
Kovid19 salgını nedeniyle son kapanma kararı açıklandığında sosyal medyada bir tvite rastlamıştım; “Şimdi millet S/İHA mı yiyecek?” kapanmaya tepki gösteriyor ama Türkiye’nin savunma sanayiinde geldiği noktayı kendince yerle bir ediyordu!
HDP’li ve bazı CHP’li vekillerde İHA ve S/İHA eleştirisinde bulunmuşlardı. Şirin Payzın isimli bir gazeteci de Arnavutluk’un 8 S/İHA almasını eleştirirken, niye ihtiyaç duyarlar diye tepkisini twitter üzerinden göstermişti. Türkiye’de bir kesim bilinçli veya Erdoğan karşıtlığı üzerinden savunma sanayiindeki gelişmeleri, özelde İHA ve S/İHA’ları eleştiriyorlar.
Geçtiğimiz hafta ABD’de 27 Kongre üyesi yönetimi Türkiye’nin S/İHA teknolojisinde geldiği nokta ile dengeleri değiştirdiğini, Karabağ, Suriye ve Libya’da müthiş üstünlüğe ulaştığını ifade eden 4 sayfalık mektupla uyardı. Diyorlar ki; “Türkiye’yi durdurun yoksa ABD çıkarları tehdit altında kalacak”
Türk S/İHA teknolojisi dosta güven, düşmana korku salmaktadır. İşte bir analizde The Ermenian Weekly | Washington Yakın Doğu Politikası Enstitüsü | Rich Outzen’den: Türklerin iddiasını yönlendiren temel mantık, Türkiye'nin artık büyük güçlerin bir aracı değil, kilit olayları altüst eden ve sıfırlayan bir oyuncu olduğu ifadesinde özetleniyor.
Outzen: Türk stratejik ve askeri kültürü jeopolitik yönelimlidir ve uzun bir tarihi hafızaya ve aşırı bir güvene sahiptir.
Türkiye'nin teknolojik alanlarda (insanlı/insansız ve kara/hava/deniz) kullandığı insansız hava araçları, elektronik savaş, manevra ve hassas saldırı entegrasyonu, askeri ilişkilerde (RMA) bir devrimin yeni bir aşaması olarak nitelendiriliyor.
Outzen, yabancı güçlerin Türkiye'nin içinde ve yakınında jeopolitik oyunlar oynadığına, Türkiye'nin bunlara kanmayacağına ve Türkiye'nin kendi manevra yöntemlerini ve dinamiklerini değiştirmek için milli iradeye sahip olduğuna dair stratejik bir anlatı yakalıyor.
Outzen: Son on yılda Türkiye, diplomatik misyonlarını tüm dünyaya genişletti. Yıllarca süren genişlemeden sonra Türkiye 2019 yılına kadar dünyanın altıncı en büyük diplomatik ağını konuşlandırmıştı.
Bu, Türkiye'nin Milli İstihbarat Teşkilatının küresel bir istihbarat gücü haline gelmesine yardımcı oldu. MİT, dünya çapında Türk karşıtı faaliyetler hakkında bilgi toplamada ve bölgede Türk yumuşak ve sert gücünü geliştirmede faydalı oldu.
Ayrıca Outzen'in raporuna göre, bu birleşik silah yaklaşımının bir diğer kritik bileşeni de elektronik savaşın kullanılmasıdır. Koral, Libya'da Rus Pantsir'leri felç etmek için kullanıldı ve Türk hava kuvvetlerinin Rus hava savunma sistemlerini imha etmesini sağladı.
Erdoğan yönetimindeki Türkiye, bölgedeki emellerini korumak için sert güç kullanarak ordusunda devrim yaptı; devleti ve halkı psikolojik olarak hesaplaşmaya hazırladı.
Türkiye, askeri operasyonlar için diplomatik ve istihbarat ağları arasında koordinasyonu sağlayarak kilit müttefiklerin savunma sistemlerini savunma sanayisiyle bütünleştirdi ve böylece Afrika ve Kafkasya'daki müttefikler üzerinde siyasi üstünlük kazandı. (Analiz Çeviri: Leon)
Bu gerçekleri görmememiz için doğal afetler, mülteciler perde olmamalıdır. Kaos isteyenlerin, içerideki uzantılarının hesabı gurur veren gelişmemize ket vurulmasıdır.
Umarım oyuna gelmeyiz!
HDP’li ve bazı CHP’li vekillerde İHA ve S/İHA eleştirisinde bulunmuşlardı. Şirin Payzın isimli bir gazeteci de Arnavutluk’un 8 S/İHA almasını eleştirirken, niye ihtiyaç duyarlar diye tepkisini twitter üzerinden göstermişti. Türkiye’de bir kesim bilinçli veya Erdoğan karşıtlığı üzerinden savunma sanayiindeki gelişmeleri, özelde İHA ve S/İHA’ları eleştiriyorlar.
Geçtiğimiz hafta ABD’de 27 Kongre üyesi yönetimi Türkiye’nin S/İHA teknolojisinde geldiği nokta ile dengeleri değiştirdiğini, Karabağ, Suriye ve Libya’da müthiş üstünlüğe ulaştığını ifade eden 4 sayfalık mektupla uyardı. Diyorlar ki; “Türkiye’yi durdurun yoksa ABD çıkarları tehdit altında kalacak”
Türk S/İHA teknolojisi dosta güven, düşmana korku salmaktadır. İşte bir analizde The Ermenian Weekly | Washington Yakın Doğu Politikası Enstitüsü | Rich Outzen’den: Türklerin iddiasını yönlendiren temel mantık, Türkiye'nin artık büyük güçlerin bir aracı değil, kilit olayları altüst eden ve sıfırlayan bir oyuncu olduğu ifadesinde özetleniyor.
Outzen: Türk stratejik ve askeri kültürü jeopolitik yönelimlidir ve uzun bir tarihi hafızaya ve aşırı bir güvene sahiptir.
Türkiye'nin teknolojik alanlarda (insanlı/insansız ve kara/hava/deniz) kullandığı insansız hava araçları, elektronik savaş, manevra ve hassas saldırı entegrasyonu, askeri ilişkilerde (RMA) bir devrimin yeni bir aşaması olarak nitelendiriliyor.
Outzen, yabancı güçlerin Türkiye'nin içinde ve yakınında jeopolitik oyunlar oynadığına, Türkiye'nin bunlara kanmayacağına ve Türkiye'nin kendi manevra yöntemlerini ve dinamiklerini değiştirmek için milli iradeye sahip olduğuna dair stratejik bir anlatı yakalıyor.
Outzen: Son on yılda Türkiye, diplomatik misyonlarını tüm dünyaya genişletti. Yıllarca süren genişlemeden sonra Türkiye 2019 yılına kadar dünyanın altıncı en büyük diplomatik ağını konuşlandırmıştı.
Bu, Türkiye'nin Milli İstihbarat Teşkilatının küresel bir istihbarat gücü haline gelmesine yardımcı oldu. MİT, dünya çapında Türk karşıtı faaliyetler hakkında bilgi toplamada ve bölgede Türk yumuşak ve sert gücünü geliştirmede faydalı oldu.
Ayrıca Outzen'in raporuna göre, bu birleşik silah yaklaşımının bir diğer kritik bileşeni de elektronik savaşın kullanılmasıdır. Koral, Libya'da Rus Pantsir'leri felç etmek için kullanıldı ve Türk hava kuvvetlerinin Rus hava savunma sistemlerini imha etmesini sağladı.
Erdoğan yönetimindeki Türkiye, bölgedeki emellerini korumak için sert güç kullanarak ordusunda devrim yaptı; devleti ve halkı psikolojik olarak hesaplaşmaya hazırladı.
Türkiye, askeri operasyonlar için diplomatik ve istihbarat ağları arasında koordinasyonu sağlayarak kilit müttefiklerin savunma sistemlerini savunma sanayisiyle bütünleştirdi ve böylece Afrika ve Kafkasya'daki müttefikler üzerinde siyasi üstünlük kazandı. (Analiz Çeviri: Leon)
Bu gerçekleri görmememiz için doğal afetler, mülteciler perde olmamalıdır. Kaos isteyenlerin, içerideki uzantılarının hesabı gurur veren gelişmemize ket vurulmasıdır.
Umarım oyuna gelmeyiz!