
Antalya’da Sokak TV gençlerle röportaj yapıyor. 17 yaşında bir genç, “Gençlere sorun kapılar açılsa herkes yurt dışına kaçar. Eğitim görmek istiyoruz, iyi okullarda okumak istiyoruz” diyor. Röportajı dinleyen orta yaş bir vatandaş, hemen müdahale ediyor.
Gence “Ne istiyorsun bu ülkeden” diye soruyor. Genç giyim ve kuşamıyla ortanın üzerinde bir gelire sahip aile bireyi görüntüsü veriyor. Adam diyor ki, “Sen bu ülkenin 20-30 yıl öncesini biliyor musun? Bilmezsin, git babana sor sana anlatsın”
Gencin cevabı ilginç, diyor ki “Bana ne o yıllardan” Sonra görüntüye yine giyim kuşamıyla ortanın üzeri gelir seviyesi aile bireyi görüntüsüne sahip birkaç genç daha olaya dahil oluyor. Muhtemel ki, on adım ötede röportaj için sıra bekleyen gençler. Vatandaşa tepki gösteriyorlar.
Adam bir ara şunları söylüyor, “Paran yok, zordasın, okuyamıyorsun madem bu giyim kuşama nasıl sahip oluyorsun. Neyle alıyorsun bu lüks kıyafetleri. Yalan söylüyorsunuz, bu ülkeye kötülük etmeyin” diye sesleniyor.
Senin cebinde paran var mı diye çıkışıyorlar, oradan yakalayacaklar, cebinde kuruşun yok ama kimi savunuyorsun diye haklı çıkacaklar. Vatandaş cüzdanını çıkarıyor, bak para dolu diyor. Çünkü çalışıyorum kazanıyorum. Sizde çalışın, param yok diye ağlamayın” Adam çarşıyı gösteriyor, bakın herkesin işi gücü var, çalışıyor kazanıyorlar, cahillik etmeyin” diyor.
Genç grup “Hadi gidelim, kimin cahil olduğu belli” diyorlar.
Görüntü bu kadar.
Özellikle son birkaç yıldır benzer bir zihin rüzgar gibi esiyor. Gençler yoksulluk, eğitim sorunu, iyi yaşayamama veya gelecek endişesini yüksek sesle dinlendiriyorlar, birçok platformda.
Soru şu; genç, iyi giyimli ve orta gelir üzerinde gelir grubuna mensup oldukları ayakkabısından, üstündeki pahalı kıyafetlerle adeta bağıran bu insanlar neden mutsuzlar?
Bu gençler neden ülkeye karşı güvensizlik içerisindeler.
Eğitim engeliyle mi karşı karşıyalar.
Devlet, gençleri için hiçbir şey yapmıyor mu?
Dünün Türkiye’si ile bugünün Türkiye’si kıyaslaması neden bir kesimi rahatsız ediyor?
İki Türkiye arasında çok çarpıcı farklar yok mu?
Sosyal güvenlik şemsiyesi, eğitim alanında farklar, yurt hizmetleri, spor kompleksleri ve daha birçok alanda farklar dikkate değer değil mi?
İşin tuhaf tarafı, yarından daha umutlu olması gerektiği giyim kuşamıyla, yani yer aldığı gelir seviyesi ile rahat olması gereken kesim kıyamet koparıyor.
Tıpkı, önceki yıl Palandöken’e tatile gelen Ekrem İmamoğlu’na dağda tatilini yapan bir grup zenginin sarılarak “Bizi kurtar Ekrem Başkan” diye slogan atmaları gibi.
Bir sorun olduğu kesin ama bunun üzerine bilimsel analizi hangi bilim dalı yapacak onu bilemedim.
Gence “Ne istiyorsun bu ülkeden” diye soruyor. Genç giyim ve kuşamıyla ortanın üzerinde bir gelire sahip aile bireyi görüntüsü veriyor. Adam diyor ki, “Sen bu ülkenin 20-30 yıl öncesini biliyor musun? Bilmezsin, git babana sor sana anlatsın”
Gencin cevabı ilginç, diyor ki “Bana ne o yıllardan” Sonra görüntüye yine giyim kuşamıyla ortanın üzeri gelir seviyesi aile bireyi görüntüsüne sahip birkaç genç daha olaya dahil oluyor. Muhtemel ki, on adım ötede röportaj için sıra bekleyen gençler. Vatandaşa tepki gösteriyorlar.
Adam bir ara şunları söylüyor, “Paran yok, zordasın, okuyamıyorsun madem bu giyim kuşama nasıl sahip oluyorsun. Neyle alıyorsun bu lüks kıyafetleri. Yalan söylüyorsunuz, bu ülkeye kötülük etmeyin” diye sesleniyor.
Senin cebinde paran var mı diye çıkışıyorlar, oradan yakalayacaklar, cebinde kuruşun yok ama kimi savunuyorsun diye haklı çıkacaklar. Vatandaş cüzdanını çıkarıyor, bak para dolu diyor. Çünkü çalışıyorum kazanıyorum. Sizde çalışın, param yok diye ağlamayın” Adam çarşıyı gösteriyor, bakın herkesin işi gücü var, çalışıyor kazanıyorlar, cahillik etmeyin” diyor.
Genç grup “Hadi gidelim, kimin cahil olduğu belli” diyorlar.
Görüntü bu kadar.
Özellikle son birkaç yıldır benzer bir zihin rüzgar gibi esiyor. Gençler yoksulluk, eğitim sorunu, iyi yaşayamama veya gelecek endişesini yüksek sesle dinlendiriyorlar, birçok platformda.
Soru şu; genç, iyi giyimli ve orta gelir üzerinde gelir grubuna mensup oldukları ayakkabısından, üstündeki pahalı kıyafetlerle adeta bağıran bu insanlar neden mutsuzlar?
Bu gençler neden ülkeye karşı güvensizlik içerisindeler.
Eğitim engeliyle mi karşı karşıyalar.
Devlet, gençleri için hiçbir şey yapmıyor mu?
Dünün Türkiye’si ile bugünün Türkiye’si kıyaslaması neden bir kesimi rahatsız ediyor?
İki Türkiye arasında çok çarpıcı farklar yok mu?
Sosyal güvenlik şemsiyesi, eğitim alanında farklar, yurt hizmetleri, spor kompleksleri ve daha birçok alanda farklar dikkate değer değil mi?
İşin tuhaf tarafı, yarından daha umutlu olması gerektiği giyim kuşamıyla, yani yer aldığı gelir seviyesi ile rahat olması gereken kesim kıyamet koparıyor.
Tıpkı, önceki yıl Palandöken’e tatile gelen Ekrem İmamoğlu’na dağda tatilini yapan bir grup zenginin sarılarak “Bizi kurtar Ekrem Başkan” diye slogan atmaları gibi.
Bir sorun olduğu kesin ama bunun üzerine bilimsel analizi hangi bilim dalı yapacak onu bilemedim.