
10 Ocak 1961 tarihinde, basında çalışanların sosyal haklarına ilişkin 212 sayılı yasa hükümleri uygulanmağa başlıyor… Ülkemizde her yıl 10 Ocak günleri, 60 yıldan bu yana ‘Çalışan Gazeteciler Günü’ olarak kutlanmakta…
Bu vesileyle tüm meslektaşlarımın Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyorum…!
*
Türkiye, son 1 yıldan bu yana Coronavirüs salgını ile savaşıyor.
Bu süreçte yakın coğrafyamızda ülkemizde sıkıntılar ve tarihe geçecek önemli gelişmeler yaşandı. Bu ortamda yerel ve yaygın basın mensupları çok önemli işlev üstlendi.
Öyle ki halkımızın haber alma özgürlüğü doğrultusunda sorumlu, cesur ve özverili biçimde virüse yakalanma riskini de göze alarak görevini yerine getirdi.
Bunu yaparken de mevcut sorunlarını bir kenara bırakarak, sorumluluk ve ülkenin bölünmez bütünlüğü bilinciyle hareket etti.
Mesleki kuruluş olarak da her yıl aksatmadan yaptığımız ‘Yılın Başarılı Gazetecileri’ ödül törenini pandemi şartları münasebetiyle yapamadık ve meslektaşlarımıza ödüllerini posta yoluyla göndermek zorunda kaldık. Aktivitelerimizi eksiltmedik ve meslektaşlarımızı Drone eğitiminden geçirerek, eğitim sonunda ‘Sivil Havacılık’ imzalı sertifikalar verdik…
Gönül isterdi ki bu günde meslektaşlarımızla bir arada olalım ve etkinlik yapalım. Ancak hevesimiz odur ki Pandemi bir an önce son bulsun ve bir araya gelelim…
*
Sorunlarımız demişken, bazılarını yazalım…
Diğer sektörlere olduğu gibi Basın Kuruluşları için uygulamaya konulan tedbirler ve bazı destekler bir rahatlama sağlamıştır. Ancak, süreçte iş hacmindeki düşüş, gelir kaybına yol açtığından sigorta, vergi, stopaj, kira, işletme giderleri özellikle yerel basını zor durumda bırakmakta...
Basın işletmelerinin ayakta kalabilmeleri ve en az zararla çıkabilmeleri için tedbirlerin devam ettirilmesi gerekmektedir.
Basın mensuplarının sigortaları yarım ay şeklinde yatırıldığından, emeklilik için gereken süre uzamakta, çalışanların bu sigorta kayıplarına pandemi sonrası bir çözüm bulunmalıdır.
Ülkemiz, demokrasimizin gelişmesi açısından da büyük önem taşıyan, medya alanında kapsamlı bir değişime, yenilenmeye ihtiyaç duymaktadır. Özgürlüklerden çalışma koşullarına, mesleki standartlardan yasal düzenlemelere kadar bir dizi yenilik, gazetelerin ve meslek örgütlerinin görüşleri alınarak belirlenmeli ve uygulamaya konulmalıdır.
Meslektaşlarımız yazdıkları yazılar ve yaptıkları haberler konusunda uzun yıllar hep özgür olma mücadelesi vermişlerdir. Özellikle bu durumun sona erdirilmesi ve basın özgürlüğünün gerçek anlamda sağlanması için özgürlükçü bir basın ve meslek yasasına ihtiyaç duyulmaktadır.
Günümüzde meslektaşlarımız çalışma ve yaşama koşulları ile mesleki yeteneklerini geliştirme ve mesleklerini özgürce yapma olanakları bakımından 1961’den daha iyi haklara sahip değildirler.
Öbür yandan gazetecilerin çalıştıkları kuruluşlar da zor bir ekonomik süreçten geçmekte(yeteri kadar Resmi İlan alamamakta, zorunlu ödemelerini zamanında yapamamakta…) adeta ayakta kalma mücadelesi vermekteler.
Üzülerek söylüyorum ki bugün her önüne gelen bir gazete çıkarmakta, internet ortamında habercilik yapmakta, kendilerini deneyimli gazeteci yerine koymakta ve hiçbir şekilde sorumluluk duymamaktadırlar…
*
Cumhuriyet tarihinde ikinci kez yenilenen Basın Kanunu ne yazık ki ihtiyaçlara cevap vermekten uzaktır. Bu nedenle yeni, kapsamlı bir Basın Kanununa ve İnternet Yasasına ihtiyaç duymaktayız.
Keza Meslek Yasası ve Mesleki Örgütleri Yasası, meslek örgütlerinin görüşleri de alınarak bir an önce çıkarılmalıdır…
*
Çalışan Gazeteciler Gününü idrak ettiğimi bu günde sorumluluklarımızın sorunlarımızın çok önünde olduğu bilinciyle Çalışan Gazeteciler Gününü kutluyor; aramızdan ayrılan cemiyet başkanlarımızı, üyelerimizi ve meslektaşlarımızı da rahmet ve minnetle anıyoruz.
Bu vesileyle tüm meslektaşlarımın Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyorum…!
*
Türkiye, son 1 yıldan bu yana Coronavirüs salgını ile savaşıyor.
Bu süreçte yakın coğrafyamızda ülkemizde sıkıntılar ve tarihe geçecek önemli gelişmeler yaşandı. Bu ortamda yerel ve yaygın basın mensupları çok önemli işlev üstlendi.
Öyle ki halkımızın haber alma özgürlüğü doğrultusunda sorumlu, cesur ve özverili biçimde virüse yakalanma riskini de göze alarak görevini yerine getirdi.
Bunu yaparken de mevcut sorunlarını bir kenara bırakarak, sorumluluk ve ülkenin bölünmez bütünlüğü bilinciyle hareket etti.
Mesleki kuruluş olarak da her yıl aksatmadan yaptığımız ‘Yılın Başarılı Gazetecileri’ ödül törenini pandemi şartları münasebetiyle yapamadık ve meslektaşlarımıza ödüllerini posta yoluyla göndermek zorunda kaldık. Aktivitelerimizi eksiltmedik ve meslektaşlarımızı Drone eğitiminden geçirerek, eğitim sonunda ‘Sivil Havacılık’ imzalı sertifikalar verdik…
Gönül isterdi ki bu günde meslektaşlarımızla bir arada olalım ve etkinlik yapalım. Ancak hevesimiz odur ki Pandemi bir an önce son bulsun ve bir araya gelelim…
*
Sorunlarımız demişken, bazılarını yazalım…
Diğer sektörlere olduğu gibi Basın Kuruluşları için uygulamaya konulan tedbirler ve bazı destekler bir rahatlama sağlamıştır. Ancak, süreçte iş hacmindeki düşüş, gelir kaybına yol açtığından sigorta, vergi, stopaj, kira, işletme giderleri özellikle yerel basını zor durumda bırakmakta...
Basın işletmelerinin ayakta kalabilmeleri ve en az zararla çıkabilmeleri için tedbirlerin devam ettirilmesi gerekmektedir.
Basın mensuplarının sigortaları yarım ay şeklinde yatırıldığından, emeklilik için gereken süre uzamakta, çalışanların bu sigorta kayıplarına pandemi sonrası bir çözüm bulunmalıdır.
Ülkemiz, demokrasimizin gelişmesi açısından da büyük önem taşıyan, medya alanında kapsamlı bir değişime, yenilenmeye ihtiyaç duymaktadır. Özgürlüklerden çalışma koşullarına, mesleki standartlardan yasal düzenlemelere kadar bir dizi yenilik, gazetelerin ve meslek örgütlerinin görüşleri alınarak belirlenmeli ve uygulamaya konulmalıdır.
Meslektaşlarımız yazdıkları yazılar ve yaptıkları haberler konusunda uzun yıllar hep özgür olma mücadelesi vermişlerdir. Özellikle bu durumun sona erdirilmesi ve basın özgürlüğünün gerçek anlamda sağlanması için özgürlükçü bir basın ve meslek yasasına ihtiyaç duyulmaktadır.
Günümüzde meslektaşlarımız çalışma ve yaşama koşulları ile mesleki yeteneklerini geliştirme ve mesleklerini özgürce yapma olanakları bakımından 1961’den daha iyi haklara sahip değildirler.
Öbür yandan gazetecilerin çalıştıkları kuruluşlar da zor bir ekonomik süreçten geçmekte(yeteri kadar Resmi İlan alamamakta, zorunlu ödemelerini zamanında yapamamakta…) adeta ayakta kalma mücadelesi vermekteler.
Üzülerek söylüyorum ki bugün her önüne gelen bir gazete çıkarmakta, internet ortamında habercilik yapmakta, kendilerini deneyimli gazeteci yerine koymakta ve hiçbir şekilde sorumluluk duymamaktadırlar…
*
Cumhuriyet tarihinde ikinci kez yenilenen Basın Kanunu ne yazık ki ihtiyaçlara cevap vermekten uzaktır. Bu nedenle yeni, kapsamlı bir Basın Kanununa ve İnternet Yasasına ihtiyaç duymaktayız.
Keza Meslek Yasası ve Mesleki Örgütleri Yasası, meslek örgütlerinin görüşleri de alınarak bir an önce çıkarılmalıdır…
*
Çalışan Gazeteciler Gününü idrak ettiğimi bu günde sorumluluklarımızın sorunlarımızın çok önünde olduğu bilinciyle Çalışan Gazeteciler Gününü kutluyor; aramızdan ayrılan cemiyet başkanlarımızı, üyelerimizi ve meslektaşlarımızı da rahmet ve minnetle anıyoruz.