Yukarıdaki sözler Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof.Dr.Sayın Seyit Sertçelik’e ait…
Sayın Sertçelik, Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu ve beraberindekilerle Doğu Anadolu Bölgesi'nde Ermeni çetelerince mezalimin yapıldığı yerleri gezdiğinde söylemiş.
*
Bildiğimiz kadarıyla Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi ; Erzurum’da Atatürk Üniversitesi ve Sakarya Üniversiteleri bünyesinde 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanununun ilgili maddesi hükümlerince ,sahasında bilimsel araştırmalar yapmak üzere kurulmuş Müdürlüklerdir.
*
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçları araştırmak üzere bir üniversite bünyesinde ‘Uluslararası Soykırım ve İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar Enstitüsü’ kurulmasına yönelik çalışma başlatmış.
Açılması planlanan enstitüde, sadece Ermenilerle ilgili asılsız soykırım iddialarına ilişkin değil aynı zamanda Amerika'dan Afrika'ya, Asya'dan Avrupa'ya kadar dünyanın her neresinde olursa olsun insanlığa karşı işlenen suçlara ilişkin araştırmaların da gerçekleştirilmesi hedefleniyor.
Erzurum kamuoyu ve başta ER-VAK olmak üzere ; YÖK tarafından kurulması düşünülen, ‘Soykırım ve İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar Enstitüsü’nün çok yerinde ve isabetli bir karar olduğunu, ülkedeki üniversitelerin birinin bünyesinde kurulması planlanan Enstitü için en uygun adresin Ermeni çeteleri tarafından soykırıma uğramış, acılar yaşamış olan Erzurum’un aydınlık yüzleri Atatürk ve Erzurum Teknik Üniversitelerinin olduğunu…’ belirtmiş.
*
Gerçekten de Erzurum, Ermeni çetecilerden en çok çeken şehirlerin başında gelmektedir. Öyle ki 1918 yılının Mart ayında şehri Ermeni zulmünden kurtaran Kâzım Karabekir, anılarında; ‘……Ilıca’dan Erzurum’a kadar şehir bir kasap dükkanı görüntüsündeydi….’ diye bahseder.
O bakımdan ER-VAK savında yüzde yüz haklıdır.
Kaldı ki önce Ermeniler’in Erzurum ve çevresinde yapmış bulundukları katliamları dünyaya iyi anlatmalı ve toplu mezarları göstermeliyiz.
Ama demezler mi ki ‘Daha önce açılan, bu gün de kurulu bulunan Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi var ya…’
Söyler misiniz bu merkezde hangi uluslararası sempozyumu, ya da bilimsel aktiviteyi gerçekleştirdik?..
Bu bakımdan Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu’nun, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof.Dr.Sayın Seyit Sertçelik başkanlığındaki heyeti katliamlar bölgesinde gezdirip bilgi vermesini isabetli buluyorum.
*
Elbette YÖK, iki üniversitenin ortaklığında böyle bir Enstitü kurulmasına karar verirse bu, son derece isabetli bir karar olacaktır.
Ancak üniversitemiz önce kurulu bulunan Merkezi ihya etmeli diye düşünüyorum.
Ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mehmet Sekmen’in Ermeni çeteler tarafından yapılan katliamları ve açılan toplu mezarları gösteren Soykırım Müzesi kurma girişimini fevkalâde buluyor ve destekliyorum…
Sayın Sertçelik, Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu ve beraberindekilerle Doğu Anadolu Bölgesi'nde Ermeni çetelerince mezalimin yapıldığı yerleri gezdiğinde söylemiş.
*
Bildiğimiz kadarıyla Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi ; Erzurum’da Atatürk Üniversitesi ve Sakarya Üniversiteleri bünyesinde 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanununun ilgili maddesi hükümlerince ,sahasında bilimsel araştırmalar yapmak üzere kurulmuş Müdürlüklerdir.
*
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçları araştırmak üzere bir üniversite bünyesinde ‘Uluslararası Soykırım ve İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar Enstitüsü’ kurulmasına yönelik çalışma başlatmış.
Açılması planlanan enstitüde, sadece Ermenilerle ilgili asılsız soykırım iddialarına ilişkin değil aynı zamanda Amerika'dan Afrika'ya, Asya'dan Avrupa'ya kadar dünyanın her neresinde olursa olsun insanlığa karşı işlenen suçlara ilişkin araştırmaların da gerçekleştirilmesi hedefleniyor.
Erzurum kamuoyu ve başta ER-VAK olmak üzere ; YÖK tarafından kurulması düşünülen, ‘Soykırım ve İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar Enstitüsü’nün çok yerinde ve isabetli bir karar olduğunu, ülkedeki üniversitelerin birinin bünyesinde kurulması planlanan Enstitü için en uygun adresin Ermeni çeteleri tarafından soykırıma uğramış, acılar yaşamış olan Erzurum’un aydınlık yüzleri Atatürk ve Erzurum Teknik Üniversitelerinin olduğunu…’ belirtmiş.
*
Gerçekten de Erzurum, Ermeni çetecilerden en çok çeken şehirlerin başında gelmektedir. Öyle ki 1918 yılının Mart ayında şehri Ermeni zulmünden kurtaran Kâzım Karabekir, anılarında; ‘……Ilıca’dan Erzurum’a kadar şehir bir kasap dükkanı görüntüsündeydi….’ diye bahseder.
O bakımdan ER-VAK savında yüzde yüz haklıdır.
Kaldı ki önce Ermeniler’in Erzurum ve çevresinde yapmış bulundukları katliamları dünyaya iyi anlatmalı ve toplu mezarları göstermeliyiz.
Ama demezler mi ki ‘Daha önce açılan, bu gün de kurulu bulunan Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi var ya…’
Söyler misiniz bu merkezde hangi uluslararası sempozyumu, ya da bilimsel aktiviteyi gerçekleştirdik?..
Bu bakımdan Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu’nun, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof.Dr.Sayın Seyit Sertçelik başkanlığındaki heyeti katliamlar bölgesinde gezdirip bilgi vermesini isabetli buluyorum.
*
Elbette YÖK, iki üniversitenin ortaklığında böyle bir Enstitü kurulmasına karar verirse bu, son derece isabetli bir karar olacaktır.
Ancak üniversitemiz önce kurulu bulunan Merkezi ihya etmeli diye düşünüyorum.
Ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mehmet Sekmen’in Ermeni çeteler tarafından yapılan katliamları ve açılan toplu mezarları gösteren Soykırım Müzesi kurma girişimini fevkalâde buluyor ve destekliyorum…
