
Daha önce üç üniversite bitiren Erzurumlu bürokrat Yavuz Yaşa, dördüncü üniversiteye kaydını yaptırdı. Yaşa, okuma azmiyle gençlere örnek oluyor.
Üç lisans, iki yüksek lisans mezunu olan Yavuz Yaşa, bu yıl girdiği üniversite sınavında Eşit Ağırlık (EA) puan türünde 439 puan almayı başardı. Sırasıyla İnşaat Mühendisliği, Matematik Öğretmenliği ve Hukuk Fakültesi mezunu olan Yaşa, bu yıl aldığı puanıyla da Atatürk Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü’ne kaydını yaptırdı.
Dördüncü üniversiteye başladı
1979 doğumlu olan Yaşa, 1996 yılında girdiği Pamukkale Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden 2000 yılında mezun oldu. İnşaat Mühendisliği okuduğu dönemde bir dershanede Matematik ve Geometri dersleri veren Yaşa, bu dönemde Matematik öğretmenliğine kayıt yaptırdı ve 2003 yılı yaz okulunda son dersleri alarak bu bölümü de bitirdi.
Aynı dönemde başladığı İnşaat Mühendisliği Hidrolik Bilim Dalında Yüksek Lisans eğitimini matematik eğitimi nedeniyle yarıda bırakan Yavuz Yaşa, 2011 yılında yüksek lisans eğitimine devam etti. Yüksek Lisans Eğitimi tez aşamasında iken 2013 yılında girdiği üniversite sınavından da başarıyla çıkan Yavuz Yaşa, çocukluk hayali olan Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandı. Bu fakülteye 2016 yılına kadar devam eden Yaşa, son sınıfta görevi sebebiyle gittiği Uşak’tan sadece sınavlara girerek 2017 yılında eğitim koleksiyonuna Hukuk Fakültesi diplomasını da ekledi. 2018 yılında yeniden tayinle Erzurum’a dönen Yaşa, İnşaat Mühendisliği yüksek lisans eğitimi için ‘Doğu Anadolu Bölgesi’nin Yağış Karakteristikleri ve Kuraklık Analizi’ teziyle ikinci yüksek lisansını da tamamladı.
Eğitim hayatı başarılarla dolu olan ve azmiyle de gençlere örnek olan Yavuz Yaşa, 2020 yılında girdiği üniversite sınavında da EA puan türünde 439 puan alarak taban puanı 366 olan Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümüne kayıt yaptırdı.

Takdir edilip, saygı görüyor
41 yıllık yaşantısına dördüncü fakülteyi sığdırmaya hazırlanan Yavuz Yaşa, karşılaştığı birçok kişinin bu konudaki gayretini takdir edip, azmine ciddi saygı duyduklarını ifade etti.
Yaşa, “İnsanlara ben o insanlara bu işin azim değil, sevgi işi olduğunu söylüyorum. Çünkü öğrenme aşkı, yeni şeyler keşfetme aşkı, beni buna sürükledi. Dışarıdan bakıldığında İnşaat Mühendisliği bitiriyorsunuz sonrasında hiç alakasız olduğu düşünülen Matematik öğretmenliği ve en sonunda bu ikisiyle de farklı gibi gözüken Hukuk Fakültesi. Ama aslında öyle değil. Ben Matematik okurken ve matematik öğretmenliği yaparken inşaat mühendisliği eğitiminin bana çok farklı bakış açıları kattığını gördüm. Diğer öğretmen arkadaşlardan farklı bakış açılarına özellikle geometri dersi ve problem konusunda sahiptim. Kaldı ki mühendisin kelime anlamı hendese bilen demektir. Yani hesap bilen geometri bilen demek. Ben mühendislik yaparken de diğer mühendis arkadaşlardan farklı olarak olayın matematiksel modellemesini çok farklı yapardım. Ancak Hukuk Fakültesi’ne gelince aslında hukuk ile mühendisliğin çok iç içe olduğunu fark ettim. Hatta 3. sınıfta okurken dört pratik sınavımızın örneklemelerinin tamamının inşaat mühendisliği alanı ile ilgili hukuki problemler olduğunu görünce hem şaşırmış hem de iyi ki bu bölümü okuyorum diye sevinmiştim. Her ne kadar bu üç alan farklı gibi gözükse de disiplinler arası geçişi doğru yapabilirseniz her eğitimin bir diğerine katkısı yadsınamaz derecede olacaktır.” dedi.
Bilgi toplumu güçlü toplumdur
Gençlere öğrenmenin tadını almalarını ve bundan asla vazgeçmemelerini tavsiye eden Yaşa, “Belki bu haberi okuyanlar benim sadece ders çalışan biri olduğumu düşünecekler. Ama aslında günümüzü iyi planlayıp, öğrenmeyi öğrendiğimiz zaman birçok şeyi bir arada yapabiliriz. Ben Hukuk Fakültesi okurken hem Erzurum’un en büyük yatırımlarına imza atan Yatırım İzleme Koordinasyon Merkezi (YİKOB) Müdürlüğü’nü yapıyor, hem de haftada iki halı saha maçı oynuyor ve süper ligin bütün maçlarını izliyordum. Yani aynı anda bir sürü işi yapabilirler. Aliya İzzet Begoviç’in dediği gibi ‘Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için gökyüzünün öğrencisi olmak lazım.’ Bilgi güçtür. Bilgi toplumu güçlü toplumdur. Bilgili birey de güçlü bireydir” diye konuştu. iha
Üç lisans, iki yüksek lisans mezunu olan Yavuz Yaşa, bu yıl girdiği üniversite sınavında Eşit Ağırlık (EA) puan türünde 439 puan almayı başardı. Sırasıyla İnşaat Mühendisliği, Matematik Öğretmenliği ve Hukuk Fakültesi mezunu olan Yaşa, bu yıl aldığı puanıyla da Atatürk Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü’ne kaydını yaptırdı.
Dördüncü üniversiteye başladı
1979 doğumlu olan Yaşa, 1996 yılında girdiği Pamukkale Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden 2000 yılında mezun oldu. İnşaat Mühendisliği okuduğu dönemde bir dershanede Matematik ve Geometri dersleri veren Yaşa, bu dönemde Matematik öğretmenliğine kayıt yaptırdı ve 2003 yılı yaz okulunda son dersleri alarak bu bölümü de bitirdi.
Aynı dönemde başladığı İnşaat Mühendisliği Hidrolik Bilim Dalında Yüksek Lisans eğitimini matematik eğitimi nedeniyle yarıda bırakan Yavuz Yaşa, 2011 yılında yüksek lisans eğitimine devam etti. Yüksek Lisans Eğitimi tez aşamasında iken 2013 yılında girdiği üniversite sınavından da başarıyla çıkan Yavuz Yaşa, çocukluk hayali olan Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandı. Bu fakülteye 2016 yılına kadar devam eden Yaşa, son sınıfta görevi sebebiyle gittiği Uşak’tan sadece sınavlara girerek 2017 yılında eğitim koleksiyonuna Hukuk Fakültesi diplomasını da ekledi. 2018 yılında yeniden tayinle Erzurum’a dönen Yaşa, İnşaat Mühendisliği yüksek lisans eğitimi için ‘Doğu Anadolu Bölgesi’nin Yağış Karakteristikleri ve Kuraklık Analizi’ teziyle ikinci yüksek lisansını da tamamladı.
Eğitim hayatı başarılarla dolu olan ve azmiyle de gençlere örnek olan Yavuz Yaşa, 2020 yılında girdiği üniversite sınavında da EA puan türünde 439 puan alarak taban puanı 366 olan Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümüne kayıt yaptırdı.

Takdir edilip, saygı görüyor
41 yıllık yaşantısına dördüncü fakülteyi sığdırmaya hazırlanan Yavuz Yaşa, karşılaştığı birçok kişinin bu konudaki gayretini takdir edip, azmine ciddi saygı duyduklarını ifade etti.
Yaşa, “İnsanlara ben o insanlara bu işin azim değil, sevgi işi olduğunu söylüyorum. Çünkü öğrenme aşkı, yeni şeyler keşfetme aşkı, beni buna sürükledi. Dışarıdan bakıldığında İnşaat Mühendisliği bitiriyorsunuz sonrasında hiç alakasız olduğu düşünülen Matematik öğretmenliği ve en sonunda bu ikisiyle de farklı gibi gözüken Hukuk Fakültesi. Ama aslında öyle değil. Ben Matematik okurken ve matematik öğretmenliği yaparken inşaat mühendisliği eğitiminin bana çok farklı bakış açıları kattığını gördüm. Diğer öğretmen arkadaşlardan farklı bakış açılarına özellikle geometri dersi ve problem konusunda sahiptim. Kaldı ki mühendisin kelime anlamı hendese bilen demektir. Yani hesap bilen geometri bilen demek. Ben mühendislik yaparken de diğer mühendis arkadaşlardan farklı olarak olayın matematiksel modellemesini çok farklı yapardım. Ancak Hukuk Fakültesi’ne gelince aslında hukuk ile mühendisliğin çok iç içe olduğunu fark ettim. Hatta 3. sınıfta okurken dört pratik sınavımızın örneklemelerinin tamamının inşaat mühendisliği alanı ile ilgili hukuki problemler olduğunu görünce hem şaşırmış hem de iyi ki bu bölümü okuyorum diye sevinmiştim. Her ne kadar bu üç alan farklı gibi gözükse de disiplinler arası geçişi doğru yapabilirseniz her eğitimin bir diğerine katkısı yadsınamaz derecede olacaktır.” dedi.
Bilgi toplumu güçlü toplumdur
Gençlere öğrenmenin tadını almalarını ve bundan asla vazgeçmemelerini tavsiye eden Yaşa, “Belki bu haberi okuyanlar benim sadece ders çalışan biri olduğumu düşünecekler. Ama aslında günümüzü iyi planlayıp, öğrenmeyi öğrendiğimiz zaman birçok şeyi bir arada yapabiliriz. Ben Hukuk Fakültesi okurken hem Erzurum’un en büyük yatırımlarına imza atan Yatırım İzleme Koordinasyon Merkezi (YİKOB) Müdürlüğü’nü yapıyor, hem de haftada iki halı saha maçı oynuyor ve süper ligin bütün maçlarını izliyordum. Yani aynı anda bir sürü işi yapabilirler. Aliya İzzet Begoviç’in dediği gibi ‘Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için gökyüzünün öğrencisi olmak lazım.’ Bilgi güçtür. Bilgi toplumu güçlü toplumdur. Bilgili birey de güçlü bireydir” diye konuştu. iha