
Yaklaşık 50 gün önce İngiliz Financial Times: "Erdoğan Türkiye’nin kasasını dolduruyor ama nasıl yapıyor bilmiyoruz." başlığıyla analiz yayınladı. Analizde Türkiye'ye gelen yatırımlar kara para, kaçakçılık gibi şeylerle ilişkilendirilmeye çalışıldı.
Yazının bir kısmında "Gerçek şu ki, net hata noksan kalemini neyin harekete geçirdiğini bilmiyoruz. Bu kalem gerçekte, altın satışları, döviz ve hizmet ticaretinin yanlış kaydedilmesi veya kaçakçılık gibi pek çok şeyi yansıtıyor olabilir. Ancak büyük bir sermaye akışı olduğunu tahmin ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.
Türkiye'nin Rusya ile kurduğu ilişkilerden de rahatsızlık duyduğu bilinen Batı, Avrupa'nın yaptırımları sonrası Rus yatırımlarının Türkiye'ye kaymasından duyduğu hazımsızlığı da analizde gözler önüne serdi. Analizde, Rus parasının Türkiye'ye gelmesinin "Türk bankalarını mutlu" edeceği belirtildi.
Sonra ne oldu?
Türk Tabipler Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak’taki terör operasyonlarını hedefle, terör örgütünün gerçek olmayan, kurgu görüntülerini izleyerek TSK’nın biyolojik ve kimyasal silah kullandığı iftirasını hiç çekinmeden attı. Ardına bir grup CHP’lide koşar adım aynı paylaşımları yaptı.
Peki sonra ne oldu dersiniz!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İngiltere gezisi öncesi Türkiye’nin cari açığını uyuşturucu parası ile kapattığını iddia etti. Türk jandarması ve polisini alenen suçladı. Ardından da temiz para bulmaya İngiltere gezisine çıktı!
Gezi sonrası basın toplantısında bir gazetecinin Londra’nın Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nce kara para aklayan başkentler arasında olduğunu, kendisinin (Kemal Kılıçdaroğlu) 22 Şubat’ta Londra’ya giden Ekonomi Bakanı Nebati’yi bu bağlamda suçladığını hatırlata bir soru yöneltti. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun cevabı ne oldu dersiniz;
“Bilmiyordum”!
Siz kıymetli okurlara sorum şu?
Bütün bu olanlar tesadüften ibaret midir?
Yoksa aynı merkezden düğmeye basılmış hissi alıyor musunuz?
Anglo/Amerikan sömürge çarkının hesabı ne olabilir?
CHP veya başka siyasi unsurlara, sözde STK’lara hangi görevler verilmiş olabilir.
En önemlisi ülkeyi yönetmeye aday partinin, ülkeyi kara para var diye BATI’ya ihbar etmesinin anlamlı bir gerekçesi var mı?
İkinci yazıda biraz daha irdeleyelim!..
Yazının bir kısmında "Gerçek şu ki, net hata noksan kalemini neyin harekete geçirdiğini bilmiyoruz. Bu kalem gerçekte, altın satışları, döviz ve hizmet ticaretinin yanlış kaydedilmesi veya kaçakçılık gibi pek çok şeyi yansıtıyor olabilir. Ancak büyük bir sermaye akışı olduğunu tahmin ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.
Türkiye'nin Rusya ile kurduğu ilişkilerden de rahatsızlık duyduğu bilinen Batı, Avrupa'nın yaptırımları sonrası Rus yatırımlarının Türkiye'ye kaymasından duyduğu hazımsızlığı da analizde gözler önüne serdi. Analizde, Rus parasının Türkiye'ye gelmesinin "Türk bankalarını mutlu" edeceği belirtildi.
Sonra ne oldu?
Türk Tabipler Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak’taki terör operasyonlarını hedefle, terör örgütünün gerçek olmayan, kurgu görüntülerini izleyerek TSK’nın biyolojik ve kimyasal silah kullandığı iftirasını hiç çekinmeden attı. Ardına bir grup CHP’lide koşar adım aynı paylaşımları yaptı.
Peki sonra ne oldu dersiniz!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İngiltere gezisi öncesi Türkiye’nin cari açığını uyuşturucu parası ile kapattığını iddia etti. Türk jandarması ve polisini alenen suçladı. Ardından da temiz para bulmaya İngiltere gezisine çıktı!
Gezi sonrası basın toplantısında bir gazetecinin Londra’nın Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nce kara para aklayan başkentler arasında olduğunu, kendisinin (Kemal Kılıçdaroğlu) 22 Şubat’ta Londra’ya giden Ekonomi Bakanı Nebati’yi bu bağlamda suçladığını hatırlata bir soru yöneltti. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun cevabı ne oldu dersiniz;
“Bilmiyordum”!
Siz kıymetli okurlara sorum şu?
Bütün bu olanlar tesadüften ibaret midir?
Yoksa aynı merkezden düğmeye basılmış hissi alıyor musunuz?
Anglo/Amerikan sömürge çarkının hesabı ne olabilir?
CHP veya başka siyasi unsurlara, sözde STK’lara hangi görevler verilmiş olabilir.
En önemlisi ülkeyi yönetmeye aday partinin, ülkeyi kara para var diye BATI’ya ihbar etmesinin anlamlı bir gerekçesi var mı?
İkinci yazıda biraz daha irdeleyelim!..