
Atatürk Üniversitesi’nde koronavirüsle mücadele kapsamında Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğü kuruldu. Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selahattin Çelebi’nin önderliğinde yürütülecek aşı çalışmaları için farklı alanlardan 15 kişilik özel bir ekip oluşturuldu. Pusula Gazetesi, araştırmaların başladığı özel laboratuvarı görüntüledi.
Manolya BULUT/PUSULA

Küresel bir salgın haline gelen Covid-19’a karşı dünya çapında henüz net bir tedavi yöntemi ve aşı bulunamadı. Her geçen gün insanların hayatını kaybetmesine neden olan salgına karşı Atatürk Üniversitesi harekete geçti.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı’nın talimatı ile Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı bünyesinde 15 kişilik özel bir ekip oluşturuldu. Prof. Dr. Selahattin Çelebi öncülüğünde çalışmalara başlayan bilim insanları, Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğünde mesaiye başladı. İnsanlığa çare arayan özel ekip için oluşturulan laboratuvarı, Pusula Gazetesi görüntüledi.

Şifreli kapılardan geçilebilen ve özel hijyen kurallarının uygulandığı Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğü laboratuvarına, görevlilerden başkasının girmesi kesinlikle yasak.
Virüsün ilk görüldüğü günlerde Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı’nın talimatı ile alt yapı çalışmalarına başladıklarını belirten Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selahattin Çelebi, gelinen noktayı Pusula Gazetesi Muhabiri Manolya Bulut’a anlattı.

Prof. Dr. Çelebi, “Mikrobiyoloji alanı olarak alt yapımız var, bu tarz çalışmalara hazırız. Sağlık Bakanımızın çağrısı olmadan önce Rektör Hocamız bizi yönlendirmişti. Hazırlıklarımızı tamamlayarak işe koyulunca Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı TÜSEB’den proje desteği geldi. ‘Siz hazırlayın biz de destekleyelim’ dediler. Biz birkaç ay önce bunun alt yapı çalışmalarını oluşturmaya başladık. Üniversite senatosunun da onayı ile farklı alanlardan 15 kişilik bir ekip hazırladık. Ekibimizde mikrobiyologlar, biyokimyacılar, enfeksiyon hastalıkları ve çocuk hastalıklarından uzmanlar, farmakologlar, gen mühendisleri, veterinerler ve sağlık müdürlüğünden süreci takip etmek için iki görevli var” dedi.

Üç farklı yol denenecek
Geçici bir tedavinin birkaç ay içinde bulunabileceğini, tam aşının ise 1 yıldan aşağı bulunamayacağını ifade eden Çelebi, “İmmün plazma dediğimiz bir yol var. Antikor oluşmuş hastadan alınan kanın plazmasının ayırt edilerek diğer hastaya verilmesi. Bu pasif bir bağışıklıktır, geçicidir. Hastalıkta tedaviye yardımcı olur. 1-2 ay içerisinde bulunur. Bunun için özellikle çalışmaya gerek yoktur. İlk olarak bunu yapacağız. İkincisi hastalığı geçirmiş hastalardan kan alıp hızlı bir antijen şeklinde diğer hastanın vücuduna vermek. Bu plazma çalışmasından daha farklı. Üçüncüsü de direkt virüsü burada canlı ortamda ürettiğimiz hücre kütlelerine vereceğiz. Virüsü aktif hale getireceğiz. Hastalık yapma kabiliyetini kırarak kobaylara vereceğiz. Bu da bir yıldan aşağı olmaz. Biz bir an evvel Covid-19’a yönelik çalışacağız ama asıl amacımız tüm mikroplara karşı aşı üretmek. Örneğin ileride veba baş gösterirse gafil avlanmayalım. Salgın çıktığı zaman bizde hazır olacaklar. Önceden çalışmış olacağız” diye konuştu.

Her salgına karşı hazır olmak istiyoruz
Küresel pandemiye dönüşen Covid-19 salgınından ülkemizin de önemli derecede etkilendiğini belirten Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı ise Türkiye’nin topyekûn bir mücadele içinde olduğunu söyledi.
Başta Sağlık Bakanlığı ve bağlı hastanelerin yanı sıra Atatürk Üniversitesi’nin de bu salgını önleme uğraşında yerini aldığını ifade eden Rektör Çomaklı, üniversitenin bu mücadelenin ön saflarında tedavi, korunma ve hijyen çalışmalarını insanüstü gayretlerle devam ettirdiğine vurgu yaptı.

Atatürk Üniversitesinde yoğun uğraşlarla, Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğü oluşturulduğunu söyleyen Rektör Çomaklı, “Koordinatörlüğümüz, ilk vaka tespit edildiği günden itibaren hazırlıklarına başladı. Bu vesileyle alanında uzman 15 öğretim üyesi aktif olarak görevlendirildi. Multidisipliner olarak oluşturulan bu kurulda Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Farmakoloji, Enfeksiyon Hastalıkları ve Çocuk Sağlığı Hastalıklarının yanı sıra Eczacılık ve Veteriner Hekimliği Fakültesinden ilgili öğretim üyeleri, Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji, Gen Mühendisliği öğretim üyeleri ve İl Sağlık Müdürlüğünün ilgili daire başkanlıklarından iki başkan kurulda görev aldılar. Bu kurulun görevi başta adı geçen virüs enfeksiyonuna karşı olmak üzere parazit, mantar, bakteri ve virüs mikroplarının tümüne karşı aşı üretmek ve antijenlerini hazırlamaktır. Bundan böyle oluşacak her salgına karşı altyapımız hazırlanıp elimizde aşı ve antijenlerin hazır olması amacıyla kurulan koordinatörlüğümüz bu konuda mesafe almış durumda” ifadelerini kullandı.
Manolya BULUT/PUSULA

Küresel bir salgın haline gelen Covid-19’a karşı dünya çapında henüz net bir tedavi yöntemi ve aşı bulunamadı. Her geçen gün insanların hayatını kaybetmesine neden olan salgına karşı Atatürk Üniversitesi harekete geçti.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı’nın talimatı ile Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı bünyesinde 15 kişilik özel bir ekip oluşturuldu. Prof. Dr. Selahattin Çelebi öncülüğünde çalışmalara başlayan bilim insanları, Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğünde mesaiye başladı. İnsanlığa çare arayan özel ekip için oluşturulan laboratuvarı, Pusula Gazetesi görüntüledi.

Şifreli kapılardan geçilebilen ve özel hijyen kurallarının uygulandığı Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğü laboratuvarına, görevlilerden başkasının girmesi kesinlikle yasak.
Virüsün ilk görüldüğü günlerde Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı’nın talimatı ile alt yapı çalışmalarına başladıklarını belirten Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selahattin Çelebi, gelinen noktayı Pusula Gazetesi Muhabiri Manolya Bulut’a anlattı.

Prof. Dr. Çelebi, “Mikrobiyoloji alanı olarak alt yapımız var, bu tarz çalışmalara hazırız. Sağlık Bakanımızın çağrısı olmadan önce Rektör Hocamız bizi yönlendirmişti. Hazırlıklarımızı tamamlayarak işe koyulunca Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı TÜSEB’den proje desteği geldi. ‘Siz hazırlayın biz de destekleyelim’ dediler. Biz birkaç ay önce bunun alt yapı çalışmalarını oluşturmaya başladık. Üniversite senatosunun da onayı ile farklı alanlardan 15 kişilik bir ekip hazırladık. Ekibimizde mikrobiyologlar, biyokimyacılar, enfeksiyon hastalıkları ve çocuk hastalıklarından uzmanlar, farmakologlar, gen mühendisleri, veterinerler ve sağlık müdürlüğünden süreci takip etmek için iki görevli var” dedi.

Üç farklı yol denenecek
Geçici bir tedavinin birkaç ay içinde bulunabileceğini, tam aşının ise 1 yıldan aşağı bulunamayacağını ifade eden Çelebi, “İmmün plazma dediğimiz bir yol var. Antikor oluşmuş hastadan alınan kanın plazmasının ayırt edilerek diğer hastaya verilmesi. Bu pasif bir bağışıklıktır, geçicidir. Hastalıkta tedaviye yardımcı olur. 1-2 ay içerisinde bulunur. Bunun için özellikle çalışmaya gerek yoktur. İlk olarak bunu yapacağız. İkincisi hastalığı geçirmiş hastalardan kan alıp hızlı bir antijen şeklinde diğer hastanın vücuduna vermek. Bu plazma çalışmasından daha farklı. Üçüncüsü de direkt virüsü burada canlı ortamda ürettiğimiz hücre kütlelerine vereceğiz. Virüsü aktif hale getireceğiz. Hastalık yapma kabiliyetini kırarak kobaylara vereceğiz. Bu da bir yıldan aşağı olmaz. Biz bir an evvel Covid-19’a yönelik çalışacağız ama asıl amacımız tüm mikroplara karşı aşı üretmek. Örneğin ileride veba baş gösterirse gafil avlanmayalım. Salgın çıktığı zaman bizde hazır olacaklar. Önceden çalışmış olacağız” diye konuştu.

Her salgına karşı hazır olmak istiyoruz
Küresel pandemiye dönüşen Covid-19 salgınından ülkemizin de önemli derecede etkilendiğini belirten Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı ise Türkiye’nin topyekûn bir mücadele içinde olduğunu söyledi.
Başta Sağlık Bakanlığı ve bağlı hastanelerin yanı sıra Atatürk Üniversitesi’nin de bu salgını önleme uğraşında yerini aldığını ifade eden Rektör Çomaklı, üniversitenin bu mücadelenin ön saflarında tedavi, korunma ve hijyen çalışmalarını insanüstü gayretlerle devam ettirdiğine vurgu yaptı.

Atatürk Üniversitesinde yoğun uğraşlarla, Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğü oluşturulduğunu söyleyen Rektör Çomaklı, “Koordinatörlüğümüz, ilk vaka tespit edildiği günden itibaren hazırlıklarına başladı. Bu vesileyle alanında uzman 15 öğretim üyesi aktif olarak görevlendirildi. Multidisipliner olarak oluşturulan bu kurulda Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Farmakoloji, Enfeksiyon Hastalıkları ve Çocuk Sağlığı Hastalıklarının yanı sıra Eczacılık ve Veteriner Hekimliği Fakültesinden ilgili öğretim üyeleri, Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji, Gen Mühendisliği öğretim üyeleri ve İl Sağlık Müdürlüğünün ilgili daire başkanlıklarından iki başkan kurulda görev aldılar. Bu kurulun görevi başta adı geçen virüs enfeksiyonuna karşı olmak üzere parazit, mantar, bakteri ve virüs mikroplarının tümüne karşı aşı üretmek ve antijenlerini hazırlamaktır. Bundan böyle oluşacak her salgına karşı altyapımız hazırlanıp elimizde aşı ve antijenlerin hazır olması amacıyla kurulan koordinatörlüğümüz bu konuda mesafe almış durumda” ifadelerini kullandı.
