
En sık rastlanan hastalıklarda 2’inci sırayı alan yüksek tansiyonun olası zararlarına ve alınması gereken önlemlerine dikkat çeken Kardiyoloji Uzmanı Dr. Yavuz Uğurlu, “Yüksek tansiyon, kalpten gözlere kadar pek çok organa zarar veriyor. Bu nedenle özellikle stresten uzak durmak gerekiyor” dedi.
Halime DURMUŞ/ERZURUM
Yapılan araştırmalara yüksek tansiyonun, sorunlara karşı direnci az olan ve takıntılı insanlarda daha fazla görüldüğünü belirten Erzurum Özel Buhara HastanesiKardiyoloji Uzmanı Dr. Yavuz Uğurlu, yüksek tansiyondan korunmak için özellikle stresten uzak durmak gerektiğini söyledi.
Yüksek ve hipertansiyon hastalığının diğer hastalıklarda olduğu gibi bir alt yapısı bulunduğunu ifade eden Dr. Uğurlu, bu nedenle yaş ilerlemeden stres konusuna önem verilmesi gerektiğini vurguladı. Yüksek tansiyonun olası zararlarını ve kişilerin nelere dikkat etmeleri gerektiğini anlatan Dr. Uğurlu, “Her ne kadar yüksek tansiyon hastalığının tedavisi kısmen mümkün olsa da bu hastalığa yakalanmamaya çalışılması oldukça büyük önem arz ediyor. Çünkü hastalık kalpten gözlere kadar pek çok organa zarar veriyor” dedi.
Birçok hastalığı tetikliyor
Yüksek tansiyonun kan basıncının yükselmesi sonucu meydana geldiğini belirten Dr. Uğurlu, bu durumun insan vücudundaki pek çok organın işlevini yitirmeye sebep olduğuna değindi. Hastalığın belirtilerini anlatan Dr. Uğurlu, “Büyük tansiyonun 140 mmHg, küçük tansiyonun ise 90 mmHg´nin üzerinde olması yüksek tansiyon olarak kabul ediliyor. Baş ağrısı, baş dönmesi, nefes darlığı, bulanık görme gibi belirtilerle kendini gösteren yüksek tansiyon, kalpten gözlere kadar pek çok organa zarar veriyor. Yüksek tansiyon kalpte damar tıkanıklığına, kalp kasında kalınlaşmaya ve kalp krizine neden olabiliyor. Beyinde ise damar tıkanıklığı ve beyin kanamasına yol açabiliyor. Yüksek tansiyon ayrıca gözlerde küçük kılcal kanamalara neden olarak kalıcı görme kaybı oluşturabiliyor” diye konuştu.
Sinsice ilerliyor
Yüksek tansiyonun en tehlikeli yönlerinden birisinin de varlığından haberdar olmamak olduğunu söyleyen Dr. Uğurlu, bu hastalığın sinsice ilerlediğini belirtti. Dr. Uğurlu, “Yaklaşık olarak her üç kişiden birisi kendisinde hipertansiyon olduğunu bilmeden yaşamına devam eder. Kan basıncının yüksek olup olmadığını bilmenin tek çaresi düzenli kontrol yaptırmaktan geçer. Şayet ailenizde yüksek tansiyon hastası varsa kan basıncını ölçtürmeniz önemlidir.Kan basıncının yüksek olmasını gösteren bazı belirtiler vardır, kronik şekilde bu belirtiler devam ediyorsa doktor kontrolü öneririz. Yüksek tansiyon belirtileri arasında ise; şiddetli baş ağrısı,yorgunluk hissi,görme problemleri, göğüs ağrısı,nefes alma zorluğu,kalp atışlarında düzensizlik,idrardan kan gelmesi veya kanlı idrar,ağrının göğüs, kulak veya boyuna vurması,burun kanaması,nefes darlığı, çift veya bulanık görme yer alır” ifadelerini kullandı.
Stres, Tuz ve hareketsizlikten kaçının
Yüksek tansiyonun risk faktörlerini anlatan Dr. Uğurlu, şunları söyledi: “Yüksek tansiyon risk faktörleri oldukça fazladır. Eğer şimdiye kadar sıraladığımız hipertansiyon belirtileri ve sebepleri çerçevesinde risk faktörlerini karşılaştırırsanız mutlaka uzman hekime başvurmalısınız.Yaş arttıkça tansiyon riski artar. 45 yaş civarında daha sık görülmektedir, özellikle erkekler daha fazla maruz kalırlar. Kadınlarda ise 65 yaşından sonra hipertansiyon daha fazla görülmektedir. Aile de tansiyon hastalığının bulunması, aşırı kilo, hareketsizlik, sigara-alkol gibi zararlı alışkanlıklar, aşırı tuz tüketimi, potasyum eksikliği, D vitamini eksikliği, stres ve böbrek hastalıkları, şeker hastalığı, uyku apnesi gibi bazı kronik hastalıklar tansiyonu olumsuz yönde etkileyerek, riski arttırır. Bu saydıklarımız tedbir alması mümkün faktörlerdir. Bu nedenle hastalığa yakalanmamak için sağlıklı yaşam biçiminin benimsenmesi çok önemlidir.”