
Kahve köşelerinde veya sosyal medyada aşı muhabbetlerini duydukça cehaletin boyutunu kestirmekte zorlanıyorum.
Bu ülkede Sağlık Bakanlığı'na, tıp fakültelerine ne gerek var. Zaten herkes profesör gibi yorum yapıyor!
Aşı vurulmak istemeyenlere bir soru sormak istiyorum... Kanser ilaçlarından, antibiyotiğe kadar yabancı isim ve yabancı menşei gibi diğer ilaçları da ben kullanmak istemiyorum diyebilir misiniz?! Sonuçta çip takmak isteyen veya dünya nüfusunu azaltmak isteyenler bu ilaçlarla da yapabilirler.
Bakın batılı ülkelerin Ortadoğu ve Afrika'da yaptıkları ortada iken melek olduklarını savunmuyorum. Ancak bu durum farklı ve tüm dünya ülkeleri aşı tedarik etmek için yoğun çaba harcıyor. Fransa'nın 70 milyon aşı siparişi verip son anda iptal etmesi ve Sağlık Bakanlığı'nın yoğun çabaları sonucu ile bu aşılar ülkemize getirildi. Bu nedenle şu anda aşılamayı 18 yaşa kadar indirdik. Yoksa hala sıramızı bekliyor olacaktık. Öyle ki aşı vurulmak isteyenlere Biontech ve Sinovac tercihleri dahi soruluyor.
Ayrıca ülkemizde kullanılmasına izin verilen ilaçlar gerekli testlerden geçtikten sonra halkın hizmetine sunuluyor. Ki kullanılan tüm ilaçların reçetelerini okuduğunuz da hepsinin yan etkileri olduğunu görebilirsiniz. Aşıya bağlı olup olmadığı bilimsel çalışma ile kanıtlanmayan bir kaç hastalığın etkisinde kalarak karar vermek yanlıştır. Covid-19 aşılarının en önemli etkisi yoğun bakım ünitelerine veya entübeye bağlamıyor. Bizim için önemli olanda bu zaten.
İsrail, bir Yahudi için dünyayı yakacak ülke iken onlar tüm nüfusunu Pfizer-Biontech ile aşıladı. Bir avuç Yahudi, ırkının yok edileceğinden korkmadı ama biz hala "kısırlaştırılıyoruz" muhabbetleri yapıyoruz...
Aşı tedarikinde sorun yaşandığı günlerde "aşı yok" diye yaygara koparanlar milyonlarca doz aşı tedarik edildikten sonra "ben vurulmak istemiyorum," diyorlar. Demek ki amaç üzüm yemek değil, bağcıyı dövmekmiş.
Yasal olarak aşı vurulmak istemeyebilirsiniz ancak insani olarak vurulmak zorundasınız. Çünkü Covid-19 hastalığı nedeniyle pek çok kişi hayatını, yakınlarını kaybetti. Bunun yanında ekonomik olarak yine pek çok kişi evini, arabasını, işini kaybetti. Salgının başladığı günden bugüne kadar onlarca kişi maddi sorunlardan dolayı intihar etti.
Bugün tam anlamıyla kısıtlamalar kaldırıldı ancak vaka sayıları artışa geçtiğinde aynı sorunlarla tekrar karşılaşacağımız unutulmamalıdır.
Bu nedenle kulaktan dolma bilgi kirliliği ile "ben aşı vurulmayacağım" deme lüksümüz yoktur.
***
Bu ülkede Sağlık Bakanlığı'na, tıp fakültelerine ne gerek var. Zaten herkes profesör gibi yorum yapıyor!
Aşı vurulmak istemeyenlere bir soru sormak istiyorum... Kanser ilaçlarından, antibiyotiğe kadar yabancı isim ve yabancı menşei gibi diğer ilaçları da ben kullanmak istemiyorum diyebilir misiniz?! Sonuçta çip takmak isteyen veya dünya nüfusunu azaltmak isteyenler bu ilaçlarla da yapabilirler.
Bakın batılı ülkelerin Ortadoğu ve Afrika'da yaptıkları ortada iken melek olduklarını savunmuyorum. Ancak bu durum farklı ve tüm dünya ülkeleri aşı tedarik etmek için yoğun çaba harcıyor. Fransa'nın 70 milyon aşı siparişi verip son anda iptal etmesi ve Sağlık Bakanlığı'nın yoğun çabaları sonucu ile bu aşılar ülkemize getirildi. Bu nedenle şu anda aşılamayı 18 yaşa kadar indirdik. Yoksa hala sıramızı bekliyor olacaktık. Öyle ki aşı vurulmak isteyenlere Biontech ve Sinovac tercihleri dahi soruluyor.
Ayrıca ülkemizde kullanılmasına izin verilen ilaçlar gerekli testlerden geçtikten sonra halkın hizmetine sunuluyor. Ki kullanılan tüm ilaçların reçetelerini okuduğunuz da hepsinin yan etkileri olduğunu görebilirsiniz. Aşıya bağlı olup olmadığı bilimsel çalışma ile kanıtlanmayan bir kaç hastalığın etkisinde kalarak karar vermek yanlıştır. Covid-19 aşılarının en önemli etkisi yoğun bakım ünitelerine veya entübeye bağlamıyor. Bizim için önemli olanda bu zaten.
İsrail, bir Yahudi için dünyayı yakacak ülke iken onlar tüm nüfusunu Pfizer-Biontech ile aşıladı. Bir avuç Yahudi, ırkının yok edileceğinden korkmadı ama biz hala "kısırlaştırılıyoruz" muhabbetleri yapıyoruz...
Aşı tedarikinde sorun yaşandığı günlerde "aşı yok" diye yaygara koparanlar milyonlarca doz aşı tedarik edildikten sonra "ben vurulmak istemiyorum," diyorlar. Demek ki amaç üzüm yemek değil, bağcıyı dövmekmiş.
Yasal olarak aşı vurulmak istemeyebilirsiniz ancak insani olarak vurulmak zorundasınız. Çünkü Covid-19 hastalığı nedeniyle pek çok kişi hayatını, yakınlarını kaybetti. Bunun yanında ekonomik olarak yine pek çok kişi evini, arabasını, işini kaybetti. Salgının başladığı günden bugüne kadar onlarca kişi maddi sorunlardan dolayı intihar etti.
Bugün tam anlamıyla kısıtlamalar kaldırıldı ancak vaka sayıları artışa geçtiğinde aynı sorunlarla tekrar karşılaşacağımız unutulmamalıdır.
Bu nedenle kulaktan dolma bilgi kirliliği ile "ben aşı vurulmayacağım" deme lüksümüz yoktur.
***