
Muhalefet ülkeyi erken seçime götürmek için her yolu deniyor. Erken seçim hamlelerine kapılarını kapatan iktidar, seçim takviminin öne çekilmeyeceğini aksine seçimlerin kendi tarihinde yani 2023’te yapılacağını söylese de siyaset bilimcilerin 2022 Kasım ayına ilişkin bir erken seçim beklentisi hala masada.
Muhalefet partilerinin boş durmadığı yaz döneminde AK Parti’de kendi takvimini işletti. 2023 seçimlerinin mutlak galibi olmak isteyen iktidar, tüm teşkilatları ile sahaya indi. Milletvekilleri seçim bölgelerini tek tek gezip vatandaşı dinledi ve sorunları rapor halinde genel merkeze sundu.
Sahadan yansıyan izlenimlerde en önemli sorun olarak ekonomik sıkıntı, özellikle geniş toplum kesimlerini etkileyen hayat pahalılığı ön plana çıktı.
Milletvekillerine iletilen en fazla şikayet tarım girdi fiyatlarındaki yükseliş, buna bağlı olarak mutfak enflasyonundaki artış oldu.
Köylü ve esnaf ziyaretlerine ilişkin izlenimlerini aktaran milletvekillerine göre, halk ekonomik anlamda ciddi sıkıntı yaşıyor, ama henüz iktidardan umudunu kesmiş değil.
Raporda; “Vatandaş, 'yem, gübre pahalı ama bu sorunu da AK Parti çözer' diyor. Gıda fiyatları yüksek ama dünyada da gıda fiyatlarının arttığını düşünüyor. Gübre yüzde 300 zamlanmış ama bu dünyada da böyle. Türkiye'de ihracat artmasına karşın hayat pahalı. Dünyada pandemi döneminde üretim durdu ama Türkiye'de durmadı. Sanayi çalışıyor, tarım ürünleri satılıyor. İhracat rakamlarının büyümesi güzel gelişme fakat bu şu anda vatandaşın cebine yansımıyor. Büyümeyi vatandaşın da cebine yansıtırsak sandıkta sıkıntı yaşamayız" görüşü öne çıkıyor.
Doğu başlığında ise seçmenin başkanlık sistemi ile bir sıkıntısının olmadığı ama revizyona ihtiyaç duyulduğuna yer veriliyor.
Kürt seçmene ayrı bir başlık açılan raporda, AK Parti’den ayrılan Ali Babacan'ın liderliğindeki Demokrasi ve Atılım Partisi ile Ahmet Davutoğlu'nun Genel Başkanlığında ilerleyen Gelecek Partisi'nin, muhafazakâr Kürt seçmenin oylarını almaya dönük politika izlediği, bazı bölgelerde il teşkilatlarında Kürt kökenli il başkanlarının tercih edildiği, yer yer daha önce HDP’den siyaset yapan isimlerin il bazlı teşkilatlarda vitrinde tutulduğunun altı çiziliyor.
Bu gelişmeler yaşanırken Doğu ve Güneydoğuda AK Parti ve MHP’nin içinde yer aldığı Cumhur ittifakının Kürt seçmen üzerinde MHP kaynaklı bir tepki olsa da, Milletvekillerine göre partiye oy veren Kürt seçmende büyük bir kopuş söz konusu değil. Ancak buna rağmen kararsız Kürt seçmenler için ciddi adım atılması gerekliliğine dikkat çekiliyor. Hiç bir şekilde çözüm sürecine benzer bir politika değişikliğine gidilmeyeceği vurgulanırken, Doğu için ekonomi alanında yapılacak düzenlemeler ve yatırım odaklı politikaların öne alınması tavsiye ediliyor.
Meclisin tatile girmesinin ardından köy köy, ev ev gezen AK Partili Milletvekillerinin hazırladığı rapora bakılırsa vatandaşın tek talebi ekonomik iyileşme ve enflasyonun düşmesi. AK Parti, bu iki başlığı olası seçimlere kadar halledebilirse Cumhur İttifakı bir kez daha iktidar koltuğuna oturacak.
Muhalefet partilerinin boş durmadığı yaz döneminde AK Parti’de kendi takvimini işletti. 2023 seçimlerinin mutlak galibi olmak isteyen iktidar, tüm teşkilatları ile sahaya indi. Milletvekilleri seçim bölgelerini tek tek gezip vatandaşı dinledi ve sorunları rapor halinde genel merkeze sundu.
Sahadan yansıyan izlenimlerde en önemli sorun olarak ekonomik sıkıntı, özellikle geniş toplum kesimlerini etkileyen hayat pahalılığı ön plana çıktı.
Milletvekillerine iletilen en fazla şikayet tarım girdi fiyatlarındaki yükseliş, buna bağlı olarak mutfak enflasyonundaki artış oldu.
Köylü ve esnaf ziyaretlerine ilişkin izlenimlerini aktaran milletvekillerine göre, halk ekonomik anlamda ciddi sıkıntı yaşıyor, ama henüz iktidardan umudunu kesmiş değil.
Raporda; “Vatandaş, 'yem, gübre pahalı ama bu sorunu da AK Parti çözer' diyor. Gıda fiyatları yüksek ama dünyada da gıda fiyatlarının arttığını düşünüyor. Gübre yüzde 300 zamlanmış ama bu dünyada da böyle. Türkiye'de ihracat artmasına karşın hayat pahalı. Dünyada pandemi döneminde üretim durdu ama Türkiye'de durmadı. Sanayi çalışıyor, tarım ürünleri satılıyor. İhracat rakamlarının büyümesi güzel gelişme fakat bu şu anda vatandaşın cebine yansımıyor. Büyümeyi vatandaşın da cebine yansıtırsak sandıkta sıkıntı yaşamayız" görüşü öne çıkıyor.
Doğu başlığında ise seçmenin başkanlık sistemi ile bir sıkıntısının olmadığı ama revizyona ihtiyaç duyulduğuna yer veriliyor.
Kürt seçmene ayrı bir başlık açılan raporda, AK Parti’den ayrılan Ali Babacan'ın liderliğindeki Demokrasi ve Atılım Partisi ile Ahmet Davutoğlu'nun Genel Başkanlığında ilerleyen Gelecek Partisi'nin, muhafazakâr Kürt seçmenin oylarını almaya dönük politika izlediği, bazı bölgelerde il teşkilatlarında Kürt kökenli il başkanlarının tercih edildiği, yer yer daha önce HDP’den siyaset yapan isimlerin il bazlı teşkilatlarda vitrinde tutulduğunun altı çiziliyor.
Bu gelişmeler yaşanırken Doğu ve Güneydoğuda AK Parti ve MHP’nin içinde yer aldığı Cumhur ittifakının Kürt seçmen üzerinde MHP kaynaklı bir tepki olsa da, Milletvekillerine göre partiye oy veren Kürt seçmende büyük bir kopuş söz konusu değil. Ancak buna rağmen kararsız Kürt seçmenler için ciddi adım atılması gerekliliğine dikkat çekiliyor. Hiç bir şekilde çözüm sürecine benzer bir politika değişikliğine gidilmeyeceği vurgulanırken, Doğu için ekonomi alanında yapılacak düzenlemeler ve yatırım odaklı politikaların öne alınması tavsiye ediliyor.
Meclisin tatile girmesinin ardından köy köy, ev ev gezen AK Partili Milletvekillerinin hazırladığı rapora bakılırsa vatandaşın tek talebi ekonomik iyileşme ve enflasyonun düşmesi. AK Parti, bu iki başlığı olası seçimlere kadar halledebilirse Cumhur İttifakı bir kez daha iktidar koltuğuna oturacak.