
Darbe komisyonu MİT bilgilerine dayandırarak hazırladığı raporda FETÖ’ nün yeni bir yapılanma içine girdiğini, cezaevlerinde örgütlendiğini ortaya koydu.
Rapor da bu konuya dair birçok detay yer alıyor. FETÖ ile bu kadar mücadele ediliyor, hala nasıl bitmiyor? Diye düşünenler elbette vardır, hatta bu düşünce oldukça yaygın. Oysa mesele çok daha derin. Sadece yargı ve görevden almalarla bu örgütün sonu gelmez.
Türkiye’de hala bu yapıyı terör örgütü gibi görmeyenler var. FETÖ ile PKK aynı şey değil diyenler var. Hükümete olan kin öylesine gözlerini kör etmiş ki utanmasalar ‘FETÖ’ ye iftara atılıyor’ diyecekler.
Gerçi ana muhalefet dolaylı da olsa 15 Temmuz için ‘kontrollü darbe’ diyerek bunu dile getiriyor. Bugün gelinen noktada FETÖ ile mücadelede bir yol alındı, hızları kesildi ama kökten bitti diyemeyiz.
PKK ile 40 yılda her türlü siyasi ve silahlı mücadeleye rağmen sonuç ortada. Zaman zaman hızı kesildi, dağılma noktasına geldi ama bitmedi. Onları var eden, yaşatan, iplerini ellerinde tutanlar, her seferinde onları ayakta tutmak için her türlü desteği, verdi vermeye de devam ediyor.
FETÖ’de PKK’nın aynısı, biri Kürtleri kullanıyor diğeri dini. Bunların sahibi de aynı, iki örgütün alanları farklı olsa da hedefleri bir.
PKK kimliğini bir şekilde ortaya koyuyor. FETÖ militanları ise renksiz, içimizdeler. Bunların tespiti başka örgüt militanları gibi şak diye ortaya çıkmıyor. Devlet bunları yok ederken ciddi anlamda zorlanıyor. Sisli ve engebeli bir yolda hedefe gitmeye çalışan devlet, bazen yol kazakları yaşıyor. Kimi zamanda hala aktif olan FETÖ militanlarının tuzağına düşüyor.
Ne sanıyoruz; Bunlar bir iki kez darbeye kalkıştı, başarılı olamadı. Hadi biz gidiyoruz mu diyecekler? 40 yılda ilmek ilmek işledikleri hainlik, teşkilatları dağıldı diye bu işten vaz mı geçecekler? Himayesinde binlerce insan biriktiren, her birini robot haline getirmiş, komuta etmiş, kendi ordusu tarafından ülkeye bomba yağdırmış, kardeşi kardeşe düşürmüş bir örgütün hemen bitmesini beklemek, o yapıyı hala anlamadığımızı gösterir.
Anladık ama bu kadar her yere sızmış bu terör örgütü, siyasete bulaşmamış mı? Neden bir hamle yapılmadı? Derseniz hakkınız var derim.
Elbette bu anlamda mutlaka bazı araştırmalar, soruşturmalar yapılıyor. Şurası net ki FETÖ sadece AK Parti hedefli siyasete sızmamıştır. Bunun içinde MHP, CHP hatta HDP bile var.
Eğer iddialar doğruysa HDP’ye liste bile verdiği öne sürülüyor. 17-.25 Aralık darbe girişimi öncesi aynı taktiği AK Parti’de de yapmıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘şikâyetleri dikkate alacağız, teşkilatlarda yerel yönetimlerde yenileneceğiz’ açıklaması son derece önemlidir. En azından bu açıklama kamu vicdanına su serpmiş, beklentileri yükselmiştir. Bu açıklama siyasete operasyon sinyali olarak algılanmıştır.
Rapor da bu konuya dair birçok detay yer alıyor. FETÖ ile bu kadar mücadele ediliyor, hala nasıl bitmiyor? Diye düşünenler elbette vardır, hatta bu düşünce oldukça yaygın. Oysa mesele çok daha derin. Sadece yargı ve görevden almalarla bu örgütün sonu gelmez.
Türkiye’de hala bu yapıyı terör örgütü gibi görmeyenler var. FETÖ ile PKK aynı şey değil diyenler var. Hükümete olan kin öylesine gözlerini kör etmiş ki utanmasalar ‘FETÖ’ ye iftara atılıyor’ diyecekler.
Gerçi ana muhalefet dolaylı da olsa 15 Temmuz için ‘kontrollü darbe’ diyerek bunu dile getiriyor. Bugün gelinen noktada FETÖ ile mücadelede bir yol alındı, hızları kesildi ama kökten bitti diyemeyiz.
PKK ile 40 yılda her türlü siyasi ve silahlı mücadeleye rağmen sonuç ortada. Zaman zaman hızı kesildi, dağılma noktasına geldi ama bitmedi. Onları var eden, yaşatan, iplerini ellerinde tutanlar, her seferinde onları ayakta tutmak için her türlü desteği, verdi vermeye de devam ediyor.
FETÖ’de PKK’nın aynısı, biri Kürtleri kullanıyor diğeri dini. Bunların sahibi de aynı, iki örgütün alanları farklı olsa da hedefleri bir.
PKK kimliğini bir şekilde ortaya koyuyor. FETÖ militanları ise renksiz, içimizdeler. Bunların tespiti başka örgüt militanları gibi şak diye ortaya çıkmıyor. Devlet bunları yok ederken ciddi anlamda zorlanıyor. Sisli ve engebeli bir yolda hedefe gitmeye çalışan devlet, bazen yol kazakları yaşıyor. Kimi zamanda hala aktif olan FETÖ militanlarının tuzağına düşüyor.
Ne sanıyoruz; Bunlar bir iki kez darbeye kalkıştı, başarılı olamadı. Hadi biz gidiyoruz mu diyecekler? 40 yılda ilmek ilmek işledikleri hainlik, teşkilatları dağıldı diye bu işten vaz mı geçecekler? Himayesinde binlerce insan biriktiren, her birini robot haline getirmiş, komuta etmiş, kendi ordusu tarafından ülkeye bomba yağdırmış, kardeşi kardeşe düşürmüş bir örgütün hemen bitmesini beklemek, o yapıyı hala anlamadığımızı gösterir.
Anladık ama bu kadar her yere sızmış bu terör örgütü, siyasete bulaşmamış mı? Neden bir hamle yapılmadı? Derseniz hakkınız var derim.
Elbette bu anlamda mutlaka bazı araştırmalar, soruşturmalar yapılıyor. Şurası net ki FETÖ sadece AK Parti hedefli siyasete sızmamıştır. Bunun içinde MHP, CHP hatta HDP bile var.
Eğer iddialar doğruysa HDP’ye liste bile verdiği öne sürülüyor. 17-.25 Aralık darbe girişimi öncesi aynı taktiği AK Parti’de de yapmıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘şikâyetleri dikkate alacağız, teşkilatlarda yerel yönetimlerde yenileneceğiz’ açıklaması son derece önemlidir. En azından bu açıklama kamu vicdanına su serpmiş, beklentileri yükselmiştir. Bu açıklama siyasete operasyon sinyali olarak algılanmıştır.