
Türk Eczacılar Birliği (TEB) 41’nci dönem 1’nci Bölgelerarası Toplantısı Erzurum’da gerçekleştirildi. Toplantıya TEB Başkanı Erdoğan Çolak’ın yeni eczacılık fakültelerinin açılmasına yönelik sözleri damga vurdu. Çolak, “Bu fakültelerin açılması bir halk sağlığı sorunudur” dedi.

Doğa ALCA
‘TEB 41. Dönem 1’nci Bölgelerarası Toplantısı’ Palandöken’deki Sway Hotel’de gerçekleşti. Buradaki toplantıya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Hüseyin Koçan, Türk Eczacılar Birliği Başkanı Erdoğan Çolak, Atatürk Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yücel Kadıoğlu, Ağrı İbrahim Çeçen Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Serdar Gültekin, Erzurum Eczacılar Odası Başkanı Hakan Özcan, eczacılar kooperatifi üyeleri ve çok sayıda eczacı katıldı.
Şehrimize katkı verecek
Saygı duruşu ve istiklal marşının okunmasının ardından açılış konuşmasını gerçekleştiren Erzurum Eczacılar Odası Başkanı Hakan Özcan, toplantının önemine vurgu yaptı. Toplantının Erzurum’a sosyal, kültürel ve ekonomik bir katkı sağlayacağını söyleyen Özcan, “Bu toplantımızın Erzurum’da yapılmasını uygun gören ve hazırlığımızın her aşamasında bizlere destek veren saygıdeğer genel başkanımıza ve yönetimine teşekkürü bir borç biliyorum. Bu tür toplantılarımızın şehrimize sağlayacağı sosyal, kültürel, ekonomik katkı verecektir. Aramızdan ayrılan değerli büyüğümüz oda başkanımız, duayenimizin, Hasan Fehmi Altıntaş’ı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Efsane başkanın aziz hatırası karşısında saygıyla eğiliyoruz. 81 il 54 eczacı odamızdan şehrimize teşrif eden değerli meslektaşlarımızla iyi istişarelerde bulunacağımızı umuyor, toplantımızın hayırlı olmasını temenni ediyorum” diye konuştu.
Türk Eczacılar Birliği Başkanı Erdoğan Çolak ise, konuşmasına Mayıs ayında hayatını kaybeden eski Erzurum Eczacılar Odası Başkanı Hasan Fehmi Altıntaş’ı anarak başladı. Üç gün sürecek toplantıda meslek adına önemli birikimler kazanacaklarını paylaşan Çolak, bu tür toplantıların eczacılar için önemine işaret etti.
Seçimlerle ilgili bir görüş belirten Erdoğan Çolak, “Ülkemiz OHAL çerçevesi içerisinde çok zor baskın bir seçim atlattı. Sonuç olarak meclis aritmetiği çok fazla değişmedi ancak cumhurbaşkanlığı yetkilerinin çok fazla genişlediği bir döneme girdik. Bizler denge ve denetlemenin demokrasinin vazgeçilmez bir bileşeni olduğuna yürekten inanıyoruz. Eminim hepimizin tek düşüncesi seçim sonuçlarının ülkemiz için hayırlı olmasıdır” sözlerini kullandı
Gelişmeler var ancak…
Türkiye’nin on beş yılda önemli gelişmeler yaşadığına atıfta bulunan Çolak, yaşanan sorunlara ilişkin de eleştirilerde bulundu. Çolak, konuşmasına şu sözlerle devam ettik: “Bir insanın hiç parası olmasa da insan olmaktan kaynaklı olan temel girdilerden birisi sağlıktır. Ülkemizde bu noktada gelişmenin olduğu şüphe götürmez bir gerçektir. Bundan on beş yıl önce karşılaştırdığımızda sigorta çatısı altındaki insanların yüzdesi çok daha fazla. Aşıya erişebilen çocuk sayısı çok daha fazla, bebek ve çocuk ölümleri azaldı. Bizim sağlık örgütü olarak bunlardan daha fazlasını talep etmek sorumluluğumuzdur. Yatak sayısını artırmak yerine bunları belirli bir merkezde toplayan, şehirlerin dışında yer aldıkları için erişimi zor, sağlık değilse bile diğer hizmetlerin ücretli olduğu şehir hastanelerine dair yönelimin gözden geçirilmesini de çeşitli yerlerde dile getirmeye devam edeceğiz. Çünkü Türkiye OECD ülkeleri içerisinde en az yatağa sahip olan ülkelerden birisidir. Sağlık örgütlenmesi bir merkeze doğru toplanamaz. Sağlık örgütlenmesi dağınık bir şekilde, herkesin ulaşabileceği şekilde olursa daha önem kazanır.”
Eczane yeri pazarlayanlarla karşı karşıyayız
Şehir hastanelerindeki eczanelere yönelik uygulamanın karşısında olduklarının altını çizen Erdoğan Çolak, “Bizleri, şehir hastanelerinin içinde, eczane yeri pazarlayanlara karşı karşıya bırakmanın doğru olmadığını belirtmek istiyorum. Kamunun arazisini alıp hastane yapıyorsunuz hastane bittikten sonra bir jilet gibi boş olan araziyi ayırıyorsunuz ve içine eczanelere verilmek üzere ihaleye açılan işyerlerine dönüştürüyorsunuz. Bunun adı düpedüz muvazaadır ve muvazaa kanunen yasaktır. Örgütümüzün bu konuyla karşı karşıya bırakılması doğru değildir. Çünkü şehirlerde şehrin genel konjonktürüne göre hizmet veren eczanelerin ortadan kaldırılması ve hizmet merkezinin üç beş eczane etrafında döndürülmesi doğru bir yaklaşım değildir” dedi.
TEB Başkanı Erdoğan Çolak, yeni eczacılık fakültelerinin açılmasının büyük bir yanlış olduğunu hatırlattı. yeni fakültelerin açılmasını “Bu bir halk sağlığı sorunudur” diyerek eleştiren Çolak, “Bu konuda defalarca ama defalarca itirazımı belirtmemize rağmen maalesef eczacılık fakülteleri açılmaya devam ediyor. Son bir ayda üç eczacılık fakültesi daha açıldı. Biz görüşmeleri yapıyoruz yeni eczacılık fakülteleri açılmayacak deniliyor ama bu sözler hep havada kalıyor. Bunları anlatmaktan dilimizde tüy bitti. Fakülte açmak önemli bir şeydir. Eğitimi yükseltmek eğitimdeki sayıyı yükseltmek önemli bir şeydir ama bu sayının bir planı yoksa bu gönderdiğiniz öğrencilerin bir istihdam sorunu ortaya çıkıyorsa ve bu fakültelerde eczacı öğretim görevlileri yoksa, bu fakültelerde kaliteli eğitim yoksa, Türkiye’de akredite olmuş fakülte sayısı onlarda ise 47 fakültenin bir anlamı var mıdır? Bu bir halk sağlığı sorunudur, bu fakültelerin açılması ve hala buralara öğrenci alınması bir halk sağlığı sorunudur ve bir kalite sorunudur. Bunu söylemeye bundan sonra da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Son olarak konuşan Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Hüseyin Koçan da, mesleklerde kümelenmeleri doğru bulmadığını ifade etti. Koçan, “Bir vatandaş olarak bazı temennilerimi sizlere sunmak istiyorum. Eczacılık mesleğinde ben mesafe ve nüfus kriterinin olmasını gerektiğini, kümelenmelerin olmaması gerektiğini bir düşünüyorum. Okulların açılıp açılmaması konusunda bir çalışma yapmadım ama benim önemli gördüğüm bir husus; laboratuvar eğitiminde, yani ilaç bilimi dediğiniz farmakolojide teorikten çok pratiğe önem verilmesidir. Kendi başına inisiyatif alabilecek bireylerin yetişmesi gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

Doğa ALCA
‘TEB 41. Dönem 1’nci Bölgelerarası Toplantısı’ Palandöken’deki Sway Hotel’de gerçekleşti. Buradaki toplantıya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Hüseyin Koçan, Türk Eczacılar Birliği Başkanı Erdoğan Çolak, Atatürk Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yücel Kadıoğlu, Ağrı İbrahim Çeçen Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Serdar Gültekin, Erzurum Eczacılar Odası Başkanı Hakan Özcan, eczacılar kooperatifi üyeleri ve çok sayıda eczacı katıldı.
Şehrimize katkı verecek
Saygı duruşu ve istiklal marşının okunmasının ardından açılış konuşmasını gerçekleştiren Erzurum Eczacılar Odası Başkanı Hakan Özcan, toplantının önemine vurgu yaptı. Toplantının Erzurum’a sosyal, kültürel ve ekonomik bir katkı sağlayacağını söyleyen Özcan, “Bu toplantımızın Erzurum’da yapılmasını uygun gören ve hazırlığımızın her aşamasında bizlere destek veren saygıdeğer genel başkanımıza ve yönetimine teşekkürü bir borç biliyorum. Bu tür toplantılarımızın şehrimize sağlayacağı sosyal, kültürel, ekonomik katkı verecektir. Aramızdan ayrılan değerli büyüğümüz oda başkanımız, duayenimizin, Hasan Fehmi Altıntaş’ı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Efsane başkanın aziz hatırası karşısında saygıyla eğiliyoruz. 81 il 54 eczacı odamızdan şehrimize teşrif eden değerli meslektaşlarımızla iyi istişarelerde bulunacağımızı umuyor, toplantımızın hayırlı olmasını temenni ediyorum” diye konuştu.
Türk Eczacılar Birliği Başkanı Erdoğan Çolak ise, konuşmasına Mayıs ayında hayatını kaybeden eski Erzurum Eczacılar Odası Başkanı Hasan Fehmi Altıntaş’ı anarak başladı. Üç gün sürecek toplantıda meslek adına önemli birikimler kazanacaklarını paylaşan Çolak, bu tür toplantıların eczacılar için önemine işaret etti.
Seçimlerle ilgili bir görüş belirten Erdoğan Çolak, “Ülkemiz OHAL çerçevesi içerisinde çok zor baskın bir seçim atlattı. Sonuç olarak meclis aritmetiği çok fazla değişmedi ancak cumhurbaşkanlığı yetkilerinin çok fazla genişlediği bir döneme girdik. Bizler denge ve denetlemenin demokrasinin vazgeçilmez bir bileşeni olduğuna yürekten inanıyoruz. Eminim hepimizin tek düşüncesi seçim sonuçlarının ülkemiz için hayırlı olmasıdır” sözlerini kullandı
Gelişmeler var ancak…
Türkiye’nin on beş yılda önemli gelişmeler yaşadığına atıfta bulunan Çolak, yaşanan sorunlara ilişkin de eleştirilerde bulundu. Çolak, konuşmasına şu sözlerle devam ettik: “Bir insanın hiç parası olmasa da insan olmaktan kaynaklı olan temel girdilerden birisi sağlıktır. Ülkemizde bu noktada gelişmenin olduğu şüphe götürmez bir gerçektir. Bundan on beş yıl önce karşılaştırdığımızda sigorta çatısı altındaki insanların yüzdesi çok daha fazla. Aşıya erişebilen çocuk sayısı çok daha fazla, bebek ve çocuk ölümleri azaldı. Bizim sağlık örgütü olarak bunlardan daha fazlasını talep etmek sorumluluğumuzdur. Yatak sayısını artırmak yerine bunları belirli bir merkezde toplayan, şehirlerin dışında yer aldıkları için erişimi zor, sağlık değilse bile diğer hizmetlerin ücretli olduğu şehir hastanelerine dair yönelimin gözden geçirilmesini de çeşitli yerlerde dile getirmeye devam edeceğiz. Çünkü Türkiye OECD ülkeleri içerisinde en az yatağa sahip olan ülkelerden birisidir. Sağlık örgütlenmesi bir merkeze doğru toplanamaz. Sağlık örgütlenmesi dağınık bir şekilde, herkesin ulaşabileceği şekilde olursa daha önem kazanır.”
Eczane yeri pazarlayanlarla karşı karşıyayız
Şehir hastanelerindeki eczanelere yönelik uygulamanın karşısında olduklarının altını çizen Erdoğan Çolak, “Bizleri, şehir hastanelerinin içinde, eczane yeri pazarlayanlara karşı karşıya bırakmanın doğru olmadığını belirtmek istiyorum. Kamunun arazisini alıp hastane yapıyorsunuz hastane bittikten sonra bir jilet gibi boş olan araziyi ayırıyorsunuz ve içine eczanelere verilmek üzere ihaleye açılan işyerlerine dönüştürüyorsunuz. Bunun adı düpedüz muvazaadır ve muvazaa kanunen yasaktır. Örgütümüzün bu konuyla karşı karşıya bırakılması doğru değildir. Çünkü şehirlerde şehrin genel konjonktürüne göre hizmet veren eczanelerin ortadan kaldırılması ve hizmet merkezinin üç beş eczane etrafında döndürülmesi doğru bir yaklaşım değildir” dedi.
TEB Başkanı Erdoğan Çolak, yeni eczacılık fakültelerinin açılmasının büyük bir yanlış olduğunu hatırlattı. yeni fakültelerin açılmasını “Bu bir halk sağlığı sorunudur” diyerek eleştiren Çolak, “Bu konuda defalarca ama defalarca itirazımı belirtmemize rağmen maalesef eczacılık fakülteleri açılmaya devam ediyor. Son bir ayda üç eczacılık fakültesi daha açıldı. Biz görüşmeleri yapıyoruz yeni eczacılık fakülteleri açılmayacak deniliyor ama bu sözler hep havada kalıyor. Bunları anlatmaktan dilimizde tüy bitti. Fakülte açmak önemli bir şeydir. Eğitimi yükseltmek eğitimdeki sayıyı yükseltmek önemli bir şeydir ama bu sayının bir planı yoksa bu gönderdiğiniz öğrencilerin bir istihdam sorunu ortaya çıkıyorsa ve bu fakültelerde eczacı öğretim görevlileri yoksa, bu fakültelerde kaliteli eğitim yoksa, Türkiye’de akredite olmuş fakülte sayısı onlarda ise 47 fakültenin bir anlamı var mıdır? Bu bir halk sağlığı sorunudur, bu fakültelerin açılması ve hala buralara öğrenci alınması bir halk sağlığı sorunudur ve bir kalite sorunudur. Bunu söylemeye bundan sonra da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Son olarak konuşan Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Hüseyin Koçan da, mesleklerde kümelenmeleri doğru bulmadığını ifade etti. Koçan, “Bir vatandaş olarak bazı temennilerimi sizlere sunmak istiyorum. Eczacılık mesleğinde ben mesafe ve nüfus kriterinin olmasını gerektiğini, kümelenmelerin olmaması gerektiğini bir düşünüyorum. Okulların açılıp açılmaması konusunda bir çalışma yapmadım ama benim önemli gördüğüm bir husus; laboratuvar eğitiminde, yani ilaç bilimi dediğiniz farmakolojide teorikten çok pratiğe önem verilmesidir. Kendi başına inisiyatif alabilecek bireylerin yetişmesi gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.