlar hissetmeden karşılayan Âlim sensin.
Ne yapsak şükrü neticeye vardırmamız kabil değil…
Her şükrettiğimizin karşılığını artırarak yeniden bize ulaştıran Şâkir’sin.
Ya Rahman, Ya Şâkir…
Kulların yolunu şaşırdığında onlara Sabur sensin…
Yeniden şükrettiklerinde işledikleri cürme Gaffar sensin.
Merhametlisin, kullarına Rahim olan sensin.
Ya şükrettiğimiz kadar lutfetmeyi tercih etseydin…
Ya verdiklerinin sorumluluğunu yerine getirmeden yenilerini lutfetmeseydin…
Bizim hakikatle donattığın vicdanımıza güvenmeseydin nice olurdu halimiz?
Ey Rabb’imiz, bize şükretmeyi öğrettiğin için sonsuz şükür borçlandık sana.
Bilmeseydik teşekkür etmeyi, öğretmeseydin bize minneti…
Kendi aramızda bile huzur bulamazdık.
Her iyilik sahipsiz kalır…
Her ikram bir yenisine tövbekar ederdi bizi.
Sen sorumluluk sahibi olmamızı istemeseydin muhtaçların yüzü yere bakar, yetimlerin kadri hiç bilinmezdi.
İhtiyacın olmadığı halde şükrü berekete anahtar kıldın.
İhsanlarının kıymetini kimse bilmese senin yüceliğine bir zarar gelmeyeceği halde şükrü kulların arasında bir dayanışma olsun diye önemsedin.
Zenginliğe şükretmenin adını infak…
Kudretle donanmanın gereğini adalet sayarak, kullarına iyiliği emrettin.
Sen Şâkir olmasaydın ya Allah, elimizde olanın değerini biz kulların idrak edemezdik.
Bilemezdik kıymet verilmenin nasıl bir güzellik olduğunu…
Anlayamazdık örtmek yerine teşekkür etmenin nasıl hakikatli bir şey olduğunu.
Bizi şükretmek yerine küfretmeyi tercih eden cahillerin arasına katma ya Şâkir!
Bize verdiğin nimetlerin kadrini bilecek ferasette gönüller inşa et.
Bize lutf et…
Bizim, senin her saniye yağan inayetlerinden muhtaç kalacak tek nefeslik kudretimiz yoktur…
İtiraf ediyoruz ya Rahman, sen bizim kıymetsiz teslimiyetimizi şükre tebdil et.
Kullarına şükretmeyi nasip et…
Biz şükrettikçe Şâkir esmanla bize yeniden ve yeniden karşılıklar ihsan et!