
Sempozyumda konuşan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 100 yıl evvel cereyan eden ve her biri Milli Mücadele gibi kutlu harekatı teşkil eden hadiselerin, bugüne ışık tutan dersler ve üzerinde dikkatle durulması lazım gelen ibretler içerdiğini aktardı.
HABER MERKEZİ
Erzurum Teknik Üniversitesi ve Türk Tarih Kurumunca, üniversitenin Prof. Dr. Muammer Yaylalı Konferans Salonu'nda düzenlenen "100. Yılında Erzurum Kongresi Uluslararası Sempozyumu" başladı.
Sempozyuma katılan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Milli Mücadele'nin 100'üncü yıl dönümünü anmaya bu yıl 19 Mayıs'ta başladıklarını hatırlatarak, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve bütün siyasi parti temsilcilerinin katıldığı bu anmanın, devletin ve milletin şanına yaraşır ihtişamla gerçekleştiğini dile getirdi. Özellikle Erdoğan ile bütün siyasi parti liderlerinin, Milli Mücadele'nin ruhuna uygun biçimde birlikte fotoğraf vermelerinin hafızalardan silinmeyecek görüntü olduğunu aktaran Şentop, şunları kaydetti:

"Erzurum Kongresi, 100'üncü yılını andığımız Milli Mücadele'nin niteliğini ve gidişatını belirleyen bir içtima olması bakımından büyük bir öneme sahiptir. İlk kez bu kongre sayesinde vatanın işgal ve ilhakı karşısında milli kuvvetlerin harekete geçeceği ve bunun da milli iradeye dayanan bir hükümetçe yapılacağı ilan edilmiştir. Kongrenin mühim neticelerinden birisi de işgal ve ilhak ile karşı karşıya olan memlekette, dış güçlere dayanarak kurtuluşun elde edilebileceği fikrine kesin ve kararlı bir dille karşı çıkılmış olmasıdır. Erzurum Kongresi, her ne kadar Trabzon vilayeti ile bir kısmı işgal altında olan Vilayati Şarkiyye yani şark vilayetleri delegelerince toplanmış bölgesel bir kongre gibi gözükse de ortaya çıkan kararlar ve ilan edilen irade bakımından milli hususiyete sahip bağlayıcı bir toplantıdır."
Samsun'da başlayan, Amasya'da ilk kez milletle buluşan Milli Mücadele harekatının Erzurum Kongresi ile ete kemiğe büründüğünü belirten Şentop, 100 yıl evvel cereyan eden ve her biri Milli Mücadele gibi kutlu harekatı teşkil eden hadiselerin, bugüne ışık tutan dersler ve üzerinde dikkatle durulması lazım gelen ibretler içerdiğini aktardı.
Milli Mücadele sadece savaş değil
Milli Mücadeleyi bir savaşlar kronolojisi olarak görmenin, bir çatışmalar silsilesi olarak tarif ve takdim etmenin de eksik bir yaklaşım olduğunu anlatan Şentop, geçen haftanın 15 Temmuz darbe girişiminin 3'üncü yılı olduğunu anımsatarak, bu darbe girişiminin hain karakteriyle ilgili herkesin açık, ortak bir kanaate sahip bulunduğunu ifade etti.
15 Temmuz darbe girişiminin bir niteliğinin de dış güçlere dayanarak iktidar arayışında olan bir avuç hain tarafından tertip edilmesi olduğuna dikkati çeken Şentop, "100'üncü yılını idrak ettiğimiz Milli Mücadele ile 15 Temmuz darbe girişimini durduran direnişi ruhen benzeştirmek haklı tespittir. Bu tespitin haklılığına dayanak teşkil eden hususlardan birisi de her ikisine de dış destekli iktidar arayışının ihanet, himaye ile kurtuluşun imkansız olduğu fikrinin hakim olmasıdır." diye konuştu.

Şentop, vatanın parçalanamayacağına dair kesin kararlılığın vatan savunmasında asli unsur olduğunun Erzurum Kongresi'nden çıkartılacak bir ders olduğunu söyledi.
Erzurum Kongresi'ne dair hatıralarda tutulması gereken bir hususun da Milli Mücadele'nin ancak milletin azim ve kararlılığı ile tahakkuk edebileceğine dair tavır olduğunu aktaran Şentop, şunları kaydetti:
" Erzurum Kongresi'nin 100'üncü yıl dönümünü andığımız böyle bir toplantıda zaman zaman Türkiye'nin karşısına çıkarılan Ermeni meselesine değinmeyi lüzumlu görüyorum. Zannediyorum ki bu meselenin konuşulması ve işin hakikatine dair sözler sarfedilmesi için en uygun yerlerden birisi, Ermeni çetelerinin mezalimine ve soykırımına muhatap olan Erzurum'dur. Bu vesileyle, 100 yıl evvel Ermeni çetelerince sergilenen vahşet ve soykırım neticesinde katledilen vatan evlatlarını rahmetle anıyorum. Allah ruhlarını şad eylesin."
Bu çatışmaların asıl mağduru ve soykırımın muhatabının, yüzyıllarca ekmeğini, suyunu paylaştığı komşularının bir kısmından ihanet gören Müslüman ahali olduğunu vurgulayan Türkiye, umudun adıdır.
Şentop, yeni yüz yıl ve yeni bin yılın coğrafyalara düzen, tarihe yön veren asil millet için büyük imkanlar barındırdığını ifade ederek, yeni dönemdeki bu imkanları değerlendirmek gerektiğini bildirdi.
Her imkanın gereği yapıldığı sürece kıymetli olduğuna işaret eden Şentop, "Türkiye, bugün artık sadece bir ülkenin ve bir coğrafyanın adı değildir. Türkiye bugün, bir umudun, bir hamlenin ve insanlık davasının adıdır. Türkiye bugün, sadece vatanımızın değil, aynı zamanda vazifemizin adıdır. Umudu diri tutmak, insanlığın ortak iyiliğini amaçlayan bir hamleyi neticeye ulaştırmak ve vatanı vazife bilen şuuru tahkim etmek için Türkiye'yi yücelteceğiz, büyüteceğiz ve geleceğini parlak kılacağız. Bu, 100 yıl önce 'Ya istiklal, ya ölüm' şiarını yükselten Milli Mücadele kahramanlarının ve geçen hafta yıl dönümünü idrak ettiğimiz 15 Temmuz darbe girişimi esnasında ihanete 'dur' diyen şehitlerimizin omuzlarımıza bıraktığı mübarek bir vazifedir." diye konuştu.
Konuşmanın ardından Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan ve Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Şentop'a çeşitli hediyeler takdim etti.
HABER MERKEZİ
Erzurum Teknik Üniversitesi ve Türk Tarih Kurumunca, üniversitenin Prof. Dr. Muammer Yaylalı Konferans Salonu'nda düzenlenen "100. Yılında Erzurum Kongresi Uluslararası Sempozyumu" başladı.
Sempozyuma katılan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Milli Mücadele'nin 100'üncü yıl dönümünü anmaya bu yıl 19 Mayıs'ta başladıklarını hatırlatarak, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve bütün siyasi parti temsilcilerinin katıldığı bu anmanın, devletin ve milletin şanına yaraşır ihtişamla gerçekleştiğini dile getirdi. Özellikle Erdoğan ile bütün siyasi parti liderlerinin, Milli Mücadele'nin ruhuna uygun biçimde birlikte fotoğraf vermelerinin hafızalardan silinmeyecek görüntü olduğunu aktaran Şentop, şunları kaydetti:

"Erzurum Kongresi, 100'üncü yılını andığımız Milli Mücadele'nin niteliğini ve gidişatını belirleyen bir içtima olması bakımından büyük bir öneme sahiptir. İlk kez bu kongre sayesinde vatanın işgal ve ilhakı karşısında milli kuvvetlerin harekete geçeceği ve bunun da milli iradeye dayanan bir hükümetçe yapılacağı ilan edilmiştir. Kongrenin mühim neticelerinden birisi de işgal ve ilhak ile karşı karşıya olan memlekette, dış güçlere dayanarak kurtuluşun elde edilebileceği fikrine kesin ve kararlı bir dille karşı çıkılmış olmasıdır. Erzurum Kongresi, her ne kadar Trabzon vilayeti ile bir kısmı işgal altında olan Vilayati Şarkiyye yani şark vilayetleri delegelerince toplanmış bölgesel bir kongre gibi gözükse de ortaya çıkan kararlar ve ilan edilen irade bakımından milli hususiyete sahip bağlayıcı bir toplantıdır."
Samsun'da başlayan, Amasya'da ilk kez milletle buluşan Milli Mücadele harekatının Erzurum Kongresi ile ete kemiğe büründüğünü belirten Şentop, 100 yıl evvel cereyan eden ve her biri Milli Mücadele gibi kutlu harekatı teşkil eden hadiselerin, bugüne ışık tutan dersler ve üzerinde dikkatle durulması lazım gelen ibretler içerdiğini aktardı.
Milli Mücadele sadece savaş değil
Milli Mücadeleyi bir savaşlar kronolojisi olarak görmenin, bir çatışmalar silsilesi olarak tarif ve takdim etmenin de eksik bir yaklaşım olduğunu anlatan Şentop, geçen haftanın 15 Temmuz darbe girişiminin 3'üncü yılı olduğunu anımsatarak, bu darbe girişiminin hain karakteriyle ilgili herkesin açık, ortak bir kanaate sahip bulunduğunu ifade etti.
15 Temmuz darbe girişiminin bir niteliğinin de dış güçlere dayanarak iktidar arayışında olan bir avuç hain tarafından tertip edilmesi olduğuna dikkati çeken Şentop, "100'üncü yılını idrak ettiğimiz Milli Mücadele ile 15 Temmuz darbe girişimini durduran direnişi ruhen benzeştirmek haklı tespittir. Bu tespitin haklılığına dayanak teşkil eden hususlardan birisi de her ikisine de dış destekli iktidar arayışının ihanet, himaye ile kurtuluşun imkansız olduğu fikrinin hakim olmasıdır." diye konuştu.

Şentop, vatanın parçalanamayacağına dair kesin kararlılığın vatan savunmasında asli unsur olduğunun Erzurum Kongresi'nden çıkartılacak bir ders olduğunu söyledi.
Erzurum Kongresi'ne dair hatıralarda tutulması gereken bir hususun da Milli Mücadele'nin ancak milletin azim ve kararlılığı ile tahakkuk edebileceğine dair tavır olduğunu aktaran Şentop, şunları kaydetti:
" Erzurum Kongresi'nin 100'üncü yıl dönümünü andığımız böyle bir toplantıda zaman zaman Türkiye'nin karşısına çıkarılan Ermeni meselesine değinmeyi lüzumlu görüyorum. Zannediyorum ki bu meselenin konuşulması ve işin hakikatine dair sözler sarfedilmesi için en uygun yerlerden birisi, Ermeni çetelerinin mezalimine ve soykırımına muhatap olan Erzurum'dur. Bu vesileyle, 100 yıl evvel Ermeni çetelerince sergilenen vahşet ve soykırım neticesinde katledilen vatan evlatlarını rahmetle anıyorum. Allah ruhlarını şad eylesin."
Bu çatışmaların asıl mağduru ve soykırımın muhatabının, yüzyıllarca ekmeğini, suyunu paylaştığı komşularının bir kısmından ihanet gören Müslüman ahali olduğunu vurgulayan Türkiye, umudun adıdır.
Şentop, yeni yüz yıl ve yeni bin yılın coğrafyalara düzen, tarihe yön veren asil millet için büyük imkanlar barındırdığını ifade ederek, yeni dönemdeki bu imkanları değerlendirmek gerektiğini bildirdi.
Her imkanın gereği yapıldığı sürece kıymetli olduğuna işaret eden Şentop, "Türkiye, bugün artık sadece bir ülkenin ve bir coğrafyanın adı değildir. Türkiye bugün, bir umudun, bir hamlenin ve insanlık davasının adıdır. Türkiye bugün, sadece vatanımızın değil, aynı zamanda vazifemizin adıdır. Umudu diri tutmak, insanlığın ortak iyiliğini amaçlayan bir hamleyi neticeye ulaştırmak ve vatanı vazife bilen şuuru tahkim etmek için Türkiye'yi yücelteceğiz, büyüteceğiz ve geleceğini parlak kılacağız. Bu, 100 yıl önce 'Ya istiklal, ya ölüm' şiarını yükselten Milli Mücadele kahramanlarının ve geçen hafta yıl dönümünü idrak ettiğimiz 15 Temmuz darbe girişimi esnasında ihanete 'dur' diyen şehitlerimizin omuzlarımıza bıraktığı mübarek bir vazifedir." diye konuştu.
Konuşmanın ardından Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan ve Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Şentop'a çeşitli hediyeler takdim etti.