
Toplantıya Pusula Gazetesi Genel Koordinatörü Sevda Güneş İncesu, Haber Müdürü İrfan Tarakçıoğlu, İstihbarat Şefi Manolya Bulut ve gazetepusula.net Yazı İşleri Müdürü Nesrin Demir katıldı. Konuk gazeteci olarak ise İHA Bölge Müdürü Ayhan Türkez ve Kardelen TV Genel Yayın Yönetmeni Soner İstanbullu katıldı.
“Kaymakam olacaktım”
Bakan Tekin, “memleketine bakan olarak dönmeyi hayal edip etmediği” sorusuna, görev yaptığı her pozisyonda en iyisini yapma gayretiyle hareket ettiğini belirterek “Hayatımın her döneminde bulunduğum pozisyonda elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım. Bulunduğumuz pozisyonda en iyi şekilde hizmet edelim, Cenab-ı Hak neyi takdir ederse dedik. Üniversiteyi kazanırken hayalim kaymakam olmaktı. Araştırma görevlisi oldum. Ancak süreçte değişebiliyor, başka bir alana evirildi. Benim hayalim, elimden gelenin en iyisiyle bu millete hizmet etmekti. Aklımdan bakanlık geçmemişti açıkçası.

Bakanlık pozisyonu ile ilgili şunu söyleyeyim: tabiri caizse bu konuda epeyce bir staj yaptım. Bürokrasiyle tanıştım, müsteşarlık, bakan yardımcılığı görevlerinde bulundum. Bu iki pozisyon benim adıma birkaç lisans diploması gibi oldu. Ardından tekrar akademiye döndüm, rektörlük yaptım. 2023 yılında bakan olduğumda neyi, niçin, nasıl, kimlerle, hangi metodoloji ile yapacağım konusunda kafam çok netti. Şu anda da çok net. Nihayetinde nereye ulaşmak istediğimi biliyorum, oraya ulaşırken Türkiye’nin realitesini de iyi biliyorum” şeklinde cevap verdi.

‘Mantıklı, makul önerileri varsa dinlerim’
Zorunlu eğitim süresine ilişkin tartışmalara da değinen Bakan Tekin,“Bir adım atılırken o adımın beraberinde getireceği olası sonuçları düşünerek yol yürümek gerekir. Şu an için önümüzdeki eğitim öğretim yılında ‘kısalttık’ diyeceğimiz bir tablo yok. Ancak muhalefeti yapan kişilerin de biraz sağduyulu davranması gerekiyor. Neyin ne olduğunu bilmeden görmeden ‘biz muhalefet ediyoruz’ demek doğru değil. Cumhuriyet Halk Partisi şöyle bir yerden bakıyor: bir niyet okuyuculuk mantığıyla. Mesela ‘Atatürk bizimdir bizden başkası sevemez’, ‘Cumhuriyet bizimdir siz bizden olmadığınıza göre Cumhuriyeti sevemezsiniz’ gibi bir mantık. Bu akıl baliğ olmamış çocukların bile yürütemeyeceği bir mantık.
Biz karşıyız diyen CHP’lilere bir tavsiyem var: 2011-2012’de 4+4+4 sistemi tartışılırken komisyon tutanaklarına bir baksınlar. Orada CHP’li vekiller 12 yıllık zorunlu eğitime ne demişler, görsünler. Oynadıkları bir tiyatro. Mantıklı, makul önerileri varsa dinlerim” diye konuştu.

İmam hatip modeli dünya markası olabilir mi?
Bakan Tekin, imam hatip okullarının hem dini hem de pozitif bilimler eğitimi veren özgün bir model olduğuna dikkat çekerek, “Mesela Makedonya hükümetiyle bizim aramızda şu anda bir problem var. Bizde verilen imam hatip diplomalarını kabul etmiyorlar. Diyorlar ki imam hatip, kendi ülkelerindeki kilise bünyesindeki dini eğitim veren okullar gibi. Ben diyorum ki dünyada imam hatip gibi bir model yok. Hem İslami anlamda dini eğitim veren hem de pozitif bilimlerle ilgili eğitim veren bir model. Biz elimizdeki bu modeli bir dünya markası haline getirelim, marka değerini yükseltelim istiyoruz. CHP’liler buna da karşı çıkıyor. Şimdi ben buna ne diyeyim?” ifadelerini kullandı.

15 bin öğretmen son kez KPSS ile atanacak
Öğretmen atamalarına ilişkin de bilgi veren Tekin, ihtiyaç duyulan öğretmen sayısının norm kadro hesaplamasıyla belirlendiğini söyleyerek, “Biz her yıl bakanlıkta ihtiyaç duyduğumuz öğretmen sayısını okutulan ders saati üzerinden hesap ederek bir planlama yapıyoruz. Buna norm kadro diyoruz. Bu yıl ihtiyaç duyduğumuz bütün öğretmenleri alsak, belki önümüzdeki 10 yıl boyunca hiç öğretmene ihtiyacımız olmasa. Bu doğru bir uygulama mı olur? 15 bin öğretmen bu yıl son defa KPSS + mülakat sistemiyle atanacak. Temmuz ayında akademiye giriş sınavı yaptık, artık öğretmen atamaları Milli Eğitim Akademisi üzerinden yürüyecek ”dedi.

“Adres taşıma ile kayıt dönemi kapanıyor”
Bakan Tekin, İçişleri Bakanlığı ile ortak yürütülen yeni yazılım sayesinde okul kapasitesine ulaşan kurumların kayıt sisteminin otomatik olarak kapanacağı ifade ederek şunları söyledi:“Adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre okullarımızın kontenjanını belirliyoruz. İçişleri Bakanlığımızla birlikte her okulun öğrenci kabul edeceği sokak ve apartmanlara kadar belirleme yaptık. Önümüzdeki yıl uygulayacağımız yeni yazılımla okul kapasitesine ulaştığında sistem otomatik kapanacak. Adres taşıyanlara ise başka okullar önerilecek” dedi.
“Hizmet içi eğitim akademiyle devam ediyor”
Hizmet içi eğitim enstitülerinin artık Milli Eğitim Akademisi çatısı altında yürütüldüğünü belirten Bakan Tekin, bu konudaki soruyu da şöyle cevaplandırdı:“Hizmet içi eğitim enstitüsü kavramını kaldırdık. Yapısı uygun olanları Milli Eğitim Akademisi’ne dönüştürdük. Erzurum’daki merkez de artık Milli Eğitim Akademisi Erzurum birimi olarak faal. 24 Kasım öğretmen atamalarından sonra yeniden norm kadro hesaplaması yapacağız. Akademi üzerinden alacağımız 10 bin öğretmenin branş dağılımını belirleyeceğiz. Ocak ayında öğretmen adayı arkadaşlarımız burada eğitime başlayacak”.
“Norm fazlası öğretmenler res’en atanacak”
Norm kadro fazlası öğretmenlerin büyük kısmının fiilen görevde olduğuna işaret eden Bakan Tekin, şunları kaydetti: “Norm kadro fazlası öğretmenlerin tamamı derse girmeyen kişiler değil. Bir kısmı daha az ders saatiyle görev yapıyor. Ancak yıllardır yapılan uyarılara rağmen tayin istemeyen öğretmenler için res’en atama kararı aldık. Şimdi res’en zulümdür diyorlar. Neresi zulüm anlamıyorum. Seçme hakkı verdik tercih etmediniz. Çocuklarımızın eğitim öğretim hakkını sağlıklı kullanabilmesi için öğretmenlerin de bu anlamda mesleklerini doğru icra edebilmeleri açısından böyle bir uygulama yaptık.”
“Erzurum devlete sadık, milletini seven bir şehir”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gittiği yerlerde geçmişte konuşulan konuları hatırlayarak özellikle takip ettiğini belirten Tekin, Erzurum’la ilgili meselelerde de doğrudan talimat verdiğini şu sözlerle anlattı; “Sayın Cumhurbaşkanımızın en sıkıntılı olduğu dönemlerde Erzurumlu bürokratlarımız ve siyasiler hep yanında olmuştur. Cumhurbaşkanımızın da Erzurum’a ve Erzurumlulara karşı özel bir sempatisi var. Erzurumlular genelde devlete ve millete bağlı, mutedil insanlardır. Okuyoruz, çalışıyoruz, hak ettiğimiz yerlere geliyoruz inşallah.
Cumhurbaşkanımız gittiği her yerde bir yıl önce konuşulan konuyu hatırlayıp ‘ne yaptınız’ diye sorar. Erzurum’la ilgili konularda da bize gelen her talimatı yakından takip ediyor.
Milletvekillerimiz, valimiz ya da belediye başkanımız bir konuyu ilettiğinde hemen ‘takip edin, çözün’ diyor. Erzurum’a karşı pozitif bir yaklaşımı var.”
Gastronomi liselerinin önemi
Gastronominin yerel kültürün önemli bir parçası olduğunu vurgulayan Bakan Tekin, şunları aktardı; “Gastronomi, bir ülkenin yerel kültürünü yansıtan en önemli birikimlerden biri. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin ana maddelerinden biri kültür aktarımı. Gastronomi de bunun bir parçası. Cumhurbaşkanımızın eşi Sayın Emine Erdoğan, ‘Anne Reçeteleri’ projesiyle bu çalışmaya sahip çıktı.
Erzurum’da kongre binası arkasındaki meslek lisesi, bu proje için en uygun yer olarak belirlendi. Hem lokasyon hem bina olarak ideal. Ziyaretçiler burada hem kongre binasını gezip hem de Erzurum yemekleri yiyebilecek. Üç bölüm planlıyoruz: yöresel yemeklerin yapımı, işletmecilik ve servis eğitimi. Ayrıca öğrenciler köy köy gezip yemeklerin bilimsel envanterini çıkaracaklar.”
Bakan Tekin’ ziyaretinde Bakan Yardımcısı Celile Eren Ökten, Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, AK Parti Erzurum İl Başkanı İbrahim Küçükoğlu ve İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Ekici eşlik etti.
Manolya Bulut
Öğrenciler öğlen arası başıboş kalıyor kahve köşelerinde sigara dumanlarında kalıyorlar okullarda yemekhane olmalı tüm özel okullarda bu varken devlet okullarında niçin yok