Sınırlarımız dışında ve içinde yüz yılı aşkın bir süredir devam eden Büyük Oyun sürüyor…
Ortadoğu, Arabistan, Kuzey Afrika, Kafkaslar, büyük güçlerin yıllardır oynadığı oyunlardan sonra bir daha kalıcı huzura kavuşmadı, güçler çatışması sürdü gitti…
Sadece bu bölgede mi?...
Balkanlar da huzura kavuşmadı ve kaos devam etti…
Böylesine güçler savaşının sürdüğü yerde Türkiye, kurduğu Cumhuriyeti yaşatma; yanı sıra Osmanlı bakiyesi toprakları ve mazlum milletleri koruma çabası içinde…
***
1900’lü yılların başından beri Ortadoğu’da Büyük Oyun oynanmakta…
Aktörler; başta ABD ve Rusya olmak üzere Yahudiler, Avrupa’nın en güçlü ülkeleri ve onların figüranları…
Pek tabi bu ülkelere İngiliz, Fransız ve Almanlar’ı da eklemek gerek…
Oyun, Ortadoğu ve Kafkaslardaki Enerji Koridoru ve stratejik öneme haiz topraklar üzerinde söz sahibi olmak ve bu uğurda küçük, parçalanabilir, söz geçirilebilir, her an hükmedilebilir, cetvelle bölünmüş, küçük ülkeler yaratmak…
Hatta mümkünse bu ülkelere emirleri altındaki seçilmiş aileleri yönetici olarak atamak ve onlara istedikleri her türlü kararı aldırmak…
Bu uğurda insan hakları rafa kaldırılmış durumda… Amaca ulaşmak için uyduruk bahanelerle savaş çıkarmak, TIR’lar dolusu silah satmak, terör örgüleriyle işbirliği yapmak, kimyasal silah dahil her türlü silahı kullanmak; kan, vahşet ve daha başka şeyler…
Hatta amaçlarına karşı çıkanlara suikast düzenlemek ve öldürmek…
Kısaca belirlenen hedefe ulaşmak için her yolu mubah kılmak…
*
Nitekim ABD, askerlerini geri çekerken; ‘ Petrol kuyularını güvence altına aldık…’ dedi.
ABD, bununla da kalmadı petrol sahalarını güvence altına almak için bölgeye zırhlı araç ve asker takviyesinde bulundu…
Rusya açısından Büyük Oyun’a baktığımızda; menfaatlerinin devamı açısından petrol sahalarında Türkiye ile karşılaşmak istemiyor…
Fransa Ermeniler’e silah desteğinde bulunuyor
İngiltere, yeni ‘İngiliz oyunları’ kurma peşinde…
*
Oynanan oyunun en büyük parçası kuşku yok ki İsrail…
ABD, bölgede Büyük İsrail devletini kurmak için olağanüstü çaba harcıyor…
Öyle ki Ankara Mutabakatına ABD adına imza koyan Başkan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı soluğu İsrail’in başkentinde aldılar…
Tesadüf olmasa gerek…
İsrail , Filistin’de uyguladığı İnsan Hakları ihlallerine karşı, pek ön planda gözükmedi… Ancak bu onu tarafsız olarak göstermiyor…
Azerbaycan-Ermenistan savaşında menfaati gereği Azerbaycan’ın yanında yer aldı…
***
Oynan oyuna Kürtler açısından bakarsak kesin olan şu, görünen o ki büyük ve güçlü ülkeler devlet kurma vaadiyle onları bir kez daha kullandılar…
ABD Başkanı ve Savunma Bakanı, Ankara ile anlaşma masasına oturmadan önce; ‘Biz Kürtlere bölgede 400 yıl kalma ve onları koruma sözü vermedik…’ dedi…
*
Güçler Savaşını bir anlamda gözenin başına çekersek yani Kafkaslar’a…
Azerbaycan-Ermenistan savaşında gördük ki, Rusya arka bahçesindeki arsaya kimsenin yapı kurmasına izin vermiyor. Sözüm ona tarafsız gibi görünmesine karşın, gözenin başında güçlü durmak istiyor.
Buna rağmen Azerbaycan ve Türkiye, Karabağ’da istediğini elde etti.
Ve sahada ben de varım dedi…
*
Öte yandan Türkiye’nin Rusya’dan aldığı S 400’lerle başlayan askeri yakınlaşması da sürüyor…
ABD’de Başkanlık yarışını Demokrat rakibi Biden’e kaybetmiş gözüken Trump’un gider ayak Türkiye’ye uygulanmasına karar verilen yaptırımları imzaladı.
ABD, bu imza ile ‘Müttefikim’ dediği bir NATO ülkesini ‘Ulusal Güvenliği’ için tehdit olarak algılıyor…
ABD’nin imza koyduğu yaptırımlar listesinde; ihracat ve ithalata banka desteğinden tutunuz da Kredi ve ihale sözleşmesi imzalanmasına, dövizle işlem yapılmasına, ABD topraklarında gayrimenkul alımlarına ve yasak konulan kişilerin ABD’ye girişine kadar 12 madde yer alıyor…
Türkiye, ABD’nin kararına büyük tepki koydu…
En başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Dışişleri Bakanı, Meclis Başkanı, İktidar ve Muhalefet Partileri kararı Egemenlik haklarımıza saldırı olarak görüyorlar…
Dünyadan ilk tepki Rusya, İran, Azerbaycan ve Kuzey Kıbrıs’tan geldi… Kararın tek taraflı ve kabul edilemez olduğu vurgulanıp ABD kararı reddedildi…
Görünen o ki Türkiye, bölgede üzerine oynanan oyunlara karşı her an teyakkuzda olmalı…
Ortadoğu, Arabistan, Kuzey Afrika, Kafkaslar, büyük güçlerin yıllardır oynadığı oyunlardan sonra bir daha kalıcı huzura kavuşmadı, güçler çatışması sürdü gitti…
Sadece bu bölgede mi?...
Balkanlar da huzura kavuşmadı ve kaos devam etti…
Böylesine güçler savaşının sürdüğü yerde Türkiye, kurduğu Cumhuriyeti yaşatma; yanı sıra Osmanlı bakiyesi toprakları ve mazlum milletleri koruma çabası içinde…
***
1900’lü yılların başından beri Ortadoğu’da Büyük Oyun oynanmakta…
Aktörler; başta ABD ve Rusya olmak üzere Yahudiler, Avrupa’nın en güçlü ülkeleri ve onların figüranları…
Pek tabi bu ülkelere İngiliz, Fransız ve Almanlar’ı da eklemek gerek…
Oyun, Ortadoğu ve Kafkaslardaki Enerji Koridoru ve stratejik öneme haiz topraklar üzerinde söz sahibi olmak ve bu uğurda küçük, parçalanabilir, söz geçirilebilir, her an hükmedilebilir, cetvelle bölünmüş, küçük ülkeler yaratmak…
Hatta mümkünse bu ülkelere emirleri altındaki seçilmiş aileleri yönetici olarak atamak ve onlara istedikleri her türlü kararı aldırmak…
Bu uğurda insan hakları rafa kaldırılmış durumda… Amaca ulaşmak için uyduruk bahanelerle savaş çıkarmak, TIR’lar dolusu silah satmak, terör örgüleriyle işbirliği yapmak, kimyasal silah dahil her türlü silahı kullanmak; kan, vahşet ve daha başka şeyler…
Hatta amaçlarına karşı çıkanlara suikast düzenlemek ve öldürmek…
Kısaca belirlenen hedefe ulaşmak için her yolu mubah kılmak…
*
Nitekim ABD, askerlerini geri çekerken; ‘ Petrol kuyularını güvence altına aldık…’ dedi.
ABD, bununla da kalmadı petrol sahalarını güvence altına almak için bölgeye zırhlı araç ve asker takviyesinde bulundu…
Rusya açısından Büyük Oyun’a baktığımızda; menfaatlerinin devamı açısından petrol sahalarında Türkiye ile karşılaşmak istemiyor…
Fransa Ermeniler’e silah desteğinde bulunuyor
İngiltere, yeni ‘İngiliz oyunları’ kurma peşinde…
*
Oynanan oyunun en büyük parçası kuşku yok ki İsrail…
ABD, bölgede Büyük İsrail devletini kurmak için olağanüstü çaba harcıyor…
Öyle ki Ankara Mutabakatına ABD adına imza koyan Başkan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı soluğu İsrail’in başkentinde aldılar…
Tesadüf olmasa gerek…
İsrail , Filistin’de uyguladığı İnsan Hakları ihlallerine karşı, pek ön planda gözükmedi… Ancak bu onu tarafsız olarak göstermiyor…
Azerbaycan-Ermenistan savaşında menfaati gereği Azerbaycan’ın yanında yer aldı…
***
Oynan oyuna Kürtler açısından bakarsak kesin olan şu, görünen o ki büyük ve güçlü ülkeler devlet kurma vaadiyle onları bir kez daha kullandılar…
ABD Başkanı ve Savunma Bakanı, Ankara ile anlaşma masasına oturmadan önce; ‘Biz Kürtlere bölgede 400 yıl kalma ve onları koruma sözü vermedik…’ dedi…
*
Güçler Savaşını bir anlamda gözenin başına çekersek yani Kafkaslar’a…
Azerbaycan-Ermenistan savaşında gördük ki, Rusya arka bahçesindeki arsaya kimsenin yapı kurmasına izin vermiyor. Sözüm ona tarafsız gibi görünmesine karşın, gözenin başında güçlü durmak istiyor.
Buna rağmen Azerbaycan ve Türkiye, Karabağ’da istediğini elde etti.
Ve sahada ben de varım dedi…
*
Öte yandan Türkiye’nin Rusya’dan aldığı S 400’lerle başlayan askeri yakınlaşması da sürüyor…
ABD’de Başkanlık yarışını Demokrat rakibi Biden’e kaybetmiş gözüken Trump’un gider ayak Türkiye’ye uygulanmasına karar verilen yaptırımları imzaladı.
ABD, bu imza ile ‘Müttefikim’ dediği bir NATO ülkesini ‘Ulusal Güvenliği’ için tehdit olarak algılıyor…
ABD’nin imza koyduğu yaptırımlar listesinde; ihracat ve ithalata banka desteğinden tutunuz da Kredi ve ihale sözleşmesi imzalanmasına, dövizle işlem yapılmasına, ABD topraklarında gayrimenkul alımlarına ve yasak konulan kişilerin ABD’ye girişine kadar 12 madde yer alıyor…
Türkiye, ABD’nin kararına büyük tepki koydu…
En başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Dışişleri Bakanı, Meclis Başkanı, İktidar ve Muhalefet Partileri kararı Egemenlik haklarımıza saldırı olarak görüyorlar…
Dünyadan ilk tepki Rusya, İran, Azerbaycan ve Kuzey Kıbrıs’tan geldi… Kararın tek taraflı ve kabul edilemez olduğu vurgulanıp ABD kararı reddedildi…
Görünen o ki Türkiye, bölgede üzerine oynanan oyunlara karşı her an teyakkuzda olmalı…
