Hira dağındaki ilahi sesin, Palandöken dağının eteklerindeki yankısıdır 1001 Hatim…
Binbir hatim nuru Arş’ı doldurmuş
Bela musibeti yerden kaldırmış
Düşmanları kahreylemiş öldürmüş
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Dünyada İslam beldelerinden sadece Kilidi Mülk-i İslam diyarı olan, Diyar-ı Huffaz şehrimiz Erzurum’a nasip olmuş bu güzel haslet 1001 hatim okuma geleneği dini ve milli duyguların canlı tutulduğu, kulluk şuurunun ete kemiğe bürünmüş bir ruh halidir. Geçmişi rahmet ve hayırla yâd ederken, geleceği daha güzel bir şekilde inşa etme gayretidir. 1001 hatim, Allah kelamının dillerde terennüm edilerek gönüllere ve topluma dalga dalga yayılmasıdır.
Rivayetlere göre Pir Ali Baba, miladi 1500-1600 yılları arasında Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde Erzurum Dutçu Köyü’nde (Tuzcu Mahallesi) yaşamıştır. Pir Ali Baba, âlim, fazıl, zahit mübarek bir zat olup, aynı zamanda o devrin zenginlerindendir. Pir Ali Baba görmüş olduğu bir rüyasından hareketle “Eğer her yıl 1001 hatim okursanız Allahü Teala bu memleketi hususiyetle zelzeleden korur” diyerek sahibi bulunduğu 8 köyden 3’ünün gelirini Binbir Hatimler ’in okunmasına vakfetmiş ve bu kutlu geleneği başlatmıştır. Evlerde ve mabetlerde okunan 1001 hatmin sonuncusu ise, şehrin etrafını at sırtında dolaşan iki hafız tarafından okunur ve böylece sayı binbir’e tamamlanır.
Kur’ân’ın hayat iksirinden yudum yudum tadacağımız bir manevi atmosfere Erzurum ve Erzurumlu olarak 13.12.2019 Cuma günü itibariyle girmiş bulunmaktayız. Ayaz Paşa Camii seher vaktinden kuşluk vaktine kadar. Beş vakit namazın önünden ve ardından şehrin dört bir tarafındaki mabetler ve evler Kur’ân tilavetiyle nurlanacak.
Seher vaktince önce Erzurum’un zemheri soğuğuna aldırmadan gecenin saat 02.00 veya 03.00 de gelip kafasını caminin duvarına yaslayıp caminin açılmasını beklemenin adıdır 1001hatim, amandır bu Allah’ın kelamı yanlış okunmasın diyerek Kuranı zayıf okuyan kardeşlerimizin ellerinden cüzlerin alınmadığı ve Kuranla ilişkisinin ve heyecanının devam etsin diyerek de özel alakanın gösterildiği fakat bu kardeşimizin okuduğu cüzleri tekrar hafızlara okutma titizliğinin halidir 1001 hatim.
Kur’an-ı Kerimle alakalı ilahi müjdelere mazhariyet adına Ramazan ayı dışında da O ilahi kelamı okuma ve anlamaya yönelik heyecan 1001 hatim okuma haftalarında zirve yapmaktadır. “Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifa ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur’an) geldi.” (Yunus, 57.) Efendimiz (sav) “Allah evlerinden bir evde (cami veya mescit) Allah’ın kitabını okumak ve aralarında müzakere etmek için bir araya gelen topluluk üzerine huzur iner, onları rahmet kaplar, melekler kuşatır ve Allah kendi katındakilerle onları zikreder.” (Ebu Davud, Sünen, I, 336) Bu ilahi şerefe mazhar olmak her müminin en büyük arzu olmuştur.1001hatim okumaları bu arzunun adeta ete kemiğe bürünmüş halidir ki, her yıl yaklaşık bir ayda 40 bine yakın hatim okunmaktadır.
Bir ay devam edecek hatim okumaları sonucunda Ulu camide tilavet secdeleri ile ilgili ayetler teker teker okunarak yeniden cemaatle birlikte secdeler yapılarak, çevre illerden, ilçelerden ve köylerden gelen vatandaşlarla Ulu Cami’de birlik ve vahdet ruhu içerisinde, tam bir bayram atmosferiyle17.01.2020 cuma günü yapılacak hatim duası merasimiyle nihayetlenecektir. Rabbim şimdiden okunacak olan hatmi şerifleri kabul eylesin. Okunacak Kur’an-ı Kerimler hürmetine Alem-i İslam’ı, ülkemizi ve özelde de Erzurum’umuzu semavi ve arızı afetlerden, musibetlerden muhafaza eylesin. (ÂMİN)
FIKIH KÖŞEMİZ
Yatarak Kur’an okumak veya dua etmekte bir sakınca var mıdır?
Ayakta, oturarak veya yatarak zikir yapılmasında, dua edilmesinde bir sakınca yoktur. Kur’an-ı Kerim’de: “Onlar ayakta iken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah’ı anarlar.” (Âl-i İmran, 3/191) buyurulmaktadır. Berâ b. Âzib’den (r.a.) rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (s.a.s.) yatağına uzandığında sağ tarafı üzerine yatar ve şöyle dua ederdi: “Allah’ım! Kendimi sana teslim ettim. Yüzümü sana çevirdim. İşimi sana ısmarladım. Rızanı isteyerek, azabından korkarak sırtımı sana dayadım, sana sığındım. Sana karşı yine senden başka sığınak yoktur. İndirdiğin kitaba ve gönderdiğin Peygambere inandım.” (Buhârî, Deavât 5; Buhârî, Vudû, 75; Müslim, Zikir 56-58; Ebû Dâvud, Edeb 98). Aynı sahabi, Rasûlüllah (s.a.s.) bana: “Yatağına gideceğin zaman namaz abdesti gibi abdest al, sonra sağ yanın üzerine yat ve şu duayı oku ve bu duanın sözleri yatmadan önceki son sözün olsun.” (Buhârî, Vudû 75; Müslim, Zikir 56) buyurduğunu nakletmiştir.
Binbir hatim nuru Arş’ı doldurmuş
Bela musibeti yerden kaldırmış
Düşmanları kahreylemiş öldürmüş
Mevla’ya emanet olsun Erzurum
Dünyada İslam beldelerinden sadece Kilidi Mülk-i İslam diyarı olan, Diyar-ı Huffaz şehrimiz Erzurum’a nasip olmuş bu güzel haslet 1001 hatim okuma geleneği dini ve milli duyguların canlı tutulduğu, kulluk şuurunun ete kemiğe bürünmüş bir ruh halidir. Geçmişi rahmet ve hayırla yâd ederken, geleceği daha güzel bir şekilde inşa etme gayretidir. 1001 hatim, Allah kelamının dillerde terennüm edilerek gönüllere ve topluma dalga dalga yayılmasıdır.
Rivayetlere göre Pir Ali Baba, miladi 1500-1600 yılları arasında Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde Erzurum Dutçu Köyü’nde (Tuzcu Mahallesi) yaşamıştır. Pir Ali Baba, âlim, fazıl, zahit mübarek bir zat olup, aynı zamanda o devrin zenginlerindendir. Pir Ali Baba görmüş olduğu bir rüyasından hareketle “Eğer her yıl 1001 hatim okursanız Allahü Teala bu memleketi hususiyetle zelzeleden korur” diyerek sahibi bulunduğu 8 köyden 3’ünün gelirini Binbir Hatimler ’in okunmasına vakfetmiş ve bu kutlu geleneği başlatmıştır. Evlerde ve mabetlerde okunan 1001 hatmin sonuncusu ise, şehrin etrafını at sırtında dolaşan iki hafız tarafından okunur ve böylece sayı binbir’e tamamlanır.
Kur’ân’ın hayat iksirinden yudum yudum tadacağımız bir manevi atmosfere Erzurum ve Erzurumlu olarak 13.12.2019 Cuma günü itibariyle girmiş bulunmaktayız. Ayaz Paşa Camii seher vaktinden kuşluk vaktine kadar. Beş vakit namazın önünden ve ardından şehrin dört bir tarafındaki mabetler ve evler Kur’ân tilavetiyle nurlanacak.
Seher vaktince önce Erzurum’un zemheri soğuğuna aldırmadan gecenin saat 02.00 veya 03.00 de gelip kafasını caminin duvarına yaslayıp caminin açılmasını beklemenin adıdır 1001hatim, amandır bu Allah’ın kelamı yanlış okunmasın diyerek Kuranı zayıf okuyan kardeşlerimizin ellerinden cüzlerin alınmadığı ve Kuranla ilişkisinin ve heyecanının devam etsin diyerek de özel alakanın gösterildiği fakat bu kardeşimizin okuduğu cüzleri tekrar hafızlara okutma titizliğinin halidir 1001 hatim.
Kur’an-ı Kerimle alakalı ilahi müjdelere mazhariyet adına Ramazan ayı dışında da O ilahi kelamı okuma ve anlamaya yönelik heyecan 1001 hatim okuma haftalarında zirve yapmaktadır. “Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifa ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur’an) geldi.” (Yunus, 57.) Efendimiz (sav) “Allah evlerinden bir evde (cami veya mescit) Allah’ın kitabını okumak ve aralarında müzakere etmek için bir araya gelen topluluk üzerine huzur iner, onları rahmet kaplar, melekler kuşatır ve Allah kendi katındakilerle onları zikreder.” (Ebu Davud, Sünen, I, 336) Bu ilahi şerefe mazhar olmak her müminin en büyük arzu olmuştur.1001hatim okumaları bu arzunun adeta ete kemiğe bürünmüş halidir ki, her yıl yaklaşık bir ayda 40 bine yakın hatim okunmaktadır.
Bir ay devam edecek hatim okumaları sonucunda Ulu camide tilavet secdeleri ile ilgili ayetler teker teker okunarak yeniden cemaatle birlikte secdeler yapılarak, çevre illerden, ilçelerden ve köylerden gelen vatandaşlarla Ulu Cami’de birlik ve vahdet ruhu içerisinde, tam bir bayram atmosferiyle17.01.2020 cuma günü yapılacak hatim duası merasimiyle nihayetlenecektir. Rabbim şimdiden okunacak olan hatmi şerifleri kabul eylesin. Okunacak Kur’an-ı Kerimler hürmetine Alem-i İslam’ı, ülkemizi ve özelde de Erzurum’umuzu semavi ve arızı afetlerden, musibetlerden muhafaza eylesin. (ÂMİN)
FIKIH KÖŞEMİZ
Yatarak Kur’an okumak veya dua etmekte bir sakınca var mıdır?
Ayakta, oturarak veya yatarak zikir yapılmasında, dua edilmesinde bir sakınca yoktur. Kur’an-ı Kerim’de: “Onlar ayakta iken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah’ı anarlar.” (Âl-i İmran, 3/191) buyurulmaktadır. Berâ b. Âzib’den (r.a.) rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (s.a.s.) yatağına uzandığında sağ tarafı üzerine yatar ve şöyle dua ederdi: “Allah’ım! Kendimi sana teslim ettim. Yüzümü sana çevirdim. İşimi sana ısmarladım. Rızanı isteyerek, azabından korkarak sırtımı sana dayadım, sana sığındım. Sana karşı yine senden başka sığınak yoktur. İndirdiğin kitaba ve gönderdiğin Peygambere inandım.” (Buhârî, Deavât 5; Buhârî, Vudû, 75; Müslim, Zikir 56-58; Ebû Dâvud, Edeb 98). Aynı sahabi, Rasûlüllah (s.a.s.) bana: “Yatağına gideceğin zaman namaz abdesti gibi abdest al, sonra sağ yanın üzerine yat ve şu duayı oku ve bu duanın sözleri yatmadan önceki son sözün olsun.” (Buhârî, Vudû 75; Müslim, Zikir 56) buyurduğunu nakletmiştir.
